ne yapayim peki..parayi eline sayip birakayim diledigi gibi harcasin dagitsinmi?
ac kalmak degilki korkum...adam aile kavramindan bi haber....
lalcim siz bu para mevzusunu hiç açmasanız artık,
çok yıprandınız yazık ettiniz ilişkiniz de bozulacak.
saygı yok diyosun hele ki, para için olmamalı bunlar...
bırak ne hali varsa görsün naparsa yapsın parayı..seni aç bırakacak hali yok ya...
konuyu 2 gün acmasa 3. gün aciyor....evden ilk gittigimde daha dogrusu kendisi birakip gitti ikinciye ben gittim...sözler verdi...ailelerin yaninda para meselesini kabul etti....
salak kate eskiden ne yapardı biliyor musun?
hüüü böyle oldu şöyle oldu...
samimi değil hüüüü diye ağlaya ağlaya anlatırdı...
süper koruyucu sandığı erkeğine...
şimdi bayramda yaşanan sahne...
sabah erken kalkmışız...yola çıkcacağız...
koridorda bavulları hazırlıyorum..hep birliklte kayınvalidenin kardeşinin evinde kalıyoruz..
mutfaktan biberonları alacağım..koridordan duyuyorum:
"sinir oluyorum ya..hiç istem,yorum..oğluma eziyet ediyor..erkenden kalktı yavrucağım..emir veriyor bir de arabaya şunu indir vb..."
mutfağa giriyorum..ablası tedirgin..utanmış..yüzüme bakamıyor..yanaklar kızarmış.
ama diğerini yüzü var..
bana dönüyor ve şöyle:
" aşkımmmm..bebebğim..söyle evladım..biberon mu istedin...al anneciğim..canım iyi giyin üşütme..."
şimdi bunu söylesem ne yazar söylemesem ne yazar...
ben zaten bu bayram giderken yeni yıl balosuna gider gibi kıyafetler götürdüm yanımda...
saçımın fönünü düşündüm..
parfüm şişesi almıştım ponponlu, pıss pısss ondan sıktım..
ne yapıyorsunuz bahsetsene diye sorduğunda..
her cumartesi eşim beni yemeğe çıkarıyor hayatım güzel gözlerine baka baka yemek yemek istiyorum diye salladım hehehe
sağolsun bakıcımla bir gün yemeğe çıkmıştık..
bijuteride 5 taş yüzük vardı..(sahte asla takmam)
ama bu bayram alyansımın yanına taktım ki..gözü çıkacaktı..eve dönüş yolunda da parmağımdan çıkardım...
bunun gibi küçük küçük şeyler işte...
ben konuşarak intikam almıyorum...
sıramı bekliyorum
ne yapayim peki..parayi eline sayip birakayim diledigi gibi harcasin dagitsinmi?
ac kalmak degilki korkum...adam aile kavramindan bi haber....
Tamam anlatıyorum ama bana bakın biriniz dalgaya vurursanız işi tüm hırsımı sizden alırım
(aba altından sopayı göstereyim şimdik giriyorum konuya)
Bildiğiniz üzere ağır abi Bayram tatiliydi , yıllık izindi derken tam tamına 10 gündür evde.
Genel olarak günlerimiz çok güzel geçti.
Tek bir kabus hariç...
Kahvaltı....
Sebebine gelince yumurta... evet yumurta... hani şu tavukların pırtlattığı beyaz ya da kahverengi oval şeyler var ya.. Hah onlar işte...
Yapamıyorum arkadaş...
Benim yumurtalar nedendir bilinmez kayısı olmuyor, olamıyor...Ya cıvık çıkıyor, ya taş.
Dublör yumurta aldım, saydım, saati kurdum, kum saati bile kullandım yok olmuyor.
Neyse bu handikap 8 gündür devam ediyor.
Aslında uzun süredir devam ediyor (her pazar cadı ve koca yumurtlar önlerine geldiğinde BAKALIM BUGÜN ŞANSIMIZAYUMURTADAN NE ÇIKACAK diye dalga geçiyorlardı)
Ancak ardı ardına 8 gün boyunca yumurtalar bir olması gerektiği gibi olmayınca
Dün son kez yumurta yaptım, mükellef bir kahvaltı sofrası.
Yumurtalar geldi (kendimden emin bir şekilde koydum).....Taş çııktılar lanet olasıcalar....
BU biraz bıyık altından gülerek, biraz da kinayelei bir şekilde
"bilerek mi yapıyorsun, kabiliyetsizmisin çözemedim ama bir daha bana kahvaltı hazırlama" dedi.
ben de gülerek "ne güzel işime gelir senin kahvaltı hazırlaman" dedim.
"yok dedi yanlış anladın sen kendinize hazırla ben kendime hazırlarım"
"vay sen bana hizmetçi muamelesi mi yapıyorsun" diyerek bildiğiniz ağlayarak kalktım sofradan, aldım çayımı sigaramı gittim mutfağa
kıza döndüm "hemen ye o yemeğini ve yukarı yengene çık" dedim. kız korkusundan ne yedi ne yemedi bilmiyorum, çıktı yukarı.
açtım ağzımı yumdum gözümü
"yeter be dedim.. yeter.... amma uzattın. dötü bklu bir yumurta alt tarafı. evet yapamıyorum. var mı itirazın? herkese rezil et beni, CSI bir yumurta pişirmeyi beceremiyor diye, umurum değil. ama yeter senin kinayelerinden de senden de, ailenden de , bilmişliklerinden de bıktım usandım. ben boşanmak istiyorum... dayamıyorum artık alttan almaya, susmaya... ister gel eve ister gelme kal kaldığın yerde zerre kadar umurum değilsin" ile başlayan ve yaklaşık 30 dakka boyunca hem ağlayıp, hem zırlayıp hem de içimi döktüğüm bir monolog sonucunda (adamın harbi dili tutuldu) rahatladım.
muhtemelen dilinin tutulma sebebi benden hiç beklemediği cümleleri duymasıydı (ben genelde ölüyorum bitiyorum senin için modundayımdır).
SONRA GÖNLÜMÜ ALMAK İÇİN AĞIR ABİLİKTEN BEKLENMEYECEK TÜRLÜ ŞAKLABANLIKLAR YAPTI...
lalcim ayın 24'üne kadar (psikolog terapi tarihi) şöyle yapıyoruz,
hiiiiiiçbirşeyi kafana takmıyorsun, gündüz bizimle çene çalıp, gece bizimle tüm gün yaptığın geyikleri hayal ederek gülümsüyorsun,
ayın 24ünde terapist eşliğinde sorunlarınızı irdeledikten sonra, tekrar olaya objektif gözle bakarız..
şimdilik canını sıkıp, tamam mı devam mı gibi radikal olaylara girme bebeğim..
ne yapayim peki..parayi eline sayip birakayim diledigi gibi harcasin dagitsinmi?
ac kalmak degilki korkum...adam aile kavramindan bi haber....
lalcim ayın 24'üne kadar (psikolog terapi tarihi) şöyle yapıyoruz,
hiiiiiiçbirşeyi kafana takmıyorsun, gündüz bizimle çene çalıp, gece bizimle tüm gün yaptığın geyikleri hayal ederek gülümsüyorsun,
ayın 24ünde terapist eşliğinde sorunlarınızı irdeledikten sonra, tekrar olaya objektif gözle bakarız..
şimdilik canını sıkıp, tamam mı devam mı gibi radikal olaylara girme bebeğim..
en güzelini yapıyorsun aslında...
susarak da bağırarak da çözüm olmuyor.
en güzeli çatlatmak...
onu da başarıyorsun..
bravo..
hergün ayni dört duvarin icinde malesef ben umursamaz davranamiyorum....
tek tarafli girmiyorum ki radikal kararlara....adam agziyla söylüyor....
salak kate eskiden ne yapardı biliyor musun?
hüüü böyle oldu şöyle oldu...
samimi değil hüüüü diye ağlaya ağlaya anlatırdı...
süper koruyucu sandığı erkeğine...
şimdi bayramda yaşanan sahne...
sabah erken kalkmışız...yola çıkcacağız...
koridorda bavulları hazırlıyorum..hep birliklte kayınvalidenin kardeşinin evinde kalıyoruz..
mutfaktan biberonları alacağım..koridordan duyuyorum:
"sinir oluyorum ya..hiç istem,yorum..oğluma eziyet ediyor..erkenden kalktı yavrucağım..emir veriyor bir de arabaya şunu indir vb..."
mutfağa giriyorum..ablası tedirgin..utanmış..yüzüme bakamıyor..yanaklar kızarmış.
ama diğerini yüzü var..
bana dönüyor ve şöyle:
" aşkımmmm..bebebğim..söyle evladım..biberon mu istedin...al anneciğim..canım iyi giyin üşütme..."
şimdi bunu söylesem ne yazar söylemesem ne yazar...
ben zaten bu bayram giderken yeni yıl balosuna gider gibi kıyafetler götürdüm yanımda...
saçımın fönünü düşündüm..
parfüm şişesi almıştım ponponlu, pıss pısss ondan sıktım..
ne yapıyorsunuz bahsetsene diye sorduğunda..
her cumartesi eşim beni yemeğe çıkarıyor hayatım güzel gözlerine baka baka yemek yemek istiyorum diye salladım hehehe
sağolsun bakıcımla bir gün yemeğe çıkmıştık..
bijuteride 5 taş yüzük vardı..(sahte asla takmam)
ama bu bayram alyansımın yanına taktım ki..gözü çıkacaktı..eve dönüş yolunda da parmağımdan çıkardım...
bunun gibi küçük küçük şeyler işte...
ben konuşarak intikam almıyorum...
sıramı bekliyorum
csicim aslında bu kaynanalar konuşmamızı istiyor...
çünkü bine bin katıyorlar yada acıtasyonla çarpıtıyorlar...
kendini savunacağın zaman ya dedim ama hakaret etmedim çünkü şöyle böyle dedi deselerde,
olmuyor...
erkekler için anneleri ve kızkardeşleri kutsal...dünyanın en fesatları bile olsa...
bayram öncesi taktiksel konuda arkadaş tavsiyesi aldım
hergün ayni dört duvarin icinde malesef ben umursamaz davranamiyorum....
tek tarafli girmiyorum ki radikal kararlara....adam agziyla söylüyor....
@csi
şu an yanına gelip seni alnından öpmek istiyorum bebeğim..
bir yumurta kıvamından başlayan olayı boşanmaya götürmek hüner ister..
canımın ta içi, adamcağız sana takılmış, şaka yapmış, bu kadar mevzu çıkarmaya ne hacet? neyse allahtan şaklabanlık falan yapmış da yumuşatmış seni..
imza, otobüste eşi kendisine verilen molanın son mola olduğunu söylemediği için küsen kadın. (sigara içecektim çünküm kaynana ile karşılaşmadan önce, ne bileyim ben öğrenemedim hala nerede son mola verildiğini)
csicim aslında bu kaynanalar konuşmamızı istiyor...
çünkü bine bin katıyorlar yada acıtasyonla çarpıtıyorlar...
kendini savunacağın zaman ya dedim ama hakaret etmedim çünkü şöyle böyle dedi deselerde,
olmuyor...
erkekler için anneleri ve kızkardeşleri kutsal...dünyanın en fesatları bile olsa...
bayram öncesi taktiksel konuda arkadaş tavsiyesi aldım
kate ya ağzının ortasına carpma isteğini nasıl basıtırıyorsun peki?
Tamam anlatıyorum ama bana bakın biriniz dalgaya vurursanız işi tüm hırsımı sizden alırım
(aba altından sopayı göstereyim şimdik giriyorum konuya)
Bildiğiniz üzere ağır abi Bayram tatiliydi , yıllık izindi derken tam tamına 10 gündür evde.
Genel olarak günlerimiz çok güzel geçti.
Tek bir kabus hariç...
Kahvaltı....
Sebebine gelince yumurta... evet yumurta... hani şu tavukların pırtlattığı beyaz ya da kahverengi oval şeyler var ya.. Hah onlar işte...
Yapamıyorum arkadaş...
Benim yumurtalar nedendir bilinmez kayısı olmuyor, olamıyor...Ya cıvık çıkıyor, ya taş.
Dublör yumurta aldım, saydım, saati kurdum, kum saati bile kullandım yok olmuyor.
Neyse bu handikap 8 gündür devam ediyor.
Aslında uzun süredir devam ediyor (her pazar cadı ve koca yumurtlar önlerine geldiğinde BAKALIM BUGÜN ŞANSIMIZAYUMURTADAN NE ÇIKACAK diye dalga geçiyorlardı)
Ancak ardı ardına 8 gün boyunca yumurtalar bir olması gerektiği gibi olmayınca
Dün son kez yumurta yaptım, mükellef bir kahvaltı sofrası.
Yumurtalar geldi (kendimden emin bir şekilde koydum).....Taş çııktılar lanet olasıcalar....
BU biraz bıyık altından gülerek, biraz da kinayelei bir şekilde
"bilerek mi yapıyorsun, kabiliyetsizmisin çözemedim ama bir daha bana kahvaltı hazırlama" dedi.
ben de gülerek "ne güzel işime gelir senin kahvaltı hazırlaman" dedim.
"yok dedi yanlış anladın sen kendinize hazırla ben kendime hazırlarım"
"vay sen bana hizmetçi muamelesi mi yapıyorsun" diyerek bildiğiniz ağlayarak kalktım sofradan, aldım çayımı sigaramı gittim mutfağa
kıza döndüm "hemen ye o yemeğini ve yukarı yengene çık" dedim. kız korkusundan ne yedi ne yemedi bilmiyorum, çıktı yukarı.
açtım ağzımı yumdum gözümü
"yeter be dedim.. yeter.... amma uzattın. dötü bklu bir yumurta alt tarafı. evet yapamıyorum. var mı itirazın? herkese rezil et beni, CSI bir yumurta pişirmeyi beceremiyor diye, umurum değil. ama yeter senin kinayelerinden de senden de, ailenden de , bilmişliklerinden de bıktım usandım. ben boşanmak istiyorum... dayamıyorum artık alttan almaya, susmaya... ister gel eve ister gelme kal kaldığın yerde zerre kadar umurum değilsin" ile başlayan ve yaklaşık 30 dakka boyunca hem ağlayıp, hem zırlayıp hem de içimi döktüğüm bir monolog sonucunda (adamın harbi dili tutuldu) rahatladım.
muhtemelen dilinin tutulma sebebi benden hiç beklemediği cümleleri duymasıydı (ben genelde ölüyorum bitiyorum senin için modundayımdır).
SONRA GÖNLÜMÜ ALMAK İÇİN AĞIR ABİLİKTEN BEKLENMEYECEK TÜRLÜ ŞAKLABANLIKLAR YAPTI...
bekar hayati yasamaya basladigimdan beri en iyi yaptigim sey yumurta :))
sayarak pisirdikten hemen sonra sicak suyundan cikar ve soguk suya tut.
olmadi ben sana buradan yumurta haslama makinesi getireyim. adamlar yapmislar. yumurtayi koyuyorsun suyu koyuyorsun fise takiyorsun. istedigin kivamda pisiriyor sana...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?