donbulun diyet günlüğü


benim bu ikinci başlayayışım ilk başladığımda 89a inmiştim şimdi tekrar başladım bakalım neler olur:)
 
bu gece çok uykusuz kaldım sanki sabaha kadar beşik salladım.uyku gözüme girmedi bende sşimle kahvaltımı yaptım.rutin
50 peynir
50 ekmek
2 zeytin
2 minik muz.

lokmalar azımda kağıt gibiydi.sanki ekmek deyilde kağıt çiyniyor gibiydim.
 
gece uykusuz kalınca kendi irademi sorguladım.karşı komşum benden epeyce büyük bi kadın ben ona abla diyorum.oldukça zayıf bir kadın.benim diyet yaptığımı biliyor.spor yaptığımıda.dün sohbet ettiğimizde benim diyetimi sordu.bende yediklerimi kısaca söyledim.benim yediklerim kadının normal sayıp yediği öğün.yani ben yemeğim çok kısıtlandı minimumda yiyorum diye düşünürken aslında komşumun normal beslenmesi zaten bu kadarmış.ben bu kadarla doyuyorum dedi.

bunu çok düşündüm.ben nekadar obur bir insanmışım.azıcık yşyorum dediğim bir insanın beslenmesine yeterde artarmış bile
 
yemeği adalet yönünden alacak olursak bir insanın yediğinden daha çok yiyormuşumçaslında hakım olmayan ihtiyacım olmayan yemeği yiyorum.fazladan yediğim yemek haram diye düşünmeye başladım.Peygamberimiz herşeyi yermiş.ama yediğiyemek iki avcunu dolduracak kadarmış.ondan fazlasını yemezmiş.Peygamberimizin uyguladığı yöntemi diyetisyenlar doktorlar televizyonda şov yaparak anlatıyorlar.tabağı kimi 3 besin gurubuna kimi 4 besin gurubuna ayırıyor.ama toplamına baktığınızda yemek miktarı iki avcunuzu açtığınızda ancak içini dolduracak kadar
 
şimdi doktorum diyenlerin verdiğini Peygamberimiz yüzlerce yıl önce uygulamış.biryerde okumuştum ozamanda ilginç gelmişti Peygamberimiz gibi beslenmek diye bir yazıydı.o zamanlar süt çok değerliymiş kıymet verilen bir içecekmiş.bakın şimdi diyetin olmasa olmazı süt ve yoğurtur.bütün diyetlerde mutlaka vardır.
 
fazladan yemek yerken bazen aklıma geliyordu.ben hakkım olmayanı yiyorum.şuan katnım tok.ama aç gözlülüğümden tıkınıyorum.ama aç gözlülük insanın beynini kapatıyor.yiyorsun karnın tıkabasa doyuyor ve uykun geliyor ve bu seferse halsiz ve hareketsizleşiyorsun.yedikten 1 saat sonra sanki hiç yemek yememiş gibi tekrar acıkıyırsun.aç gözlülük git gide dahada artıp dahada şişmanlanıyor.
 

çok ilginç geliyor insana ben silip süpürürken o benim diyet dediğim şeyle yaşıyor bi ömür benimde bi arkadaşım var yemek yemek işkence gibi diyor sevmiyor resmen bense yemek yerken huzura eriyorum onların beyniyle bizim beyin yapımız çok ama çok farkı olmalı diye düşünüyorum
Peygamber efendimiz yemeği yerde yiyip bi diziylede karnına baskı uyguladığını duymuştum hatta bunun üzerinden masada daha çok yemek yendiğini duymuştum
 
oruç sadece tokun açın halinden anlaması olsaydı oruç sadece zengin kısma gelirdi.Allah orucu insanlara sağlık için vermiş.bir ay boyunca orucun ve bizim dinimizin şartlarına göre beslensek yani hakkımızdan fazlasını yemeden ,hücrelerimiz dinlenir ve vücudumuz şu detoks işlemini 1 ay boyunca yapar.az yiyen her zaman sağlıklı ve uzun ömürlü olur.bir soba düşünün günde 10 kere yiksek ateşle yanıyor ve hiç sönmüyor.bir soba daha düşünün günde 3-4 kere az ateşle kısa yanıyor.hangi soba daha çabuk eskir hangi ev olduğundan daha sağlıksız bir sıcaklık da olur.tabiki çok yanan ve çok sıcak yanan soba çabuk eskir.işte bizde oburluk yapıp vücut sobamızı sürekli yakıyoruz.yemeği sindiren iç organlarımız hiç dinlenemediği için çabuk yıpranıyor.hücrelerimiz hiç durmadan besin işleyip depolamak zorund.onlara dinlenme fırsatı vermiyoruz
 

yemek birde mutluluk hormonu salgılatıyor yanicanımız sıkın olduğunda mutlu olmak için yemeğe yöneliyoruz.mesela gece yemek yemenin nedeni buymuş.insan sitres altında ve kandini baskı altında hisetiği zaman gizlica yemeğe yönelir buda en uygun olarak gece vakti.çünkü etrafında seni yargılayacak kimse yok ve sakinsin kendini mutlu etmek için gece uyanıp yemeğe yöneliyorsun.ben son iki çocuğumu arka arkaya doğurdum.ozaman 1 tane 3giden kızım birtane 2.5 yaşında kızım birtanede 4-5 aylık oğlum vardı.gün boyu huzursuz olduğum için gecenin rahat vaktini seçip karanlıkta yemek yiyordum.çünkü gündüz aşırı sitresliyim.şimdi bu alışkanlığımı yok etmeye çalışıp kendimle yüzleşiyorum.72 kilodan 83 lere çıkma nedenim 3 farklı olayı aynı zamanda yaşamam ve eşime destek olmak için ayakta durmam dimdik ayakta durdum ama sitresimi yemekten çıkardım.buda beni hayatımın gidişni sorgulamama neden oldu.eşim çok iyi bir insan o bana çok destek oldu.kilo aldığımda vermek için ne yaptıysam arkamda oldu.o olmasydı bende kendimi toparlıyamazdım.bu yüzden önce kendini sorgulayıp seni yemeye ne itiyor ona bakacaksın.yemekten başka sana ne zevk verbilir onu bulmalısın.hayat felsefesini değiştirmesek nekadar kilo veririsek verelim yine alırız.
 
irade olyı dünyanın en zor işi bir işe başlayıp onu iradeyle devam etirip sonunu getirmek çok önemli ve oldukça zor bir iş.yine okuduğum bir kitapta irademizi nsıl güçlendirmemiz gerektiğine güzel bir açıklama getirmiş

kitapta zayıf olan iradeni güçlendirmek ve çabuk pes etmemek için kendinize minik minik hedefler koyun.kısa vadeli pilan yapın diyor.örneüğin bizim gibi zayıflamak isteyen insanlara birden 10 kilo hedf koymmayın diyor mesela haftalık hedef koyun diyor,yani haftada yarım kilo bir kilo vercegim deyin o hafta ona göre uygulayın.bitimi bir yeni hafta daha hedf koyun.böyle böyle ilerleyin.bakın 3-5 ay sonra nekadar çok kilo kaybetmişsiniz.hemde pes etmemişsini.sporuda aynısını yapın diyor.birden çıkıp 2 saat spor yapar gelirseniz ertesi güne sıkılıp gitmk istemezsiniz 1 haftada sporu terk edersiniz diyor.bunun yerine işte haftada 3 kere yarım saat yürüyeceğim diye hedef koyun sonra yavaş yavaş ertırın bakın 2-3 ay içinde isteyerek nekadar düzenli spor yapıyor hale geleceksiniz diyordu.

gerçektende ben uygladım ilk ay haftada 3gün yarım saat yürüdüm ki ben bunu spor bile saymam 2 ay haftada 3-4 gün 45-1 saat yürüdüm.3 ay spor salonuna yazzılı 45 dk spora önce 3 alet sonrada 5 alete çıkardım.aletlerdede canım çıkana kadar deyil zorluk derecesine göre 36-60 tekrar yapıp bırakıyorum.canım istesede bırakıyorum.çünkü artırdıkça külfet haline gelecek kapalı alanda spor sıkacak bunun için yarısını dışarda yarısını içerdeyapıyorum.futbol sahasının etrafını ddolap beygiri gibi durmadan dönmüyorum.yolumu değiştirip başka güzergahlar çiziyorum.böylece sıkılmadan 10000 adımımı ve aletlerimi tamamalıyorum.birde canımmne zaman istese o zaman çıkıyorum.bu durumun hiçbiri beni sitrese sokmadan günümü geçiriyorum
 
son 3 gündür kendimi dinlediğimde artık yemek için deyil uyaşamak için yiyorum.bu irade işi bukadar basit deyil.43 yılın alışkanlığı mucizevi bir şekilde birden bire değişmez.vücudun hafızası var.ben şimdilik şaşırma evresindeyim.daha çok az bir kilo verdim.daha 3 beden düşeceğim ve düştüğüm bu bedeni, en az 1 sene koruyacağım.zayıflamak başarmak deyil aslında irade olyına bakarsanız zayıflamak en kolay kısmı.zayıladıktan yani hedefine ulaştıktan sonra onu koruya bilmek dünyanın en zor işi.asılsınav ve irade denemesi o zaman olacak çünkü hedefine ulaşmışsın artık biti diye düşünüyorsun.gerçekte sadece basit evreyi atlayıp an zor kısmına gelmişsin demek. istediğin kiloya inmek yalamcı bir başarı hisi verir buna kapılırsan vücudun hafızası devreye girer ve yine aynı kiloya dönersin.vücudumuz çok zekidir.eski halinden daha fazlasını depolar.çünkü tekrar yokluk yaşıyacağını düşünür.ksaca vücudumuz bizden daha zeki.başına gelecekleri bilir ve tetikte belker.en zor noktaya geldiğinde yani vücudunu zekasıyla karşılaştığında diyet yaptığından daha uzun bir süre onu koruyup vücudunu eskiyi unutmasını ve yeni hafıza kazanmasını sağlaman olacak.u büyük bir savaş demek
 
isveç diyetide buna dayanıyor.13 gün sürmesinin nedeni var.
neden 13 gün de 14 gün deyil.sebebi yine vücut hafızası.vucut 13 gün boyunca nekadar az yerse yesin kıtlık formuna girmiyor.ama 14 gün yine azıcık yersen bu sefer hafıza çalışıyor ve sen azıcık yesende o yediğinden tüm ihtiyacını karşılar hatta 100-200 calinide artık yemek gelmiyecek korkusuyla depolar.bu yüzden 13 günden fazla çok düşük kalorili beslenmeyin muhakka 14 gün nrmal kalorinizi alın.gün içindede 3 saate bir yiyin denmesini sebebi bu.3 saate vücut sindirir.eger yemek yeniden gelmedimi kıtlık formuna yeniden giriyor.3 saate bir homini gırtlak olmasada meyve ve sütlerele ara öğün yapıp ana öğünlerde aşırı beslenmeden vücuda yiyeceğin sürekli gireceğini gösterin.böylece kıtlık formunas girmeden vücudunu kandırarak kilo verin
 
benim hesabım basit

güne 1400 kale beslen ve 400 kal artır
günde 500 calik spor yap

400x7=2800
500x7=3500
2800+3500=6300 kal ve ağırlık kaldırıken olanını pado metrem kaydetmiyor onuda ekledimi yaklaşık 8000 cal ile9000 cal arası yakmış oldum.buda haftada 1 kiloya denk geliyor.önceden sporum azdı yarım kilo veriyordum.şimdi sporum atınca verdiğimde artı sporum azaldığında yine standart yarımkilo vermeye başlarım.yani yine zarar lı dyilim.minik hedflerimle gerçek büyük hedefe ulaşmak istiyorym
 
dışarı işini haledip geldim.bütün alış veriş bana düşüyor.bu gün biz emeklilerin aybaşı olduğu için toplu alış verişimi yaptım.marketin birinden temizlik ve balık aldım diğerinden etimi aldım.et şansıma taze gelmiş ben et sevmeyen biri olarak eşimin et ihtiyacını karşılamakla yükümlüyüm.ay başında toplu alaıp buzluğa koyarım elimi atımı bulunsun.herzaman dışarı çıkıyorum ama tuz almaya gidip tuzdan gari ne varsa alıp geldiğimi bilirim.kalabalık aile olunca ne zaman ne olacağı belli olmaz 3 çocuk 1 evli ama çat kapı gelir.damatta bizim gibi maşallah iştahlı.öyle yemeğe bakıp bakıp burun kıvırmıyor.birde biz buralı deyiliz benim ailemin yanında olsak curcuna olurduk. akdenizli olunca biz kardeşler kaynaşiğızdır.vıcık vıcık oluruz en büyük benim.kaynana oldum hala anneme gidince kardeşlerimle kargacık burgacık oluruz.zaten senede 1 kere 10 gün görüyorum.eşimin ailesi hiç konuşmaz vatandaşlar telepatiyle anlaşıyorlar.hoş benim eşimde konuşkan deyil ben onun yerinede konuşurum.onun çenesi bana bir benle sohbet eder.insanlarla okadar sohbet etmez.birde benim ailemle sohbeti iyidir.çok cidibir adam anlıyacağınız.benim bu cidi adamım eti çok sever.ALLAHA çooook şükürki çooook alamasakta evimize et giriyor.benim hakımıda ona veririm.ben et yemediğim için cocuklar benim payıma göz dikerler.babalarıda kızar.ama en sonunda benim hak 4 arasında paylaştırılır.şimdide damat geldi 5 arasında paylaştırırım gari.dolaba yerleştirmekte zor.çoook şükür var ki alıp yerleştiriyorum.ALLLAH olmayanada nasio etsin.bende idareli hatunumdur.öyle har vurup harman savurmamaçarabamın benzinini bile idareli kulanırım.eşim bazen kızar.neden arabayla gitmiyorsun üşüyeceksin gereksiz yorulcaksın der.bende araba su deyil benzin yakıyor derim.işte idareyle hayatımız geçti gitti.
 
işim daha bitmedi.sadece soluklandım.çocuklar evde eşimin işi çok yakında yemeğe geldi.kahvesinide istedi.e evde birileri olunca iş yavaş gidiyor.daha bitireceğimde yürüyüşe çıkacağım.dışardada hava 4 derece.aslında 6 gü spor yapıp 1 gün dinleniyorum.bugün yatıp yarın yürüye bilirim.ancak bu hafta 7 gün yürüyüp kalorimi 7 gün düürüp gelecek hafta tekrar 1500 yükseltecektim.şuana kadar zaten 800 calik bile yiymedim.2 tane biküvi yedim.biküvi haakımı kulandım ama yanında sütü yada yoğurdu yiyemedim.dışarısı soğuk ama benim içim yanmış şekilde soda içtim eşimle türk kahvesi kızıma uğradım ondada neskafe içtim bu gün zararlı şeyleri çok tüketim.birde gece hiç uyuyamadım.şeytan yat uyu diyor.
 
şeytan yat uyu diyorda akşama eşime balık sözüm var çupra aldım kilosu 14 liradan 3 tanesi 1800 gr geldi.kocaman çupralar.tazeydide.en azından buzun içine gömülelei çok olmamaış gözleri canlı gibiydi.neyse deniz deyil kültür çuprası.neyse tek yediğim balık o.başka balık sevmeme.birde izmirde alırdık mezgit balığının dev gibisi.orda balıkçıya gelirdi.tavuk balığı diye satılırdı.hayatımda yediğim en güzel balık ikincisi çupra.mezgitin iisini bulurssam diğerini pek almama.kızrınca çok yağ çekiyor.
 
balığın yanına roka salatası ve kırmızı soğan harika gider.balıktan sonrada helva ve sindirim için çay.ama bana helva cıııııııss.neyse ben o kısmını atlarım.ama salata ve çupraya hayır demem.herkesçik evden kaçtı.eşim işinde kız tenis gurubuyla sinamada oğlan arkadaşlarıyla futbol oynamada ev bana kaldı bende şimdi işime azıcık ara verip buraya takılıp nevar ne yok yazayım dedim
 
iş yapa yapa elim gül dikeni gibi batmaya başladı .işim bitsin kıremleneyim.çamaşırda yarına kalsın sanki bana madalyamı verecekler.al donbul bu senin iş ödülünmü diyecekler.
 
iş yapmayım diyorum ama alklımada bir sürü şey geliyor.20 kilo kadar sıkmalık portakal alıp sıkıpta kavanozda meyve suyumu yapsam ramazanda taze portakal suyu içeriz.elektirikli sıkacağım var.10 portakaldan fazla sıktığım oldu.ancak 20 kilo portakalı sıkarmı.neyse ben onada çözüm buldum.suda bırakıyorum portakalları.sora ikiye kesince önce elimle sıkıp sonra kalanını makinada sıktırıyorum.en azından 5 kavanoz yapayım.birde nar suyu narın kabuklarını soyup suda düdüklüde pişiriyorum sonrada rondadan geçiriyorum.dolaba atıyorum harika oluyor.yazdanda erik şeftali ve kaysının suyunu yaptım.vişne yaptım.hatat armuta katıp karışımlar bile yaptım.kışın başında bitiler.okula giderken sabahları kavanozla açtım.hiç hazırını almadım.onlar bitimide portakala geçtim.hatta ucuz mandalina alıp onuda sıktım.bu yüzden herkes hastalıktan kırılırken beni çocuklar ayakta geçirdi.şimdi kendi kendime nazar deydirmeyim.çocuklar hasta olmasın.ama hatunlar övgüyüde haketim.bu sene hastalanmasınlar diye çok çaba sarfetim.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…