Biz evlendik,evlendikten kısa bir süre sonra ben 5 bilezik hariç, takılan diğer altın ve paralarla Afyon gazlı gölden devremülk alalım dedim, eşim tamam aşkım sen nasıl istiyorsan öyle yap, ama devremülkü alınca tapusunu senin üzerine yapalım dedi, bende şaşırdım açıkcası, neden dedim, böylesi daha uygun da ondan dedi...neyse devremülkümüzü aldık, tapusu benim üzerime oldu, altıbuçuk milyara aldığımız devremülk şu an onbeş milyar oldu.(bir sene içinde)
devremülkü aldıktan bir süre sonra Hilal tvde Mustafa İslamoğlunun Proğramını izliyorduk, Mustafa İslamoğlu dedi ki:
Dinimize göre düğünde takılan altın ve paralar kadının hakkıdır, kadın izin vermediği sürece değil erkeğin ailesi, kocası bile dokunamaz dedi...bende aaaa takılan altınlar islama göre bizim hakkımızmış ben bilmiyordum dedim, Eşim ee ben niye devremülkü senin üzerine yaptım dedi, Rabbim onları sana hak olarak verdiyse ben o altınları almaktan haya ederim, Allaha sığınırım dedi, Allah korusun benim başıma bir şey geldiği zaman o senin güvencen, koruman olacak, Allah işte kadını böyle koruma altına alıyor dedi,
O an eşime bir kere daha hayran oldum, ben dinimi yaşamaya çalışan bir insan olarak islamdaki haklarımı bilmiyorum, ama eşim en ince ayrıntısına kadar biliyor ve ben bilmesem bile Allaha olan sevgisi ve saygısından dolayı benim haklarımı koruyor.... sonra diğer bilezikleride satmak istedim oda dedi ki '' aşkım altın kadının fıtratında vardır, sen bekarken altın takmadığın için sevmediğini sanıyorsun, ama gün geçtikçe hoşuna gidecek, ve satarsan ilerde pişman olursun, bence onları yatırım olarak değil, kendine ait takı olarak düşün dedi, hakikaten gün geçtikçe altın takmak hoşuma gitmeye başladı, iyi kide eşmi dinleyip satmamışım