Ben az çok çözdüm uygulamayi yapmak zor oluyo hakkaten ama şunu anladim birşeyin peşinden cok koşarsan senden kaçıyor
Bu nasil insanlar için gecerliyse istekler icinde gecerli ben bu zamana neyi cok istediysem tam vazgectigim anda oldu buna cok fazla tecrubem var bu konuda..
Anlatacagim o ki birşeyi iste cok isteyip amaaann olmazsa da ucunda ölüm yok napalım diyebilmek
Arkadaslar bugunun enerjisini kacirmayalim.
Hayirli kandiller.
Neden yenilgi olsun ki bu sadece sizin için olsa olsa enerjinizle uyumlu olmayan bir deneyim olabilir :) Hadi biraz deneyim örnekleri paylaşayım : ))))
Hollywood Kişilikleri
- Henry Ford: Ford bugün yenilikçi montaj hattı ve Amerikan yapımı arabalarıyla biliniyor olsa da bu başarıyı bir anda yakalamadı. Hatta, Ford Motor Company’i kurmadan önce 5 kez batmış ve parasız kalmıştı.
- H. Macy: Çoğu kişi bu mağaza zincirinden haberdardır ancak Macy için işler her zaman kolay olmadı. New York’ta açtığı bu mağaza ile başarıyı yakalamadan önce Macy 7 şirket batırmıştı.
- W.Woolworth: Kimileri bu ismi bilmiyor olabilir ancak Woolworth bir zamanlar Amerika’da alışveriş merkezi denildiğinde akla gelen en büyük isimlerden biriydi. Kendi işini kurmadan önce ise genç Woolworth manifaturacıda çalışıyordu ve patronu onda bu yeteneği görmediğinden müşterilerle ilgilenmesi yasaktı.
- Soichiro Honda: Honda olarak bilinen milyar dolarlık firma bir dizi başarısızlık ve ardından gelen şans ile başlangıcını yaptı. Honda, mühendis pozisyonu için mülakata gittiğinde Toyota Motor Corporation tarafından reddedildi ve bir süre işsiz kaldı. Evinde scooter yapmaya başlayan Honda, komşularının da teşvikiyle kendi şirketini kurdu.
- Akio Morita: Morita’yı duymamış olabilirsiniz ancak şirketi Sony’i kesinlikle biliyorsunuzdur. Sony’nin ilk ürünü pilavı pişirmekten ziyade yakan bir pilav pişiriciydi ve 100 adetten az sattı. Bu yenilgi Morita ve ortaklarını durdurmadı ve multi milyar dolarlık bir şirket kurmak konusunda ısrarlarını devam ettirdiler.
- Bill Gates: Harvard’ı bırakan ve Microsoft ortağı Paul Allen ile birlikte Traf-O-Data adını verdikleri başarısız bir şirket kuran Gates, görünürde başarı için iyi bir aday değildi. Traf-O-Data iyi bir fikir olmasa da Gates’in sonraki çalışmaları öyleydi; böylece Microsoft adlı küresel imparatorluk kuruldu.
- Harland David Sanders: Kentucky Fried Chicken’in Albay Sanders’ı olarak da bilinen Harland Sanders, önceleri tavuklarını satmakta zorlanıyordu. Öyle ki, meşhur özel tarifini kabul edecek bir restoran bulana kadar 1,009 kez reddedildi.
- Walt Disney: Disney bugün dünyanın her yerindeki ürün, film ve eğlence parkları sayesinde milyarlar kazanıyor ancak kurucu Walt Disney başlarda hayli zorlandı. Gazete editörü tarafından ‘hayal gücünden yoksun olduğu ve fikir üretemediği’ gerekçesiyle kovuldu. Bu olaydan sonra Disney ömrü çok uzun olmayan, iflas ve başarısızlıkla sonuçlanan şirketler kurdu. Buna rağmen Disney vazgeçmedi ve sonunda başarılı olmanın yolunu buldu.
Bu yüzler büyük ekrandan tanıdık gelebilir ancak bu aktör, aktris ve yönetmenler de zafer elde etmelerinin öncesinde reddedilme konusunda paylarına düşeni aldılar.
- Jerry Seinfeld: Seinfeld’in kim olduğunu hemen herkes bilir ancak genç bir komedyen olarak komedi kulübüne adımını ilk attığında, seyirciye baktığında donakaldı ve yuhalanarak sahneden indirildi. Seinfeld başarabileceğini biliyordu, bu nedenle ertesi akşam komedi kulübüne tekrar gitti, gösterisini kahkahalar ve alkışlarla tamamladı. Gerisi malum.
- Fred Astaire: İlk ekran denemesinde, MGM deneme çekimi yönetmeni Astaire için, ”Rol yapamıyor. Şarkı söyleyemiyor. Kısmen kel. Biraz dans edebiliyor.” şeklinde not aldı. Astaire daha sonra inanılmaz başarılı bir aktör, şarkıcı ve dansçı oldu, nereden geldiğini unutmamak için yönetmenin notunu Beverly Hills’deki evinde saklıyor.
- Sidney Poitier: İlk denemesinden sonra, Poitier casting yönetmeninin, “Neden insanların vaktini harcamayı bırakıp bulaşıkçı falan olmuyorsun?” sorusuna maruz kaldı. Poitier ona kendini ispatlamaya ant içti ve Oscar sahibi olarak piyasadaki en saygıdeğer aktörlerden biri haline geldi.
- Jeanne Moreau: İşe yeni başlamış genç bir aktrisken, casting yönetmeni Fransız aktrise filmlerde başarılı olacak kadar güzel olmadığını söylemiştir. Çok yanılıyordu çünkü Moreau neredeyse 100 filmde rol almış ve performansları ona sayısız ödül kazandırmıştır.
- Charlie Chaplin: Sinema, bir ikon haline gelmiş Charlie Chaplin’siz düşünülemez, ancak performansı ilk dönemlerde Hollywood’un stüdyo şeflerine ilgi görmeyecek kadar absürt geldiğinden ilk zamanlarında reddedilmiştir.
- Lucille Ball: Kariyeri süresince, Ball 13 kez Emmy ödülüne aday gösterilmiş ve 4 kez kazanmıştır ayrıca Kennedy Center tarafından Hayat Boyu Başarı Ödülü’ne layık görülmüştür. I Love Lucy’de başrol oynamadan önce, çoğu kişi Ball’ı başarısız bir aktris ve düşük bütçeli filmlerin oyuncusu olarak görüyordu. Oyunculuk eğitimi aldığı hocaları bile ona inanmıyordu ve başka bir meslek seçmesi gerektiğini söylüyorlardı. Ball ise, tabii ki onları haksız çıkardı.
- Harrison Ford: İlk filminde, yapımcılar Ford’a yıldız olmanın gerekliliklerine sahip olmadığını söyledi. Bugün; başarıları, Han Solo ve Indiana Jones gibi ikonik karakterlere hayat vermiş olması ve on yıllardır süren kariyeriyle, Ford bu gerekliliklere sahip olduğunu ispatlamıştır.
- Marilyn Monroe: Yıldızı erken sönmüş olsa da, Monroe bir dönem büyük başarı yakalamıştır. Zor bir çocukluk geçirmiş ve ajans sahipleri tarafından sekreterliğe yönelmesi önerilse de, Monroe hala insanlar üzerinde etki yaratan bir poster kızı, model ve aktris oldu.
- Oliver Stone: Oscar sahibi yönetmen, okulda başarısız olmasına neden olan ilk romanını Yale’de öğrenciyken yazdı. Bu kötü bir karardı çünkü metin yayınevleri tarafından reddedildi ve 1998’e kadar basılmadı, basıldığında da olumlu karşılanmadı. Okuldan ayrıldıktan sonra, Stone İngilizce öğretmenliği yapmak için Vietnam’a taşındı. Daha sonraları orduya kayıt yaptırıp ona iki Mor Kalp Nişanı getirecek ve çoğu savaşı konu alacak olan sonraki işlerine etki edecek savaşa katıldı.
Topluma Mal Olmuş Kişiler
Politikacılardan sunuculara, bu kişilerin tümü zirveye tırmanmadan önce birkaç başarısızlık yaşadı.
- Winston Churchill: Birleşik Krallık’ın iki dönem seçilen Nobel ödüllü başbakanı her zaman bugünkü kadar saygı görmüyordu. Churchill okulda zorlanıyordu altıncı sınıfı tekrar etmek zorunda kaldı. Okuldan sonra yıllarca politik başarısızlıklarla karşılaştı, hükümet memuriyeti adaylıklarının hiçbirinde seçilmedi, ta ki 62 gibi ileri bir yaşta başbakan olana kadar.
- Abraham Lincoln: Bugün Amerikan ulusunun en büyük liderlerinden biri olarak hatırlanıyor olsa da Lincoln’ın hayatı o kadar kolay değildi. Gençliğinde yüzbaşı olarak gittiği savaştan er olarak döndü (askeri rütbeleri bilmeyenler için: er en düşük rütbedir). Yine de, Lincoln’ın başarısızlıkları bu kadarla sınırlı kalmadı. Birçok başarısız şirket kurdu ve hükümet memuriyeti adaylıklarında sayısız defa hüsrana uğradı.
- Oprah Winfrey: Çoğu insan Oprah’yı televizyonun en ikonik yüzü ve dünyanın en zengin kadınlarından biri olarak tanır. Buna rağmen, Oprah bulunduğu konuma gelebilmek uğruna zor bir yoldan geçti; sıkıntılı ve çoğunlukla istismar edildiği bir çocukluk ve muhabir olduğu dönemde ‘televizyona uygun olmadığı’ gerekçesiyle işten çıkarılması bu zorluklardan bazıları.
- Harry S.Truman: Birinci dünya savaşı gazisi, senatör, başkan yardımcısı ve son olarak Genel Başkan önünde sonunda başarıyı yakaladı ancak öncesinde birkaç aksilik çıkmadı değil. Truman başlarda başarılı olan ipek gömlekler ve başka giyim ürünleri satan bir dükkan açmıştı ancak bu dükkan birkaç yıl sonra iflas etti.
- Dick Cheney: Başkan yardımcısı ve iş adamı Cheney Beyaz Saray’a girdi ancak Yale Üniversitesi’nden başarısızlıktan ötürü ayrılmayı bir değil, tam iki defa başardı. Eski başkan George W. Bush bu konuda Cheney ile, ”Artık öğrenmiş bulunuyoruz -Yale’den mezun olunca başkan, yarıda bırakınca başkan yardımcısı olunuyor.” şeklinde şakalaşmıştır.
ALINTIDIR
Amin teşekkür ederim sizler sağolun.Sahra- başınız sağolsun
Allah rahmet eylesin canım.Amin teşekkür ederim sizler sağolun.
Amin canım çok sağol.Allah rahmet eylesin canım.
İyi bayramlar kitap mı okul gibi oldu maşallah topic, bir insanı ağzını tadıyla depresyonu yaşatmıyorsunuz canım,hemen bir ayağa kaldırmalar destek vermeler mutlu huzurlu pozitifMerhabaaaaaa.
Herkese iyi bayramlar. Hava super gunesli. Tam bayramlik bir gun... dun o kadar yogundum ki guzel paylasimlari okuyamadim. Bugun onlari okuyacagim.
Su topigin kitap haline geldigine sukrediyorumSahra-
Harika bir yaziBu hikayeyi çok severim... Günün anlam ve önemine de uyuyor....
️ ️ ️
Yaşamın mutluluğu sizin tutumlarınızda yatar. Bu size bağlıdır. Bu sizin ne aldığınızla değil, nasıl gördüğünüzle ilgilidir. İşte tam orada saklıdır.
Bir zamanlar bir hikâye duymuştum...
Bir yerlerde bir tapınak inşa ediliyordu. Üç işçi güneşin altında taş kırıyordu. Ve oradan geçmekte olan bir yolcu onlara “Ne yapıyorsunuz?” diye sordu.
Birinci adam, “Taşları kırıyorum,” diye cevap verdi. Yanlış bir şey söylememişti ama bunu söyleyiş tarzında, sesinde bir sıkıntı ve ıstırap vardı. Elbette ki, taşları kırmak nasıl eğlenceli bir deneyim olabilirdi ki? Soruya cevap verdikten sonra gönülsüzce taşları kırmaya devam etti.
Yolcu ikinci adam baktı ve adam ona, “Hayatımı kazanıyorum,” diye cevap verdi. Ve bu adamın söylediği de doğruydu. Ancak her ne kadar mutsuz görünmese de; gözlerinde mutluluğa dair bir iz yoktu. Elbette ki, hayatını kazanmak bir işti ve bir işin mutlu etmesi mümkün olabilir miydi?
Yolcu bu kez de bir şarkı mırıldanan üçüncü adama baktı. Adam şarkı söylemeyi bıraktı ve “Ben bir tapınak inşa ediyorum,” dedi. Gözleri parlıyordu ve kalbinden gelen bir şarkı söylüyordu. Bir tapınak inşa etmek insana tabii ki mutluluk verirdi! Ve yaratmaktan daha mutlu edecek başka bir şey olabilir miydi?
Bu üç cevap aynı zamanda yaşamın gerçeğini de gösterir. Hangisini seçeceğiniz tamamıyla size bağlıdır. Yaşamınızın
anlamı ve önemi de cevabınızla ilgilidir. Yaşam aynıdır, her şey sizin tutumlarınızla değişir. Farklı tutumlar sonucunda çiçekler dikene ya da dikenler çiçeğe dönüşebilir.
Mutluluk her yerde, ama herkes onu deneyimleyebilecek kalbe sahip değil. Bugüne dek, kalbini onu deneyimlemeye açmamış kimse onu bulamamıştır. Bu özel bir yere ya da şartlara sahip olmakla ilgili değildir. Önemli olan kişinin mutluluk duygusuna ulaşabilmesi için doğru tutumda olmasıdır. Böylelikle her durumda ve yerde mutluluğu bulacaktır.
OSHO
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?