Gel sana bir yaşanmışlıktan bahsedeyim..
Yaklaşık 4 sene önce.. İş gereği, 6 ay farklı bir şehire çalışmaya gittim.. Onu bırakıp gitmek benim için epey zordu.. Bu süreçte telefonla görüşüyorduk..2 ayda birde buluşma ayarlıyorduk.. O, kalp hastasıydı.. Çocukken ameliyat olmuş fakat arada bir ritim sorunuyla hastaneye yatma durumu oluyordu..
Bu arada ben manyak gibi çalışıyorum.. Sözleşmeli olduğum bir işim, aynı zamanda beraber proje tasarladığım bir ekip işim var.. Günde 18 saat bilgisayar ekranına bakıyorum.. Onu özlüyorum.. Yatmadan önce de buluşma günümüzü hayal ediyorum.. Hayatım bundan ibaret..
O da üniversite okuyor.. Ailesinden farklı bir şehirde.. Neyse gelelim esas konuya.. Bu olay olmadan 1 hafta önce babası kalp krizi geçirdi.. Atlattı.. Herşey yolunda..
Bir akşam, mesajlaşma zaman aralığımız iyice açıldı.. Yazdığıma 3 saat sonra cevap veriyor falan.. Böyle konulara takıntılı biri değilimdir.. ama onu tanıyorum ve bu normal değildi..
Gece saat 2, ben hala çalışıyorum.. Telefonum çaldı, sevinçle ve merakla açtım,
- Özledim seni nerelerdesin dedim
-Hastanedeyim, yine kötü oldum.. ama bu defa başka bir kötü.. dedi
-Seni seviyorum.. dedim
-Bi kaç tetkik yapmaları gerekiyor.. bizimkileri arayamıyorum.. babamı biliyorsun..
-Hangi hastanedesin, ne yapılacaklarmış.. sana dedim
-A... Hastanesindeyim.. dedim ya incelemek istiyorlar.. Ve bunun içinde para istiyorlar.. Ne yapıcaz..
-Ne kadar
-2500 TL
-Tamam dedim..
Kapattım telefonu.. Hesabımda 1800 tl var.. 700ü de arkadaşlarımdan ayarladım.. Koşturuyorum bankamatiğe.. Gece 3..
Kendime öyle kızıyorum kii.. Allah kahretsin diyorum.. Para için kalktin geldin buralara.. Sana ihtiyacı olan orda yalnız..
Kendime sövüyorum.. Ya ona bişey olursa korkusuyla ağlıyorum..
Parayı yatırdım, hemen aradım.. Hallettim diye.. Şarjım çok az dedi.. Beni habersiz bırakma ne olur dedim.. Kapattık..
Sabah aradı.. Daha iyiyim dedi(Sabaha kadar kaç defa benim öldüğümden habersiz..)
1 ay sonra buluştuk.. Beraber kalıyorduk.. Film izleyip gülüşüp eğleniyorduk.. İkimizde koltukta oturmuş..onun bulduğu sanatsal fotoğraflara bakıp yorum yapıyoruz.. Sonra bu lavabo için kalktı, gitti. Bende fotoğraf galerisinde ilerliyorum... Kaydırarak.. Birden parti şapkaları.. Sonra ışıklar.. sonra kızlar.. en son O, O... ç....nun kucağında 3 kız sırıtıyor.. Kafalar trilyon.. Hemen ardından video.. Açtım.. Sadece kahkaha.. Tarihine baktım.. Beni, hastanedeyim deyip perişan ettiği gün..
Herşeyden habersiz tıkpı benim gibi.. Bana kahve istermisin dedi arkası dönük..Kalktım.. Yerdeki uzun vazoyu.. hani şu seramik antika gibi olanlardan.. Kafasına geçirdim.. O hırsla insana, Ayı kuvveti geliyor..
Kaldığımız yerin parasını bile ben ödeyecektim.. ah bi de şu vazo var..
Artık popişine girmiştir.. Oh olsun.