• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Eşim ruhumu beslemiyor

Vallahi de billahi de ayyyyyyynıııı benim eşim.
O sevgiliyken ilgili, romantik, güzel sözler söyleyen, aşkın maneviyatına önem veren adam gittiiiii yerine bön bön bakan bir odun geldi.

Tatlı dille güzel yolla anlattım,
yakınarak anlattım,
anlamadı darıldım dedim anlar mı yok,
kavga anında anlattım yok,
ima ettim acaba bir belirti olur mu yok,
YOK YOK YOK...

Aynı bir öküz bir trene nasıl bakarsa ayyynı o şekilde bakıyor yemin ederim!
Alınmak, gücenmek, vay ben ne yapıyorum demek YOK!
Olay şu şekilde cereyan ediyor...
Eşim işten gelir:
-Merhaba aşkım(mucuk)
-Merhaba aşkım hoşgeldin.(mucuk)
-Ne yaptın bugün?
-(Ben o gün yaptıklarımı anlatırım) Sen ne yaptın nasıl geçti günün?
-Nolsun aynı...
Yemeğe geçeriz sessizlik hakimdir...
-Eee hayatım anlat ya nasılmış dükkan bu gün?
-Ne olacak hiç iyi değil aynı.
-E neden, nasıl olmuş, bugün kimler varmış, hasılat ne kadar?
-Yok işte doğru düzgün bişey aynı...
(Ben susarım)

Dizi izlenir.

KAPANIŞ.

Ertesi gün yine aynı yine aynı...

Sana bişey diyim mi... Evlenen kafama bilmem ne yapayım. Şimdiki aklım olsa asssssslllaaaa evlenmezdim.
Keyfim yerindeydi, ailemle aram çok iyiydi, çalışıyordum, deli gibi alışveriş, gezme tozma ooohhh ya...

Eşimle de tabii hayallerle evlendim. O da gezip tozacağımızı, eğleneceğimizi, sohbetler edebileceğimiz, küçük aktiviteler yapacağımızın sinyallerini veriyordu. Oysa şimdi iki laf bile edemeyen, en şık kıyafeti boxer donu olan bön bön bakan birine dönüştü...

Ulan fazlasını istemiyordum be... Hiç değilse 'Aşkım hadi güzel şeyler söyle, güzel şeylerden bahsedelim.' dediğimde bön bön bakıp tek bir kelime bile edemeyen birine dönüşmeseydi yeterdi.
 
Tam benlik bir konu
Bendr fikir almiş olmak için bekliyorum burada
Zira benim esimde bu şekilde
Ve ben her geçen gün daha çok sey bekliyorum ondan her acıdan
Mesela ozlesin beni sefkat gostersın durduk yere sarilsın gunaydın desin meselaa

Amma olmuyor
Git gide daha hödük bir adam memnuniyetsiz bi insan oluyor


Sanirim dusunce farki cok ve erkekler cok duz!
 
Evlenmeden önce nasıl bir eş istediğinizi ona iyice anlatmalıydınız bence. Zaten pek duygusal değil erkekler yonlendirmezsek daha garip bir şey oluyorlar
 
Evlenince icinden insan çıkan erkek az.sanki iletişimi kavgaya çevirmek ve karsi tarafı suclamak için aşkım canim demekten daha cok mücadele ediyorlar.benimki hazirandan beri iyice mala bağladı.artik iki ayağınla işe gidebildigine mi sevinsem.benle mutlu olmasını değil onsuz mutlu olmayı mi secsem o da bir köşede kendini bağlanmış okz haline getirip sonra bunu da beni suclamak için.bi sorun haline mi getirse.yani bi sure sonra koca ile delirmeceler bu hale düşüyor.gercekten bi insanla beraber olmadığınızı insan olmadığını hatirlatan yaratik sizi delirtiyor
 
Çok haklısınız . Erkek çocuk yetiştirmenin ötesinde en azından gelini rakip olarak görmeyi bıraksalar
Hem çocuk yetiştiremiyorlar.karın doyurup gerisini umursamıyorlar hemde dediginiz gibi gelini düşman olarak algılayıp silahlarını kuşanıyorlar.eminim arkadan çocuklarina gelinlerini kötülüyolardir bide
 
Evlenince icinden insan çıkan erkek az.sanki iletişimi kavgaya çevirmek ve karsi tarafı suclamak için aşkım canim demekten daha cok mücadele ediyorlar.benimki hazirandan beri iyice mala bağladı.artik iki ayağınla işe gidebildigine mi sevinsem.benle mutlu olmasını değil onsuz mutlu olmayı mi secsem o da bir köşede kendini bağlanmış okz haline getirip sonra bunu da beni suclamak için.bi sorun haline mi getirse.yani bi sure sonra koca ile delirmeceler bu hale düşüyor.gercekten bi insanla beraber olmadığınızı insan olmadığını hatirlatan yaratik sizi delirtiyor
Benim kocamı anlatmışsin bu kadar olur.iletişimimizi kavgaya bağlar hemen beni suçlamak yada hakaret etmek için.gündelik sıradan bir soru bile sorsam durum bu
 
Derdim başlıkta...
Bu durumun çözümü var mı?
Illa cok sosyal olmak sen kimsin ki nidalarinda olup köpek çekmek falan mı lazım el üstünde tutulmak için?

Özür dilerim biraz açayım; eşim pek guzel sozler söylemeyen fiziksel olarak cinsellik harici soğuk bir insan. Ben de daha üzerime düşen ilgili alakalı birisiyle daha mutlu olurdum sanki...

Konuya yorum yapmayacağım ama şu "köpek çekmek" nedir anlamadım. Açıklarsanız sevinirim.
 
Karnimi doyuruyo genel anlamda iyidir aslında ama ben duygusal olarak tatmin olamıyorum

peki siz nasıl bir duygusal tatmin istiyorsunuz ya da tam tersi siz onu duygusal tatmin ediyor musunuz

mesela adam akşam eve geldi

sevdiği bri sofra sonrasında da sevdiği bir program ve bu program hakkında konuşan ilgili bilgili ir eş var mı karşısında

ya da ne bileyim dünya kupası finalini kim kazandı diye sorsam bilir misiniz

yani evlilik çift taraflı karşılıklı beklentiler ne bunu netleştirmek lazım

burada yazarım adam sürekli asker gibi aynı şeyleri yapmamalı

misal çiçek getirmesin doğum gününde ama aklında kalacak tek bir kelime söylesin yeter

ama biz biraz filmvari hayat istiyoruz sanki

bir kızcağız vardı

boşanma aşamasında günlüğünü gördüm eşi ona hiç kırmızı gül getirmemiş diye üzülmüş

yaşı 18 köyde büyümüş kasabaya dahi nerde ise hiç gitmemiş

eşi ile evlenip büyük şehire taşınmış ama adam da her gün pazarda zira pazarcı

beklentiler ve yaşamlar uyumsuz zira bekletiyi tv de gördüğü ile kurmuş
 
Vallahi de billahi de ayyyyyyynıııı benim eşim.
O sevgiliyken ilgili, romantik, güzel sözler söyleyen, aşkın maneviyatına önem veren adam gittiiiii yerine bön bön bakan bir odun geldi.

Tatlı dille güzel yolla anlattım,
yakınarak anlattım,
anlamadı darıldım dedim anlar mı yok,
kavga anında anlattım yok,
ima ettim acaba bir belirti olur mu yok,
YOK YOK YOK...

Aynı bir öküz bir trene nasıl bakarsa ayyynı o şekilde bakıyor yemin ederim!
Alınmak, gücenmek, vay ben ne yapıyorum demek YOK!
Olay şu şekilde cereyan ediyor...
Eşim işten gelir:
-Merhaba aşkım(mucuk)
-Merhaba aşkım hoşgeldin.(mucuk)
-Ne yaptın bugün?
-(Ben o gün yaptıklarımı anlatırım) Sen ne yaptın nasıl geçti günün?
-Nolsun aynı...
Yemeğe geçeriz sessizlik hakimdir...
-Eee hayatım anlat ya nasılmış dükkan bu gün?
-Ne olacak hiç iyi değil aynı.
-E neden, nasıl olmuş, bugün kimler varmış, hasılat ne kadar?
-Yok işte doğru düzgün bişey aynı...
(Ben susarım)

Dizi izlenir.

KAPANIŞ.

Ertesi gün yine aynı yine aynı...

Sana bişey diyim mi... Evlenen kafama bilmem ne yapayım. Şimdiki aklım olsa asssssslllaaaa evlenmezdim.
Keyfim yerindeydi, ailemle aram çok iyiydi, çalışıyordum, deli gibi alışveriş, gezme tozma ooohhh ya...

Eşimle de tabii hayallerle evlendim. O da gezip tozacağımızı, eğleneceğimizi, sohbetler edebileceğimiz, küçük aktiviteler yapacağımızın sinyallerini veriyordu. Oysa şimdi iki laf bile edemeyen, en şık kıyafeti boxer donu olan bön bön bakan birine dönüştü...

Ulan fazlasını istemiyordum be... Hiç değilse 'Aşkım hadi güzel şeyler söyle, güzel şeylerden bahsedelim.' dediğimde bön bön bakıp tek bir kelime bile edemeyen birine dönüşmeseydi yeterdi.
Kıyamam ya çok bi şey beklemiyoruz ki. Yada çok kötü olsalar da yolumuzu çizsek. Etraftaki çoğuna göre iyi olmaları da bizi arafta bırakıyo.

Peki bu tatminsizliğiniz genel anlamda tahammülsüz yapıyo mu sizi?
 
Evlenmeden önce nasıl bir eş istediğinizi ona iyice anlatmalıydınız bence. Zaten pek duygusal değil erkekler yonlendirmezsek daha garip bir şey oluyorlar
Evlenmeden önce ve evlendikten sonra konusarak küserek rest çekerek anlatmaya çalıştım çok çok azcık düzelebildi anca
Konuya yorum yapmayacağım ama şu "köpek çekmek" nedir anlamadım. Açıklarsanız sevinirim.
Soğuk davranmak ilgiyi ara ara vermek daha kıymetli oluyo sanki böyleleri
peki siz nasıl bir duygusal tatmin istiyorsunuz ya da tam tersi siz onu duygusal tatmin ediyor musunuz

mesela adam akşam eve geldi

sevdiği bri sofra sonrasında da sevdiği bir program ve bu program hakkında konuşan ilgili bilgili ir eş var mı karşısında

ya da ne bileyim dünya kupası finalini kim kazandı diye sorsam bilir misiniz

yani evlilik çift taraflı karşılıklı beklentiler ne bunu netleştirmek lazım

burada yazarım adam sürekli asker gibi aynı şeyleri yapmamalı

misal çiçek getirmesin doğum gününde ama aklında kalacak tek bir kelime söylesin yeter

ama biz biraz filmvari hayat istiyoruz sanki

bir kızcağız vardı

boşanma aşamasında günlüğünü gördüm eşi ona hiç kırmızı gül getirmemiş diye üzülmüş

yaşı 18 köyde büyümüş kasabaya dahi nerde ise hiç gitmemiş

eşi ile evlenip büyük şehire taşınmış ama adam da her gün pazarda zira pazarcı

beklentiler ve yaşamlar uyumsuz zira bekletiyi tv de gördüğü ile kurmuş
Benim eşim çiçekcilerden. Aramız iyiken dediğiniz şekilde huzur veririm. Ama bende bi tahammülsüzlük hasıl oluyo beklentilerime karşılık alamayınca dırdırcı konumuna çoktan düştüm...
 
Eşiniz gibi bir arkadaşımım eşi.
Kadın yılmadı, pes etmedi 1 sene uğraştı.
Gitti diş fırçalarken sarıldı, koltulta kucağına yattı, durduk yere öptü kokladı derken adam buna alıştı ve kendi de yapmaya başladı.
Ben dokunsal bir insan değilim, içimden gelirse öperim ama eşim de mıçmıçtır.
Eşim sayesinde ben bile alıştıysam, siz de biraz çabayla aynı şeyi yapabilirsiniz.

Schizophrenia Schizophrenia aynı yöntemi uygulayarak başarılı olan tanıdıklarım oldu. Kendimden örnek verecek olursam bende sevgisini gösterebilmeyi, sevgisini ilgi olarak karşı tarafa hissettirebilmeyi sonradan ögrenmiş bir insanım. Kendimden yola çıkarak bunun ögrenilebilen bir davranış olduğunu düşünüyorum. Ama siz biraz sabırsızsınız galiba :) eşler arasında bu konularda gurur çekinme olmamalı bence. Bir deneyin bakalım ne kaybedersiniz ki :)
 
Kıyamam ya çok bi şey beklemiyoruz ki. Yada çok kötü olsalar da yolumuzu çizsek. Etraftaki çoğuna göre iyi olmaları da bizi arafta bırakıyo.

Peki bu tatminsizliğiniz genel anlamda tahammülsüz yapıyo mu sizi?

Tabi ki yapıyor ama ne çare..
Kimsenin umrunda değil. Ben de artık üzülmekten vazgeçtim.
Kendi halimde yaşıyorum. Niye kendimi üzeyim yahu...
 
Back
X