Haklısınız, ben de böyle düşünürdüm. Taciz karşısında donup kalma refleksim var. Fiziksel olarak rahatsızlanıyorum. Geçmişte yaşadığım ve karakolluk olacak kadar büyüyen, buraya ifşa olmamak adına yazamayacağım bir olay var daha gençken başıma gelen. Bu olaydan sonra ptsd yaşamış ve aylarca ilaç kullanmıştım. Bu konuda kendimi aşamıyorum. Çok güçlü biri olduğumu düşünsem de hala aynı çocukken verdiğim tepkilerle bugünküler maalesef.Siz o treni kaçırmışsınız maalesef. Şimdi söyleseniz inandırıcılığı olmaz velev ki eşiniz inandı bu duruma neden bana bunca zaman söylemedin aptal yerine koydurdun demez mi bana yapılsa ben derim mesela
Nasıl ya. Nasıl bu kadar hadsiz olabiliyorlar aklım almıyor.Benim kaynım da bana sabah yeni uyandigim bir an huri gibi olmuşsun demisti. Ben de gözlerimi devirdim sinirle anladı bir daha olmadı. Normalde ciddi biriyse alkolluyken dediklerine takılma tabiki. Şu an bunu gündeme getirmen iftira attigin sonucuna çıkar
O zaman da söylerdi aynı şeyleri söyleyecek olanlar. Farklı bir durum olmazdı ki? Yine iftira atıyor derlerdi. Taciz olaylarının çoğu bu yüzden gizli kalmıyor mu zaten? Gerçekten kötü şeyler yaşayan insanlar, asıl mağdurlar bir de üstüne elalem ne der kaygısından susmuyor mu? Bu da o hesap oldu işte. Yeni gelin olduğunuz ailenin bir evladının nasıl bir şeref yoksunu olduğunu ortaya atıvermek kolay mı dibine kadar gerçek olsa da? Ben o saatten sonra o ailenin bana karşı alacakları tavırları kaldırıp kaldıramayacağımdan da emin olamadım. Korktum. Çok iyi tanımıyordum daha çok yeniydim. Üç yıllık evlilikten sonra aileyi daha yeni tanıdığımı hissediyorum. Eşimle aramızdaki bağın güçlü olduğunu düşünüyorum. Ancak cesaretimi toplayıp üç yıl sonra buraya konu açmam bu sebepten. Yoksa güncel bir olay yok, gelecek kaygısı ve biraz da iç dökmekti amacım.Geç kalmışsınız olduğu zaman söylemeliydiniz. Şimdi iftira atıyor derler, ortalıklığı bozmak için söylüyor derler. Zaten görüşmüyormuşsunuz olurda bir gün görüşmeye başlarsa eşiniz siz tedbirli olun o ortamlarda telefon kamerası falan açın o yanınıza gelecek olursa.
E o zaman söyleyin şimdi. Yani olduğu zaman susan sizsiniz kimseye danışıp da onların aman sus demesiyle susmamışsınız ki.O zaman da söylerdi aynı şeyleri söyleyecek olanlar. Farklı bir durum olmazdı ki? Yine iftira atıyor derlerdi. Taciz olaylarının çoğu bu yüzden gizli kalmıyor mu zaten? Gerçekten kötü şeyler yaşayan insanlar, asıl mağdurlar bir de üstüne elalem ne der kaygısından susmuyor mu? Bu da o hesap oldu işte. Yeni gelin olduğunuz ailenin bir evladının nasıl bir şeref yoksunu olduğunu ortaya atıvermek kolay mı dibine kadar gerçek olsa da? Ben o saatten sonra o ailenin bana karşı alacakları tavırları kaldırıp kaldıramayacağımdan da emin olamadım. Korktum. Çok iyi tanımıyordum daha çok yeniydim. Üç yıllık evlilikten sonra aileyi daha yeni tanıdığımı hissediyorum. Eşimle aramızdaki bağın güçlü olduğunu düşünüyorum. Ancak cesaretimi toplayıp üç yıl sonra buraya konu açmam bu sebepten. Yoksa güncel bir olay yok, gelecek kaygısı ve biraz da iç dökmekti amacım.
“Bu olayı kullanarak” tabiri doğru olmuyor. Böyle bir şeye yeltenen birinin her şeyi yapabilecek karakterde biri olduğunu düşünüyorum ben. Ortaklıklarını bitirmeleri de bu yüzden içimden geçen dileğim. Bugüne kadar dillendirmedim. Farklı konularda anlaşmazlıklar yaşıyorlar. Kendiliğinden bu sonuca varmalarını arzu ediyorum.E o zaman söyleyin şimdi. Yani olduğu zaman susan sizsiniz kimseye danışıp da onların aman sus demesiyle susmamışsınız ki.
Birde eşimi maddi olarak sömürmelerini istemiyorum diyorsunuz yani bu olayı kullanarak buna engel olmak isteyen sizsiniz bilmem farkında mısınız?
Kırmak için söylemiyorum ne kadar zor bir durum tahmin edebiliyorum hiç kolay değil. Ama evet yazdıklarınızdan bu durumu kullanmak istiyormuşsunuz gibi algılanıyor ha kullansanız da hakkınız var öyle rezil biri sizin maddi durumunuzdan faydalanması zaten.“Bu olayı kullanarak” tabiri doğru olmuyor. Böyle bir şeye yeltenen birinin her şeyi yapabilecek karakterde biri olduğunu düşünüyorum ben. Ortaklıklarını bitirmeleri de bu yüzden içimden geçen dileğim. Bugüne kadar dillendirmedim. Farklı konularda anlaşmazlıklar yaşıyorlar. Kendiliğinden bu sonuca varmalarını arzu ediyorum.
Söylemek ya da söylememek ayrı bir konu. İçimi dökmemi yanlış anladınız herhalde, fikrinize tepki vermişim gibi. Öyle değil. Sizi dinliyorum. Fikrinize değer veriyorum. Sadece içimden geçenleri söylüyorum. İki seçeneğe de aynı yakınlıkta olduğum için tereddüt yaşıyorum zaten. Bu konuyu reelde de kimseye anlatmadım. Nasıl bir ikilem içinde olduğumu tahmin edemezsiniz her mesai saati içinde. Yaşadığım ve anlattığım şeyin samimiyetine inanıyorsanız lütfen beni kırmayın. İnanmıyorsanız da zaten sizin duygunuz ve düşüncenizdir.
Eşim finansal konularla ilgili değil, o işler abisinde. Eltim 2 yıl önce benden daha az maaş alıyordu, şu anki vaziyetini görüşmediğimiz için bilmiyorum. Ben o esnada kendi işimi de kurup diğer yandan birikim yapmaya başladım ama ona rağmen yaşam standardımız onlarınki kadar yüksek değil. Bizden daha farklı yaşadıklarını biliyorum. İşyerlerine gitmediğim ve aralarındaki maddi konulara hiç karışmadığım için detaylı bilgim yok. Hamile kalana kadar bütün bunlar umrumda da değildi. Gönlümüzce yiyor içiyorsak, bir zorluk yaşamıyorsak neden dert edeyim? Bir tık fazla yesinler, ne yapayım? Beni hamilelik itti biraz da aslında bunları düşünmeye. Ben zaten kendi başımın çaresine bakmaya alışığım. Elden ayaktan düşmediğim sürece para kazanmayı da harcamayı da biriktirmeyi de bilirim. Hamileliğim çok yeni ve çok zor geçiyor, ben elden ayaktan düşersem eşime güvenebilmeliyim çünkü bizim sorumluluğumuzda olan bir birey katılacak belki hayatımıza. Peki ya birileri benim çocuğumun hakkını yerse ben nasıl hesap veririm ona yarın? Ailemin, babamın amcamlara karşı verici olabilmek adına bana yaşattığı şeyleri mercimek tanesi kadar da olsa çocuğuma yaşatma fikri çok korkunç. Beni tekrar bu düşüncelere iten de bunlar oldu açıkçası. Uzun uzun yazıyorum kusura bakmayın. Yıllarca içinde tutunca böyle oluyor.Kırmak için söylemiyorum ne kadar zor bir durum tahmin edebiliyorum hiç kolay değil. Ama evet yazdıklarınızdan bu durumu kullanmak istiyormuşsunuz gibi algılanıyor ha kullansanız da hakkınız var öyle rezil biri sizin maddi durumunuzdan faydalanması zaten.
Eşiniz zaten onun karakterini biliyordur,bazen bazı sorunlardan kurtulmak için darbe yemek gerekiyor. Eşiniz o darbeyi görünce ortaklığı bozar zaten. Böyle biri önünde sonunda kazık atar.
Eşinizle bu maddi kaygılarınızı açık açık konuşmayı denediniz mi?Eşim finansal konularla ilgili değil, o işler abisinde. Eltim 2 yıl önce benden daha az maaş alıyordu, şu anki vaziyetini görüşmediğimiz için bilmiyorum. Ben o esnada kendi işimi de kurup diğer yandan birikim yapmaya başladım ama ona rağmen yaşam standardımız onlarınki kadar yüksek değil. Bizden daha farklı yaşadıklarını biliyorum. İşyerlerine gitmediğim ve aralarındaki maddi konulara hiç karışmadığım için detaylı bilgim yok. Hamile kalana kadar bütün bunlar umrumda da değildi. Gönlümüzce yiyor içiyorsak, bir zorluk yaşamıyorsak neden dert edeyim? Bir tık fazla yesinler, ne yapayım? Beni hamilelik itti biraz da aslında bunları düşünmeye. Ben zaten kendi başımın çaresine bakmaya alışığım. Elden ayaktan düşmediğim sürece para kazanmayı da harcamayı da biriktirmeyi de bilirim. Hamileliğim çok yeni ve çok zor geçiyor, ben elden ayaktan düşersem eşime güvenebilmeliyim çünkü bizim sorumluluğumuzda olan bir birey katılacak belki hayatımıza. Peki ya birileri benim çocuğumun hakkını yerse ben nasıl hesap veririm ona yarın? Ailemin, babamın amcamlara karşı verici olabilmek adına bana yaşattığı şeyleri mercimek tanesi kadar da olsa çocuğuma yaşatma fikri çok korkunç. Beni tekrar bu düşüncelere iten de bunlar oldu açıkçası. Uzun uzun yazıyorum kusura bakmayın. Yıllarca içinde tutunca böyle oluyor.
Evet, abisi eşinin maaşına büyük bir zam aldığını söylemiş. Maddi konularda yanlış yapmayacağına inanıyor abisinin. Belki de doğrudur, bilemiyorum. On katına falan çıkmıştır maaşıEşinizle bu maddi kaygılarınızı açık açık konuşmayı denediniz mi?
Kötü niyetli birinin penceresinde bakacak olursak bence o adam sizin üstünüze bilerek oynuyor. Yarın bir gün eşini denedim ama hiç ses etmedi, bulduğu ilk fırsatta seni terk eder vs derse kötü siz olursunuz. Ayriyeten neden korkuyorsunuz. Kendinizi korumak için kocanıza ihtiyacınız yok. Bir tokat vuramadınız mı yüzüne adamın. Paranın yarısı sizden çıkarken eğer üç pay olsun istiyorlarsa, sizden o payı parasını verip alabilirler. Lütfen biraz gözünüzü açın.Selam hanımlar fazla uzatmadan yazayım, yorumlarınızı bekliyorum. Üç yıllık evliyim, bebek bekliyoruz. Eşimin abisi ile ortak kurduğu bir işi var. Biz evlendiğimizde daha 1-1.5 yıllık yeni bir şirketti. Evlenirken taşın altına elimi koydum tabii ki. Ufak bir birikimim vardı, onu harcadım, çalışıyordum da. Hemen hemen yarı yarıya karşıladık tüm masrafları sade bir şekilde. Eşimin ailesinin maddi gücü olmadığı için her şeyi kendimiz yaptık (takılarımı eşim aldı). Yalnız benim ailem yatak odamızı hediye etti.
Buna rağmen o sırada kayınbiraderimle 2 yıla yakındır evli olan eltim sorun çıkardı. O şirketi biz dişimizden tırnağımızdan artırıp kurduk, oradan kazandığın para bizim de paramız, o parayla evlenemezsin gibi. Ki onlar şirket sermayesinin yarısını kendileri vermişler, eşim de bir o kadar sermaye koymuş. Onlar dışarıda çalışmaya ve para kazanmaya devam edip yalnızca iş yönetimi ile ilgili kendi işlerinden arta kalan zamanlarda destek olurken işin başında eşim duruyordu. Yine de tabii ki evlenirken dükkandan aldığımız az miktarda parayı altı ay içinde geri koyduk. Bir seneye kalmadan da dışarıya az miktarda olan taksitlerimizin hepsini bitirdik çok şükür. Buna rağmen eltim üç ortak olalım, para üçe bölünsün, üçte ikisini biz alalım diye tutturdu.
Bir şekilde bunların hepsini hallettik. Tabii araya soğukluklar girdi, ben eşime güvendiğim ve arada kalıp sıkıntı yaşamasını istemediğim için çok üstüne gitmedim. Her neyse bunlar işin ekonomik boyutları.
Asıl konu şu, nişandan hemen önce henüz aramız iyiyken bir akşam eğlenmeye dışarı çıkmıştık. Birkaç kadeh içkiden sonra kayınbiraderim bana askıntılık etti ama eşim bunu farketmedi. Ben de bir şey söylemedim o ortamı terk ettik hemen. Sarhoştur, kendine gelince pişman olur diye düşündüm. Bir iki ay sonra bu durum tekrarlandı ve bu kez çok kalabalık bir ortamda oldu. Yine o ortamı terkedip kaçtım ve kimseye bir şey söylemedim. Sonra eltimle saçma bir konu yüzünden tartıştık ve eşim artık eltimin şımarıklıklarına dayanamadığı için iletişimi tamamen kesti onlarla. Ama hala ortaklık sürüyor. Ve benim kayınbiraderime de eltime de hiç güvenim yok ne maddi ne manevi olarak. Abisi hakkında kötü bir şey söylesem ben kötü olurum. Bir şekilde işlerini ayırmaları gerektiğine inanıyorum ama işleri de çok iyi gidiyor. Diğer yandan içim rahat değil.
Zamanımda eşime söyleseydim ne olurdu diye merak etmekten kendimi alamıyorum. Kardeşinin karısına askıntılık edecek kadar şeref yoksunu bir adamla çalışmaya devam etmek istemezdi ama gizledim korktuğum için. Şimdi eşimi maddi olarak da sömürmelerinden korkuyorum ama elim kolum bağlı. Ne yapacağımı bilmiyorum. Söyleyip kurtulmalı mıyım, gizlemeye devam mı etmeliyim? Bu olayı kimse bilmiyor. Çok uzun oldu kusura bakmayın. Yorumlarınızı bekliyorum.
Vuramadım, kaçtım. Kusup ağladım. Günlerce canım sıkkın gezdim. Aptallıktı. O zaman söylemeliydim.Kötü niyetli birinin penceresinde bakacak olursak bence o adam sizin üstünüze bilerek oynuyor. Yarın bir gün eşini denedim ama hiç ses etmedi, bulduğu ilk fırsatta seni terk eder vs derse kötü siz olursunuz. Ayriyeten neden korkuyorsunuz. Kendinizi korumak için kocanıza ihtiyacınız yok. Bir tokat vuramadınız mı yüzüne adamın. Paranın yarısı sizden çıkarken eğer üç pay olsun istiyorlarsa, sizden o payı parasını verip alabilirler. Lütfen biraz gözünüzü açın.
Bence söylemenin alemi yok. Eşin abisine toz kondurmaz suçlu sen olursunSelam hanımlar fazla uzatmadan yazayım, yorumlarınızı bekliyorum. Üç yıllık evliyim, bebek bekliyoruz. Eşimin abisi ile ortak kurduğu bir işi var. Biz evlendiğimizde daha 1-1.5 yıllık yeni bir şirketti. Evlenirken taşın altına elimi koydum tabii ki. Ufak bir birikimim vardı, onu harcadım, çalışıyordum da. Hemen hemen yarı yarıya karşıladık tüm masrafları sade bir şekilde. Eşimin ailesinin maddi gücü olmadığı için her şeyi kendimiz yaptık (takılarımı eşim aldı). Yalnız benim ailem yatak odamızı hediye etti.
Buna rağmen o sırada kayınbiraderimle 2 yıla yakındır evli olan eltim sorun çıkardı. O şirketi biz dişimizden tırnağımızdan artırıp kurduk, oradan kazandığın para bizim de paramız, o parayla evlenemezsin gibi. Ki onlar şirket sermayesinin yarısını kendileri vermişler, eşim de bir o kadar sermaye koymuş. Onlar dışarıda çalışmaya ve para kazanmaya devam edip yalnızca iş yönetimi ile ilgili kendi işlerinden arta kalan zamanlarda destek olurken işin başında eşim duruyordu. Yine de tabii ki evlenirken dükkandan aldığımız az miktarda parayı altı ay içinde geri koyduk. Bir seneye kalmadan da dışarıya az miktarda olan taksitlerimizin hepsini bitirdik çok şükür. Buna rağmen eltim üç ortak olalım, para üçe bölünsün, üçte ikisini biz alalım diye tutturdu.
Bir şekilde bunların hepsini hallettik. Tabii araya soğukluklar girdi, ben eşime güvendiğim ve arada kalıp sıkıntı yaşamasını istemediğim için çok üstüne gitmedim. Her neyse bunlar işin ekonomik boyutları.
Asıl konu şu, nişandan hemen önce henüz aramız iyiyken bir akşam eğlenmeye dışarı çıkmıştık. Birkaç kadeh içkiden sonra kayınbiraderim bana askıntılık etti ama eşim bunu farketmedi. Ben de bir şey söylemedim o ortamı terk ettik hemen. Sarhoştur, kendine gelince pişman olur diye düşündüm. Bir iki ay sonra bu durum tekrarlandı ve bu kez çok kalabalık bir ortamda oldu. Yine o ortamı terkedip kaçtım ve kimseye bir şey söylemedim. Sonra eltimle saçma bir konu yüzünden tartıştık ve eşim artık eltimin şımarıklıklarına dayanamadığı için iletişimi tamamen kesti onlarla. Ama hala ortaklık sürüyor. Ve benim kayınbiraderime de eltime de hiç güvenim yok ne maddi ne manevi olarak. Abisi hakkında kötü bir şey söylesem ben kötü olurum. Bir şekilde işlerini ayırmaları gerektiğine inanıyorum ama işleri de çok iyi gidiyor. Diğer yandan içim rahat değil.
Zamanımda eşime söyleseydim ne olurdu diye merak etmekten kendimi alamıyorum. Kardeşinin karısına askıntılık edecek kadar şeref yoksunu bir adamla çalışmaya devam etmek istemezdi ama gizledim korktuğum için. Şimdi eşimi maddi olarak da sömürmelerinden korkuyorum ama elim kolum bağlı. Ne yapacağımı bilmiyorum. Söyleyip kurtulmalı mıyım, gizlemeye devam mı etmeliyim? Bu olayı kimse bilmiyor. Çok uzun oldu kusura bakmayın. Yorumlarınızı bekliyorum.
Keşke olay olur olmaz anlatsaydınız, şimdi açıklarsanız sanki aslında aranızda bir ilişki yaşanmış da sonradan aranızda bir anlaşmazlık çıkınca siz iftira atıp onu karaliyormus durumuna düşebilirsiniz, kaynınız belli ki namus yoksunu sizi böyle bir duruma düşürebilir bende gözü var bile der, üstelik maalesef erkekler eşlerinden daha çok kendi ailesine inanırSelam hanımlar fazla uzatmadan yazayım, yorumlarınızı bekliyorum. Üç yıllık evliyim, bebek bekliyoruz. Eşimin abisi ile ortak kurduğu bir işi var. Biz evlendiğimizde daha 1-1.5 yıllık yeni bir şirketti. Evlenirken taşın altına elimi koydum tabii ki. Ufak bir birikimim vardı, onu harcadım, çalışıyordum da. Hemen hemen yarı yarıya karşıladık tüm masrafları sade bir şekilde. Eşimin ailesinin maddi gücü olmadığı için her şeyi kendimiz yaptık (takılarımı eşim aldı). Yalnız benim ailem yatak odamızı hediye etti.
Buna rağmen o sırada kayınbiraderimle 2 yıla yakındır evli olan eltim sorun çıkardı. O şirketi biz dişimizden tırnağımızdan artırıp kurduk, oradan kazandığın para bizim de paramız, o parayla evlenemezsin gibi. Ki onlar şirket sermayesinin yarısını kendileri vermişler, eşim de bir o kadar sermaye koymuş. Onlar dışarıda çalışmaya ve para kazanmaya devam edip yalnızca iş yönetimi ile ilgili kendi işlerinden arta kalan zamanlarda destek olurken işin başında eşim duruyordu. Yine de tabii ki evlenirken dükkandan aldığımız az miktarda parayı altı ay içinde geri koyduk. Bir seneye kalmadan da dışarıya az miktarda olan taksitlerimizin hepsini bitirdik çok şükür. Buna rağmen eltim üç ortak olalım, para üçe bölünsün, üçte ikisini biz alalım diye tutturdu.
Bir şekilde bunların hepsini hallettik. Tabii araya soğukluklar girdi, ben eşime güvendiğim ve arada kalıp sıkıntı yaşamasını istemediğim için çok üstüne gitmedim. Her neyse bunlar işin ekonomik boyutları.
Asıl konu şu, nişandan hemen önce henüz aramız iyiyken bir akşam eğlenmeye dışarı çıkmıştık. Birkaç kadeh içkiden sonra kayınbiraderim bana askıntılık etti ama eşim bunu farketmedi. Ben de bir şey söylemedim o ortamı terk ettik hemen. Sarhoştur, kendine gelince pişman olur diye düşündüm. Bir iki ay sonra bu durum tekrarlandı ve bu kez çok kalabalık bir ortamda oldu. Yine o ortamı terkedip kaçtım ve kimseye bir şey söylemedim. Sonra eltimle saçma bir konu yüzünden tartıştık ve eşim artık eltimin şımarıklıklarına dayanamadığı için iletişimi tamamen kesti onlarla. Ama hala ortaklık sürüyor. Ve benim kayınbiraderime de eltime de hiç güvenim yok ne maddi ne manevi olarak. Abisi hakkında kötü bir şey söylesem ben kötü olurum. Bir şekilde işlerini ayırmaları gerektiğine inanıyorum ama işleri de çok iyi gidiyor. Diğer yandan içim rahat değil.
Zamanımda eşime söyleseydim ne olurdu diye merak etmekten kendimi alamıyorum. Kardeşinin karısına askıntılık edecek kadar şeref yoksunu bir adamla çalışmaya devam etmek istemezdi ama gizledim korktuğum için. Şimdi eşimi maddi olarak da sömürmelerinden korkuyorum ama elim kolum bağlı. Ne yapacağımı bilmiyorum. Söyleyip kurtulmalı mıyım, gizlemeye devam mı etmeliyim? Bu olayı kimse bilmiyor. Çok uzun oldu kusura bakmayın. Yorumlarınızı bekliyorum.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?