- Konu Sahibi derya_yildirim
-
- #61
Kıldan yapılabilen lesitin olacağını zannetmiyorum ama ben bunu araştıracağım arkadaşlar. Eksik kaldığım yerde bu konuda bilgi ve tecrübesine güvendiğim insanlara da danışırım zira ben de merak ettim.
Şu altını çizdiğim cümleyi görünce açıkçası üzüldüm zaten mesleğimi icra etme şansı bulamazken bir de insanların böyle düşünüyor olması beni daha da yaralıyor.
Şunu diyebilirim ki herkes birşey söylüyor keşke herkes kendi alanı dahilinde konuşsa da başkalarının mesleğine el atmasa. En doğru bilgi bu konuda başta gıda mühendisleri olmak üzere gıda sektörünün içinde olan ehil insanlar tarafından verilebilir.
Evet, iyot da lazım. Her şey kararında.Aslında bir yanlışa parmak basmak istiyorum. Tuz öcü değildir.
Belli bir yaşın üstü için gereksiz ama çocuklar için hayati önem taşır.
Çünkü iyotu en çok tuzdan alırlar.
Ben de bir ara %50 iyotu azaltılmış alıyordum. Sonra bıraktım kızım için.
Yalnız Himalaya tuzu diye bir şey gördüm geçen Metroda ona bir bakacağım. Neyin neyi diye.. bir yerde bir şey okumuştum da oradan dikkatimi çekmişti baya övüyordu yazı..
100-150 gr 16 tl mi neydi.
Bildiğimiz EYLUL05 mi?Aslında forumda bir arkadaşımız var, gıda mühendisi, Eylül, bir uğrasa içimize su serpecek bilgiler verebilir dedim kendi kendime amaa bende daha fazla bakmayacağım, deli gibi un arayıp ekmeği de evde yapamam, tüm boş zamanlarım mutfakta geçiyor ya =((((
Bende nasıl oldu da öğrendim , bu derece kurcaladım anlamadım ve pişmanım . Bilmeseydim daha iyi olurdu .
Lily'im yine şahane yazmışsın.Ben gıda teknikeriyim yani mühendis değilim ama biz de onların işlerini yapıyoruz tek farkı 4 yıl yerine 2 yıl okuyup daha çok pratiğe dayalı eğitim almamız. Açıkçası burada yazılanları görünce şok oldum ne çok bilgi kirliliği var arkadaşlar kusura bakmayın ama GDO başka birşey organik başka. Her meyve-sebzede GDO var demek yanlış olur. Bunu ancak analizlerle anlayabiliriz. Bir de bir gıdanın organik olmaması onun doğal olmadığı anlamına gelmez mesela bahçemizde yetiştirdiğimiz domatese gübre vermiyor muyuz, zararlı böceklere karşı ilaçlama yapmıyor muyuz? O ilaçları doğru miktarda kullandığınızda kalıntı bırakmadan uçar. Yani naturel ürün organik değildir ama sağlıklıdır.
Bir de katkı maddelerine değinmişsiniz, gıda katkı maddeleriyle ilgili yasal sınır vardır ve zaten gıda işletmelerinin denetimlerinde numuneler alınıp laboratuvarda incelenir ona göre üretim izni verilir. Ben her katkı maddesi zararlıdır diyemem zaten insan vücudunun tolere edebileceğinin bilmem kaçta biri kullanılır yani bir gofret yedik diye kanser olmayız ama her gün hazır gıdalarla beslenip hiç meyve sebze yemezsek olabiliriz çünkü vücudumuzun ihtiyacı olan besin maddelerini alamıyoruzdur.
Etiket okuma alışkanlığı iyidir, hazır gıdaları mümkün olduğunca tüketmemek sağlık açısından daha tercih edilebilir bir şey - bu konularda emin olun sadece mesleğim gereği değil sağlık sorunlarımdan dolayı da çocukluktan beri bilinçli olmak zorundaydım. O yüzden bizde bulyon kullanılmaz tuz açısından yoğun olduğu için, onun yerine haşlanmış et suyu daha sağlıklıdır; mayonez-ketçap kullanmayız onun yerine salçayı tercih ederiz, hazır ve işlenmiş gıdaları ailecek tüketmeyiz. Ama tüketenlere de "aman kanser olursun" demek yanlış olur bence. Her insanın bedeninde zayıf olduğu hücreler vardır mesela yıllarca sigara içene birşey olmaz ama hiç sigara içmeyen akciğer kanserine yakalanabilir. Bunun gibi bir şey bu gıda konusu da...
Ben de biraz takıyorum.
Annem de baskı yapıyorum. Süt al yoğurt yap vs.
Tavuk pek yemem. ( zaten sevmem de )
Kola içmem. (sevmem)
Çikolata, şekerleme, dondurma ıvır zıvır, ketçap, mayonez (binde bir yerim. sevmem aramam)
Cips yiyorum bazen ama o mu beni yiyor ben mi onu belli değil. Vicdan azabım arşa yükseliyor.
Ama işte ne yapacaksın? Her şey zararlı.
Çok takınca işin içinden çıkamıyorum.
Ben annemin bulyon kullanmasına kızıyordum. Geçen siz yazınca evdeki bulyonu çöpe attım. Daha da alma, dedim.
Baksanıza dışarıdan severek yediğimiz çiğ köfteler bile zararlıymış. Ölelim mi ya? Ne yiyeceğiz?
İmza: Sağlıklı yaşamla beynini yemiş bir Prenses
Hanımlar;
Bir Ziraat Mühendisi olarak GDO konusunda sizleri bilgilendirmek istiyorum çünkü gerçekten çok tuhaf şeyler yazılmış.
GDO, "Genetiği Değiştirilmiş Organizma" demektir. Yani bir kimyasal değildir. "Dolayısıyla her şey de GDO var." gibi bir ifade tamamen saçmadır.
Doğada asmada kök uruna neden olan Agrobacterium tumefaciens adı verilen bir bakteri var. Bu bakteri gen aktarabilme kabiliyetine sahip.
Bunu keşfeden bilim adamları mısır, soya ve çeltik gibi bitkilere aynı yöntemle gen aktarıyor. Bu genler özel proteinler üretiyor. Bu proteinleri yiyen böcekler ölüyor. Dolayısıyla böcek zararının önlenebilmesi için kimyasal kullanımına gerek kalmıyor.
GDO' nun amacı tarımda kimyasal kullanımını önlemek. Bakterilerin ölmesini sağlayan proteinlerin insan sağlığına zararı olduğu kanıtlanmadı bugüne kadar ancak tarımda ölçüsüz kullanılan kimyasalların ciddi zararları var (Bu bilgilere Science Direct' te yayınlanan birçok makaleden ulaşabilirsiniz).
Ülkemiz verimlilik hilali olarak bilinen bir bölgeye sahip. Bu bölgede yüzlerce çeşit endemik yani doğal olarak sadece bizim ülkemizde yetişen bitkiler var. Gen merkezi konumunda olduğumuz için ülkemizde GDO' lu ürünlerin ekimi ve üretimi yasaktır. Yurt dışından gelen soya, mısır ve çeltik ile bunların türevleri olan ürünlerin çok büyük bir kısmı GDO' lu dur.
Biz bunları yıllardır tüketiyoruz hanımlar. Yurt dışın dan soya küspesi ithal ediliyor ve bu ürün tavuk yemlerine katılıyor. Yediğimiz tavukların bünyesinde GDO' lu soya var.
Yeni kanunla artık neyin içerisinde GDO var neyin içerisinde yok bileceğiz. Dolayısıyla bu ürünlerin tüketimi bizim tercihimize kalacak, eskisi gibi ne gelirse tüketmeyeceğiz yani.
Sonuç;
1. GDO kimyasal kullanımına alternatiftir. Tercih sizin, ya kimyasal mücadeleyle korunmuş ürün tüketin yada GDO' lu ürün yiyin.
2. Ben GDO' nun hiçbir zararı olduğunu düşünmemekle beraber bir canlının genetiğinin değiştirilmesine etik açıdan karşıyım.
3. Allah aşkına bu konuda zerre kadar bilgisi olmayan insanların laflarıyla hareket etmeyin. Tıpçılar, biyologlar vs... bu konuda ehil kişiler değiller kesinlikle. Bu sadece ve sadece ziraat eğitimi almış kişilerin işidir.
Selamlar...
bende ziraat mühendisi ayrıca gıda y lisansı yapan gıda kontrolörüyüm tanıştığıma memnın oldum meslektaşımfakat gdo nun zararsız olduğu görüşüne katılmıyorum..
Bende memnun oldum tanıştığımıza.
Benimki görüş değil, bugüne kadar GDO ile ilgili yapılmış çalışmaların bir sonucu.
Elsevier' de bu konuda birçok yayın var bakabilirsin.
Selamlar...
tübitakın araştırmaları bile ne denli saçma oluyor görüyorsun bazen laboratuvarlarımıza bile güvenemiyorum ne yazıkkibu yüzden pek inanmıyorum yayınlara..insan neslini tüketip daha doğrusu azaltmak için yeni taktik gdo
çalışmalar bunu söylemekte baska yandan da gdo lu hayvanlar üzerinde kanserler oluşmakta...
Allah hepimizi korusun ne diyeyim
merhaba, bazı şeylere dikkat ediyoruz demişsiniz de sormak istedim, kahvaltıda mesela; salam sosis sucuk zararlı, reçeller helvalar falan çok şekerli, patates kızartması yağlı, tereyağ zaten yağ, geriye domates salatalık yumurta zeytin peynir kalıyor. bunlar dışında kahvaltıda sağlıklı diye tükettiğiniz bir şeyler var mı acaba?Ben gıda teknikeriyim yani mühendis değilim ama biz de onların işlerini yapıyoruz tek farkı 4 yıl yerine 2 yıl okuyup daha çok pratiğe dayalı eğitim almamız. Açıkçası burada yazılanları görünce şok oldum ne çok bilgi kirliliği var arkadaşlar kusura bakmayın ama GDO başka birşey organik başka. Her meyve-sebzede GDO var demek yanlış olur. Bunu ancak analizlerle anlayabiliriz. Bir de bir gıdanın organik olmaması onun doğal olmadığı anlamına gelmez mesela bahçemizde yetiştirdiğimiz domatese gübre vermiyor muyuz, zararlı böceklere karşı ilaçlama yapmıyor muyuz? O ilaçları doğru miktarda kullandığınızda kalıntı bırakmadan uçar. Yani naturel ürün organik değildir ama sağlıklıdır.
Bir de katkı maddelerine değinmişsiniz, gıda katkı maddeleriyle ilgili yasal sınır vardır ve zaten gıda işletmelerinin denetimlerinde numuneler alınıp laboratuvarda incelenir ona göre üretim izni verilir. Ben her katkı maddesi zararlıdır diyemem zaten insan vücudunun tolere edebileceğinin bilmem kaçta biri kullanılır yani bir gofret yedik diye kanser olmayız ama her gün hazır gıdalarla beslenip hiç meyve sebze yemezsek olabiliriz çünkü vücudumuzun ihtiyacı olan besin maddelerini alamıyoruzdur.
Etiket okuma alışkanlığı iyidir, hazır gıdaları mümkün olduğunca tüketmemek sağlık açısından daha tercih edilebilir bir şey - bu konularda emin olun sadece mesleğim gereği değil sağlık sorunlarımdan dolayı da çocukluktan beri bilinçli olmak zorundaydım. O yüzden bizde bulyon kullanılmaz tuz açısından yoğun olduğu için, onun yerine haşlanmış et suyu daha sağlıklıdır; mayonez-ketçap kullanmayız onun yerine salçayı tercih ederiz, hazır ve işlenmiş gıdaları ailecek tüketmeyiz. Ama tüketenlere de "aman kanser olursun" demek yanlış olur bence. Her insanın bedeninde zayıf olduğu hücreler vardır mesela yıllarca sigara içene birşey olmaz ama hiç sigara içmeyen akciğer kanserine yakalanabilir. Bunun gibi bir şey bu gıda konusu da...
gıda kontrolörü olarak ne yapıyorsun işini anlatsana azıcık merak ettim.bende ziraat mühendisi ayrıca gıda y lisansı yapan gıda kontrolörüyüm tanıştığıma memnın oldum meslektaşımfakat gdo nun zararsız olduğu görüşüne katılmıyorum..
................................................................gıda kontrolörü olarak ne yapıyorsun işini anlatsana azıcık merak ettim.
gıda kontrolörü olarak ne yapıyorsun işini anlatsana azıcık merak ettim.
göre göre herşeyi artk mide kalmadı bendeet et değil kıyma desen sakatat lahmacun desen içinde işkembe eti kelle etine kadar ne ararsan çıkıo :S
çok işlenmiş gıdaları önermemmesela lahmacun değil gidip et alın onu yiyin yada ucuzunu yemeyin
bazen lahmacuna okkalı fiyatlar veriyorlar onlar gerçek olanları herhalde. Bazen Adana yerken kıtır kıtır kemikler geliyor.
işlenmiş gıdaları yemeyek ne yiyek? :26: Yiyecek bir şey bulamıyorum sağlıklı.
Rica ederim ben sizin sözlerinize kırılmadım eleştiriye her daim açığımdır sadece bir vatandaş olarak söyledikleriniz bu işi yapanlar açısından üzücü kendi adıma demek ki işimizi doğru yapamıyoruz düşüncesini getiriyor (ben istesem de yapamıyorum onun da etkisi var sanırım) tabii ki herkes elinden geleni yapıyor ama maalesef yetersiz kalıyoruz demek ki... Yani eleştirilerinizi bireysel olarak algılamadımTüketiciye de hak verin bu konuda
Neler gördük bu ülkede ; çaylarda radyasyon yok deyip, elinde bardakla gezen bakanlar, merdiven altı üretim yapan yerler, ayakla ekmek çiğnenen fırınlar, bir sürü kötü örnekler yaşandı, rantın olduğu yerde maalesef ki kötü şeyler oluyor ve insanlar korkuyor, bu mesleğinizi kötü yapmakla ilgili değil, insanların para hırsından sağlığı hiçe sayması. Gönlünüzü kırmak bir niyetim asla yoktu, hata ettik ise affola
Bilgilendirme için teşekkürler... Benim GDO hakkında bilgim bir ziraatçi olmadığından detaylı yazamadımHanımlar;
Bir Ziraat Mühendisi olarak GDO konusunda sizleri bilgilendirmek istiyorum çünkü gerçekten çok tuhaf şeyler yazılmış.
GDO, "Genetiği Değiştirilmiş Organizma" demektir. Yani bir kimyasal değildir. "Dolayısıyla her şey de GDO var." gibi bir ifade tamamen saçmadır.
Doğada asmada kök uruna neden olan Agrobacterium tumefaciens adı verilen bir bakteri var. Bu bakteri gen aktarabilme kabiliyetine sahip.
Bunu keşfeden bilim adamları mısır, soya ve çeltik gibi bitkilere aynı yöntemle gen aktarıyor. Bu genler özel proteinler üretiyor. Bu proteinleri yiyen böcekler ölüyor. Dolayısıyla böcek zararının önlenebilmesi için kimyasal kullanımına gerek kalmıyor.
GDO' nun amacı tarımda kimyasal kullanımını önlemek. Bakterilerin ölmesini sağlayan proteinlerin insan sağlığına zararı olduğu kanıtlanmadı bugüne kadar ancak tarımda ölçüsüz kullanılan kimyasalların ciddi zararları var (Bu bilgilere Science Direct' te yayınlanan birçok makaleden ulaşabilirsiniz).
Ülkemiz verimlilik hilali olarak bilinen bir bölgeye sahip. Bu bölgede yüzlerce çeşit endemik yani doğal olarak sadece bizim ülkemizde yetişen bitkiler var. Gen merkezi konumunda olduğumuz için ülkemizde GDO' lu ürünlerin ekimi ve üretimi yasaktır. Yurt dışından gelen soya, mısır ve çeltik ile bunların türevleri olan ürünlerin çok büyük bir kısmı GDO' lu dur.
Biz bunları yıllardır tüketiyoruz hanımlar. Yurt dışın dan soya küspesi ithal ediliyor ve bu ürün tavuk yemlerine katılıyor. Yediğimiz tavukların bünyesinde GDO' lu soya var.
Yeni kanunla artık neyin içerisinde GDO var neyin içerisinde yok bileceğiz. Dolayısıyla bu ürünlerin tüketimi bizim tercihimize kalacak, eskisi gibi ne gelirse tüketmeyeceğiz yani.
Sonuç;
1. GDO kimyasal kullanımına alternatiftir. Tercih sizin, ya kimyasal mücadeleyle korunmuş ürün tüketin yada GDO' lu ürün yiyin.
2. Ben GDO' nun hiçbir zararı olduğunu düşünmemekle beraber bir canlının genetiğinin değiştirilmesine etik açıdan karşıyım.
3. Allah aşkına bu konuda zerre kadar bilgisi olmayan insanların laflarıyla hareket etmeyin. Tıpçılar, biyologlar vs... bu konuda ehil kişiler değiller kesinlikle. Bu sadece ve sadece ziraat eğitimi almış kişilerin işidir.
Selamlar...
Aslında başka yok gibi yani bana çok şey yasaktı meyve sebzelerin bir kısmı da dahil. Bizim evde reçel bal tahin-pekmez her daim vardır günde 1-2 tatlı kaşığı yenebilir ama ben tatlı diye yemiyorum. Onun haricinde bazen yulaf ezmesi ve kuru meyve+kuru yemişlerle müsli hazırlıyorum.merhaba, bazı şeylere dikkat ediyoruz demişsiniz de sormak istedim, kahvaltıda mesela; salam sosis sucuk zararlı, reçeller helvalar falan çok şekerli, patates kızartması yağlı, tereyağ zaten yağ, geriye domates salatalık yumurta zeytin peynir kalıyor. bunlar dışında kahvaltıda sağlıklı diye tükettiğiniz bir şeyler var mı acaba?
Staj döneminde laboratuvarda çalıştım denetimlere de gittim, neler var keşke hala imkanım olsa denetimlere gitmek isterdimhergün en kücük gıda işletmesi(marketbakkal büfe vs) den en büyük gıda işletmesine kadar(fabrikalar fırınlar vs ) dolaşıyoruz kuzum.. etiketten hijyene kadar herşey kontrol ediyoruz mevzuat kapsamında ... numuneler alıp (gdo ,kimyasal ,boya , yabancı madde analizleri, mikrobşyolojik analizler için lab a yolluyoruz öyle işte bide bvatandaş şikayetlerini alıyoruz hem hattan hem sözlü .baya uzun canım kısacası böyle
Aburcuburu artık sınav dönemi sonunda sınavlar bitince kutlamak için yiyorum. O derece koptum içim gitse de. Aynen ya lahmacunda et ara ki bulasın. Bol isot koca koca soğanlar al sana lahmacun. Bi de bolca yağ. Hatta bazen dürüm yapıp kaldırıyorsun aşağı yağ damlıyor.kıkırdak koymak da yasal değil ..adam zaten et den çok yağ koyuyor onda sorun yok ama ilginç mevzuat
yağ kıkırdak salça biber domates azcık ta et olsun tabi al sana lahmacun ..
aman kuzum ye gitsin ama çokta cips mips çikolata yememeyve ye en azından arada bir organik olan vardır
Anladım demek başka bir şey kalmıyor. :) kuru meyve zaten sevmiyorum. Yiyecek bir şey kalmıyor. :/Rica ederim ben sizin sözlerinize kırılmadım eleştiriye her daim açığımdır sadece bir vatandaş olarak söyledikleriniz bu işi yapanlar açısından üzücü kendi adıma demek ki işimizi doğru yapamıyoruz düşüncesini getiriyor (ben istesem de yapamıyorum onun da etkisi var sanırım) tabii ki herkes elinden geleni yapıyor ama maalesef yetersiz kalıyoruz demek ki... Yani eleştirilerinizi bireysel olarak algılamadım
Bilgilendirme için teşekkürler... Benim GDO hakkında bilgim bir ziraatçi olmadığından detaylı yazamadım
Aslında başka yok gibi yani bana çok şey yasaktı meyve sebzelerin bir kısmı da dahil. Bizim evde reçel bal tahin-pekmez her daim vardır günde 1-2 tatlı kaşığı yenebilir ama ben tatlı diye yemiyorum. Onun haricinde bazen yulaf ezmesi ve kuru meyve+kuru yemişlerle müsli hazırlıyorum.
Staj döneminde laboratuvarda çalıştım denetimlere de gittim, neler var keşke hala imkanım olsa denetimlere gitmek isterdim
Rica ederim ben sizin sözlerinize kırılmadım eleştiriye her daim açığımdır sadece bir vatandaş olarak söyledikleriniz bu işi yapanlar açısından üzücü kendi adıma demek ki işimizi doğru yapamıyoruz düşüncesini getiriyor (ben istesem de yapamıyorum onun da etkisi var sanırım) tabii ki herkes elinden geleni yapıyor ama maalesef yetersiz kalıyoruz demek ki... Yani eleştirilerinizi bireysel olarak algılamadım
Bilgilendirme için teşekkürler... Benim GDO hakkında bilgim bir ziraatçi olmadığından detaylı yazamadım
Aslında başka yok gibi yani bana çok şey yasaktı meyve sebzelerin bir kısmı da dahil. Bizim evde reçel bal tahin-pekmez her daim vardır günde 1-2 tatlı kaşığı yenebilir ama ben tatlı diye yemiyorum. Onun haricinde bazen yulaf ezmesi ve kuru meyve+kuru yemişlerle müsli hazırlıyorum.
Staj döneminde laboratuvarda çalıştım denetimlere de gittim, neler var keşke hala imkanım olsa denetimlere gitmek isterdim
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?