- 1 Temmuz 2012
- 3.172
- 338
- 148
- Konu Sahibi sekerparee
-
- #81
hımmmm nereden başlasam
27 yaşındayken hayatımın ilk ve ciddi ilişkisini yaşadım (en azından bana göre)
ayrı şehirlerdeydik ve ilişkimiz 1 yıla yakın sürdü
daha sonra ayrıldık, daha doğrusu o benden ayrıldı.
artık aşk mı dersiniz, salaklık mı dersiniz ne derseniz deyin tam 2,5 yıl derin depresyon hali yaşadım
yatak-tuvalet
yatak-banyo
yatak-mutfak
o 2,5 yıl süresince 4 ya da 5 ayda bir aradı beni umutlanırdım
sonra yine sessizlik
hani insanlar sevgililerinden bir defa ayrılır bir defa acı çekerler ya
ben aynı adamdan onlarca kez ayrıldım ve bir o kadar da acı çektim ilk sefer gibi
kemoterapi alan hastalar gibi kaşlarım kirpiklerim ve saçlarım döküldü
o iki buçuk yıla dair en ufak bir anım yok
kendime geldiğimde 30 yaşındaydım
doktora eğitimim sallantıda
sağlığım sallantıda
işim gücüm olmadığı gibi işe girmem için gerekecek hiçbir sınav notum yok
şu an 33 yaşındayım 3 yıl önce işe girdim, yeni insanlar tanıdım (arkadaş olarak) başka insanlardan hoşlandım ama bir adım öteye gidemedim (aklımın bir kenarında hep o var)
hala bekarım evlenemiyorum
muazzam bir bebek özlemim var ama anne olamıyorum
kendi evim, kendi yuvam olsun istiyorum ama olmuyor
hayatımdan 6 yıl çaldı belki de çalmaya devam edecek
ben bu hissiyattan kurtulamıyorum çünkü aramalarına son vermiyor her arayışında sanki dün konuşmuşuz gibi kaldığı yerden devam ediyor O'na göre biz arkadaşız ne var ki bunda ama her arayışı bir şeyler alıp götürüyor
dertleri ne biliyor musunuz?
unutmamıza izin vermiyorlar asla, yokluklarına alışmamıza, yeni bir hayat kurmamıza izin vermiyorlar
ve biz adına aşk dediğimiz ama alakası olmayan zayıflıklarımız yüzünden onların değil kendilerinin telefonlarının oyuncağı olmuş durumdayız
sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki hayatınız, geleceğiniz, hayalleriniz kıymetsizse aynen devam edin ve sizi etkilemesine izin verin ama şu an bunları anlatan ve 33 yaşında olan bir örneğiniz olduğunu da göz önünde bulundurun.
yok bu saydıklarım önemliyse bir telefon aracılığıyla sizi bu şekilde sarsmasına izin vermeyin, pişmanlığı çok am çok büyük oluyor çünkü
Ohoo koskoca kadınsın. Bir kere arkasından üzüldüğün adam bırak seni sevgili olarak sevmeyi, insan olarak bile azıcık sevse yüreği vicdanı sızlasa bu kızı arayarak ben buna haksızlık yapıyorum der ve aramaz seni. Sana hiç değer vermeyen biri için geçen zamanı heleki gençlik yıllarını feda etme. Numaranı değiştir sana ulaşmasını engelle ve bak yoluna...
Senin aranda bağ mağ yok canım.Saplantı ipi diyelim.Hayatına başkasını sokamadığın için ya da karşına çıkmadığı için geçmişte takılıyorsun.Hiiiççç evi arar şunu yapar diye bahane uydurma.Kim oluyor ki o,evi arayacak.Sen şu an onun gözünde hiçsin farkındamısın.Aklına estikçe aradığı birisin.Buna da sen izin vermişsin.Unutulmayan aşk yoktur,unutamayan hasta ruhlular vardır.O yüzden yoluna bak dik dur kimsenin oyuncağı olma.
blackim ne oldu yine sana böyle. daha iyiydi her şey, en son konuştuğumuzda da... durup durup aradığı için oluyor tüm bunlar sen de farkındasın. yaşadıklarını, duygularını bildiğim için sana numaranı değiştir kendini ulaşılamaz kıl diyemiyorum ama bu sana zarar vermekten başka hiçbir şey yapmıyor. onun sesini duymak bile seni teselli ediyor, ne kadar istemesen de ramasını bekliyorsun bir yandan da. seven herkes böyle inan. üzüldüğüm için saçmalıyor olabilirim şu an. inşallah geçer demekten başka bir şey bulamıyorum...
nilüfercim bilmiyorum gerçekten yol alamadığımı farkettim ve artık paylaşmak istedim. paylaşacak kimsem kalmadı çünkü etrafımda. inanki araması başlarda mutlu ediyordu, unutamadı diyordum ama sonra ve bu yazılanlardan sonra da şunu farkettim ki unutamadığı için falan değil, sadece canı istediğinde arıyor. oyuncak gibi.bu çok küçültücü bir hal aldı artık benim açımdan. tamamen buna bir nokta koyucam hiçbir şekilde arkama bakmıycam artık.
çok şaşırdım ne kadar benzer noktalarımız var..
ben de 26 yaşımdayken hayatımın ilk ve ciddi ilişkisini yaşadım( ondan önce çok kısa bir duygusal arkadaşlığım oldu biriyle, ilişki bile demiyorum)
biz de ayrı şehirlerdeydik ve ilişkimiz bir yıla yakın sürdü
ben ayrıldım sanırken aslında işin gerçeği o benden ayrıldı, çünkü ellerimi bıraktı.
şimdi benim de iki yıl olacak az kaldı ve aynı sizin gibi üç dört ayda bir arayıp kendini hatırlatıyor
ve şu cümleniz çok sarsıcı, bu yaşadığım duyguya tercüman, "hani insanlar sevgililerinden bir defa ayrılır bir defa acı çekerler ya
ben aynı adamdan onlarca kez ayrıldım ve bir o kadar da acı çektim ilk sefer gibi" işte her defasında yaşadığım bu. yeniden yeniden ayrılıyorum. inanır mısınız yüzlerce kere veda mesajı da yazdım. ama olmuyor. bir veda olmuyor. benim tek isteğim onu içimden uğurlamak. gerçek temiz bir veda edebilmek istedim. aama onun ego kaynağı olduğum için beni bu anlamda kaybetmek istemiyor.
benim de kaşlarım kirpiklerim ve saçlarım bir dönem çok döküldü. bir gün aradığında söyledim üzüntüden kirpiklerim dökülüyor diye. öyle kayıtsız ki. ne var benim de sakallarım dökülüyor dedi. oysa o bana bir kere saçkıran oldum artık beni beğenmezsin dediğinde nasıl içim yanmıştı. sen her halinle kabulumsün demiştim. of çok canım sıkılıyor hatırladıkça..
ama siz hala konuşuyormuşsunuz. 6 sene olmuş dile kolay.. hayatınızdan çıkaramıyor musunuz yoksa çıkmasını mı istemiyorsunuz? karamsarlaştım şimdi
her şeyin farkındasın zaten, olan değil de ne yapman gerektiği konuşulmalı bu yüzden. evet, buradaki yorumlar insanın dikkatini hiç göremediği yönlere çekiyor ama sen ne yaşadığını herkesten çok daha iyi biliyorsun. insana en iyi ilaç yine kendisi. sen benim o zor dönemimde yanımda oldun, bana yol gösterdin. ben yine o güçlü arkadaşımı istiyorum. gerçekten iyileşmenin, unutmanın bir yolu mutlaka vardır yeter ki insan istesin. ben senin bunu başaracağına inanıyorum. daha önce psikolojik destek almıştın, tekrar denesen bunu, iyi gelir...
çok haklısınız. insan olarak bile sevse biraz merhamet duygusu olur arayıp da mutsuz etmeyeyim der. o kadar bencil ki. o kadar kendine odaklı yaşıyor ki anlatamam. olgunluk anlayış sıfır. kaşım kirpiğim dökülüyor deyişime bile kayıtsız kalan bir adam bu.ama düşmez kalkmaz bir allah..
ilk önce tüm kalbimle şunu rica ediyorum ne olur karamsarlığa kapılmayın
ben numunelik biriyim enteresandır o da bunu biliyor ve gayet güzel kullandı zamanında artık kullanamıyor.
bizim ilişkimiz, benim o ilişkideki rolüm çok değişikti. bizimki bir ilişki değil "bu kadını yıkmalıyım" savaşıydı sanki.
ilişkimiz bittiğinde ben işsiz halimle şimdiye göre küçük ama o zamana ve şartlara göre oldukça büyük bir borcun altına girmiştim.
ilişki süresince duyduğum hakaret, küfür, değer görememe, aşağılanma gibi pek çok şeyi kabullenip özümsemem yüzünden özgüvenim bitmiş kül olmuştu. kendime bakmayı bıraktım (en basit şey olan saç taramayı bile)
gün geçtikçe kendimden nefret ettim, kendimden nefret ettikçe çöktüm.
şu an o 2,5 yıllık süreyi düşündüm yine ne yaptım o zaman içinde diye ve gerçekten en küçük bir anım yok. yaşamamış gibiyim.
şu an seviyor muyum onu? aslaaaaaaaaaaa
o sevgi içimde biteli çooookkkk zaman oldu.
yeniden başlayalım ya da bir dilek tutsam ve dileğim %100 gerçekleşecek olsa o'nu diler miyim?
aslaaaaa. Allah yazdıysa bozsun
daha sonra birilerine yüreğim ısınmadı mı?
elbette ısındı, kesin aradığım kişi bu dediğim oldu, bu adamla ömür geçer diye mutlu olduğumda oldu
ama öyle çok yanılttılar beni ya da ben bilmediğim bir şekilde öyle çok ittim ki karşımdakini kimseyle olamadı.
en son şu şekilde bir düşünce gelişti bende "beni sadece bu adam sever ve benim gibi biri de en fazla bu kadar sevilebilir" kısacası layığım bu...
ama eğer karşıma doğru insan çıkmış olsaydı veya çıkanları da ben bir şekilde itmemiş olsaydım atlatabilirdim.
tanıştığım her eş adayı (ki artık flört düşünmedim ondan sonra) beni sözüyle ya da hareketiyle kırdığında veya ters bir şey yaptığında o çok sevdiğim adamın açtığı yara kanadı hep. nefretle yüklü bile olsam hislerim o'na yöneldi.
şimdi konuşuyor olma durumu şu şekilde, canı istediği zaman arıyor çoğuna cevap vermiyorum, hiç oralı olmuyorum. cevap verirsemde geçmişte yaptıklarını başına vurup vurup duruyorum. nasıl bir güven vermişsem adama zamanında hala O'nu sevdiğimi zannediyor, öyle olmadığını söylememe rağmen.
ben O'nu asla hayatımda istemiyorum, varlığını bilmek bile istemiyorum
sanırım durumumun kötülüğü özgüvenimi kaybetmiş olmam, sonrasında dikiş tutturamamam ve yaşımın iyice ilerlemesinden kaynaklanıyor
bu yaptıklarım çok ama çok büyük HATALAR. siz sakın aynı hataya düşmeyin
bağlılığınızın, içinizde kıpırtı yaratmasının sebebi sevgi değil saplanıp kalmış olmak
bir daha bu kadar sevemeyeceğinizi düşünmek
yanılıyor olmayı umut ediyorum ama belki de kompleks
normal insanlar bu tarz ağzı gözü ayrı oynayan adamlara takılıp kalmazlar.
normal ve gururlu olun
sizinkisi nefret-bağlılık ilişkisi gibi sanki. mesela ben 'beni sadece bu adam sever' diyemem, dememe imkan yok çünkü sevmiyor. anca şunu derim 'beni sadece bu adam bu kadar sevmez' :)) ne trajikomik, halime güldüm şimdi:))
son derece olgun, kendini iyi ifade eden eğitimli kültürlü bir insansınız belli ki, bu adamla bir saniye bile harcamayın. arıyormuş, sakın açmayın. ben sizin gayet özgüvenli olduğunuzu düşünüyorum. ayrıca yaşınızın ilerlemiş bir tarafı yok. 33 güzel tatlı bir yaş35 yaşında evlenip çok mutlu olanlar var. bu beş para etmez adamları çıkaralım hayatımızdan.
Numaranazı değiştirmeyi düşündünüz mü hiç ?? yani size ulaşmasına izin vermeseniz acaba işe yarayabilir mi ? neden kendinizi bu kadar aciz hissettiriyorsunuz o adama karşı ?? Biraz duruşunuz olsun ona karşı neden kararşı duramıyorsunuz ? acı çekiyorsunuz işte gayet yazık değil mi size gençliğinize ailenizin size verdiği emeklere..? biraz bence bu açılardan düşünüp duruş sergileyin..biliyorum davulun sesi uzaktan hoş gelir ama ben de az şey yaşamamıştım evlenmeden önce..sonra bir gün kalk kızım napıyosun sen ben dedim kızıdm kendime aynanın karşısına geçtim suratım resmen çekilmişti sadece su içiyordum az yiyordum..annem benimle beraber ağlıyodu..ne salakmışım diyorum şimdi...gerçekten salakmışım..eğer o bana öyle bi adilik yapmasaydı ben eşimi hiç tanımıcaktım belkide..şimdi çok mutluyuz ve bir oğlumuz olacak inşallah..yani demem o ki kendinize kendinizden başka kimse iyi gelemez...
çok teşekkür ederim yorumlarınız için
diliyorum kötülükleri atlatmışızdır artık güzellikler bekliyordur hepimizi
(bu arada 33 yaş az değil umarım daha çok beklemek zorunda kalmam)
beni boşverin asla iyi bir örnek değilm bu konuda aynı hataya düşmeyin yeter
öncelikle maşallah diyorum, inşallah bebişinizi sağlıkla kucağınıza alırsınız
ben kendimi bu akışa bırakmıştım sanırım, ne kadar aciz duruma düştüğümün farkında değildim bir süre öncesine kadar. sonra baktım ki kronik mutsuzum, kendime zerre kadar bakmıyorum,dışarı çıkarken de sürekli eşofman giyiyorum hiç kadın gibi değilim, parfüm bile kullanmadım aylarca belki gülünç gelebilir ama. ruhum zaten ayrı dağılmış.. dedim ki nereye kadar? birkaç kez onun profiline baktım gizlice, öyle keyfinde ki. geziyor.. her gittiği yerde sofralarda resimler çekiliyor,ve gülümsüyor. resimlerde gülümsüyor. bu detay size birşey ifade etmeyebilir belki ama bana çok şey ediyor. dakikalarca resmine baktım. gülebiliyor. mutlu. ya ben? bu kadar mı değersiz benim hayatım dedim. 2 senedir gözlerimin içi gülen tek bir resmim yok. ağır geldi artık. o yüzden buna son vermek istiyorum.
Amin çok teşekkür ederim..işte ben de tam bundan bahsediyorum inanın bana ben de sizin gibi profiline bakardım hiçbir sebep yokken ayrıldı benden 4 senelik ilişkiydi söz nişAN falan düşünürken bir gün pat diye ben evlilik sorumluluğunu alamam dedi ve ayrıldık sonrasında ise hayatına kaç kız girdi çıktı..ve ben hepsinden haberdar olduğum halde nefret edemedim bir türlü salya sümüktüm hep..erkeklerle ben dalga geçicem önüme gelenle çıkıcam her haltı da yicem diyodum kendi kendime...ama yapamıyodum..hergün telefonum elimde uyurdum..profilinde paylaştığı eğlence fotolarını kız arkadaşlarıyla olan fotoları sevgililer günüde birbirlerine aldıkları hediyelere varana dek biliyordum görüyordum çünkü..ne zaman güçlü hissettim biliyomusunuz kendimi ?? ne zaman ki bana geldi geri işte o zaman dedim ki evet işte bu ! bana senden başkası iyi bir eş olamaz ben bunu anladım dediğinde sadece söylediğim şu oldu ''git''..sessizce gitti..sonrasında ağlayarak aradı köpekler gibi..ama asla aşkımdan ölüyo isem bile dönmedim geri..çünkü haketmedim ki..siz de size haketmediğiniz şeyleri aşatan hayatınızdan 6 yılı çalan biri için sadece git demeyi bilmelisiniz..git dediğinizde inanılmaz rahatlayacaksınız...
aşkzedeler karıştı
6 yıllık saplantısı olan benim
konu sahibesi aynı hataya düşmeyecek inşallah
haklısınız özür dilerimya konu aşk acısı olunca sonuç değişmiyor acı acıdır değil mi ?
yok estağfurullah özür ne demek
acı aynı acı evet
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?