Bir arkadaşı ona iyi bir laf mı çarpmıştı ne olmuş, onda bile bir şey dememişti. Başkasını kırmayayım ayağına kendini ezdikçe eziyor, hatta ezdiriyor ama hiç farkında. İnsan seslerine gelememekte kusura bakmasın bu devirde fazla prenseslik oluyor. Şu devirde hangi iş sessiz sakin ortamda oluyor ki? Anca kendi evinde pata , börek hazırlarsan, bir şeyler örersen ev sessiz olur, ki onda da tek başına olmalısın, yoksa aileli evde sessizlik olmaz. Ayrıca evde pasta, börek, örgü satmak ancak harçlık çıkartır. Ee işler büyüse kalabalık bir ekip hatta bir dükkan gerekir. Bizim minnoş kızımız (!) ona da gelemez.Bir de mesela böyle konu açıp size fikir danışıp dediklerinizi yapacağım deyip yapmasam o da ilginç. Yapmıyorum bana göre öneriler değil diyemiyor.
Zamanında kendisine birçok öneride bulundum. En son kendisiyle altı yedi ay önce işe girmesi gerektiği hakkında konuşunca cv hazırladı onu attı. İşlere başvuruyorum dedi. Sonra baktım hiçbir şey yapmıyor. Birkaç ay sonra bi baktım burada, işe girme kaygım var. Kalabalık bir iş ortamında çalışamam insan seslerinden rahatsız oluyorum. Az kişinin ve az elemanın bulunduğu bir iş düşünürüm dedi. Bunu bana hiç söylememişti. Market bile olsa çalışırım demişti. Kendisini asla anlamıyorum. Yapmayacağı şeyi bile karşı taraf yap deyince yapacağım diyor. Oysa düşünce yapısı bambaşka çalışıyor. Sayfalarca tavsiye ver hoşuna gider ama yapmaz. Kendi için bir şey yapmayıp kendisiyle benzer durumda olan kişilere ise çok güzel öneriler verir. Tanıdığım en garip insan olabilir
Evet bu gönderide yazmış. Patron beni eleştirir laf atar sinir krizi geçiririm diyor. İyi de bu genelde işe yeni başlayan herhangi bir elemanın başına garanti gelen bir şey. Az çalışanı olan pek kalabalık olmayan sakin bir iş olmalıymış. İnsan seslerine falan pek tahammülü yokmuş. Otuz yaşına kadar herhangi bir iş deneyimi olmayan biri bu saydığı koşullarda, patronun da çok nazik davrandığı bir iş bulsun tebrik ederim.Bir arkadaşı ona iyi bir laf mı çarpmıştı ne olmuş, onda bile bir şey dememişti. Başkasını kırmayayım ayağına kendini ezdikçe eziyor, hatta ezdiriyor ama hiç farkında. İnsan seslerine gelememekte kusura bakmasın bu devirde fazla prenseslik oluyor. Şu devirde hangi iş sessiz sakin ortamda oluyor ki? Anca kendi evinde pata , börek hazırlarsan, bir şeyler örersen ev sessiz olur, ki onda da tek başına olmalısın, yoksa aileli evde sessizlik olmaz. Ayrıca evde pasta, börek, örgü satmak ancak harçlık çıkartır. Ee işler büyüse kalabalık bir ekip hatta bir dükkan gerekir. Bizim minnoş kızımız (!) ona da gelemez.
Ben bunları konu sahibi için değil seninle sohbet amaçlı yazıyorum.
Odasında tek kalıyor. Bilgisayar ve kulaklığı da var. Evden çağrı merkezi işi yapabilirsin dedim onu da istemiyor. Daha ne yaparsa kendine ben de saldımŞu devirde hangi iş sessiz sakin ortamda oluyor
Hayır aslında farkında. Açık açık ben kendime değer vermiyor kendimi sevmiyorum diyor. Toplumdan izole evde hayat geçirdiği için varolan birkaç arkadaşını da kaybetmek istemiyor olay bu.Bir arkadaşı ona iyi bir laf mı çarpmıştı ne olmuş, onda bile bir şey dememişti. Başkasını kırmayayım ayağına kendini ezdikçe eziyor, hatta ezdiriyor ama hiç farkında
İşe yeni başlayanların başına gelmiyor ki kaç yıllık deneyimli insanlar bile patrondan azar işitiyor. Geçen sene market iş ilanlarında üniversite mezunu aradıklarını görünceEvet bu gönderide yazmış. Patron beni eleştirir laf atar sinir krizi geçiririm diyor. İyi de bu genelde işe yeni başlayan herhangi bir elemanın başına garanti gelen bir şey. Az çalışanı olan pek kalabalık olmayan sakin bir iş olmalıymış. İnsan seslerine falan pek tahammülü yokmuş. Otuz yaşına kadar herhangi bir iş deneyimi olmayan biri bu saydığı koşullarda, patronun da çok nazik davrandığı bir iş bulsun tebrik ederim.
İş görüşmelerine giderken bana bile diyorlar ki, "başka iş deneyimleriniz de oldu mu listeyi yetersiz bulduk. Çalışmadığınız şu yıllar arasında neler yaptınız." Öyle cvde sıfır deneyim otuz yaş üzeri birinin iş seçme lüksü yok.
Yıllardır kendini hayattan izole ettiği için hayatı tozpembe zannediyor. İş olsa yarın istesem hemen bulurum diye düşünüyor muhtemelen ama durum öyle değil. Zorluklar yaşaya yaşaya bir şeyleri başaracak. İşte o da bu zorlukları yaşamak istemediği için adım atmıyor. İşvereni laf atmamalıymış kendisini iş konusunda eleştirmemeliymiş. Kendini hayattan izole ede ede hayal dünyasında yaşıyor
İkinci konuda dediğin doğru olabilir, emin değilim.Odasında tek kalıyor. Bilgisayar ve kulaklığı da var. Evden çağrı merkezi işi yapabilirsin dedim onu da istemiyor. Daha ne yaparsa kendine ben de saldım
Hayır aslında farkında. Açık açık ben kendime değer vermiyor kendimi sevmiyorum diyor. Toplumdan izole evde hayat geçirdiği için varolan birkaç arkadaşını da kaybetmek istemiyor olay bu.
Bi konusunda kendi de demişti sanki uzayda ütopik evrende yaşıyor gibiyim diye. Her şeyin ve kendinin bu kadar farkında olup hiçbir adım atmaması bu bana ilginç geliyor. Yoksa forumda böyle binlerce konu binlerce insan var. Ama onlar ya durumlarının ne olduğunun farkında değil ya da doğru algıya sahip değiller. Yani burada konu açıp millete tavsiye vermezler o yetkinlik yoktur.İşe yeni başlayanların başına gelmiyor ki kaç yıllık deneyimli insanlar bile patrondan azar işitiyor. Geçen sene market iş ilanlarında üniversite mezunu aradıklarını görünce
" yuh" deyip şok geçirmiştim. Yani bundan sonra herkesin küçümsediği o kasiyer (!) olmak için bile üni mezunu olmak lazım.
Başvurduğun işte boş kaldığın yılları sormaları çok normal, ben olsam ben de sorardım.
Ben onun hayata toz pembe baktığını sanmıyorum, çünkü o, hayata bakmıyor bile.
++ ya da elinde olan atabileceğin adımları atmayıp devamlı dövünüp durmak yerinde saymak. Bu da asla mantıklı değil.Hayat böyledir, sen adım atmazsan fırsatlar hiçbir zaman sana gelmez
Konu sahibi gibi bir tanıdığım vardı. Aile evindeydi, benim yaşlarda. Ev işlerinin tüm sorumluluğu, kardeşlerinin sorumluluğu onu aşırı bunaltmıştı. Bu konuda haklıydı ama yakınmak dışında hiçbir şey yapmıyordu. Aslında istese kendi hayatını kurabilirdi. Mesela zamanında açıktan bir bölüme başlamış ama bitirmemiş. O yüzden ailesi tekrar okul okumasına sıcak bakmazmış. Ee haklılar. Sen her işi dört dörtlük yapıp bir şeyleri başaracaksın ki ailen seni desteklesin.++ ya da elinde olan atabileceğin adımları atmayıp devamlı dövünüp durmak yerinde saymak. Bu da asla mantıklı değil.
Evleri kalabalık. Ev işi yükü ve iki yeğen bakımı var. Bunlar zaten zorlu sorumluluklar. Bir de kendisi her ne kadar durumundan memnun olduğunu düşünse de dışarı pek çıkmıyor. Vaktini çoğunlukla evde geçiriyor. Dışarı desek tek başına bir kafe gideyim, avm gideyim, reyonlara bakayım, şu mekanda tatlı güzelmiş gidip deneyeyim böyle şeyleri de yok.Konu sahibi gibi bir tanıdığım vardı. Aile evindeydi, benim yaşlarda. Ev işlerinin tüm sorumluluğu, kardeşlerinin sorumluluğu onu aşırı bunaltmıştı. Bu konuda haklıydı ama yakınmak dışında hiçbir şey yapmıyordu. Aslında istese kendi hayatını kurabilirdi. Mesela zamanında açıktan bir bölüme başlamış ama bitirmemiş. O yüzden ailesi tekrar okul okumasına sıcak bakmazmış. Ee haklılar. Sen her işi dört dörtlük yapıp bir şeyleri başaracaksın ki ailen seni desteklesin.
30 yaşında koca kadın olunuyor yav. Ben 29 yaşındayım, ondan biliyorum.Otobüste insanlar birbirini itiyor rahatsız oluyorum, kafe bir yere gitsem yemek yerken beni izlemeleri beni rahatsız ediyor diyor. Önce bu sorunlarını (psikolojik durumsa) yenmeli. Yaşadığı hayat otuz yaşında bir genç kız hayatı değil. Belirli bir yaşa gelip kendine sakin bir hayat tercih etse buna kimse bir şey diyemez zaten. Yaşadığı bu izole hayat da psikolojik bozukluk yapar.
Benim hayatımda 24ümden öncesi ve sonrası var. Yeni yeni bilinçli yaşamaya başladım o yüzden bu yaşlarımıza çok büyük yaşı gibi bakamıyorum30 yaşında koca kadın olunuyor yav. Ben 29 yaşındayım, ondan biliyorum.
Ee rahatsız olmaya devam etsin bakalım. Sürekli evde olduğu için internetten abuk subuk adamlarla muhattap olup bir de ona kafayı takıyor, yazık.
Genç kız da deme ama .Benim hayatımda 24ümden öncesi ve sonrası var. Yeni yeni bilinçli yaşamaya başladım o yüzden bu yaşlarımıza çok büyük yaşı gibi bakamıyorum
Ceyocum yanlış anlama ama insanlar kaç gündür kendini paraladı, işe gir, o evden çık diye diye. senin atılım adına yaptığın ilk şey şekilli g.t büyütme mi yanisquat ve egzersiz yaptım
Ceyocum yanlış anlama ama insanlar kaç gündür kendini paraladı, işe gir, o evden çık diye diye. senin atılım adına yaptığın ilk şey şekilli g.t büyütme mi yani
Toto büyütme değil tabi. Kpss için odaklanmaya çalışıyorum. Bugün 3 saat ders çalıştım soru çözdüm. 2026 önlisana yetişmem lazım bir şekilde. Baktım kilo alamıyorum 47-48de kaldım ben de bari bedenim sıkılaşsın şekillensin dedim. Zumba, pilates, yoga kursuna gittikten sonra bunu alışkanlık haline getirdim. Bedenim biraz zayıf, ileriki yaşlarda eğer yaşarsam tabi,daha güçlü olmam gerekiyor. Hem "sağlam kafa sağlam vücutta bulunur " demiş Atamız.Ceyocum yanlış anlama ama insanlar kaç gündür kendini paraladı, işe gir, o evden çık diye diye. senin atılım adına yaptığın ilk şey şekilli g.t büyütme mi yani
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?