En merkeze uzak oturulan yerlerde bile muhakkak çocukla yürüyeceğiniz, yemek yiyebileceğiniz yerler vardır. Bende evdeyim ama açıktan üniversiteye yazılmıştım, sınav dönemleri en azından kendime ait bir stresim oluyor. E eşinizde var, çocuğu 1-2 saat ona bırakıp arkadaşlarınızla görüşebilirsiniz, tek takılabilirsiniz. Neyin özlemini duyuyorsunuz?Ben tek başına da bir şeyler yapmayı bilir ve severim de aslında. Ama bebek büyütmek onlardan biri değilmiş bence. İnsan bu konuda desteğe ihtiyaç duyuyor. 7/24 bebeğinizle tek başınıza ilgilendiğinizde kendiniz olmayı ya da kendinizle ilgili ufacık da olsa bir şey yapmayı unutuyorsunuz. Siz bunu nasıl başarıyorsunuz merak ettim. Her türlü öneriye açığım.
İşte benim tıkandığım nokta da bu sanırım. Gelecekte kendimi gördüğüm nokta bu değildi. Öyle ya da böyle başarmak istediğim şeyler vardı. Şimdiyse çok uzak bir yerdeyim bunlara. Şöyle bir bakıyorum da hayatıma anne ve eşten başka bir şey değilim. Sadece kendimi içeren bir hedefim ya da sadece bana ait olan bir katman yok hayatımda. Yaşım da içinde bulunduğum durum da bir şeylere başlamak, bir şeyleri değiştirmek için çok uygun değil. Siz bu konuda ne yapıyorsunuz peki? Fırsat bulunca konularınıza da bakmak isterim.Bulursunuz.
Benim konularımı inceleyebilirsiniz dilerseniz; ara ara ben de sıkıntılara-sorgulara gark olurum; bu safi bir hastalık yüzünden olmuyor; kişiliğim, karakterim, içinde bulunduğum halden ne kadar memnun olduğum ve daha iyisini yapabilecekken hayat şartları-zamansızlık ve alışkanlıklarım sebebiyle ortalama yapıp geçmem... Hepsiyle ilgili ve sizinki de muhtemelen bu şekilde; çünkü ne kadar farklı olursak olalım, tabanda duygularımız aynı.
Bu tip sıkıntıları çoğunlukla yaşayan insanların, hayatlarının yarım kaldığını, akıllarındakini yaşamlarına aktaramadıklarını düşünüyorum, en azından benim için durum böyle ve bunun sıkıntısı zaman zaman yokluyor.
Kendimce bir planım, kendimi görmeyi istediğim bir yer vardı ama hayat koşuşturmacası içinde bu mümkün olmadı.
Evlendim, evlilik insanı olmadığımı fark ettim. Kocamı seviyor muyum, elbette seviyorum ama evliliğin bana göre olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Çocuğum oldu, anneliğin bana göre olmadığını fark ettim, çocuğumu seviyor muyum elbette, dünya bir yana oğlum bir yana ve elimden geldiğince de onun için yapılması gereken ne varsa bir anne olarak yapıyorum. Ama hiçbir zaman "Oy yavruşum bkunu yerim" haline gelmedim-gelemiyorum, kendi alanımı da koruma çabasındayım.
Bunlar bakınca çok mutlu olunacak şeyler, düzgün giden bir evliliğim, iyi bir eşim, şükür ki sağlıklı bir çocuğum var. Ama bunlar beni tatmin etmiyor. Edemiyor çünkü olmayı istediğim "Son" yer burası değil. :)
Şimdi elimde ne var, nelerden vazgeçilebilir-nelerden vazgeçilemez, ne değişirse daha kötü olurum tartımı yapmak gerekiyor. Evlilikten hoşlanmasam da, boşansam yıkılırım mesela. Anneliğe bayılmasam da, evladımın tırnağına zeval gelecek olsa ölürüm. Bunlar artık hayat'ım. Bunun üzerine-yanına ne katabilirim, ruhumu dinlendirecek ve yarım kaldığını düşündüğüm hayatımı bir yerinden yakalayacak neler yapabilirim kısmındayım.
Bir amacınız, hedefiniz var mı? Olmalı. Herkesin, bu dünyaya kendini bulacağı-hissedeceği bir amaç için geldiğini düşünüyorum. Bunu belirlemek-bulmak için de kendinizi bir süre dinlemelisiniz "Ne istiyorum" diyerek, sonra istediğiniz yola girince kaçıp gitme isteğini bir miktar törpüleyebiliyorsunuz. Bence şu an, siz, ne istediğinizi tam bilmemenin sıkıntısını da yaşıyorsunuz.
Eşim var ama yok işte. Yılın büyük bölümü yurtdışında eşim. Gerçi başka destekçilerim var. Kendime küçük boşluklar yaratabilirim. Çıkıp yürümek için en azından bunu yapabilirim. Ama bu arbedede ona enerji bulmak da kolay olmuyor. Bir de kendimi anneliğe çok fazla kaptırdım. Çocuğumdan çok fazla uzak kalamıyorum. Kendini her şeyden önde tutan, özgürlüğüne düşkün o insandan nasıl bu insana evrildim onu da bilemiyorum.En merkeze uzak oturulan yerlerde bile muhakkak çocukla yürüyeceğiniz, yemek yiyebileceğiniz yerler vardır. Bende evdeyim ama açıktan üniversiteye yazılmıştım, sınav dönemleri en azından kendime ait bir stresim oluyor. E eşinizde var, çocuğu 1-2 saat ona bırakıp arkadaşlarınızla görüşebilirsiniz, tek takılabilirsiniz. Neyin özlemini duyuyorsunuz?
Burçlara inanmayayım diyorum bazen, ama inanmak için de baya sebep var sanki değil mi. Benim de yükselenim kovaBence sen sıkıldın ve muhtemelen boyle anlard kacma eğilimin var her zaman
Bu senin bir özelliğin ( bende de var)
Boyle anlarda sadece mantikli dusunmeye çalış,sen 5 yil onceki sen degilsin ustune cok sey kattin dolayisiyla hayata da 5 yil once baktigin gibi bakman olanaksiz su an her ne kadar cazip gelse de...
Bilmem, belki içimdeki coşkuyu biraz kaybetmiş olabilirim. Ama çocuktan sonra bu da normal sanki ya. Kadın kimliğimden çok anne kimliğime sarıldığım bir dönemdeyim. Eşimi boşlamış bile olabilirim bu sebepten. Bir de ondan dinlemek lazım.Bana biraz mutlu olamıyormuşsunuz gibi geldi, çünkü bulunduğunuz durum sizi mutlu etse alternatif düşünmezsiniz zaten taptasınızdır, yani eşinizi seviyosunuzdur bişey diyemem ama insan olarak sevmek vardırya onun gibi geldi
İşte benim tıkandığım nokta da bu sanırım. Gelecekte kendimi gördüğüm nokta bu değildi. Öyle ya da böyle başarmak istediğim şeyler vardı. Şimdiyse çok uzak bir yerdeyim bunlara. Şöyle bir bakıyorum da hayatıma anne ve eşten başka bir şey değilim. Sadece kendimi içeren bir hedefim ya da sadece bana ait olan bir katman yok hayatımda. Yaşım da içinde bulunduğum durum da bir şeylere başlamak, bir şeyleri değiştirmek için çok uygun değil. Siz bu konuda ne yapıyorsunuz peki? Fırsat bulunca konularınıza da bakmak isterim.
Mantıklı dusunuyorumBurçlara inanmayayım diyorum bazen, ama inanmak için de baya sebep var sanki değil mi. Benim de yükselenim kova☺ Siz böyle anlarda ne yapıyorsunuz peki? Nasıl baş ediyorsunuz?
AynenBakın sizde de zamanlama benzer olmuş. İnsan 4-5 yılda bir mevcut durumunu zaten sorguluyor galiba. Yaşadığı ilişkiyi, yaşadığı hayatı, hayatındaki insanları vs...
Siz böyle anlatınca daha kolaymış gibi göründü gözüme. Zaten zaman zaman her şeyi başarabilecekmiş gibi güçlü hissediyor insan kendini. Ama o bazenlerin daha uzun sürmesi lazım ki kendimde değişecek gücü ve zamanı bulabileyim.Benim de yaşım pek genç sayılmaz, içinde bulunduğum durum da yeni başlangıçlar için çok şahane bir durum değildi ama başladım kendimce. Ben ressam olmayı çok istedim ve en azından dört başı mamur bir sergi açmak hedefim.
Ama, vakti zamanında ailemin yönlendirmesiyle istediğim bölümü okumadım. Şimdi elime kalan, bir evin içinde, bir çalışma odam ve kapısını çekebildiğim sürece resimlerimin içine gömülmek.
Elimden geldiğince video izleyerek olsun, deneme yanılma olsun, körelen elimi açtım, bir miktar geliştirdim. Geçen sene,haftada iki gün olacak şekilde resim kursuna başladım ve bu sene de devam ediyorum. Elbette bu süreçte çocuğum henüz kreş çağında olmadığı için, kurs günleri bakımı için annemden destek alıyorum.
O sergiyi, ölmeden açacağım, göreceğim illa onu. :)
Sizin de, kendinizi iyi hissettiğiniz bir alanda ilerlemeniz gerekiyor ki kafanız boşalsın.
Bunu hemen bugün yapamıyor olabilirsiniz, ancak bebeğiniz daima ufak kalmayacak; büyüyecek ve git gide kendinize ayırabileceğiniz zaman artacak. Okumanın-kendini geliştirmenin ve bir şeyleri başarmanın yaşı yok. 33 yaşındayım bu sene itibariyle ve güzel sanatlar okuma isteğim de bir köşede duruyor. Tekrar iş hayatına dönmeyi planladığım için bu biraz askıda kalacak ama ona da sıra gelecek diyorum.
Olduğunuz yerde şikayet etmenin cidden bir faydası yok, harekete geçmek için beklemeyin. Ha her zaman hareket halinde de olamayabilirsiniz insana bıkkınlıklar, tembellikler geldiği de olur (Mesela şu ara deli tembel bir moddayım ve ipin ucunu bir miktar saldım) ama en azından aklınızda bir yol vardır, adımlamadığınız günlerde manzarasını hayal eder hafiflersiniz.
Yay burcuyum. Yay ve kova. Bu her şeyi açıklamıştır belki sizeMantıklı dusunuyorum
Temelde bencilimdir bunu inkar edemem ama bunu kontrol etmem gereken yerde etmeyi öğrendim sadece...burcun ne peki ?
Has nicktir, niye öyle?Vayy be bence çok etkileyici. Hiç kötü bir nokta göremedim.
Birebir özetlemişsiniz anneliğe bakışımı. Anlıyorum ihtiyaçlarınızı. Bana üniversite çok iyi geldi gerçekten. Belki sizde yazılabilirsiniz. Meşgale olsun derken ek bi meslek edinmiş oluyorsunuz hem, hemde kakadan oyundan başka kendinize düşünecek önemli şeyler çıkıyor. Aylık bakımlar, masajlar, hamamlar falanda iyi geliyor bazı insanlara ama ben düzenli bi uğraşıdan daha çok mutlu oluyorum.Eşim var ama yok işte. Yılın büyük bölümü yurtdışında eşim. Gerçi başka destekçilerim var. Kendime küçük boşluklar yaratabilirim. Çıkıp yürümek için en azından bunu yapabilirim. Ama bu arbedede ona enerji bulmak da kolay olmuyor. Bir de kendimi anneliğe çok fazla kaptırdım. Çocuğumdan çok fazla uzak kalamıyorum. Kendini her şeyden önde tutan, özgürlüğüne düşkün o insandan nasıl bu insana evrildim onu da bilemiyorum.
Bu arada çocuğumla gezip dolaşıyorum zaten ben. Dışarda gezmek, yemek yemek vs bunlar çok tatmin etmiyor artık. Daha fazlasını istiyorum kendim için.
Bişeyleri değiştirme arzusuna kapılıyorsan demekki seni memnun etmeyen noktalar var, hepimiz bişileri değiştirme arzusuna kapılıyoruz ama sadece o kadar icraat zor geliyor. Israrla aynı noktada kalmak isteyen çok kadın var görüyoruz burda, ama bazısı var yıkıp geçiyor. Sen gibi. Bence bu harika bişeyHas nicktir, niye öyle?
Yavaş yavaş başlayayım ben bir şeylere en iyisi. Önce kendime vakit yaratmaya çalışayım. Kendimi sevip, bakıp şımartayım. Tabii bunlar söylendiği kadar kolay olamayabiliyor. Ama deneyeyim. Sonra üzerine başka şeyler koyamaya çalışırım zamanla diye düşünüyorum.Birebir özetlemişsiniz anneliğe bakışımı. Anlıyorum ihtiyaçlarınızı. Bana üniversite çok iyi geldi gerçekten. Belki sizde yazılabilirsiniz. Meşgale olsun derken ek bi meslek edinmiş oluyorsunuz hem, hemde kakadan oyundan başka kendinize düşünecek önemli şeyler çıkıyor. Aylık bakımlar, masajlar, hamamlar falanda iyi geliyor bazı insanlara ama ben düzenli bi uğraşıdan daha çok mutlu oluyorum.
Birde belli bi beceriniz varsa youtube kanalı açabilirsiniz. Yemek, etkinlik, boyama, dikiş, örgü, kitap önerisi/analizi gibi. Karşılığını aldıkça oda daha çok aklınızı meşgul eder.
Yoksa siz de mi yaptınız ya da yapıyorsunuz bunu?B
Bişeyleri değiştirme arzusuna kapılıyorsan demekki seni memnun etmeyen noktalar var, hepimiz bişileri değiştirme arzusuna kapılıyoruz ama sadece o kadar icraat zor geliyor. Israrla aynı noktada kalmak isteyen çok kadın var görüyoruz burda, ama bazısı var yıkıp geçiyor. Sen gibi. Bence bu harika bişey
Size cevap vermemişim galiba ben. Telefondan bakınca atlanıyor bazı girdiler. Bu şekilde cevap vermediklerim olduysa kusura bakmasınlar. Görmediğimden cevap vermemişimdir.Hayatı çok ciddiye almayın ne de olsa içinden canlı çıkamayacaksınız diye bir söz mü ne vardı ☺. Şakası bi yana kendini bilen insan hayatı da kendini de sorgular herhalde. Ama muhtemelen vicdan muhasebesi söz konusu sizde.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?