- 29 Mayıs 2021
- 3.024
- 5.932
- 108
- 40
Bunu daha öncede yazmışsınız, gerçekten merak ettiğimden soruyorum ne olurdu mesela?gitmem emin olabilirsiniz. O an çıkıp gitseydim kötü şeyler olurdu. Bir daha gitmedim diye olacaklardan çok daha kötü...
Ben hariç o evde herkes tansiyon hastası (eşim dahil). Birine bir şey olurdu. Ayrıca sopaya sopa ile karşılık verince çok mu harika şeyler oluyor? Ertesi gün hastane tetkiki vardı. Eşim KV'mi başka bir hastaneye götürecekti ben de KP'e refakat edecektim. Bakın 2yıl önce o hastalanıp hastaneye yattığında (görümcem çalıştığı için) gündüzleri ben yanında refakatçı kalmıştım (geceleri eşim). KP'in ifadesine göre ben o kadar iyi bakmışım ki bu sefer yine beni istedi yanında. Hastalandığında apar topar atladık gittik. Şimdi sizce kim kaybetti? Ben 2haftamı kaybettim ama ömrümün geri kalanını geri aldım. Bakın sopaya sopa ile karşılık vermemek 'hadi bana tekrar vur' anlamına gelmiyor burada çünkü beni bir daha göremeyecek. Hiçlik nefretten daha ağır bir cezadır. Anlatamamış olabilirim ama anlayan anlamıştır. Ben 43 yaşıma kadar bu hayatta tek başıma mücadele verdim. Kimseye de eyvallahım yoktur.Bunu daha öncede yazmışsınız, gerçekten merak ettiğimden soruyorum ne olurdu mesela?
Açıkcası terapistim terapist'ten çok bir arkadaş gibi davranıyor sanki. Covid zamanı kaygılarım nedeniyle onunla EMDR terapisine başlamıştım ve covid ile ilgili kaygılarımda bu çok işe yaradı. Ancak bu konularda zayıf. Çıkacak sorunlarla uğraşmak istemiyor sanırım. Eşimle yine tartışacağımı düşünmüştür vs. Bir de bana antidepresan önerdi. Kullanmam için de ısrar etti. Travmalarda ve streste vücut zarar görüyormuş vs. (terapistim de ilaç yazma yetkisi olan biri değil bu arada. Bazen bu uzmanlar hastada veya danışanda kendilerinin başedemeyeceği bir sorun gördüklerinde hemen bir antidepresan önerisine giriyorlar gibime geliyor). Hayatıma antidepresan sokacağıma stres kaynağını kaldırırım olur biter. Valla iyi de oldu. Döndüğümüzden beri daha önce kafaya taktığım bazı şeyleri daha az takar hale geldim. En önemlisi de bir beladan kurtuldum yani, hem de tereyağından kıl çeker gibi. Oraya gitmek evliliğim süresince bana stres kaynağı oluyordu.Terapistiniz Acaba başka konulardan eşinizin sizin istekleriniz yada görüşlerinizi umursamayıp kendi istediği olan birisi olarak biliyor da ondan mı bu yolu tercih etti.
Çok güzel yazmışsınız. Zaten KP özür diledi ama yine gitmeyeceğim. Terapistimin ısrarla eşine bir şey deme tadınız kaçmasın demesi bana ters geldi, o yüzden konu açmıştım. Ama buradaki yorumların da desteği ile konuştum ve o da anlayışla karşıladı. Eşim ailesine çok düşkün ve ailesi ile beraber olmamızı istiyor. Ancak onun özlemini çektiği, hayalini kurduğu "aile saadeti" ne yazık ki yok. O bunu arıyor ama yok, Babasının rahatsızlığından kaynaklanan sürekli bir örtülü şiddet ve mobbing yuvası var. O belki bunu göremiyor ama ben dışarıdan biri olarak bunu görüyor ve bizzat yaşıyorum.50 yaşındasınız zorla mı götürecek? “Senin ailen elbette git gör, ama ben bir önceki ziyarette zor dayandım bu sefer de birşey derse artık benim de yaşım olmuş 50, bir laf ederim Allah korusun yaşlı insan birşeye sebep olurum ömür boyu vicdan azabını çekersin keşke getirmeseydim diye” deyin.
Ben anlamıyorum niye görmek kalmak zorunda olduğunuzu düşünüyor eşiniz? Onun babası, sizin ise sevmediğiniz ve birlikte olmaktan hoşlanmadığınız üstelik sizi kovmuş bir adam. Baktınız eşiniz ayak diriyor arayıp özür dilemezse gitmem deyin zaten dilemez gitmezsiniz
Bu arada 2,5 ay nedir, yurtdışında yaşıyorum yılda bir geliyorum, iki buçuk ay anamın babamın evinde bile kalamam.
Ablacığım bize lafı boş yere dolandırıyorsun gibi geliyor. Basbayağı da eyvallahın var. Tansiyon hastası diye bir şey olmazdı kimseye, o aile kavga gürültüye alışıktır zaten, bunu sen de gayet iyi biliyorsun. Buradaki tek korkun/çekincen o an tepki verince eşinle aranın bozulması. Haklı olan sen olmana rağmen ailesinin tarafında olursa kaldıramazdın bunu. Bu sadece senin değil birçok kadının da korkusu.Ben hariç o evde herkes tansiyon hastası (eşim dahil). Birine bir şey olurdu. Ayrıca sopaya sopa ile karşılık verince çok mu harika şeyler oluyor? Ertesi gün hastane tetkiki vardı. Eşim KV'mi başka bir hastaneye götürecekti ben de KP'e refakat edecektim. Bakın 2yıl önce o hastalanıp hastaneye yattığında (görümcem çalıştığı için) gündüzleri ben yanında refakatçı kalmıştım (geceleri eşim). KP'in ifadesine göre ben o kadar iyi bakmışım ki bu sefer yine beni istedi yanında. Hastalandığında apar topar atladık gittik. Şimdi sizce kim kaybetti? Ben 2haftamı kaybettim ama ömrümün geri kalanını geri aldım. Bakın sopaya sopa ile karşılık vermemek 'hadi bana tekrar vur' anlamına gelmiyor burada çünkü beni bir daha göremeyecek. Hiçlik nefretten daha ağır bir cezadır. Anlatamamış olabilirim ama anlayan anlamıştır. Ben 43 yaşıma kadar bu hayatta tek başıma mücadele verdim. Kimseye de eyvallahım yoktur.
Açıkcası terapistim terapist'ten çok bir arkadaş gibi davranıyor sanki. Covid zamanı kaygılarım nedeniyle onunla EMDR terapisine başlamıştım ve covid ile ilgili kaygılarımda bu çok işe yaradı. Ancak bu konularda zayıf. Çıkacak sorunlarla uğraşmak istemiyor sanırım. Eşimle yine tartışacağımı düşünmüştür vs. Bir de bana antidepresan önerdi. Kullanmam için de ısrar etti. Travmalarda ve streste vücut zarar görüyormuş vs. (terapistim de ilaç yazma yetkisi olan biri değil bu arada. Bazen bu uzmanlar hastada veya danışanda kendilerinin başedemeyeceği bir sorun gördüklerinde hemen bir antidepresan önerisine giriyorlar gibime geliyor). Hayatıma antidepresan sokacağıma stres kaynağını kaldırırım olur biter. Valla iyi de oldu. Döndüğümüzden beri daha önce kafaya taktığım bazı şeyleri daha az takar hale geldim. En önemlisi de bir beladan kurtuldum yani, hem de tereyağından kıl çeker gibi. Oraya gitmek evliliğim süresince bana stres kaynağı oluyordu.
Eşim "gel birlikte bir otele gidelim istersen" dedi o an. Yani gidiyorum deseydim benimle gelirdi. Ayrıca anlatmadığım çok ayrıntı var. KP beni evden kovunca eşim "baba yanlış anladın Gül öyle demedi" dedi, yumuşak bir ses tonu ile. KP'in ise gözü dönmüş, "defolun gidin evimden, seni de istemiyorum, Gülü de istemiyorum, ikinizi de görmesin gözüm" dedi. Yani asıl kovulan bendim ama Kp eşime de kızdı. Ha eşim ailesini karşısına alır mıydı? Bana "Gel birlikte bir otele gidelim istersen" dediğine göre, gidelim deseydim benimle gelirdi.Ablacığım bize lafı boş yere dolandırıyorsun gibi geliyor. Basbayağı da eyvallahın var. Tansiyon hastası diye bir şey olmazdı kimseye, o aile kavga gürültüye alışıktır zaten, bunu sen de gayet iyi biliyorsun. Buradaki tek korkun/çekincen o an tepki verince eşinle aranın bozulması. Haklı olan sen olmana rağmen ailesinin tarafında olursa kaldıramazdın bunu. Bu sadece senin değil birçok kadının da korkusu.
Ablacığım bize lafı boş yere dolandırıyorsun gibi geliyor. Basbayağı da eyvallahın var. Tansiyon hastası diye bir şey olmazdı kimseye, o aile kavga gürültüye alışıktır zaten, bunu sen de gayet iyi biliyorsun. Buradaki tek korkun/çekincen o an tepki verince eşinle aranın bozulması. Haklı olan sen olmana rağmen ailesinin tarafında olursa kaldıramazdın bunu. Bu sadece senin değil birçok kadının da korkusu.
Eşim "gel birlikte bir otele gidelim istersen" dedi o an. Yani gidiyorum deseydim benimle gelirdi. Ayrıca anlatmadığım çok ayrıntı var. KP beni evden kovunca eşim "baba yanlış anladın Gül öyle demedi" dedi, yumuşak bir ses tonu ile. KP'in ise gözü dönmüş, "defolun gidin evimden, seni de istemiyorum, Gülü de istemiyorum, ikinizi de görmesin gözüm" dedi. Yani asıl kovulan bendim ama Kp eşime de kızdı. Ha eşim ailesini karşısına alır mıydı? Bana "Gel birlikte bir otele gidelim istersen" dediğine göre, gidelim deseydim benimle gelirdi.
Eşin o an ortamı yatıştırmak için ılımlı bir şekilde her iki tarafı da idare etmeye çalışabilir bu çok normal. Eşşek değil ya, adamın o kadar saçmalığına rağmen sen bağırıp çağırmamış, çekip gitmemiş, aksine alttan almışsın. Bir zahmet eşin pısırık şekilde de olsa “Bıbı yınlış ınlıdın, Gül ıylı dımıdı.” desin. Ama aileye bu kadar bağlı biri senin vereceğin fevri tepkiyi kabul edemezdi. Bir de eşin öğretmen mİ? Nasıl 2-3 ay ailesinde kalabiliyorsunuz? Buna bunca zaman nasıl katlandın, o bile tuhaf. Çok şanslı adammış.Eşim "gel birlikte bir otele gidelim istersen" dedi o an. Yani gidiyorum deseydim benimle gelirdi. Ayrıca bir ayrıntıyı daha atladım. KP beni evden kovunca eşim "baba yanlış anladın Gül öyle demedi" dedi, yumuşak bir ses tonu ile. KP'in gözü dönmüş, "defolun gidin evimden, seni de istemiyorum, Gülü de istemiyorum, ikinizi de görmesin gözüm" dedi.
Eşin o an ortamı yatıştırmak için ılımlı bir şekilde her iki tarafı da idare etmeye çalışabilir bu çok normal. Eşşek değil ya, adamın o kadar saçmalığına rağmen sen bağırıp çağırmamış, çekip gitmemiş, aksine alttan almışsın. Bir zahmet eşin pısırık şekilde de olsa “Bıbı yınlış ınlıdın, Gül ıylı dımıdı.” desin. Ama aileye bu kadar bağlı biri senin vereceğin fevri tepkiyi kabul edemezdi. Bir de eşin öğretmen mİ? Nasıl 2-3 ay ailesinde kalabiliyorsunuz? Buna bunca zaman nasıl katlandın, o bile tuhaf. Çok şanslı adammış.
Çünkü eşi onu laf olsun diye söyledi. Çok düşünseydi o muameleye maruz kalan eşine sormazdı bile. Birlikte çıkar evden giderlerdi. Ertesi gün hastane işini halleder evlerine dönerlerdi. Adam da biliyor gidemeyeceğini.e niye gitmediniz otele
ben olsam esim gelse de gelmese de aninda terkederdim orayi
adamin yaptiklari okb ile alakali degil ailede annem de dahil okb li ilac kullanan insanlar var. okb takıntıdır terbiyesizlik değil adamin karakterine okb yi bahane etmeyin
niye bu kadar uyumlusunuz bu tarz insanlar iyilikten anlamaz ki ablacim ya
12 yildir insanlarla ic ice çalışıyorum bu tarz insanlara alttan alip iyi davranarak sadece daha çok cesaret vermis oluyorsunuz bur dikelin terslenin göreyim onu ben
OKB bir nevrozdur, yani halk arasında "takıntı hastalığı" diye bilinen şey. OKKB, yani Obsesif kompulsif Kişilk Bozukluğu ise farklı bir şeydir. Google'dan aratabilirsiniz aradaki farklar anlatılıyor. Yanlış anlamayın, ben de işin uzmanıyım demiyorum, ama bunlar karışıyor.e niye gitmediniz otele
ben olsam esim gelse de gelmese de aninda terkederdim orayi
adamin yaptiklari okb ile alakali degil ailede annem de dahil okb li ilac kullanan insanlar var. okb takıntıdır terbiyesizlik değil adamin karakterine okb yi bahane etmeyin
niye bu kadar uyumlusunuz bu tarz insanlar iyilikten anlamaz ki ablacim ya
12 yildir insanlarla ic ice çalışıyorum bu tarz insanlara alttan alip iyi davranarak sadece daha çok cesaret vermis oluyorsunuz bur dikelin terslenin göreyim onu ben
Kovulduğum dakika alır bavulumu dönerim. Bilet bulamazsam da otelde kalırım. Ölsem de dönmem. Siz böyle yaparsanız daha çok terbiyesizlik yaparlar sizeBen orada doğru davrandığımı düşünüyorum. Olayın büyümemesi, yaşlı ve hassas olan kayınvalidemin üzülmemesi, olayın büyümemesi adına vs. Çünkü zaten o andan itibaren zaten kararımı verdim bir daha o adamın evine gelmeyeceğim de yüzünü de görmeyeceğim. Elini öpmekle ve alttan almakla iki yüzlülük ettim ve öylesi gerekiyordu. O anlamda bir sorun yok. Eşimle konuşmak içinse eve dönmeyi bekledim. Dönünce de terapistimle randevum vardı. Eşimle nasıl konuşacağımı bilmiyordum ama konuşacaktım. Terapistimin söyledikleri beni tatmin etmedi o yüzden konu açtım.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?