- Konu Sahibi hazaldt2008
-
- #361
arkadaşım üzülmüyorum aslında gerçekleri görmeye çalışıyorum fakat kalbime söz geçiremiyorum...benim çok mutlu bir evliliğim vardı yada bana görey öyleydi belkide eşim çok iyi bir oyuncuydu bunların cevabını bilmiyorum...haklısın güzel günlerimizi düşünmek beni daha çok üzüyor olaya farklı bakmam ve güçlü olmam gerek...
özel mesajda yanıt veremiyroum. bekliyorum arkadaşım, gönderebilirsin
Arkadaşım seni dava süreci konusunda umutlandırdım, hayal kırıklığı yaşamış olmandan dolayı üzgünüm. Lakin pes etmek yok, hakkımızı kimse bize vermez aramadıktan sonra.
Çocuğuna verilen nafakanın bu kadar az olması gerçekten anlaşılır değil. Hakim çocuğun masraflarını müşterek karşılamanız gerektiğini düşünerek bu şekilde hükmetmiş. Bunun bir çok sebebi olabilir. Hakimin subjektif yargıları(çocukluğu, kendi ailesinde yaşanan durumlar, kendi çocukları vesair) sebep olabilir. Maalesef hakimler yaşadıkları şeylerden ötürü meseleyi objektif irdeleyemiyor olabiliyor. Biraz da durumu ona izah edebilecek delillerin sunulması gerekebilir. Neyse ben çok fazla şey söylemeyeyim bu konuda, bayan hakimlerden korkarım :)
Diğer sebep avukatının ihmali de olabilir. Avukatınla ilişkin asla güvensizlik üzerine olmamalı, bu meseleyi halledebilmelisin. Zira bu davanın maksatlarından birisi de davanın uzatılarak eşinin anlaşma koşullarında daha esnek davranabilmesini sağlamak olacak. Davanın uzaması 3 , 4 seneye mal olacak belki, bu sürede yanında durduğun avukatına itimadının olması şart.
öncelikle çocuğunun nafakasının arttırılmasını isteyeceksin. Bunun için çocuğunun giderlerini belgelemeye çalış ve mahkemeye sun. Aynı zamanda eşinin gelirinin beyan ettiği miktardan fazla olduğunu da ispat etmelisin. Bunu kredi kartı harcamalarından, ya da kredi ödemelerini eğer eşin yaptı ise (kısmen de olsa) bankadan sordurarak yapacaksın. Bunlar için celse bekleme avukatınla konuş, celseye hazır olacak şekilde bankaya sordurulsun. Aynı zamanda eşinin iş yerinden tanıklık edebilecek birisi varsa gelir konusunda tanık etmesini isteyebilirsin.
Çocuğunun ve kendinin eşyalarının tamamını alamadıysan bunları da ifade et. Eşinin düzeni bozulmamış, senin ve çocuğunun düzeni bozulmuş bunu üstüne basa basa mahkemede anlatman lazım.
Sanıyorum seninle ilgili nafakaya henüz karar verilmemiş. Tabi bunu bilebilmem için celse zabtını görmem lazım. Davalı- karşı davalının nafaka isteminin reddine gibi bir ibare var mı mesela? Henüz karar verilmemiş olabilir, hakim tarafların sosyo ekonomik durum araştırmasını bekliyor olabilir. Senin bir sonraki celsede tekrar talebini dillendirmen gerekecek. Red etse de tekrar talep edebilirsin. Bu nafaka geçici tedbirdir, yargılamanın herhangi bir aşamasında hakim hükmedebilir. Bunun için de kendi masraflarını belgele. Evlilik sırasında çalışmadığını da ifade et. Bu çalışmama kararında eşinin nasıl bir etkisi var bilmiyorum. Şayet senin çalışmana mani olmuşsa, ya da evlenmeden önce çalışan bir bayan iken evlilik sırasında çalışmadı isen bu tazminat kalemini bile arttırır. Çalışmaktan mahrum kaldığın dönemi isteyebilirsin. Ama ispat etmelisin bunları, nasıl ispat edebilir isen şahitlik bile olur. Masraflara dair belgen olursa daha ikna edici olacaktır.
Bir de avukatınla görüşerek karar ver. Eşinin üniversite mezunu olduğunun ve çalışabileceğini söylemesi seni biraz hazır lokmacı göstermeye çalışmakla ilgisi olabilr. Sen de iş bulmak için gösterdiğin çabayı mahkemeye gösterebilirsin. Mesela girdiğin sınavın ve sonucun hakimi etkilemesi ihtimali yüksek. Hayatının en karışık zamanında iş bulmak için gayret sarfediyorsun. Sorumluluktan yüksünmüyorsun. Bunu avukatınla teati edin.
Sana bu örneği vermiştim, yaklaşık 2 sene evvel elimdeki bir dosyada 6 ay süren bir evlilikte şiddet görmüş kadının vekili idim. Boşanma davasını açar açmaz bir iş bulup asgari ücretle çalışmaya başladı. Eşinin maddi durumu çok iyi idi, babasına ait bir firmada çalışıyordu. Dava açılır açılmaz koca işten ayrıldı. Biz de harcamalarını belgeledik, bu adamın hiçbir geliri yokken nasıl olurda bu şartlarda yaşar dedik. Ve hakim 700 tl civarında nafaka hükmetti. Düşün çalışmayan bir adamdan çalışan eşe bu nafaka verildi. Seninkisinin miktarının bu olması belki tartışılır. Ama bu iyi bir örnek. Kendini nasıl ifade edebildiğin çok önemli.
Açıkçası 100 tl gibi bir nafakanın verildiği dosyam hiç olmadı. Ama bu miktarların geçtiği dosyalar olduğunu biliyorum. Ankarada iştigal eden avukat arkadaşlar genel meyili daha düzgün ifade edebilirler, bizi aydınlatabilirler.
Elindeki tüm delileri kullan arkadaşım. Şu edirneye gitme olayı(Edirne idi sanırım, eşinin ablasının yanına gidilmesi gibi) kullanmadın mı? dilekçeni merak ediyorum açıkçası. Seni o evi terk etmediğini , mağdur durumda bırakılanın sen olduğunun iyice ifade edilmesi şart.
Takip ediyorum konunu, özelden mesaj atamıyorum. Umarım destek olabileceğim bir şeyler çıkar.
Pes etmek yok ama, yavaş yavaş toparlanacak hayatın.
Konuyu yeni açmamışsın ama ben bugün gördüm. Ne denir ne yapılır bilmiyorum, ben de zor dönemler yaşadım ama senin anlattıkların karşısında şu an hiç bişey diyemiyorum. Tek diyeceğim şey sakin ol, sinirle yanlış yaparsın ve kendine zarar verirsin. Senin için yapabileceğim ne varsa lütfen söyle. Yalnız değilsin en azından bunu bil.
arkadaşım anladığım kadarıyla sende boşanmışın...boşandıktan ne kadar süre sonra kendini topladın boşanma sürecinde nasıldın benimle paylaşabilirmisin...
Çocuk yok, zaten çalışıyorum ben, anlaşmalı boşanma. Yarım günde bitti 9 yıl, hakime hanımdan rica ettim aynı gün kararı kesinleştirdim de sonra da tayin isteyip ayrıldım oradan. Zor olan sadece içimdekilerdi, kusmadım ona kinimi, gene de kırmak istemedim. Onların bana yaptığını yapmadım ben, o seviyeye inmedim. Herkes kendine yakışanı yapar, benim de elimden geleni yaptıktan sonra sıra ayağımdan geleni yapmaya geldi ve yaptım. Sadece gittim.
boşanalı ne kadar süre oldu...alışabildinmi onsuz hayata...
bazen içindekileri kusmak iyidir bazense tutmak...bence doğrusunu yapmışın onun seviyesine inmemişin...benim çekilmeli süreç olduğu halde bende bütün haksızlıkları içime sindirip susuyorum...fakat benim çocuğumda var....ne olursa olsun o adamın yüzünü görmek zorundayım...
14 ay olmak üzere, alışmak için gittim zaten. Zorlandığım zamanlarda, kötü anlarımda isyanım hep ona oldu. Beni yarı yolda bırakmak için mi hayatıma girdin dedim ona hep kendi kendime. Bunu ona söylemedim asla, ona prim vermedim. En zor olduğum anlarda, en kötü olduğu anlarda bile beni güçlü bilmesi için herkese çok iyiyim dedim. İnsanlar belli olmaz, benden ona haber götürürlerse zayıf anımda yaklaşmaya çalışmasın diye. Evet güçlüyüm ama güçsüz olduğum anlarda da çok güzel güçlü numarası yaparım. Annem bile fark etmedi şimdiye kadar numara yaptığımı
Hiç deşmemek altını. Çok düşündüm acaba ihanet mi daha kolay kabullenilir annesi istemiyor diye terk edilmek mi?
offffffff allah sizin yardımcınız olsun. ben kendimi sizin yerinize koydum. ailesiyle birlikte karar alıp bana boşanma talebinde bulunsa altını hiç deşmeden kabul ederim ama mahkemede hakkım neyse sonuna kadar söke söke alırım ve son nefesimi verirken bile ahım yanımda olur...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?