kocam'a.

vallaha yıllardır bir dal çiçeğe hasret kaldım. hadi onu da geçtim. sevgi dolu sıcacık bir bakışa.hadi gelecekten konuşalım denmesine.. sevgisini bilmek yetmiyor bazen. hareketlerinde davranışlarında gözlerinde de görmek istiyor insan. konunuzda bir an bunları düşündüm.
 
arkadaşlarımla ve aile fertlerimle zaman geçiriyorum..
imkanı olsa onları da birlikte yapalım der.
 

Bir kadının evliliğinde birey olmayı başaramaması kendi suçudur.
Nasıl ki, tersi konularda(dövme, sövme) kadına bunu yapması gerektiğini dile getiriyorsak, yine bu konuda da aynı şeyleri yineliyorum.
Kimse müneccim değil, sizin isteklerinizi belirtmeden anlayamaz.
Konu sahibinin üslubundan anladığım şey, sadece kendini hiçbir şekilde iyi ifade edemeyişidir.
Eşine de bundan farklı konuştuğunu, kendini açıkladığını sanmıyorum.
Atladınığınız nokta, iş yerine çiçek ve çikolata bırakmak adına ziyarete geliniyor.
Ne kontrol, ne sensiz yapamıyorum durumları söz konusu değil.

Uyurken rahatsız edilmek bence de en rahatsız edici şeylerden biridir ve yaşıyordum yakın zamana kadar.
Ta ki karşımdakinin kırılmasını önemsemeyip, kendi sınırımı çizene kadar!
Bir uyardım, iki uyardım ve üçüncüde bir sövmediğim kaldı.
Ama başardım!
Artık böyle bir sorunum yok...
Tabi ki konu sahibinden farklı bir konumdayım, çünkü kendimi bu girdaba kaptırmıyorum.
Hala benliğimi ve evlilikteki bireyseliğimi korumak adına 'çaba' gösteriyorum.
Bazen kırıcı, bazen yorucu, bazen uzun uzadıya anlatarak ama bunu 'ben' başardım.
Sessiz sakin, mıç mıç kalıp da off puff demedim, denmemeli de zaten.
Eşinin davranışlarının sınırları aştığı konusunda hemfikir olmama rağmen, cevabının boşanma olduğuna kesinlikle katılmıyorum.
Ben burada iki kişilik sevgiyi tek başına yaşamaya çalışan, bunun için sınırları zorlayan bir koca, hayatından ve yaşadıklarından mutsuz, tatminsiz ve en kötüsü de ne istediğini bile söyleyemen bir kadın görüyorum....
 
Son düzenleme:
peki ben bişeyi anlamadım belki açıkladın ben görmedim konuyu açarken ilk söylediğin bi tartışma olmuş gibiydi
o konu nedir
ilgisinden kaynaklı bi tartışma mı
evet ilgisinden kaynaklı bir tartışma.
 
pardon ne yazdım ben sana hakaret mi ettim, sadece sinir bozucu boşanıyorum diye lafa girip sonrasında ağız degistirmek
ağız değiştirmedim ki.
sabah ona da söyledim.
biraz ayrı kalalım bunalıyorum dedim ve tartıştık.
sonrasında da avukatımızla görüştüm.
 
kendimi iyi ifade edememiş olabilirim.
aklım karışık çünkü.
eşime göre herşey normal.
çok sevdiğini ve hissettiklerini bana geçirmek istediğini söylüyor.
 
5 çocukmuu oo neee baaaa..habire ilgiden doğurmuşsun sen be anacımm..
 
Biz de sevgiliydik böyle, evlendik hala böyleyiz. 9 yıl olmuş hatta evlenmişiz hala minübüste el ele otururuz sanki birimizden biri kaçıp gidecek. Herşey beraber, elime telefonu 2. dk alıyorum suratı hemen düşüyor. Bulaşıkları topluyorum gelip hadi bitmedi mi diye 100 kere kontrol ediyor. Nişanlıydık eltime giderdim mutfağa geçerdik sigara içmek derken muhabbette olunca oturur kalırdık içeri bi girerdim surat bir karış, hiç gelmeseydin diye laf sokardı.

Eskiden arkadaşlarıma hatta kız kardeşime bile vakit ayıramazdım. Kız kıza alışverişe gitmek istiyoruz böyle bi planımız var der demez trip atardı neden mi? Madem dışarı çıkıyormuşum neden onunla çıkmıyor muşum? E hep seninleyim zaten ben, ama anlamıyordu. Ya onu da dahil edeceğim ya da tartışıp duracağız zaten gün burnumdan gelmiş olacak.

Çok şükür ki 2-3 senedir iyi durumda, kendini baya değiştirdi. En azından şimdi bir yere gidince dahil olmak istemiyor, yüzü de düşmüyor..
 
bunun gibi birçok örnek sıralayabilirim..
uyuyamıyorum deyip salona geçtiğimde karım bana küs uyumasın diye geliyor.
denemedim değil.
 
eşimle konuşuyoruz.
ayrı programlar yapıp uyguluyoruz.
ama o sürekli herşeyi birlikte yapalım istiyor.
Yapalım istiyor ama yine de ayrı program yapıp uygulayabiliyorsunuz?
Konu sahibi, ifadeleriniz gerçekten çelişiyor.
Sınırlama getirmeyi denediniz mi?

Haftanın belirli bir gününü, tamamen baş başa geçirmeyi planlayın.
Diğer bir günü ortak arkadaşlarınızla beraber bir program yapın.
Başka bir gün ise hiç görüşmeden programlar yapın ve uygulayın.
Allah aşkına ben sizi anlayamıyorum, çalışıyorum deniyorum ama anlayamıyorum.
Siz kendinizi iyi ifade ettiğinize emin misiniz?
Evliliğinizde snırlarınız var mı?
Birey olarak ne istediğini bilen, bunu iyi biçimde ifade eden, bunun için emek sarfeden bir insan mısınız?
 

kocamı seviyorum.
benim tek sorunum sürekli mıc mıc olmak istemiyorum.
ilgiden boğulmak istemiyorum.
sürekli aynı şeyleri yazıyorum lakin kimse beni anlamıyor..

sürekli yapışık olmak istememenizi anlıyor ve sizi bu konuda haklı buluyorum.
öyle biri icin iyi insandır diyebilirim, arkadas olurum vs ama eş, sevgili.... yok, yapamam, duygusal birsey hissedemem, varsa da biter zaten.
bundan hoslanan insanlar varsa da herkes istedigi gibi biriyle mutlu olsun derim... benlik bir durum kalmaz.
o yuzden hem tahammul edilemez bulup hem de "sevmenizi" anlayamıyorum.

ayrıca beklediginiz sadece anlayıs ise bunun icin mi avukatı arıyorsunuz?
söyle eşime anlayıslı olsun demek icin mi?
bitiriyorsanız bitirin, telefon trafiginiz bile anlamsız,
beraber konusur, yürütemediginizi söyler sonra gider dilekce verirsiniz, bu kadar basit.

once esinizle konusmanız gerektigini ise söylememe hic luzum olmaması gerekirken dahi ikinci kez yazma geregi hissettigimi de ekleyeyim.
 
ortası olmalı işte.
 
aşıklık değil buu bağımlılık hastalığı konu sahibinin kocası hastaa..
 

Birey olamama kısmı doğrudur. Mesela konu sahibinin eşi birey olabilmenin hiçbir özelliğini taşımıyor.

Boşanmanın çözüm olup olmaması kısmına girmeyeceğim çünkü boşanma aslında sorun ne olursa olsun her zaman o soruna çözümdür. Boşanırsanız adamla ilişkiniz kalmayacağı için sorun da biter. Yani mantığı bu boşanmanın.

Burada etkili olan o sorunla ilgili rahatsızlık seviyenizdir. Soruna çözüm olup olmaması değil. Yani eksiler artılar hesabı yaptığında konu sahibi, muhtemelen zaten boşanmayacaktır. Çünkü eşinin bağımlılığını ve sorununu ''çok sevmek'' olarak görüyor ki alakası yok.

Benim vurguladığım kısım, bu forumda da çokça görülen yapışma sendromuyla ilgili. İnsanlara yapışıp, aynı zamanda kendini acındırıp nefes alma fırsatı vermemek çok kötü bir şey.


İnsanlar boğuluyor ama karşı taraf kendini o kadar hassas gösteriyor ki tepki bile veremiyor. Verdiğinde de sürekli ''Şunu mu yanlış yaptım?'', ''Bu nasıl oldu?'' gibi sorularla muhatap oluyor.

Fazla ilgi = Bağımlılık
Fazla ilgi= Çok sevmek değil.
 
hayır arkadaşlarımla çıkabiliyorum.
akrabalarımla zaman geçirebiliyorum ve oralara müdahale etmiyor.
kocamın bana ne kadar aşık olduğunu duymaya ihtiyacım yok.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…