bugün hem hüznün, hem bir şeyler yapabilmiş olmanın verdiği huzurun dibine vurdum. dün akşam eşimin kuzeni ve eşi yemeğe gelmişti. yemek sonrası sohbet ederken, enişte annesinin mahallesinde, kentsel dönüşüm bölgesinde yıkık dökük bir eve birilerinin gelip yerleştiğini söyledi. evin camları bile yokmuş. naylonlarla kapatmışlar, bacadan duman da çıkmıyormuş. bebek sesleri geliyormuş, eve genç bir kız ve orta yaşlarda bir hanım girip çıkıyormuş. erkek de yokmuş.
eşim gidip bakmadınız mı abi dedi. fırsat bulamadık dedi. şimdi fırsatımız var, hadi gidelim dedik ve gittik. giderken de evde kalan yemeklerden ne olur ne olmaz diye yanımıza aldık. derme çatma bir ev, yıkık dökük bir kapı. çaldık, türkçe konuşan bir kız kapıyı açtı. girebilir miyiz dedik, içeri buyur etti. hüngür hüngür ağlamamak için kendimi zor tuttum. zeminin büyük bir kısmı beton, yer yer de tahta var. şilte gibi bir şey, iki tane battaniye ve mangal. muhtemelen üzerinde yemek pişiyor ve ısınma amaçlı kullanılıyor. aile halep türkmenlerindenmiş. evin babası ailesini sınırdan sokmuş, kendisi ülkesine geri dönmüş ve bir daha haber alınamamış. büyük ihtimal şehit olmuş. kız 20 yaşlarında, bir tane de 2 yaşlarında bebek var. gelirlerken iki çocuk da yollarda telef olmuş. kız savaştan önce arkeoloji okuyormuş. ne yapacağımızı bilemedik. ben dışarıya çıktım ve babamı aradım. bizim aile apartmanında dayalı döşeli, misafirhane olarak kullanılan boş bir daire var. babama durumu anlattım, getirin orda bırakmayın dedi. anne teklifimizi yapınca sıkıldı, kabul etmek istemedi. eşim, ablacım bak burda bebek hasta olur, genç kızınız var, başınıza olmadık işler gelir. en azından bir süre güvende olursunuz, sıcacık oturursunuz dedi, zar zor ikna ettik. eve yerleştirdik şükür. şimdi güvendeler.
eşim ve enişte bugün vakıflara, belediyeye baş vurdu. ben de kıza iş baktım, iş yerinde anlattım. daha önce bakıcı arayan akrabasından bahseden arkadaşım, kendilerini aradı. insanlar doğal olarak tereddütle yaklaştılar,arkadaşım bir kere görseniz, konuşsanız falan epey dil döktü. bir getirin konuşalım dediler. akşama kızı güzelce giydirip, inşallah tanışmak için götüreceğiz. kız kültürlü, cin gibi, mahcup ve mahzun.
allah'ım bu dünya ne kadar adaletsiz! eve gelirken de demirlere asılmış ekmekleri gördüm, evimizin hemen yakınında sokağa atılmış bir oturma grubu!
tutumlu ve merhametli hanımlar. lütfen etrafımıza daha dikkatli bir gözle bakalım. belki yardımımıza ihtiyaç duyan, bize ahireti kazandırabilecek insanlar sırf dikkatli bakmadığımız için yanımızdan gelip geçiyordur. çöpe ekmek atmayalım, yemek dökmeyelim. giymediğimiz kıyafetleri büyük bir ciddiyetle ihtiyaç sahiplerine ulaştıralım. az veya çok demeden, verdiğimiz sadakaları arttıralım.
allah bu soğukta kimseyi dışarıda koymasın. kimsesizlerin sahibi allah'ım, gariplerin yardımcısı olsun. bizlerin de içimize merhamet versin. amin.
bu kışı çıkaracakları yer var çok şükür. yer içerler, sıcacık otururlar. iş konusunda da ümitliyim. hiç olmadı akrabalarımız aşiret gibi maşallah, temizliğe alırız. sonrası için özellikle türkmen cemiyetlerinden ümitliyim. zaten bunlar türkmen. türkmenler vatanlarını terk etmez, geri dönmenin hayaliyle yaşıyorlar. evin babası savaşmak için geri dönmüş, büyük ihtimal de şehit olmuştur diyor eşi. allah razı olsun, tıkandığımız yerde seni haberdar ederim.amin canım amin....
yazdıklarında, noktası virgülüne kadar, hem fikirim seninle.... o veya bu sebeple, önemli değil, hali hazırdaki durumları içler acısı.... ve onlar da insan, bizim gibi üşüyor, acıkıyor, korkuyorlar...........
maddi/manevi yapabileceğim bir şey olursa, özelden ulaşabilirsin bana canım... elimden geleni yaparım...
benim çevremde yok, göz görmeyince de, her şey güllük gülistanlıkmış gibi rahat rahat yaşıyoruz.....
tekrar selam kızlar.. eşim aradı araba bulmuş ufak 2005 model bi palio.. bildiğiniz üzere fiestamızı ev peşinatı için satmıştık. arabasız da olmaz diye ufak uygun bi araca ihtiyacımız var diye bakınıyorduk. 17 200 tl bulduk temiz bi araç.. iki bileziğimi 4 çeyreği satacaz 9650 tl gibi birşey ediyor. eşimin ardakadaşı 2 bin kız kardeşim de 6 tane tam altın borç veriyor.. onlarla alacaz.. borçlarımız artıyor yaa.. ama bu ayın sonunda maaşlarımızla da ödemeye başlayacaz.. hayırlısıyla..
Azicik daha dusse ya alsakbıkaç gundur altına bakmıyordum düüşmüş altın
145 olmuş
yarın alacam inşallah
şansıma geri cıkar kesin
bugün hem hüznün, hem bir şeyler yapabilmiş olmanın verdiği huzurun dibine vurdum. dün akşam eşimin kuzeni ve eşi yemeğe gelmişti. yemek sonrası sohbet ederken, enişte annesinin mahallesinde, kentsel dönüşüm bölgesinde yıkık dökük bir eve birilerinin gelip yerleştiğini söyledi. evin camları bile yokmuş. naylonlarla kapatmışlar, bacadan duman da çıkmıyormuş. bebek sesleri geliyormuş, eve genç bir kız ve orta yaşlarda bir hanım girip çıkıyormuş. erkek de yokmuş.
eşim gidip bakmadınız mı abi dedi. fırsat bulamadık dedi. şimdi fırsatımız var, hadi gidelim dedik ve gittik. giderken de evde kalan yemeklerden ne olur ne olmaz diye yanımıza aldık. derme çatma bir ev, yıkık dökük bir kapı. çaldık, türkçe konuşan bir kız kapıyı açtı. girebilir miyiz dedik, içeri buyur etti. hüngür hüngür ağlamamak için kendimi zor tuttum. zeminin büyük bir kısmı beton, yer yer de tahta var. şilte gibi bir şey, iki tane battaniye ve mangal. muhtemelen üzerinde yemek pişiyor ve ısınma amaçlı kullanılıyor. aile halep türkmenlerindenmiş. evin babası ailesini sınırdan sokmuş, kendisi ülkesine geri dönmüş ve bir daha haber alınamamış. büyük ihtimal şehit olmuş. kız 20 yaşlarında, bir tane de 2 yaşlarında bebek var. gelirlerken iki çocuk da yollarda telef olmuş. kız savaştan önce arkeoloji okuyormuş. ne yapacağımızı bilemedik. ben dışarıya çıktım ve babamı aradım. bizim aile apartmanında dayalı döşeli, misafirhane olarak kullanılan boş bir daire var. babama durumu anlattım, getirin orda bırakmayın dedi. anne teklifimizi yapınca sıkıldı, kabul etmek istemedi. eşim, ablacım bak burda bebek hasta olur, genç kızınız var, başınıza olmadık işler gelir. en azından bir süre güvende olursunuz, sıcacık oturursunuz dedi, zar zor ikna ettik. eve yerleştirdik şükür. şimdi güvendeler.
eşim ve enişte bugün vakıflara, belediyeye baş vurdu. ben de kıza iş baktım, iş yerinde anlattım. daha önce bakıcı arayan akrabasından bahseden arkadaşım, kendilerini aradı. insanlar doğal olarak tereddütle yaklaştılar,arkadaşım bir kere görseniz, konuşsanız falan epey dil döktü. bir getirin konuşalım dediler. akşama kızı güzelce giydirip, inşallah tanışmak için götüreceğiz. kız kültürlü, cin gibi, mahcup ve mahzun.
allah'ım bu dünya ne kadar adaletsiz! eve gelirken de demirlere asılmış ekmekleri gördüm, evimizin hemen yakınında sokağa atılmış bir oturma grubu!
tutumlu ve merhametli hanımlar. lütfen etrafımıza daha dikkatli bir gözle bakalım. belki yardımımıza ihtiyaç duyan, bize ahireti kazandırabilecek insanlar sırf dikkatli bakmadığımız için yanımızdan gelip geçiyordur. çöpe ekmek atmayalım, yemek dökmeyelim. giymediğimiz kıyafetleri büyük bir ciddiyetle ihtiyaç sahiplerine ulaştıralım. az veya çok demeden, verdiğimiz sadakaları arttıralım.
allah bu soğukta kimseyi dışarıda koymasın. kimsesizlerin sahibi allah'ım, gariplerin yardımcısı olsun. bizlerin de içimize merhamet versin. amin.
İnsan olarak vicdanen sureyeli vs uzuluyorum.
Ama sistemi esefle kiniyorum.
Ne yani bu insanlara boyle kapi acip orda burda surundurmek mi? Onlara iyilik yapmis olmak.
Boyle cok mu guzel oldu?
Dun tv haberlerde izledim sureyeli baba hapla cocugu uyutmus dileniyordu gizli cekimle ogrenmisler.
Ben karsiyim
Bakarsan arabistan zengin musluman ulke ama kabul etmediler.
Oy icin topladi hepsini baska amac yok.
Umarim "hayir"lisi olacak
@meyraa bulunduğun şehirde türkmen cemiyetleri illa ki vardır. olmadı o cemiyetlere yardım et. çünkü o bölgenin asıl mağduru, savaşçısı ve mücadelecisi türkmenlerdir. onlar bizim öz be öz kardaşlarımız.
allah razı olsun. bu aileyi inşallah akrabalarım ve çevrem el birliğiyle düze çıkaracağız. ama tıkandığımız bir yer olursa haberdar ederim. yardım etmek istiyorsan, bulunduğun şehirde illa ki türkmen cemiyetleri vardır. gerçek ihtiyaç sahibine yardımda ırk ayrımı yapmam, aynı şekilde arap da olsa elimden geleni yapardım. ama önceliğim soydaşım olur.vallahi çok duygulandım yazını okurken, evet adaletsiz dünya, kimi ne eğlencelere para harcarken. kimi birgünlük kıyafet giyerken yediğini dökerken, en güzel villalarda yaşarken kimi de açlıktan sürünüyor, yazık ya inşa, soğuk, iş yok yemek yok başında erkek yok. kimi de sefasını sürsün. ben yardım etmek isterim nasıl yapabilirim yardımcı olurmusun
3,88 den bir miktar Euro aldım. böylece daha önce aldıklarım ile alış ortalamam ancak 4,00 a düştü. yani hala zarardayım.
işte bu aile beni burdan vurdu. baba savaşmak için geri dönmüş, anne ve kızı para kazanmak için cami WC'si ve camiyi temizlemiş. onurlular, dilenmiyorlar. yiyecekleri bir kaç paket makarnadan ve bir kaç 200 mg kutu sütten ibaretti. ama vakıflarda çalışmanın da tadı bambaşka ya. vaktiyle öyle çalışmalarımız da olmuştu, inşallah geri döneceğim.canım, ben vakıflara denetim ve danışmanlık yapıyorum.... bu tür sosyal faaliyetler çok fazla.... biz de nasipleniyoruz arada, hamdolsun...
ama böyle bire bir, kıyıda, köşede kalmış, utancından bir şey istemeyip, kendi şartlarında yaşamaya çalışanlar için, bizlerin bir şeyler yapması daha elzem, diye düşünüyorum... kurumsallaşmak tamam çok güzel ama, bireyselin tadı hiç bir şeyde yok... "dibine vurdum" dedin, kıskandım seni ben, mesela.... :)
kızlar arabayı da aldığımıza göre borçlarımızı özetliyorum:
- her ay 930 tl ev kredisi
-6 tane tam altın kızkardeşime olan borç
- 2 bin eşimin arkadaşına borç
-1800 kartın toplam borcu
-500 tl kira
-250 tl her ay verilen yardım parası
ayın 1 inde toplam maaşlar 5000 desek. mart ayı için ödeme planı yazıyorum:
- 930 ev kredisi
- 400 tl kk ya
-500 tl kira
-250 tl yardım
-200 tl faturalar olsun
-100 tl lazer e gidecem
toplam 2380 tl ediyor hadi 2500 desek kalıyor 2500 tl..
bu durumda elimizdeki 2500 tl ile 1 tam altın alsak gerisini yettirebilir miyiz acaba.. gıda ve harçlıklar için 1500 tl kalmış olacak. en azından kızkardeşime olan 6 tam altından birini almış olacağız..
Benim zararım çok çok az. Ben referanduma yakın artacağını düşünüyorum. Azar azar alarak alış fiyatımı düşürmeye çalışıyorum.ayyy canım sorma ya ben de bini gecik kazanmıştım şimdi binden fazla zarardayım ne yapacağım bilmiyorum,bir de ev konumuz var, bir aya artarmı dersin , döviz bilgisi veren arkadaş vardı kimdi ya bizi bir aydınlatsın. iki gündür çok strese girdim gittiii paracıklar
canım, ben vakıflara denetim ve danışmanlık yapıyorum.... bu tür sosyal faaliyetler çok fazla.... biz de nasipleniyoruz arada, hamdolsun...
ama böyle bire bir, kıyıda, köşede kalmış, utancından bir şey istemeyip, kendi şartlarında yaşamaya çalışanlar için, bizlerin bir şeyler yapması daha elzem, diye düşünüyorum... kurumsallaşmak tamam çok güzel ama, bireyselin tadı hiç bir şeyde yok... "dibine vurdum" dedin, kıskandım seni ben, mesela.... :)
işte bu aile beni burdan vurdu. baba savaşmak için geri dönmüş, anne ve kızı para kazanmak için cami WC'si ve camiyi temizlemiş. onurlular, dilenmiyorlar. yiyecekleri bir kaç paket makarnadan ve bir kaç 200 mg kutu sütten ibaretti. ama vakıflarda çalışmanın da tadı bambaşka ya. vaktiyle öyle çalışmalarımız da olmuştu, inşallah geri döneceğim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?