Mutsuzluğunuzla nasıl baş ediyorsunuz?

Sizin hikayenizi hatırlıyorum.
Hayatınızın en güzel zamanlarını değmeyecek Kişiler için harcamışsınız ama sürekli geçmişe bakarak yaşanmaz.
Geçmiş geçti bitti artık
Bugüne odaklanın
Kendinize yepyeni bir yol yepyeni bir çizgi çizin.
Mesela yeni bir okula başlayın , bir kariyer hedefi belirleyin rastgele iş bakmayın geçici olarak bakın yaşam sürdürmek için ama hedefleriniz hayattan beklentileriniz olsun.
 
Eğer mutsuzsanız tabi. Elimde hiçbir şey yok. Ne bir eş ne bir iş. 5 kuruş param yok. Evim yok, arabam yok. Çocuğum yok. Doğru düzgün arkadaşım yok. İş arıyorum ama bulamıyorum. Bazen diyorum neden yaşıyorum. Zaman geçmiyor. Geceleri uyuyamıyorum. Günlerdir uykusuzum. Dua ediyorum ama olmuyor. Hiçbir şey olmuyor. Sanırım herşeyden umudumu kestim. Sadece ne zaman biter bu acı diyorum.

beterin beteri varmış derler... benim durumum daha beter... umarım her şey hakkında hayırlısıyla güzel olur...
 
hayata pozitif bak.. olumlu düşün.. geçmişe baktğında en güzel zamanlarin aklına getir..

hayırlısı olsun..
 
33 yasindayim. 5 yasinda kizim, 2 yasinda oglum var. Esim iyi biri muhendis hem de abd de yasiyoruz, yeni is buldu, maasi iyi cok sukur. 8 senedir ABD deyim, 5 senedir turkiye ye gelmedim. 6 defa tasindik. Hickimsem yok. Daha once defalarca da yazdim, kimsem yok. Marka cantalar, ayakkabilar gecen gun indirime girmis, alsam nerde giyecegim ki. 8 yildir bir defa ozel bir davete, dugune falan gitmedim. yemekten 100 kilo oldum, aynalara kustum, guzel giyinmek, makyaj falan hicbirsey istemiyorum. Iki cocukla surekli park geziyoruz, o park, bu park, su park, o kadar. Ben de boyle mutsuzum. Oluyorum mutsuzluktan. Milyonlarca kez olmek istedim, sizin o cok heves ettiginiz son model, iyi arabalar var ya, iste onu surerek bos yollarda giderken bastim gaza, ha gayret vur su direge, vur su agaca kurtul acilarindan dedim kendime, birkac saniyelik cesaret dedim, ama cocuklarim geldi gozumun onune her defasinda, onlari annesiz birakmak istemedim gurbet ellerde.
herkesin yükü kendine ağır. ama aslında bir çocuğum olsa dünyalar benim olurdu. tabi siz de haklısınız. Rabbim güzel insanlar çıkarsın karşınıza. ama şu dönem hepimiz yalnızız. dünyada herkes kendi evine çekildi. ben de anneme bir şey olcak korkusundan kimseyle görüşemiyorum. yani şu ara Türkiyede olaanız da bir şey değişmeyecek. siz çocuklarınızla park park geziyorsunuz ben de annemle o mutlu olsun diye. aslında tüm dünya yalnız. çok zor herkese ama ölüm Rabbimin emri güzel çocuklarınız için ayakta durun. inşallah güzel günler gelir.
 
Ben de basedemiyorum.bosu boşuna yasiyormusum gibi ,olmeyecek ama güldürmeyecek bir işte çalışıp, başkalarına kölelik yapiyormusum gibi geliyor.olmuyor ,az para biriktiyorum hoop enflasyon yükseliyor yine elimde bişey yok.Dunyada yerim yokmuş gibi hissediyorum,elin evinde yaşamak bile ağır geliyor artik.Sonra bakıyorum ,bu kadar canlının arasında insan olduğuma o kadar üzülüyorum ki... ölmeyı o kadar istiyorum ki ,ama bunu da yapacak cesaretim yok..keşke hiç var olmasaydım diye düşünüyorum sürekli , antidepresan kullandığım dönemde daha iyiydim ,şimdi koptum gidiyorum.
Bende aynı ama ölüm çözüm değil
 
33 yasindayim. 5 yasinda kizim, 2 yasinda oglum var. Esim iyi biri muhendis hem de abd de yasiyoruz, yeni is buldu, maasi iyi cok sukur. 8 senedir ABD deyim, 5 senedir turkiye ye gelmedim. 6 defa tasindik. Hickimsem yok. Daha once defalarca da yazdim, kimsem yok. Marka cantalar, ayakkabilar gecen gun indirime girmis, alsam nerde giyecegim ki. 8 yildir bir defa ozel bir davete, dugune falan gitmedim. yemekten 100 kilo oldum, aynalara kustum, guzel giyinmek, makyaj falan hicbirsey istemiyorum. Iki cocukla surekli park geziyoruz, o park, bu park, su park, o kadar. Ben de boyle mutsuzum. Oluyorum mutsuzluktan. Milyonlarca kez olmek istedim, sizin o cok heves ettiginiz son model, iyi arabalar var ya, iste onu surerek bos yollarda giderken bastim gaza, ha gayret vur su direge, vur su agaca kurtul acilarindan dedim kendime, birkac saniyelik cesaret dedim, ama cocuklarim geldi gozumun onune her defasinda, onlari annesiz birakmak istemedim gurbet ellerde.
Şaka gibi :/ hayalimdeki hayatı yaşayan biri var ve ölmek mi istiyor. Sahiden bu mutluluk göreceliymiş yahu.. Ben sizin yerinizde olabilmek için köpek misali çalışıyorum ama siz mutsuzsunuz benim cidden bu mutluluk kavramımı gözden geçirmem gerekiyor..

Konu sahibesi lütfen kendinize acımayı bırakın ben de 2 hafta falan önce ben ölüyorum ben bitiyorum diye konu açmıştım fakat şu an hedefim için deli gibi mesai harcıyorum mutlu muyum mutsuz muyum onu kontrol etmek bile aklıma gelmiyor. Acilen kendinize meşgale bulmalısınız bence..
 
Eğer mutsuzsanız tabi. Elimde hiçbir şey yok. Ne bir eş ne bir iş. 5 kuruş param yok. Evim yok, arabam yok. Çocuğum yok. Doğru düzgün arkadaşım yok. İş arıyorum ama bulamıyorum. Bazen diyorum neden yaşıyorum. Zaman geçmiyor. Geceleri uyuyamıyorum. Günlerdir uykusuzum. Dua ediyorum ama olmuyor. Hiçbir şey olmuyor. Sanırım herşeyden umudumu kestim. Sadece ne zaman biter bu acı diyorum.

Başlığa istinaden yazıyorum. Evliyim,bir de kızım var. Ama tabi ki her insan gibi binbir çeşit problemim de var. Kendimin ve eşimin ailesiyle ilgili problemler, maddi meseleler, insan ilişkilerindeki zorluklar vs.. Mutsuzlukla nasıl baş ediyorum?

Bir kitapta okumuştum. Dünyanın insanlar için eksik yaratıldığını, herkesin hayatında bir yerlerde eksik bir şeyler kalacağını yazıyordu. Çünkü buradaki eksiklik cennetin tam ve mükemmel olmasının bir basamağı diyordu. Eksiksiz mükemmel hayatı dünyada bulamayacağımızı kabullenince daha mutlu olmaya başladım. Çok büyük beklentilere girmeyi ve başkalarında olanlara imrenmeyi bıraktım. Sağlık olsun gerisi hallolur diyorum daha çok.
Çok büyük öfkelerim var tabi, nefret ettiğim insanlar var.. onları da Allah'a havale edip hayatıma bakmayı öğrendim sanırım.
 
Herkes kendini eksik hissediyor. Kimsenin küçümsenecek derdi yok tabi ki ama gelip geçici şeyler. Enazından ailenizle probleminiz yoksa çok dert etmeyin derim. Evlenmekte çözüm değil, çocuk sahibi olmakta, işte. İçimize sinmedikten sonra yaptığımız herşey boş. Aile iç huzurunuz varsa ne mutlu. Bazen ailede, kardeşte, evlilikte, işte, çocukta yük oluyor insana. Önemli olan kendinizle probleminizin olmaması yoksa böyle böyle dert sahibi olup hasta oluruz. Bütün hastalıklar hep sinir stresten, ihtiyaçların karşılanmamasından. İnsanlarla da anlaşmak zor. Psikolojisi bozuk insanlarla uğraşmak daha da zor. Bu dönemde bu tür ruhsal sıkıntılara girmeniz çok normal zaten. Olabildiğince kötü enerjilere girmemek en doğrusu...
 
Herkes için zor bir dönem ve elbette geçici. Lütfen kendinizi üzmeyin, sağlığınız oldukça her şeye bir çözüm bulunur. Bir çok kişinin bu dönemde aynı/benzer durumlardan geçtiğini hatırlatın kendinize. Bol bol meditasyon yapmanızı öneririm :KK200:
 
Allaha isyan gibi olmuş.neden yaratın mutfağa girin temizlik yapım.sosyal medyada dolaşın hobiler bulun iskra başvuru yapin.hayat yaşmaya değer.insan isterse cokkk güzel yaşar. Sevmeye çalışın sevdirin kendinizi :KK23:
 
Okuldan mezun olduğumdan beri o mutluluğu hiç bir zaman tam yakalayamadım ben.
Mezun oldum 8 ay iş bulamadım. Bütün görüşmelerim olumsuz sonuçlanıyordu. Çok bunaldım çok ağladım. Özgüvenim yerlerde. Neyse sonra nasip oldu bir işe girdim. İlk 3 4 ay her şey çok güzel nasıl mutluyum falan. Sonra yaptığım iş çalıştığım insanlar beni çok mutsuz etmeye başladı. 6 ay geçti ama öyle böyle mutsuz değilim. Sabah işe gideceğim diye akşamları evde hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. İçim daralıyor kalbim sıkışıyor işe gideceğim diye. İşe geliyorum tuvalete girip gizli gizli ağlıyorum. Hayatımın hiç bir döneminde böyle bunaldığımı sıkıldığımı bilmem. O çok hayalini kurduğum istediğim iş kabusum oldu. Biraksam bırakamıyorum para lazım bunu zor bulmuşum bir daha nasıl bulacağım.
Neyse 3 4 ay da böyle inanılmaz bir mutsuzlukla geçti. Şimdi işe başlayalı 11 ay oldu. Hala aynı yerde çalışıyorum hala mutsuzum ama bundan 1ay kadar önce karar verdim. Ben max.5 yıl sonra burada çalışıyor olmayacağım. Kendi kendime bir şeyler yapmak gibi hayallerim var bunları gerceklestirmek için eğitim kurs vs alacağım. Ama ne olursa olsun burada ya da buna benzer başka bir düzenin içerisinde çalışıyor olmayacağım. Kendimi bu mutsuzluğa mahkum etmemek için canla başla çalışıp hayallerimi gerçekleştireceğim. Bu arada da para biriktirip yatırım yapacağım. Bu kararı verdikten sonra daha mutlu bir insan oldum. Çünkü artık bı hedefim var.
Evlendim evlenince dünyanın en mutlu insanı olurum daha ne isterim ki dedim. Öyle olmadı mutluyum çok şükür ama 1 tane yakın arkadaşım yok. Hadi bı kahve içelim diyeceğim bir Allahın kulu yok. Ve bu da beni mutsuz ediyor. Arkadaş edinemiyorum yok yani ne yapsam olmuyor. Ama kendi kendime yetmeye calışıyorum buraya falan yazıyorum işte dertleşmek için.

Çok uzun yazmışım ama ben de bu beyaz yakalı hayata alışamadım işte. Her günüm cehennem gibi geçiyor. Ve daha da kötüsü bunları paylaşabileceğim bi arkadaşım bile yok.

Demem o ki; mutluluk insanın kendi içinde. Öyle işle parayla evlilikle olmuyor. İçinizdeki mutluluğu bulun, bulmak için çaba harcayın. Malesef mutluluk öyle hiç uğraşmadan kucağımıza düşen bir olgu değil.
Herkesin kendince bir derdi var. Dışarıdan mükemmel bi hayat yaşıyor gibi görünen o insanların içinde kim bilir ne fırtınalar kopuyor bilemezsiniz.
 
Bu mutluluk konusu değil. L ladymera
Varoluşsal sancı çekiyorsunuz.
Yani hayat amacınız yok. Veya hayat amacınız gitmiş durumda.
Bundan çıkmanın yolu bir an önce kendinize bir varoluş amacı belirlemek.

Evlilik ve iş bunlara çoğunlukla kalıcı çözüm olmaz.
Mesela ınsanlara yardım etmek bir hayat amacınız olabilir. Ben sizin yerinizde olsam huzurevleri veya kimsesiz çocukların kaldığı bakım evlerinde gönüllü olarak çalışmaya başlardım. Her gün giderdim.
Diyelim huzurevleri sizi melankolik yapacak o zaman kimsesiz çocuklarla gidip ilgilenirdim. Oyun oynardım, kitap okurdum. Orada onlarla ilgilenirdim. Bu asgari varoluş amacı verir.
Ondan evkadınları bunalımda değildir çoğunlukla. Çocuk yetiştirmek bir hayat amacı verir. Sonra onlar büyür torun bakarlar. Varoluşsal kriz olmasın diye kendilerine bir meşgale bulurlar.

Sizde aynısını yapmalısınız. Sırf sizle alakalı olacak bir hayat amacı belirleyin. Evlenseniz de, dolu arkadaşınız olsa da varoluş amacı tam olmaz. Orada hayat amaciniz size bağlı değil çünkü.

Kendinize bir hayat amacı belirleyin.
Mesela ınsanlara yardım etmek.
Yaşlılara yardım etmek.
Çocuklara yardım etmek.
Huzurevleri ve kimsesiz çocukların kaldığı bakımevleri için gönüllü hizmetleri araştırın.
Bir de hayatta asıl amaç bence önce huzurlu olmak.
Mutluluk gelip geçicidir ama içsel huzura sahip olursanız hep sizinle kalır, ne olumsuzluk yaşarsanız yaşayın.
Gönüllü isleri mutlaka araştırın.

Kesinlikle tavsiye ediyorum..
 
33 yasindayim. 5 yasinda kizim, 2 yasinda oglum var. Esim iyi biri muhendis hem de abd de yasiyoruz, yeni is buldu, maasi iyi cok sukur. 8 senedir ABD deyim, 5 senedir turkiye ye gelmedim. 6 defa tasindik. Hickimsem yok. Daha once defalarca da yazdim, kimsem yok. Marka cantalar, ayakkabilar gecen gun indirime girmis, alsam nerde giyecegim ki. 8 yildir bir defa ozel bir davete, dugune falan gitmedim. yemekten 100 kilo oldum, aynalara kustum, guzel giyinmek, makyaj falan hicbirsey istemiyorum. Iki cocukla surekli park geziyoruz, o park, bu park, su park, o kadar. Ben de boyle mutsuzum. Oluyorum mutsuzluktan. Milyonlarca kez olmek istedim, sizin o cok heves ettiginiz son model, iyi arabalar var ya, iste onu surerek bos yollarda giderken bastim gaza, ha gayret vur su direge, vur su agaca kurtul acilarindan dedim kendime, birkac saniyelik cesaret dedim, ama cocuklarim geldi gozumun onune her defasinda, onlari annesiz birakmak istemedim gurbet ellerde.
Ya siz bunalıma girmissiniz 5 yıldır tr izne niye gitmediniz ki? Sizin iyi bir tatile ailenizle sevdiklerinizle bir arada olmaya ihtiyacınız var yalnızlık özlem cekiyorsunuz bu insanı cok yıpratıyor
 
Eğer mutsuzsanız tabi. Elimde hiçbir şey yok. Ne bir eş ne bir iş. 5 kuruş param yok. Evim yok, arabam yok. Çocuğum yok. Doğru düzgün arkadaşım yok. İş arıyorum ama bulamıyorum. Bazen diyorum neden yaşıyorum. Zaman geçmiyor. Geceleri uyuyamıyorum. Günlerdir uykusuzum. Dua ediyorum ama olmuyor. Hiçbir şey olmuyor. Sanırım herşeyden umudumu kestim. Sadece ne zaman biter bu acı diyorum.
Size tek bir şey söyleyeceğim: Yalnızlık ve tembellik insanı daha çok hasta ve mutsuz eder.

Tabii, "çevrenizde sürekli birileri olsun" demek istemiyorum. En azından seveceğiniz, sarılacağınız ve iki muhabbetin belini kıracağınız insanlar olsun. Yaşınızı yorumlarda öğrendim ve oluşturmak istediğiniz hayata sahip olamama hissini o kadar iyi anlıyorum ki...

Yine de şu gerçeği hatırlayın: Üstünde yaşadığımız dünya bir toz zerresi, biz de onun üzerinde önemsiz görünen canlılarız evrene göre. Kendi evrenimizde neden çiçek bahçesi yetiştirmeyelim? Dünyanın sıkıntılarını biz niye kendimize yük edelim ve yaşamımızın içini olumsuz düşüncelerle veya fuzuli beklentilerle dolduralım? Gerek yok ki. Böyle bir karamsarlık yaşadığım zaman, ondan kurtulmaya çalışmıyorum. Ağlamam gerekiyorsa ağlıyorum, mümkünse telefonları bile açmıyorum. Ama sonra yarıda bıraktığım neler varsa onları tamamlamaya çalışıyorum. Ya da denemediğim şeylere başlıyorum. Konuştuğum insanları dinliyorum, hayatlarından kendime bir pay çıkarma umuduyla. Böylece bir şeyler yapabildiğimi bir kez daha fark ediyorum. Bu da kendimi ve çevreyi sevmeyi bir kez daha öğretiyor.
 
Sağlığınız var..Bu gece arkadaşımın 34 yaşındaki abisinin pankreas kanserinden ölüşünün hikayesini dinledim...Resmen ciğerlerini kusuyormuş,kan,et kusuyormuş...Yine de hep umut ediyormuş belki yaşarım diye..Ama Allah rahmet eylesin...Evim yok,arabam yok..Bunlar boş işler..Mutluluğu bunlar mı getiriyor Allah aşkına?İşe gelince iş bulunur.İş beğenmiyorsanız tabii ki..Arkadaş edinirsiniz iş yerinden gider çıkışta bir yemek yersiniz...Anlamadım neyin derdi kederi bu..Bence şükredin.Çaresiz derdiniz yok.Allah kimseyi çaresiz bırakmasın🤲🏻
Amin 🙏
 
Bu mutluluk konusu değil. L ladymera
Varoluşsal sancı çekiyorsunuz.
Yani hayat amacınız yok. Veya hayat amacınız gitmiş durumda.
Bundan çıkmanın yolu bir an önce kendinize bir varoluş amacı belirlemek.

Evlilik ve iş bunlara çoğunlukla kalıcı çözüm olmaz.
Mesela ınsanlara yardım etmek bir hayat amacınız olabilir. Ben sizin yerinizde olsam huzurevleri veya kimsesiz çocukların kaldığı bakım evlerinde gönüllü olarak çalışmaya başlardım. Her gün giderdim.
Diyelim huzurevleri sizi melankolik yapacak o zaman kimsesiz çocuklarla gidip ilgilenirdim. Oyun oynardım, kitap okurdum. Orada onlarla ilgilenirdim. Bu asgari varoluş amacı verir.
Ondan evkadınları bunalımda değildir çoğunlukla. Çocuk yetiştirmek bir hayat amacı verir. Sonra onlar büyür torun bakarlar. Varoluşsal kriz olmasın diye kendilerine bir meşgale bulurlar.

Sizde aynısını yapmalısınız. Sırf sizle alakalı olacak bir hayat amacı belirleyin. Evlenseniz de, dolu arkadaşınız olsa da varoluş amacı tam olmaz. Orada hayat amaciniz size bağlı değil çünkü.

Kendinize bir hayat amacı belirleyin.
Mesela ınsanlara yardım etmek.
Yaşlılara yardım etmek.
Çocuklara yardım etmek.
Huzurevleri ve kimsesiz çocukların kaldığı bakımevleri için gönüllü hizmetleri araştırın.
Bir de hayatta asıl amaç bence önce huzurlu olmak.
Mutluluk gelip geçicidir ama içsel huzura sahip olursanız hep sizinle kalır, ne olumsuzluk yaşarsanız yaşayın.
Gönüllü isleri mutlaka araştırın.

Kesinlikle tavsiye ediyorum..
Çok güzel bir yorum. Teşekkür ederim.
 
  • Muhteşem
Reactions: 000
Mutlu olmak çoğunlukla bizim elimizde aslında.. Nasıl mutlu olacağımızı ya da olmayacağımızı kendimiz belirliyoruz. Mutluluğu bir eşyaya, bir şeye veyahut bir kişiye odaklayarak kendi kendimizi mutsuz ediyoruz. Oysa ki döngü her zaman aynı. Bir şeyi çok istiyoruz, sonra ona ulaşıyoruz, sonra bir kenara bırakıyoruz, sonra mutlu olmak için bu sefer başka bir şeyi istiyoruz. Bu kısır döngü devamında da mutsuzluğu getiriyor işte.. Oysa ki ben eminim mutlu olmak için bir sürü sebebiniz vardır. Olumsuza odaklanmak yerine olumlu olana odaklanabilsek aslında hiçbir problem kalmayacak. Sanırım her şey mutlu olmayı “kafada istemek” ten geçiyor..
 
Back
X