- 26 Şubat 2015
- 5
- 0
- 36
- 38
- Konu Sahibi Rosa Parks
- #1
Sadece yargılamadan yardımcı olmak isteyen arkadaşlara ihtiyacım var.
6 aydır çok hızlı başlayan, dolu dizgin devam eden bir ilişkinin içerisindeyim. birbirimizin sevgisinden en ufak bir şüphemiz yok ve kopamıyoruz da ama sıkıntılar var. en ufak sözden olmayacak anlamlar çıkartıp surat asmaları veya sinirlenip hiç söylememesi gereken şeyler söylemeleri, bir an aşkından deliye dönmüş gözlerimin içine bakarken bir an sonra hiç aklıma gelmeyecek bir sebeple bana sırtını dönmeleri. bunların hepsinin psikolojik sebepleri var biliyorum, psikoloğa gitmesi için teşvik ettim, kendisi de hevesli, gidiyor.. ama dün öyle bir şey yaşadık ki, bilmiyorum artık birbirimize eskisi gibi bakar, öyle dokunabilir miyiz. Hayatımda ilk defa sevdiğim adamdan küfür yedim, hayatımda ilk defa sevdiğim adama vurdum, ilk defa şiddetle tanıştım.
Yine olmayacak küçücük bir şeye takılıp yüzünü astı, ne oldu dedim, bir cevap verdi. genelde alttan alırım, öpe koklaya durumunu toparlamaya çalışırım ama bu kez tolere edemedim. dedim ki bak sabahtan beri güle oynaya zaman geçiriyoruz, ne kadar mutluyuz, böyle mahvetme. tersledi, sesimi yükselttim. "sus" dedi, "senin çeneni çekmek zorunda değilim", "ben de senin suratını çekmek zorunda değilim" dedim, "*iktir git o zaman" dedi, "terbiyesizleşiyorsun" dedim, "*iktir git" dedi, çok ağırıma gitti böylesine aşık bir adamın gözümün içine baka baka bana böyle küfür etmesi, elimi kaldırdım, "vur hadi" dedi bağırarak. vurdum. Ardından öyle ani, hızlı ve şiddetli bir tokat yedim ki. Bir süre öylece kaldım hiçbir şey söyleyemeden, titredim sadece. Bir de bana vurduktan sonra bi küfür daha salladı. Zar zor kapıyı işaret ettim, “git” dedim, “sen git” dedi, “git bu evden” dedim, “sigaram bitsin giderim” dedi, “şimdi git” dedim, kalktı giyindi toparlandı ama gidecekken kapıda tuttum içeri çektim. Onu bırakmamı gitmek istediğini söyledi, izin vermedim, veremezdim o şekilde gitmemeliydi. Hüngür hüngür ağlıyorduk ikimiz de bu esnada. Uzaklaşmamı, ona dokunmamamı, artık beni istemediğini söyledi. Uzaklaşmayınca kollarımdan tutup savurdu ve yere düştüm. Kalktım oturdum, bir çeşit şoktu bu sanırım. Gitmedi o da. Ağladı. Sen böyle yapmazdın dedi, artık beni sevmiyorsun dedi, sen bütün büyüyü bozdun dedi, biz birbirimize vurduk artık bundan sonrası çok daha kötü olacak yaşadım biliyorum dedi. Sarıldım, sakinleştirmeye çalıştım, içtik içtik içtik ve ağladık saatlerce.
Sonra gel dedi yatalım, durduramadım bir türlü hıçkırıklarımı, yattık sarıldı, “geçti” dedi “buradayım, tamam, geçti…” ama geçmedi. Biliyoruz ikimiz de geçmedi. Geçecek mi sizce? Ne yapacağım şimdi? Aşk böyle bir şey mi? Bu kadar acı verir mi, yıkar kırar döker mi gerçekten?
6 aydır çok hızlı başlayan, dolu dizgin devam eden bir ilişkinin içerisindeyim. birbirimizin sevgisinden en ufak bir şüphemiz yok ve kopamıyoruz da ama sıkıntılar var. en ufak sözden olmayacak anlamlar çıkartıp surat asmaları veya sinirlenip hiç söylememesi gereken şeyler söylemeleri, bir an aşkından deliye dönmüş gözlerimin içine bakarken bir an sonra hiç aklıma gelmeyecek bir sebeple bana sırtını dönmeleri. bunların hepsinin psikolojik sebepleri var biliyorum, psikoloğa gitmesi için teşvik ettim, kendisi de hevesli, gidiyor.. ama dün öyle bir şey yaşadık ki, bilmiyorum artık birbirimize eskisi gibi bakar, öyle dokunabilir miyiz. Hayatımda ilk defa sevdiğim adamdan küfür yedim, hayatımda ilk defa sevdiğim adama vurdum, ilk defa şiddetle tanıştım.
Yine olmayacak küçücük bir şeye takılıp yüzünü astı, ne oldu dedim, bir cevap verdi. genelde alttan alırım, öpe koklaya durumunu toparlamaya çalışırım ama bu kez tolere edemedim. dedim ki bak sabahtan beri güle oynaya zaman geçiriyoruz, ne kadar mutluyuz, böyle mahvetme. tersledi, sesimi yükselttim. "sus" dedi, "senin çeneni çekmek zorunda değilim", "ben de senin suratını çekmek zorunda değilim" dedim, "*iktir git o zaman" dedi, "terbiyesizleşiyorsun" dedim, "*iktir git" dedi, çok ağırıma gitti böylesine aşık bir adamın gözümün içine baka baka bana böyle küfür etmesi, elimi kaldırdım, "vur hadi" dedi bağırarak. vurdum. Ardından öyle ani, hızlı ve şiddetli bir tokat yedim ki. Bir süre öylece kaldım hiçbir şey söyleyemeden, titredim sadece. Bir de bana vurduktan sonra bi küfür daha salladı. Zar zor kapıyı işaret ettim, “git” dedim, “sen git” dedi, “git bu evden” dedim, “sigaram bitsin giderim” dedi, “şimdi git” dedim, kalktı giyindi toparlandı ama gidecekken kapıda tuttum içeri çektim. Onu bırakmamı gitmek istediğini söyledi, izin vermedim, veremezdim o şekilde gitmemeliydi. Hüngür hüngür ağlıyorduk ikimiz de bu esnada. Uzaklaşmamı, ona dokunmamamı, artık beni istemediğini söyledi. Uzaklaşmayınca kollarımdan tutup savurdu ve yere düştüm. Kalktım oturdum, bir çeşit şoktu bu sanırım. Gitmedi o da. Ağladı. Sen böyle yapmazdın dedi, artık beni sevmiyorsun dedi, sen bütün büyüyü bozdun dedi, biz birbirimize vurduk artık bundan sonrası çok daha kötü olacak yaşadım biliyorum dedi. Sarıldım, sakinleştirmeye çalıştım, içtik içtik içtik ve ağladık saatlerce.
Sonra gel dedi yatalım, durduramadım bir türlü hıçkırıklarımı, yattık sarıldı, “geçti” dedi “buradayım, tamam, geçti…” ama geçmedi. Biliyoruz ikimiz de geçmedi. Geçecek mi sizce? Ne yapacağım şimdi? Aşk böyle bir şey mi? Bu kadar acı verir mi, yıkar kırar döker mi gerçekten?