- Konu Sahibi lou salome
-
- #101
Bizim annemin amcasının eşi olan büyük yengemiz de öyleydi. Onun kadar düzenli yaşayan, sağlıklı beslenen biri yoktu. Sporunu bile yapardı, Ay gibi cildi vardı. Onu da kanserden kaybettik Allah rahmet eylesin. Çok iyi bir insandı çok hassastı. Yeme içme de bir yere kadar işte psikoloji de çok önemli bağışıklık için. İnsan biraz üzüntülü dönem geçirsin hemen gribe yakalanıyor mesela. Beden sağlığı kadar mental sağlığımız da çok önemli. Onun dışında artık organik bir şey kalmadı zaten bütün tohumlar dışardan geliyor nereye kadar kaçabiliriz.. Allah herkese sağlık sıhhat versin hakkaten, özellikle bu zamanlar.
Ben belki piliçtir diye düşünmüştüm üzülmüştüm hatta. Bir de kilosu 50 liraydı. Çok da merak etmiştim organik tavuk etini. Ben pek kırmızı et sevmem tavuk yiyorum genelde. Dediğiniz gibi etli organik bir tavuğa denk gelirsem denemek istiyorum tekrar.Soyle söylemek istiyorum o zaman .
O aldığınız tavuk
Kart yaşı geçmiş öncesinde yumurtasından faydalanilmis yaşlanınca kesilmis...bı yumurta tavuğu olmalı .
Et tavukları etli etli olur ve büyür büyümez satilirlar yaslandirilmazlar. Ve gerçekten 2 - 2 saat 50 dakikaya piserler
en ufak yiyeceğin bile zararı düşünülüyor ama ölümcül corona umursanmıyor evde topluca buluşulup yemek yeniyorr.bu ne perhiz bu ne lahana turşusuuuherkes 1 defa eğlensin diye aylardır saçma sapan kısıtlamalarla (bu toplanmalar yüzünden etkisiz olan) normal hayatımın sadece %20'sini yaşayabiliyorum. tebrik ederim siz ve arkadaşlarınızı katkılarınızdan dolayı. tabii ki herkes bir defalık kalabalık toplansın 80 milyonluk ülkede. biz hobi olarak evde takılırız.
Ben size bizimkilerin resmini atayım.Ben belki piliçtir diye düşünmüştüm üzülmüştüm hatta. Bir de kilosu 50 liraydı. Çok da merak etmiştim organik tavuk etini. Ben pek kırmızı et sevmem tavuk yiyorum genelde. Dediğiniz gibi etli organik bir tavuğa denk gelirsem denemek istiyorum tekrar.
Canım tavuk çekti hemde organikBen size bizimkilerin resmini atayım.
Tabi burda satış yapiyorum gibi görünsün istemem
-etli olurlar böyle gorunurler ' et tavuklari'
Hani alırken dikkat edin ...
diye resmini atacağım size
Afedersiniz , düşünemedimCanım tavuk çekti hemde organik
Teşekkür ederim, cok tatlısınızBen size bizimkilerin resmini atayım.
Tabi burda satış yapiyorum gibi görünsün istemem
-etli olurlar böyle gorunurler ' et tavuklari'
Hani alırken dikkat edin ...
diye resmini atacağım size
Yo benim iştah açık zatenAfedersiniz , düşünemedim
Bende şuan resmini çekmek için çıkarınca canım cekiverdi.Yo benim iştah açık zaten
Sonuna kadar katılıyorum çok güzel anlatmıssınız. Pirinç demişken bir ara annem söylemişti ne kadar doğru bilemem, Çinden gelen yapay pirinçler varmış doğal olmayan. Bir keresinde markasına dikkat etmeden aldığım bir pirinç hiç pirinç gibi olmamıştı ne su çekiyor ne pişiyor. Annemin dediği doğru mu acaba diye tedirgin olup atmıştım pirinci. Belki o haberleri duyduysa o yüzden market pirincine tepkili olabilir.şu organik takıntılı anneyle bir araya gelmeyi çok isterdim, söyleyecek o kadar çok şeyim var ki.
Böyle saçma titizlik uyguluyorsan bu işin sürdürülebilirliğini de düşüneceksin. Şimdi koruduğunu sandığın çocuğunun, ölene kadar ondan sakındığın şeyleri yememesini de sağlayabilecek misin? Ve konu sahibi, sizler nasıl arkadaşlarsınız ki, biriniz de çıkıp olayı güzelce izah edip çocuğa yapılan zulmü engellemeye çalışmadı? Hadi o anne inandığını yapıyor, iyi anne olmaya çalışıyor, siz ona izah edemediniz mi? Terbiyeli çorbadaki yoğurt miktarı tüm çorbanın en fazla %10'u ve kaldı ki hazır yoğurdun içinde en fazla nen tutucu, maltodekstrin, belki jelatin, belki bazı enzimler olabilir. Bu maddelerin hepsi dışarıda yediğiniz hamburger dahil et ürünlerinde de var (istisnalar hariç). Konservelerde koruyucu madde vardır ancak bu maddeler ekmek dahil her gün yediğimiz pek çok gıdada da var. Organik tavuk meselesi de tartışmalı, organik diye pazarlanan tavukların yedikleri yem organik mi (daha geçen gün kasap söyledi, organik tavuk diye birşey yok, yemler hormonlu, sadece yakın tanıdığınız köyde vs yaşayan kişiler varsa, onların tavukları doğaldır ama köylüler de yavaş yavaş hazır yem kullanmaya başladı, bulmak çok çok zor dedi) Yani bu anne çocuğuna asla dışarıda birşey yedirmeyecek mi? Çocuk okula başladığında arkadaşları yerken bakacak mı? Manavdan aldığı sebzelerde hormonlar, tropik meyvelerde koruyucu, çerezlerde nem tutucu ve koruyucu yok mu?
Özetle, kendisi üretmiyorsa böyle bir titizlik saçma. Yapacağı şey kötünün iyisini bulmak. Yine organik etiketli ürünler alsın ama onların da tamamen organik olmayabileceğini bilsin.
Ben de ev yoğurdu, ev ürünleri ile oğlumu büyütüyorum ama arada gözü dışarıda kalmasın diye çikolata da yiyor. Kuzenleri yerken bakacak mıydı? Bir araya geldiklerinde ona da verdim. Günlük organik süt alıyoruz. Baldo pirinç kısmında sesli gülebilirdiniz mesela. açıktan satılan pirinçlere neden bu kadar güveniyormuş acaba? O beğenmediği paketli pirinçlerin ne kadar çok kontrolden geçtiğini biriniz syleyemez miydi, asıl açık pirinç yedirmem şahsen. Hiçbir kontrolden geçmeden satılıyor, içine kürek falan atıyorlar, yıkanıyor pişiyor tamam temizleniyor da, ne alaka yani? Marketlerdeki pirinçlerin son kullanma tarihi var, açık pirinçlerde pirinç eski mi yeni mi belli değil. Bunlar aklıma ilk gelenler.
şu organik takıntılı anneyle bir araya gelmeyi çok isterdim, söyleyecek o kadar çok şeyim var ki.
Böyle saçma titizlik uyguluyorsan bu işin sürdürülebilirliğini de düşüneceksin. Şimdi koruduğunu sandığın çocuğunun, ölene kadar ondan sakındığın şeyleri yememesini de sağlayabilecek misin? Ve konu sahibi, sizler nasıl arkadaşlarsınız ki, biriniz de çıkıp olayı güzelce izah edip çocuğa yapılan zulmü engellemeye çalışmadı? Hadi o anne inandığını yapıyor, iyi anne olmaya çalışıyor, siz ona izah edemediniz mi? Terbiyeli çorbadaki yoğurt miktarı tüm çorbanın en fazla %10'u ve kaldı ki hazır yoğurdun içinde en fazla nen tutucu, maltodekstrin, belki jelatin, belki bazı enzimler olabilir. Bu maddelerin hepsi dışarıda yediğiniz hamburger dahil et ürünlerinde de var (istisnalar hariç). Konservelerde koruyucu madde vardır ancak bu maddeler ekmek dahil her gün yediğimiz pek çok gıdada da var. Organik tavuk meselesi de tartışmalı, organik diye pazarlanan tavukların yedikleri yem organik mi (daha geçen gün kasap söyledi, organik tavuk diye birşey yok, yemler hormonlu, sadece yakın tanıdığınız köyde vs yaşayan kişiler varsa, onların tavukları doğaldır ama köylüler de yavaş yavaş hazır yem kullanmaya başladı, bulmak çok çok zor dedi) Yani bu anne çocuğuna asla dışarıda birşey yedirmeyecek mi? Çocuk okula başladığında arkadaşları yerken bakacak mı? Manavdan aldığı sebzelerde hormonlar, tropik meyvelerde koruyucu, çerezlerde nem tutucu ve koruyucu yok mu?
Özetle, kendisi üretmiyorsa böyle bir titizlik saçma. Yapacağı şey kötünün iyisini bulmak. Yine organik etiketli ürünler alsın ama onların da tamamen organik olmayabileceğini bilsin.
Ben de ev yoğurdu, ev ürünleri ile oğlumu büyütüyorum ama arada gözü dışarıda kalmasın diye çikolata da yiyor. Kuzenleri yerken bakacak mıydı? Bir araya geldiklerinde ona da verdim. Günlük organik süt alıyoruz. Baldo pirinç kısmında sesli gülebilirdiniz mesela. açıktan satılan pirinçlere neden bu kadar güveniyormuş acaba? O beğenmediği paketli pirinçlerin ne kadar çok kontrolden geçtiğini biriniz syleyemez miydi, asıl açık pirinç yedirmem şahsen. Hiçbir kontrolden geçmeden satılıyor, içine kürek falan atıyorlar, yıkanıyor pişiyor tamam temizleniyor da, ne alaka yani? Marketlerdeki pirinçlerin son kullanma tarihi var, açık pirinçlerde pirinç eski mi yeni mi belli değil. Bunlar aklıma ilk gelenler.
Pişince fotoğrafını at nolurBende şuan resmini çekmek için çıkarınca canım cekiverdi.
hemen kolları sıvadım koydum ocağa
Cok sacmalamis .Ama misafir iste .Her yerde var oyle bir cikinti .Bir kaç yıllık arkadaş olan bir grup kadınız. Bu grupta iki tane kızkardeş var. Bunlardan birinin de dört yaşında bir oğlu.
Geçenlerde kızlardan biri bizi yemeğe davet etti. İçimizde maddi açıdan en dezavantajlı olan o. Eli çok lezzetlidir. Maddi imkanı elverdiğince elinden geleni yapar.
Ben biraz erken gittim yardım etmek için. Unuttuğu bir iki malzeme varmış, giderken onları da götürdüm. Yemekleri yaptık. Sofrayı kurduk. Diğer kızlar geldi. Erkek Çocuğu olan, çocuğunu da getirdi. Ki biz getireceğini biliyorduk.
Terbiyeli bir çorba yapmıştı arkadaşım. Fırında bezelyeli tavuk. Pilav. Ben de süt helvası yaptım, fırında. Tam sofraya otururken fırına attım ki yemek sonrası çayla sıcak sıcak yiyelim.
Sofrada, erkek çocuğu olan arkadaşımız baktı baktı ve dedi ki, bu çorbanın terbiyesini nasıl bir yoğurtla yaptınız, hazır mı. Ev sahibi arkadaşım evet dedi, bir kaşık pınar yoğurt var içinde yani. Çocuğuna içirmedi. Bezelyeli tavuğun bezelyesi konserve diye çocuğa yedirmedi. Pilavın pirinci marketten alınan baldo pirinç diye yedirmedi, buranın açık yerel pirincinden olmalıymış. Haa biraz salata yedirdi çocuğa, onu unutmuşum.
En son süt helvasını fırına, hazır fırın kabında atmışız diye kendi bayıla bayıla yedi ama çocuğa yedirmedi yine. Çocuk ağlayınca bir lokma verdi. Çocuk da muhallebi gibi bir şey olduğunu görünce daha çok yemek istedi daha çok ağladı. Zaten aç. Suratlar asık, bütün tadımız kaçtı. Bir de ev sahibine akıl veriyor, ben şunu şurdan alıyorum, bunu burdan alıyorum diye. Herkes 7-8 yıldır birbirini tanıyor bu ortamda.
En son bu çocuğun teyzesi olan arkadaşımıza dedim ki, bir dahaki sefere çocuğun o aşırı organik yemeklerini bir kaba koyup yanında getirsin bari. Hem çocuğa eziyet olmaz, ağlayıp durdu çocuk annesi de biz de yerken, hem ev sahibine ayıp olmaz.
Haa çocuğun eline telefon veriyor bu arada annesi. Bir kaşık hazır yoğurda takıyor ama çocuk radyasyonla içiçe sürekli.
Biraz kabalığa varmıyor bu aşırı sağlıklı beslenme saplantısı. Annelik yarıştırılıyor resmen.
Siz çocuğa bir şey yedirmek zorunda değilsiniz ki. Sevin ilgi gösterin, hediyenizi giyim oyuncak türünden alın. Benim on aylık kızıma amcası oturtmuş önüne bir paket cips. Neden yaptın manyak mısın diyorum e ama yazık bakıyordu diyor. Olacak iş mi ?Kimseiçiremez ayrı bşey çock görüyor diye kmseye içirtmemek ayrı bşey çock ne ycek kararını anne verir ama misafrlktede ağlyor diye herkesi engellemek nedir benm yengem çok uç boyutta yaşadı ilk anneliğini çocuğa ne alacağımızı ne yedireceğimizi bilemezdik taaaki 2. Ciyi yapana kdar
Pirinç ve açık gıda kısmında size katılıyorum.şu organik takıntılı anneyle bir araya gelmeyi çok isterdim, söyleyecek o kadar çok şeyim var ki.
Böyle saçma titizlik uyguluyorsan bu işin sürdürülebilirliğini de düşüneceksin. Şimdi koruduğunu sandığın çocuğunun, ölene kadar ondan sakındığın şeyleri yememesini de sağlayabilecek misin? Ve konu sahibi, sizler nasıl arkadaşlarsınız ki, biriniz de çıkıp olayı güzelce izah edip çocuğa yapılan zulmü engellemeye çalışmadı? Hadi o anne inandığını yapıyor, iyi anne olmaya çalışıyor, siz ona izah edemediniz mi? Terbiyeli çorbadaki yoğurt miktarı tüm çorbanın en fazla %10'u ve kaldı ki hazır yoğurdun içinde en fazla nen tutucu, maltodekstrin, belki jelatin, belki bazı enzimler olabilir. Bu maddelerin hepsi dışarıda yediğiniz hamburger dahil et ürünlerinde de var (istisnalar hariç). Konservelerde koruyucu madde vardır ancak bu maddeler ekmek dahil her gün yediğimiz pek çok gıdada da var. Organik tavuk meselesi de tartışmalı, organik diye pazarlanan tavukların yedikleri yem organik mi (daha geçen gün kasap söyledi, organik tavuk diye birşey yok, yemler hormonlu, sadece yakın tanıdığınız köyde vs yaşayan kişiler varsa, onların tavukları doğaldır ama köylüler de yavaş yavaş hazır yem kullanmaya başladı, bulmak çok çok zor dedi) Yani bu anne çocuğuna asla dışarıda birşey yedirmeyecek mi? Çocuk okula başladığında arkadaşları yerken bakacak mı? Manavdan aldığı sebzelerde hormonlar, tropik meyvelerde koruyucu, çerezlerde nem tutucu ve koruyucu yok mu?
Özetle, kendisi üretmiyorsa böyle bir titizlik saçma. Yapacağı şey kötünün iyisini bulmak. Yine organik etiketli ürünler alsın ama onların da tamamen organik olmayabileceğini bilsin.
Ben de ev yoğurdu, ev ürünleri ile oğlumu büyütüyorum ama arada gözü dışarıda kalmasın diye çikolata da yiyor. Kuzenleri yerken bakacak mıydı? Bir araya geldiklerinde ona da verdim. Günlük organik süt alıyoruz. Baldo pirinç kısmında sesli gülebilirdiniz mesela. açıktan satılan pirinçlere neden bu kadar güveniyormuş acaba? O beğenmediği paketli pirinçlerin ne kadar çok kontrolden geçtiğini biriniz syleyemez miydi, asıl açık pirinç yedirmem şahsen. Hiçbir kontrolden geçmeden satılıyor, içine kürek falan atıyorlar, yıkanıyor pişiyor tamam temizleniyor da, ne alaka yani? Marketlerdeki pirinçlerin son kullanma tarihi var, açık pirinçlerde pirinç eski mi yeni mi belli değil. Bunlar aklıma ilk gelenler.
Aslında değil.
Çünkü damak tadı yatkınlığı oluyor.
Benim oğlan iki yaşa kadar şeker çikolata bilmedi. Şu an dört yaş, kola tadını hala bilmez. Biz de içmiyoruz genelde görmesin diye.
Ve geçen parkta saçma bir park teyzesi topitop verdi ben alıp atmayı planlarken oğlum, onlar diş çürütür, çok zararlı ben yemem dedi. Bir kere öyle aşırı şekerli bir şey yedi sevmedi. Mesela doğumgünlerinde cips varsa asla yemez, mısır patlağını tercih eder. Tuzsuz mısıra alışınca diğerleri aşırı tuzlu geliyor. Yani aslında küçük yaşta damak tadı oluşurken anneye saygı duysa nineler amcalar halalar her şey daha güzel olacak
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?