statü farkı?

Neden şaşırdınız Banka özeldi. Bankanın bir etkinlikte tanıştıklarını duyduk o müfettişten. Aşık olmuşlar evlenmişler. Adam ve eşi gençti yaş farkı da yoktu.
Yani bu tür pozisyonlar evlilik yürütemeyecek kadar farklı değil ki. Hani adam veya kadın vizyoner bir akademisyendir öteki asgari ücretli işçidir ve gelişmeye niyeti yoktur anlarım, ki ben de büyük sosyoekonomik farklılıkları normal karşılamam. Ama bankalarda gişeden de yükselir başka pozisyona geçer veya olduğu yerde de mutluysa kalabilir. Aynı işletmenin çalışanları işte o kadar da farklı dünya insanı değiller ki.
 
Erkekler statüye bakmaz. Onlar için en önemli şey cilvedir. Başları dönsün yeter

Eşim hep der ki “söylediklerimi anlamayan, dinelediklerimi dinlemeyen, izlediklerimi ve okuduklarımı bilmeyen bir insanla sevgili, eş olamayı geç, arkadaş bile olamam”. Cilve işve ancak yatağa götürür, mutlu bir evliliğe değil.
 
Geçmişten bir bağ yoksa statü denkliğinin önemli olduğunu düşünüyorum. Eğer geçmişten, yani daha ünv ya da lise döneminden beri devam eden bir beraberlikse daha çabuk tölare edilebilir. Eğer bir hemşire doktor avına çıkmışsa zaten o beraberlikte başta sevgi eksikliği olacağından sonrasında da statü farkından çatırdamalar olur. Sonradan görücü usulü ya da rastalntı sonucu oluşan beraberlikte statü farkı varsa da zaman içinde kendini belli etmeye başlar. Davranışta, konuşmada, kültürde vs. Arada gerçek sevgi varsa göze batmaz ama bir eksiklik varsa bir taraf alınganlık edebilir ayak uuduramayabilir, kendini aşağıda hissedebilir ...
 
Statü farkı aska engel olmaz ama evlilik hayatinda bir süre sonra sorunlar baş gösterebilir.
Bu farktan kastım da genellikle eğitimden kaynaklanan farklar. Mesela akademisyen bir kadın ile ortaokul terk bir erkek gibi. Illaki bir süre sonra sosyo ekonomik sebeplerden ötürü çatışmalar başlar, aksini iddia eden tecrubesizdir,net.
Aşk her seyi kaldırır'cılarla polemiğe girmeyeceğim lütfen yazmasınlar.
 
Sizinki ve benimki istisna o zaman çevremde bu manada şaşırtıcı evlilikler duydum şimdi yazsam aaa aşağılıyorsun falan deyip topa tutarlar
 
Sizinki ve benimki istisna o zaman çevremde bu manada şaşırtıcı evlilikler duydum şimdi yazsam aaa aşağılıyorsun falan deyip topa tutarlar

Kendi seviyelerinde bilgi, birikim ve kültür düzeyine sahip kadınlara ayak uyduramayan ya da kadını ezebilmek için alt seviyede birileriyle takılan insanlar tabi ki var. Onları denklemin dışında tutuyoruz.
 
Kendi seviyelerinde bilgi, birikim ve kültür düzeyine sahip kadınlara ayak uyduramayan ya da kadını ezebilmek için alt seviyede birileriyle takılan insanlar tabi ki var. Onları denklemin dışında tutuyoruz.
Yok aslında olay o değil. Hanımları o erkeklerin evinde söz sahibi tamamen. Yolculuklar, eve alınacak eşyalar, yapılacak harcamalar falan kadınların yönetiminde. Fabrikada üretim müdürü, ilkokul mezunu hanımı habgi gün isterse o gün gider memlekete. “Sen zaten evdesin, arabayı da kullanmayacaksın, benzin parasını cebime koyduğun yok, bırak da ben karar vereyim bunlara” demez. Adamlara evi çekip çevirmek ve cinsel ihtiyaçları karşılamak için hatun lazım. Sanırım anlasabildim. Entelwktüel seviye ihtiyaç kategorisine girmiyor
 

Ama üretim müdürünün sosyokültürel seviyesini bilmiyoruz. Müdür olmak kültürlü olmak demek değil ki. Üniversite bitirmek de öyle. Ne doktorlar mühendisler var benim beş dakika sohbet edemediğim, bırakın statüsü ya da kazancı için evlenmeyi. O yüzden dedim ya statüden çok kültürel sosyal denklik önemli. O üretim müdürü demek ki ilkokul mezunu bir kadınla sosyokültürel olarak denkmiş.
 
Evet aynen öyle. Aynı yerleşim yerinde yetişmiş iki insan. İşte erkekler için statü dediğimiz şey ihtiyaçlar ve sosyal denklikten ibaret. Adamın elbette konuşacağı konular var sonuçta bir görmüş geçirmişliği var ve dışarıda meslek icra ediyor bir fabrika insanı yönetip yukarıya hesap veriyor. Çalıştığı yerdeki ortam, üretim, makineler, vardiyadaki sorunlar... bir mühendisle bunları rahatlıkla konuşabilir. Ama evdeki hanımla konuşma gereği duymuyor. Kendisi üst sosyokültürel statüye yükselmiş durumda bilgi birikim ve muhatap olduğu insanlar açısından ama Evdeki beklenti farklı. Aynı şekilde istanbuldan antalyaya tayin olmuş orman mühendisi ofisteki çaycı hanımla evleniyor. Oradaki hemşireyle evlense üniversite hayatını konuşacak en basitinden ama buna gerek duymuyor.
 
Son düzenleme:
Ne olursa olsun davul bıle dengı dengıne demıs atalrımız bende ne benden asaga ne de cok yuskek bırıyle olmak ıstemem
 

O da değil aslında bahsettiğim şey. Sosyal olarak konuşmak, sohbet etmek kastım. Ne bileyim tarantinonun son filminden bahsedicem boş boş bakacak, muse konserinden konuşucam o ne diyecek, klasik edebiyattan bahsedecem ben kitap okumam cevabı gelecek falan. Sosyokültürel denklik budur. Statü, gelir, yetişilen yer falan mesele değil bence. Ama bunları konuşamayacağım, birlikte konsere gidemeyeceğim, eğlenemeyeceğim arkadaş ortamıma sokamayacağım adam isterse cumhurbaşkanı olup 87 bin maaş alsın gözüm görmez.
 
İşte o senin ve eşinin takdiri. Birçok erkek gerek duymuyor işte evde filmden konuşup değerlendirme yapmaya. Sohbet etmeyen kocalarla dolu evler
 
Ve mutsuz insanlarla. O yüzden sosyokültürel denklik önemlidir.
Birçok Kadın için birçok şey önemli, birçok erkek için sadece birkaç kriter sözkonusu. Sosyokültürel denklik kimseyi birbirinin aynısı yapmaya yetmez.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…