Kardeşim olmasaydı, eksik olurdum diyerek konuya gireyim.
Bu konuyu ben de çok düşünüyorum; kalabalık aileleri çok severim, imrenirim. Oğlum doğmadan önce, "En az 3 çocuk yaparım, hep beraber kudururuz, evde kızlar-oğlanlar çetesi kurarız ahahaha" derdim.
Nitekim 9 yaşına kadar tek çocuk olarak büyüdüm, annemler ikinciyi düşünmüyorlarmış. Ama kardeş konusunu takıntı gibi "Niye kardeşim yok?" diye ısrarla sorup "Benim de kardeşim olsun." diye mızıldadıkça, annemler ikinci çocuk fikrini sorgulamışlar. Ve kardeşim oldu 9 yaş farkla, iyi ki de oldu. Onsuz bir hayat düşünemiyorum. Oğlumun teyzesi var, benim kız kardeşim, annemin sağ kolu, kızlar çetesi...
İlave edeyim: Eşim tek çocuk.
Lafı nereye getireceğim toparlamaya çalışıyorum kafamda, düzgün anlatmak için;
Oğlum olduktan sonra çok zor bir alışma süreci yaşadım, hatta çoğu kez şunu söylemişimdir "Annelik bana göre değilmiş" ve benim kalabalık aile hayallerim kendiliğinden çöktü. Yani değil 3. çocuk, 2.yi bile düşünemiyorum şu an. Gerçi oğlan henüz küçük, yeni 1 yaşını doldurdu ama hamilelik artı bu bir sene, benden sanki 10 seneyi aldı götürdü. Çocuk, emek isteyen bir şey biliyorsunuz; herkes doğurur, herkes büyütür de nasıl büyütür, burada başlıyor işte mesele. Kimi çocuğu çocuğa emanet eder, karnı ne kadar tok, üşür mü terler mi sallamaz, gece bebek açlıktan ağlar soğuk mamayı dayar geçer, bilmem kaç haftada bir yıkar, çişli bezle gün bitirir, sevgi-ilgi yetersiz, tv 7-24 açık çocuk önünde, okula gönderir öğretmeni çocuğun anasını babasını yılda bir kez anca görür, Allah'a emanet öyle saldım çayıra mevlam kayıra büyütür gider. Öyleleri patır patır doğuruyor işte bir de üzerine "Aaa bi daha yap kız ne zorluğu var?" diyor.
Benim için zor... Sürekli takipte kalmak, sigarayı anıra anıra bıraktığım koca 2 sene, ilgilenmek, uykusu-yemesi düzenli olsun diye kendini paralamak, bir gün kakasını yapamasa onla beraber kabız olmak, bir şey yemek istemediği gün senin de bir şey yemek istememen vs vs... Psikolojik olarak acayip bir süreç. Hele doğum ve sonrası vücudumun o sancılı ve berbat dönemleri ile birleşince... Uykusuzluk, yıkanmaya bile vaktinin olmadığı zamanlar, kahve içmek için bir an oturduğunda tekrar başlayan ağlama sesi... Bir kez daha yapabilir miyim?? Kim için?? Oğlum için, o yalnız kalmasın diye...
Bencillik olarak yorumlamıyorum bunu, aslında bu ikinci çocuğu düşünmeyen vicdanlı ve ilgili bir anne için büyük fedakarlık, cesaret ve psikolojik kumar. İkinci çocuk için doğru ailede bir hayat-varlık şansı, ilk çocuk için ömürlük yoldaş, gelecek nesil için dayı,teyze,amca, hala... Aile demek...
Oğlumun bizden ve ömürde yarıyı geçmiş dede ve ninelerinden başka, sadece bir tane teyzesi var şu hayatta.
Dayısı yok, ikinci bir teyzesi yok, amcası yok, halası yok...
Ailem tek çocukta ısrar etseydi, teyzesi de olmayacaktı.
Onu tek çocuk bırakmalı mıyım şimdi?
Ben kardeşimsiz eksik olurmuşum derken hem de?
Ancak ben bu psikolojik kumardan layığıyla çıkabilir miyim ikinci kez, işte bu kısmı netleştirmek mesele.