2.300 ile gecinen var mi evli olup?


Markalar kendini nasil tanimliyor onu tartismiyorum. Luks "asiri, fazla harcama, gosteris" demektir kelime olarak. Bu yuzden markalardan bagimsiz paranla devamli ve rahat alabildigin seyler luks bile olsa senin luks standartin olmustur. Marka yine luks bir markadir o ayri.

Eline 2.300 gecen kadincagiza da kendi cercevesinde yapabilecegi ornekler gelseydi keske diyorum ben.
 
Aslında bu artık bizim milletimizin de kanına dokunmaya başladı . misal geçen ay bi mağazada kasada sıradayım. Önümde birkaç kişi var kasada ise bir Arap kadın . Neredeyse her mağazadan bir çantayla 2 kişi daha vardı yanında. Ödemesini yaparken önümdekiler yuh yaa gördün mü 200lükleri dedi. Bayağı yüklü bir miktar nakit olarak verdiğini gördüm ben de. Bunlar petrol zengini bizim ülkemizde bizden iyi yaşıyorlar diye acı acı konuştular.
O gittiğim avm Araplardan geçilmiyor hemen dibindeki rezidanslarda hep Araplar yaşıyor.
Bir de Trabzona göz dikmişler peki ya ona ne demeli
 

Her kesin hayat biçimi farklıdır.. kimisi sosyalleşmek için sinema seçer , kimisi ülke ülke gezer , kimisi park bahçe gezer.

Evet elbette herkesin ihtiyacı vardır alışverişe , iyi yaşamaya ancak konu sahibi demiş ki ev alana kadar yettirebilir miyiz diye ; bende buna istinaden neden olmasın dedim.

Herkesin sermayesi yok. Kimisi sıkarak yaşar kimisi geniş geniş yayıla yayıla.

Bu parayla asla yaşanmaz denilmemeli , yaşanır.
 
Et yemeyince ölmüyoruz. Alabilsek iyi protein girmiş olur vücuda ama ölmüyoruz. Sorun yok bu yüzden, gibi bir şey olmuş.

İnsanlar belli bir standardı tutturmuş gidiyor falan da yazmışsınız. O standartta olmaya mecbur bırakıldıkları için, o standarttalar. Valla çok saçma düşünüyorsunuz. Bilin istedim.
 

sadece tepki gösterebileceğiniz yorumları seçmişsiniz. o üyenin yazdıkları da konu sahibine değildi zaten. sizin dediğiniz gibi olsun ama ben yine insanların temel ihtiyaçlarını lüks olarak görüp "onlar olmadan gül gibi geçinirsin,lüks zaten" denmesine karşı çıkacağım. markaları geçiyorum.

et,balık,sinema,muz,çocuklara alınan geliştirici oyuncaklar vs lüks değildir. konudaki point bu.
 
Bu da yetmezmis gibi ulkenin iflas riski var deniyor, ev mev sahibi olamadigimiz gibi bir de borc odeyecegiz.. cok guzel, dogmamis bebeklerimiz bile borclu ama olsun......
Bankalardaki paralara en konulabilir deniyor. Boğazdan kısıp birikim yapalım sonra da el konsun. Ben de ev alacam bana ne.
 
Aynen öyle. Haydi tatil yapmaya, yurtdışı gezilerine lüks diyelim. İhtiyaç saymayalım. Ama et yemek, meyve yemek, eğitim Türkiye vatandaşının en temel hakkı. (Valla Türkiye’de yaşayan insanlar yazamadım. Çünkü Araplar, Afganlar almış başını gitmiş)
 
Bankalardaki paralara en konulabilir deniyor. Boğazdan kısıp birikim yapalım sonra da el konsun. Ben de ev alacam bana ne.

Zengüünn godomanlar paracıklarına el konulmasını kaldıramaz valla 31 Mart Ayaklanması yeniden çıkar sjajsj. Birkaç tane Zürih'e taşıyan olursa olur, geri kalanlar valla sokaklara dökülür.
 
Bankalardaki paralara en konulabilir deniyor. Boğazdan kısıp birikim yapalım sonra da el konsun. Ben de ev alacam bana ne.

Ya benim dirhem dirhem yaptigim paraya el konulacak ya da 80 binlik ev 800 bin liraya kakalanacak.. artik ne denir bilemiyorum da ben cok cesnili seyler siralayabiliyorum
 
Zengüünn godomanlar paracıklarına el konulmasını kaldıramaz valla 31 Mart Ayaklanması yeniden çıkar sjajsj. Birkaç tane Zürih'e taşıyan olursa olur, geri kalanlar valla sokaklara dökülür.
Kız biz dururken onlardan mı alırlar? Biz ne güne duruyoruz koca ülkenin vergi yükünü sırtlandığımız gibi bunu da sırtlanırız evelallah.
 
Ya benim dirhem dirhem yaptigim paraya el konulacak ya da 80 binlik ev 800 bin liraya kakalanacak.. artik ne denir bilemiyorum da ben cok cesnili seyler siralayabiliyorum
Çeşni yazınca köfte harcı reklamı çıktı altta, oruç oruç köfteleri dizdin önüme alacağın olsun.
 
Kız biz dururken onlardan mı alırlar? Biz ne güne duruyoruz koca ülkenin vergi yükünü sırtlandığımız gibi bunu da sırtlanırız evelallah.

Bor çıkarıcaz yakında sen o zaman gör bizi, dış mihrakların oyununa gelme.
 

Tepki gosterdiklerimin hic biri et balik muz degil. Ayda bi kere sinemaya gitmek degil. Mevzu bu olsa tepki gostermem. Eline azicik parasi kalmis ve gecinme derdine dusmus birine manikur rofleden bahsedilmesi ve bunun gibi seyler...
Bu kadinda ister tatil standarti olsaydi. Ama yok elindekine gore soruyor iste ne yapsin.

Gezme, tatil, sinema psikolojik olarakta ihtiyacimiz olan seyler cidden cok cok etkiliyor bana gore ama olmayica da oluyor veya daha az yapiliyor eger bunu goze aldiysa gecinir biraz zorlansa da alit illaki etini az da olsa.
 
Bor çıkıyor çıkmasına da onu işleyecek teknoloji sanayi bizde yok maalesef. O yüzden zamanında Osmanlının hammaddeyi satıp işlenmişini 5 katına aldığı gibi biz de bor u satıyoruz
Bormatik var. Eti matik miydi yoksa neyse. Bir borla ülke kurtulmaz zaten.
 
TÜRK-İŞ Araştırmasının 2018 Mart ayı sonucuna göre:

  • Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 1.662,70 TL,
  • Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 5.415,96 TL oldu.
  • Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise 2.055,15 TL olarak gerçekleşti.
Alıntıdır
 
Okuduğunuzu ya eksik okuyorsunuz ya da kafada bazı noktaları birleştiremiyorsunuz.
Manikür fiyatı, iki senede gelen devasa zam üzerine söylendi.
Sevdiğim ve hemen hemen aynı sosyokültürel dengelere sahip olduğumuzu düşündüğümüz üyeyle, 2 sene önce bu tarz şeylern hayatımızda gündelik işlerden sayıldığını ama artık rutinimiz olmaktan çıkıp, özel zaman ve bütçe ayrılan şeylere dönüştüğünü örneklemek için konuştuk.
Eskiden durumumuz iyi derken, şimdi ucu ucuna yetiyor konumundayız.
Halbuki yine aynı ev aynı araba aynı iş aynı mekan aynı yemek.
İşte alım gücü bu kadar düştü, her şeye zirve derecesinde zam gelip eve giren para artmayınca durum bu.
Dar gelirlinin ise hali zaten Allah’a kalmış durumda.
Allah korusun bir hasta olursa çocukları falan, ateş düşürücüyü karşılamıyo devlet.
O da mı lüks?
O gelişim kitabını okumayan konuşmuyor değil ama belki de daha donanımlı ve öğrenmeye açık şekilde teşvik edilerek motor becerileri geliştiriliyordur?
Sizin çağ dışı mantığınızla gidersek, okula da gitmesin kimse.
Öğretmenden öğrenenle annenin öğrettiği harf arasında fark yok durumuna kadar gelir mesele.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…