2012 Nisan Anneleri

Bebeğimin cinsiyeti ....


  • Ankete Katılan
    181

Zaten emziğin ucunda tattığı için yarım çay kaşığı bile etmiyor. Şu diş olayı bir geçse aradan daha düzenli uyuyacakmış gibime geliyor. Uyuduğundan beri 3-4 kere uyandı az önce. Düşün ben daha yatağa girmedim. Sabaha kadar kim bilir kaç kere daha kalkacak.
 

Yok canım başka bir yerde okumuştum. Az ya da çok ölçüyü aslında bebek kendisi ayarlıyor. Ada eğer daha fazla isterse ağzını açıyor, elimde kaşığı yakalıyor ya da sesiyle belli ediyor. Ama istemezse ağzını kapatıyor, başka şeylerle ilgilenmeye ve kaçmaya çalışıyor.
Yürüteç konusunda ise bizde yürüteç var ama halılarım ipli olduğundan üzerinde gidemiyor yürüteçle, mutfakta kullanıyoruz ya da halıyı kaldırmam gerekiyor. Yaşıtlarımın ve çevremdekilerin çoğu yürüteç kullanmıştır bebekken ama ben şimdiye kadar yürüteçten dolayı problem yaşayan kimseyle karşılaşmadım ya da duymadım. Söylenenlerin hepsi varsayımdı ya da kulaktan dolma bilgiler. Bu yüzden pek kulak asma derim herkesin söylediğine. He şöyle de birşey var. Çocuğu yürüteçte bırakıp, bir yere gidersin. Ve bu uzun sürer, çocuk kendisi ordan kurtulmaya çalışır da belki bir yerini incitir. Zarar verebilecek en fazla budur bence. Yoksa bir yerlere çarpma olasılığını emeklerken de yaşıyor. Parmaklar onun değil mi çalıştırsın. Yürümesine fazlasıyla katkısı olduğunu düşünüyorum. Şuanda Ada'nın oturmasında, bir yerlere tutunup durabilmesinde ve tutunarak adım atabilmesinde etkili olmasaydı bu kadar yazmazdım belki bu konuda. Çünkü yürüteçi bir aydan fazla zamandır kullanıyoruz. Gönderdiğim linkteki yürüteç değil bir de. Yürümeye alıştırıyor, parmak uçlarına olduğu kadar geri kalan bölümlerine de basıyor ayağının. Üstüne oturabiliyor, ona tutunup yürümesine yardımcı oluyor, üzerindeki oyuncaklar da ilgisini çekiyor.
 
kızlar günaydın herkese..

Ben uyku tulumunun 9 aylık ve 12 aylık olanlarından almıştım.9 aylık olan şimdi iyi geliyor ama 1-2 aya gelmez, iyiki 12 aylıkda almışım..bu arada sobada aldık, radyatörlü ve dün geceden itibaren sıcacık uyuduk..

ek gıda işine gelince ben artık kasmıyorum açıkcası, bazen kendimize yaptıklarımızdan da tattırıyorum, yediği kadar yediriyorum, herşeyden vermeye çalışıyorum, aman şu saatte şu olacak, şu kadar yedirmem lazım die uğraşmıyorum artık, çünkü bende gerçekten yoruldum, aklıma eseni yapıyorum oda yerse yiyor istemezsede zorlamıyorum..
 

valla iyi ediyosun etraftaki tecrübeli insanların söyledikleri hep bu zaten...bende kaslıyorum bu ek gıda işinden sürekli kafamdan program yapıyorum uyanınca bu kalkınca şu ikindide yoğurt bilmem ne eskiden annelerimiz bizi böylemi büyütmüş allah aşkına ya bende salverdim....
 

çok şanslısın valla imrendim sana..
 

peki ya canım bu doktorların sağlık ocaklarının falan verdiği listelerde 4-5 öğün şeklinde ek gda verilecek diyor hangisini yapıcaz zaten oğlum o kadar sık yediğinde beni hiç emmiyor çünkü doymuş oluyor...acaba benimkisimi iştahsız yoksa bu listelermi abartı
 
Teşekkür ederim canım, en kısa zamanda deneyeceğim, inşallah becerebilirim yoğurt yapma makinası alacaktım ama önce bir deneyim dedim yapabiliyorsam boşuna almayım
 

benimki de öyle yaa, gündüz ayağımda sallayarak zorla uyutuyorum, gece kaç defa uyanıyo bilmiyorum, yatağına koyamıyorum bile bizimle uyuyo geceleri... kendine dikkat et canım ben gribi atlatamadığım için ve aynı süreçte uykusuzluktan yorgunluktan zatürre oldum, hatta sütüm bile azaldı oğlum da o ara çok az emiyodu... dün annemlere geldim belki biraz dinlenir toparlarım ama gece benimki uyandı yine ve huysuzlandı neyse ki sabah annemler baktı da biraz uyudum....
 

valla ben küçük kaselerin yarısı kadar hazırlıyorum,onu bile bitirmiyor bazen,zorlamıyorum,sonuçta önemli olan anne sütü bence,o listelerdekini hergün o kadar sayı ve miktarda verirsek emmeye yer kalmıyor bence,ben bebeğimin durumuna göre ayarlıyorum,mesela bu sabah khvaltısını yedi,sonra emzirdim,şimdide küçük havuç ve çeyrek patatesten püre yapıcam azcık yoğurtla karıştırıcam,ne kadar yerse,sonra da akşam biraz yoğurt verişrim belki birazcık da meyve (biz yerken çırpınıyo bana da verin diye),onun dışında hep emziriyorum şu anda,7. ayı bitince miktarı arttırıcam biraz,bir de kendi yemeklerimin suyundan vermeye başlıcam
 

ben de hurmaya değdirip alıştırdım emziğe,bence de daha sağlıklı
 

ben sağlık ocağında duvardski posterde gördüm 2 çay bardağı resim vadı 6-9 ay arası ek gıdada,9-12 ayda da 3 çay bardağı resmi vardı kalanı anne sütü diyodu
 
demin ahseni doktora götürdüm burmu tıkalı diye hemde aylık konturolumüz oldu 6900 olmuş 68 cm boyu normal dedi et suyuna çorba yada çorbalarına kıyma kat domates bitecek domates çorbası şehriye at dedi yumurta peynir başla dedi labne veriyorum dedim ver dedi bide en fazla 3 çorba kaşıgı karnını çok doyurur san meme emmez dedi hı bide yürütece erken biraz daha dur dedi oturmak istiyorsa oturt yoksa zorlama dedi bizden bukadar diger ayda köfteye başlarız dedi şok oldum mamayı zorla veriyorum köfteyi nasıl verecem şaştım
 


öncelikle geçmiş olsun. Valla canım biz yumurtaya peynire başlayalı 2 hafta oldu kızım herşeye saldırdığı için bizde problem yok ( maşallahhh ) bazen kızıma oburiks diyorum annem sinirleniyor ama dün mama yediriyordum babasıda patates kızartması yiyor biberonu itip patatese bi saldırışı var öldüm gülmekten ama tombiş kalacak diye ödümm kopuyor..

Yürütece başlayalı da bu üçüncü haftamız ne yapyım çocuk sıkılıyor ona koydukmu bi otaraf bi butaraf uçuyor mübarekk :)) dr a zararlımı diye sordum yok dedii ..












. d) Eser sözleşmesi ile hizmet sözleşmesini birbirinden ayırmak için kabul edilen bir başka ölçüt de “ekonomik risktir. Ekonomik risk, eser sözleşmesinde “yüklenici” tarafından, hizmet sözleşmesinde “işveren” tarafından karşılanır.
e) Yukardaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, bir kimse bakım-onarım için evine veya işyerine çağırdığı elektrikçinin, su tesisatçısının, kalorifer, asansör bakımcısının ve benzer kişilerin “işvereni” değildir. Bunun içindir ki, bakımcı-onarımcı işini yaparken bir kazaya uğrarsa, örneğin elektrik akımına kapılırsa “ev ve işyeri sahibi” bundan sorumlu tutulamaz. Çünkü, eve ve işyerine bakım-onarım için gelen kişi (yüklenici), işin ustası olduğu bilinerek çağrılmış olup, olası tehlikelere karşı önlem alacak olan ev ve işyeri sahibi değil, kendisidir. İş sahibinden buyruk almaz; işini nasıl yapacağını kendisinin bilmesi ve ona göre kendi iş güvenliğini sağlaması, dikkat ve özeni göstermesi gerekir. Eğer yanında işçisiyle (yardımcısıyla) birlikte gelmişse, onunla arasında hizmet (iş) sözleşmesi ilişkisi bulunduğundan, işvereni olarak onun da güvenliğini sağlamak zorundadır. Geldiği evde bakım onarım işini yaparken işçisi bir kazaya uğrarsa bundan işveren olarak “yüklenici” sorumlu olur; “iş sahibi” sorumlu olmaz.
Bir Yargıtay kararında denildiği gibi: “Yüklenici, yaptığı işin uzmanı sayılır ve iş sahibinden o işin, teknik yönden, nasıl yapılması konusunda talimat almaz; başka bir anlatımla, iş sahibine karşı bağımsızdır. Uzmanı olduğu bir işin yapılmasında da, yanında çalıştırdığı işçilerine karşı işveren durumunda olduğu için; kendisinin, işçilerinin ve üçüncü kişiler ile iş sahibinin can güvenliğini sağlamak ve gereken tedbirleri almak zorundadır.”
Başka örnekler: Apartmanın boya ve badana işleri yapılırken yüklenici firmanın işçisi bir kazaya uğrarsa, bundan bina sahipleri sorumlu tutulamaz. Bunun gibi, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde, yüklenicinin işçilerinin veya alt yüklenicilerin uğradıkları kazalardan dolayı “iş sahibi” sorumlu tutulamaz. Bunun ayrık durumu, arsa sahibinin kendi gözetim, denetim ve buyruğu altında doğrudan inşaat yaptırmasıdır.
f) Eser sözleşmesinde “iş sahibi” hiç mi sorumlu değildir. Elbette sorumlu tutulacağı durumlar da olabilir. Yaşam deneyimleri ve somut gerçekler bunu göstermektedir. Örneğin, evde bozulan elektrik donanımını onartmak üzere bir usta çağırmak yerine, bu işi komşunun oğluna yaptırmaya kalkışan ev sahibi, o kişinin cereyana kapılması durumunda sorumlu olur.
Bir başka örnekte, iş sahibi, boya badana işleri için yetkin bir firmayla anlaşmak yerine, sıradan kişilere bu işi yaptırırsa, üçüncü kişilerin veya boya badana işini yapan kişilerin uğradıkları kazalardan dolayı doğrudan sorumlu olur.
g) Bunların dışında, aradaki ilişki “eser sözleşmesi” niteliğinde olmasına karşın, eğer üstlenilen iş, iş sahibinin talimatları doğrultusunda ve onun kontrol ve denetiminde sürdürülmekte ise, iş sahibi de yüklenici ile birlikte sorumlu olur.
h) Yukarda açıklanan örnekler dışında, eser sözleşmelerinde “iş sahiplerinin” hiç sorumlu tutulmamaları gereken çoğu olaylarda, ceza mahkemelerinde, kimi (sosyal güvenlik uzmanı) bilirkişilerin yanlış ve yanıltıcı raporları yüzünden suçlu bulunup cezalandırıldıkları görülmekte; ne yazık ki Yargıtay’ın ilgili ceza daireleri bu dosyaları Borçlar Yasası’nın eser sözleşmesi hükümlerine göre değerlendirmeyip onamakta ve haksız durumlar ortaya çıkmaktadır.
Hiçbir kusurları olmadığı halde, ceza mahkemelerince (bilirkişilerin yanıltması sonucu) cezalandırılan iş sahipleri, ayrıca hukuk mahkemelerinde de tazminat ödemekle yükümlü tutularak ikinci bir haksızlık yapılmaktadır.
Bu haksızlık, Yargıtay hukuk dairelerinin kararlarında açıkça belirtilmekle birlikte, orada da bir yanlışa düşülmekte; “Borçlar Yasası 53.maddesine göre, hukuk hakimi, ceza davasında verilen kusur raporuyla bağlı değilse de, kesinleşmiş mahkûmiyet kararlarıyla bağlı olduğundan, “iş sahibi” hukuk mahkemesince kusurlu bulunmasa bile, “hakkaniyete uygun ve vicdanları rahatsız etmeyecek miktarda” tazminata hükmedilmelidir” denilerek haksız uygulama sürdürülmektedir.

alla
 
 
herkese iyi akşamlar...
bugün altı aylık olan minik kuzumm... bu da bizim ilk resmimiz :)
 
Geçmiş olsun canım kendine iyi bak, inşallah kısa zamanda toparlanırsın
 
adetimle ilgili problemim var benim.doğum yapmadan önce her ay 2 gün önceden adet olurken doğum yaptıktan sonra 4 gün önce olmaya başladım.adetim düzenlidir ve gününü geçmez ama geçen ay 19 eylülde oldum bu ay 16 sında olmam gerekirken hala olmadım.idrar testi yaptım negatif çıktı ve eşimle sadece 1 kez ilişkiye girdim bu ay rahatsızlığımdan dolayı.ondada riskli hiç bir durum olmadı eşim korunuyor ve ona rağmen içimde boşalmadı zaten patlak filanda değildi ama niye adet olmadım çok kafama takıyorum?acaba yine 2 günde bir mi olucak yoksa başka bişey mi var.daha önce hiç şaşmazdı gününü bu durumu yaşayan oldu mu benim gibi olan varsa beni aydınlatırsa çok sevinirim..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…