Ben ilk doğumumda gebe okuluna gittim, kitaplar okudum. Tamam dedim ya normal doğum cepte. Merdivenler inip çıkıyorum, squatlar, plates vs... Neyse efendim doktor demesin mi bu bebek aşırı kilolu, senin çatın da aşırı basık. Tabi ben okuduklarım, izlediklerimden referasla diyorum yok ya çatı darlığı diye bir şey yok
Bebek kilo almasın diye de diyet yapıyorum işte şeker yemiyorum, ekmek yemiyorum.
Neyse bekle bekle... Ananas yiyorum, hurmalar, ilişkiye giriyoruz eşimle sancı gelsin diye
40+2 olsa gerek bir gece saat 3 gibi sancım geldi, kalktım banyo yaptım. Tekrar yattım, yatmaya çalıştım diyelim. Sabah kalktım saat 8.30da hastaneye gittim. Sancı vardı cidden. Doktor kontrol etti 4.5 kg gözüküyor, bir de boynunda iki kere kordon dolonmış. Ebeler baktılar çatısı dar gelmez gibi. Doktor diyor bu bebeğin kolu takılıp kürek kemiği kırılır.
Herkes bir şey diyor başımda
Yok dedim ben normal doğuracağım. Neyse riskleri gösteren bir kağıt imzalattılar. Öğleden sonra saat 3 olmuştu. Açıklık 7 cmdi. Açılma güzeldi de bebek inmiyordu. Kanala bile girmedi öyle diyeyim. 12 saattir gram inmemişti. Doktor dedi hadi hazırlan ameliyathaneye.
Nasık üzüldüm, nasıl dünyam başıma yıkıldı. Ulan sanki ne ya
Triplere girdim, doğumdan sonra aşırı üzüldüm zaten sezeryan olduğum için. Benim hatam şuydu, ben hiç sezeryan olma ihtimalini değerlendirmemiştim hamileyken
Doğumda bebeği çıkarırken doktor dedi ki bu inmezmiş zaten kordon da boynunda olunca ebenin ittirmesi de tehlikeli olurdu. O da beni avutuyor canım, baktı üzülüyorum
Bebek de 4.5 değil 4 kg doğdu bu arada
Erkeklerin asker anısı gibi bizim kadınların da doğum anısı bitmez. Aklıma gelmişken anlatayım dedim.
İkincide de bir ssvd zorladığım oldu da neyse o da başka hikayenin konusu