- Konu Sahibi sedahanimm
-
- #221
Ben anlamıyorum ya, ben annesini her gece aramadan uyuyamayan erkek arkadaşımı asla kabul edememiştim evliliğe.. Nasıl oluyor görmüyorsunuz hissetmiyorsunuz
Seda hanım kimseye avukat olduğunuzu ispat etmez zorunda degılsınız ki hele de böyle bir platform da.saglıkcıyım bende ve sorunlu travmalı bir ailem var yaşadıklarımdan nasıl kutu kutu ilaac kullanmadığımı bilmiyorum ama sizin kendınızle ilgili bir guven sorununuz var sanki .bundan kurtulursunuz mesleki olacakta guclu görünmeniz gereken mesleğiniz var emınım onuda yapıyorsunuz .ama ruhunuzda eksıklıkler var belki cocukken görmedıgınız bir sevgi belki özguven eksıklıgı .var birseyler ama buna emınım bende de vardı ve kendımı iyilestirmedıkce hep aynı ınsanları cektım hayatıma .terapi alıyormussunuz zaten devam edin ve kendınızdekı eksıklıgı tamamlayınki döngunuz demişsin.özel hayatınızda hayır diyemiyorsunuz bunu sorgulayın lütfen. Sizdiden size gecmıs olsun diyorumBende iyiyim teşekkür ederim.Maalesef rüyalarda görmeye bir süre daha devam edersin.Gündüzde düşünüyorsan geceleri de beyin devam ediyor. Ama zamanla azalacak sana söz veriyorum.
Davul bile dengi dengine ? Agir vasita soforu ile ne isiniz var ? Okurken resmen bayilacaktim sinirden. Nasil dayandiniz ya ? Bosverin anasi yapsin ona kariligiMerhaba, çok dertliyim uzunluk için şimdiden özür dilerim.
7 aylık evliyim 28 yaşındayız ikimiz de, eşim kök ailesine bağımlı, annesiyle bu yaşa kadar aynı yatakta uyumuşlar sonradan öğrendim. Hatta bir gün kaynana bana : “oğlum benim yatağımdan çıkıp senin yatağına giriyor, ben onsuz ne yapacağım, ölürüm” demişti ama idrak edemedim bir süre böyle bi hastalıklı ilişkiyi.
Düğün günümüzde, kaynananın etrafında yeğenleri, kardeşleri olmasına rağmen fotoğraf çekiminde damat olan oğlunu arayıp çok da elzem olmayan bir ilaç istedi ve eşim de anneme ilaç almam gerekiyor nöbetçi eczane bulalım diye kendini paraladı.
Balayından geldiğimiz gün dahil görümce bizde kalmaya başladı, her ay bir iki hafta bize kalmaya geliyor eşim de devamlı çağırıyor burası senin de evin diyor, bana fikrimi soran yok ama eğer surat asarsam eşimden “bir gün de suratını asma, kardeşimle hayallerimiz var bizim sen karışamazsın” şeklinde son ses azar işitiyordum.
Eşimin ailesinin evleri vardı, bu evi bir gün oğlumuz evlenince o oturur diye tadilat yapmadık siz yapıp oturun dediler biz de 25 senelik her yeri dökülen eve tüm masrafları beraber ödeyerek yaptık ve eve girdik. Eşimin ailesi de bize yarım saat uzaklıktaki köy evlerine geçti, gayet bakımlı, yapılı ve merkezi bir köyde bu ev. Görümce kişisi de köyde yaşamak istemediğinden devamlı bizde kalıp benden hizmet bekliyor, iç çamaşırına kadar benden isteyen bir kız, asla yardım etmez her şeyimi kurcalar sürekli bana sevgililerini anlatır hatta gece yarıları çocuklarla buluşup beni abime idare et diye emrivaki yapar, ben ev işi yaparken tepemde durup öylece izler, bana eşim doğum günümde ajda bilezik almıştı, kaynana oğluna dedi ki “ben kızıma söyledim, abin sana da ajda alacak dedim, mecbur alacaksınız ona da.” dedi. Ve biz para yokken, kredi kartından bir şekilde ne yaptık ettik ona da ajda aldık. Benimle devamlı bir yarış içerisinde olduğunu hissediyordum. En basitinden gelinliğim kaç paraysa aynı pahada abiye almak istedi, abisi daha uyguna bul dediği için aradaki farkı bir ayakkabıya elbise parası vererek kapattı yine de o parayı harcattı abisine. Devamlı olarak abisinden para istiyor ve alıyor da kendisi çalışmasına rağmen o parayla da üç günlük sevgililerine pahalı saatler, onların annelerine pahalı hediyeler alıyordu bunu da herkesin içinde söylüyordu. Eşime bizim de borçlarımız var kardeşine biraz daha az harca diyemez misin dediğimde “sen kardeşimi mi kıskanıyorsun, sen nasıl kötü kalplisin vs” sözler işitiyordum hal böyleyken bizim bu borçlar asla azalmıyordu.
Kaynana da ayda bir kız kardeşini, 3 erkek çocuklu kardeşinin karısını falan alıp kalmaya geliyor emrivaki yaparak, eşim de misafir geldiğinde online oyununu açar balkona çıkar ortadan yok olur yani. Misafirleri ertesi gün dışarıya çıkardığımda eşime sen de gel bizimle gez bak bunlar (3 tane erkek) senin kuzenlerin demiştim de ben arkadaşlarla okeye geldim siz takılın demişti bir de onu çağırdım diye evde kavga kıyamet kopmuştu.
Bir de kaynanam yatak odamızı soruyordu devamlı, artık utanıyorum cevap vermiyorum ertesi gün yine soruyor en son dayanamadım “görümce de bizim evde ya kardeş kardeş oturuyoruz anne” dedim o bana demez mi “siz de otele gidin birlikte olmak için” diye. Bir kadın çiçeği burnunda gelinine otele git nasıl der uzun süre anlayamadım, ağladım, anneme söylemeye utandım, eşime bile çok sonra söyledim eşim de kötü niyetli değildir diye geçiştirdi.
Kaynana kayınpeder bu esnada eşimi günde en az 10 kere ararlar, eşim de her şeyi anlık rapor verir, rahatsız olduğumu defalarca söyledim ama umursamadı, gece yarısı ararlar sabah oğullarını işe kaldırmak için ararlar eşim de arayın der yoksa üzülürler diyordu. Annesine anlattığı her şeyi ben yan komşuyla merdivenlerde denk geldiğimde ondan öğreniyordum. Komşu teyze bana “sizde de böyle bir şey olmuş, size şu gelmiş, senin işinde bu olmuş” dedikçe şoklara giriyordum. Kaynağı belli ama kimseyi inandıramadım.
Yine bir gün görümce iki haftadır bizde kalıyor ben de hastayım acilde iğne yapıldı geldim, görümceye sadece ve sadece yüzümü astım diye eşimden hasta yatağımda hakaretler işittim, duvarlara yumrukla “seni tanıdığım güne lanet olsun,Allah belanı versin” duydum defalarca.
Artık üşütme yürüyüp “seni geberteceğim” dediği an karar verdim ve ertesi gün valizimi alıp aile evime geldim.
7 aydır kardeşi, annesiyle ilgili konularda duymadığım hakaret kalmadı. Sonra anasını bacısını aldı geldi beni almaya “sen bana ne karılık yaptın?” diye başladı babamın yanında.
Ben daha bir aylık yeni gelinken daha 15 kişi gelen misafir ekiplerini yemekli ağırlamış, evi tertemiz, düzenli bir insanım. Eşim bana “ben düzeni sende gördüm” derdi .
Tam olarak nerede “karılık” eksiğim var bilmiyorum ama bu cümleleri, bu suçlamaları hak etmedim.
Bunlara rağmen ailemin ısrarıyla, bu kadar şeyden boşanılmaz, aldatma yok, dayak yok dedikleri için mecburen döndüm eşimin yanına.
Pişman olmam çok uzun sürmedi tabi, annem kardeşim diyerek aynı düzen devam edince sinir krizi geçirdim, git onlarla kal o zaman dedim o da tamam dedi hemen anne evine gitti, günlerce ne aradı ne sordu.
Babam artık anladı durumun ciddiyetini de beni çağırdı, yalnız kalma gel diye yine baba evine döndüm.
Tabii bunlar yine ailecek beni suçlamaya geldiler baba evime, sen bizim kızımıza iki gün katlanamadın, nasıl kötü kalplisin vs vs eşim olacak zat da bu esnada “ben onun babasıyım” diyor görümcemin babası sağ olmasına rağmen kendisini onun babası yerine koymuş.
Düşünün artık nasıl bir psikolojide. Görümce de babamın evinden çıkın, kiralarda sürünün beni istemiyorsanız dedi sonrasında taşındık zaten tüm masrafları ben karşıladım ama bu sefer de kiraladığımız eve eşim adımını atmadı.
Çift terapisine de gittik bu süreçte, psikoloğa da benimle barışmak için anne babasının elini öpüp özür dilememi şart koştu.
Neticede bu hikayede annesi ve kız kardeşi baş rolde ben figüran oldum.
Evlendiğimden beri o kadar yalnız hissettim ki kendimi.
Yaklaşık 2 sene flört ettik nasıl göremedim diye kendimi yedim, egzama atakları ve vajinal kanama geçirdim stresten, psikolojim alt üst oldu.
Bir buçuk aydır ayrı evlerdeyiz, yasal süre olan bir yıl dolunca da anlaşmalı boşanalım, olay uzamasın dedim. Tabi yine ben suçlu oldum eş kişisi ben senin için çabaladım sen ayrılmayı seçtin diyor.
Tam da bu esnada kaynana benim çıktığım eve taşındı, yeni koltuk takımı sipariş etmiş.
Boşanmayı istiyorum ama yaşadıklarımı sindiremiyorum, tansiyonum 16 dan inmiyor.
Bu arada ben avukatım eşim ağır vasıta şoförü. Ailem denk olmadığımız için onun aşağılık kompleksinde olduğunu söylüyor hep beni suçluyorlar.
Ben sevgimizin aradaki farkı kapatmaya yeteceğini düşünüyordum ama başıma bunlar geldi.
Nasıl kurtulacağım bu cendereden?
Teşekkür ederim güzel dilekleriniz, desteğiniz için. Çok haklısınız o sıkıntılı aileden kendimi kurtardığımdan beri eski neşeme kavuştum resmen.Kardeşim çok şaşkınlıkta yazdıklarınızı okudum. Zararın neresinden dönersen kardır. Hemen çocuk olmadan boşan, yoksa ömür boyu onunla ve ailesinle muhattap olmak zorunda kalırsın. Sakın kendine bu şekilde hayatı zehir etme. Mesleğinde varmış, elbette kendine yeniden bir hayat kurarsın. Rabbim sağlık versin sen önüne bak, hiç ardına bakıp üzülme. Ben 13 senedir evliyim rabbim beni çok büyük acılarla sağlık sorunları ile sınadı, ve eşim en büyük destekcim birkere olsun beni üzmedi, ailesine ezdirmedi. Eş dediğin dim dik, karısın arkasında duracak, kendi ailesi için yaşıyacak. Kendin çok değerlisin, kimsenin seni bu şekilde üzmesine asla izin verme. Keşke rabbim banada sağlık verse, hayatımı yeniden eşimle inşaa edebilsem, senin şimdi bu fırsatın var, bu fırsatını iyi değerlendir
Ajda bilezik kısmına kadar dayanabildim gerisini okursam migrenim iyice artacak korkusuna okuyamadım… inşallah bu iğrenç ortamdan kurtulmuşsunuzdur, lütfen ama lütfen boşandım deyinMerhaba, çok dertliyim uzunluk için şimdiden özür dilerim.
7 aylık evliyim 28 yaşındayız ikimiz de, eşim kök ailesine bağımlı, annesiyle bu yaşa kadar aynı yatakta uyumuşlar sonradan öğrendim. Hatta bir gün kaynana bana : “oğlum benim yatağımdan çıkıp senin yatağına giriyor, ben onsuz ne yapacağım, ölürüm” demişti ama idrak edemedim bir süre böyle bi hastalıklı ilişkiyi.
Düğün günümüzde, kaynananın etrafında yeğenleri, kardeşleri olmasına rağmen fotoğraf çekiminde damat olan oğlunu arayıp çok da elzem olmayan bir ilaç istedi ve eşim de anneme ilaç almam gerekiyor nöbetçi eczane bulalım diye kendini paraladı.
Balayından geldiğimiz gün dahil görümce bizde kalmaya başladı, her ay bir iki hafta bize kalmaya geliyor eşim de devamlı çağırıyor burası senin de evin diyor, bana fikrimi soran yok ama eğer surat asarsam eşimden “bir gün de suratını asma, kardeşimle hayallerimiz var bizim sen karışamazsın” şeklinde son ses azar işitiyordum.
Eşimin ailesinin evleri vardı, bu evi bir gün oğlumuz evlenince o oturur diye tadilat yapmadık siz yapıp oturun dediler biz de 25 senelik her yeri dökülen eve tüm masrafları beraber ödeyerek yaptık ve eve girdik. Eşimin ailesi de bize yarım saat uzaklıktaki köy evlerine geçti, gayet bakımlı, yapılı ve merkezi bir köyde bu ev. Görümce kişisi de köyde yaşamak istemediğinden devamlı bizde kalıp benden hizmet bekliyor, iç çamaşırına kadar benden isteyen bir kız, asla yardım etmez her şeyimi kurcalar sürekli bana sevgililerini anlatır hatta gece yarıları çocuklarla buluşup beni abime idare et diye emrivaki yapar, ben ev işi yaparken tepemde durup öylece izler, bana eşim doğum günümde ajda bilezik almıştı, kaynana oğluna dedi ki “ben kızıma söyledim, abin sana da ajda alacak dedim, mecbur alacaksınız ona da.” dedi. Ve biz para yokken, kredi kartından bir şekilde ne yaptık ettik ona da ajda aldık. Benimle devamlı bir yarış içerisinde olduğunu hissediyordum. En basitinden gelinliğim kaç paraysa aynı pahada abiye almak istedi, abisi daha uyguna bul dediği için aradaki farkı bir ayakkabıya elbise parası vererek kapattı yine de o parayı harcattı abisine. Devamlı olarak abisinden para istiyor ve alıyor da kendisi çalışmasına rağmen o parayla da üç günlük sevgililerine pahalı saatler, onların annelerine pahalı hediyeler alıyordu bunu da herkesin içinde söylüyordu. Eşime bizim de borçlarımız var kardeşine biraz daha az harca diyemez misin dediğimde “sen kardeşimi mi kıskanıyorsun, sen nasıl kötü kalplisin vs” sözler işitiyordum hal böyleyken bizim bu borçlar asla azalmıyordu.
Kaynana da ayda bir kız kardeşini, 3 erkek çocuklu kardeşinin karısını falan alıp kalmaya geliyor emrivaki yaparak, eşim de misafir geldiğinde online oyununu açar balkona çıkar ortadan yok olur yani. Misafirleri ertesi gün dışarıya çıkardığımda eşime sen de gel bizimle gez bak bunlar (3 tane erkek) senin kuzenlerin demiştim de ben arkadaşlarla okeye geldim siz takılın demişti bir de onu çağırdım diye evde kavga kıyamet kopmuştu.
Bir de kaynanam yatak odamızı soruyordu devamlı, artık utanıyorum cevap vermiyorum ertesi gün yine soruyor en son dayanamadım “görümce de bizim evde ya kardeş kardeş oturuyoruz anne” dedim o bana demez mi “siz de otele gidin birlikte olmak için” diye. Bir kadın çiçeği burnunda gelinine otele git nasıl der uzun süre anlayamadım, ağladım, anneme söylemeye utandım, eşime bile çok sonra söyledim eşim de kötü niyetli değildir diye geçiştirdi.
Kaynana kayınpeder bu esnada eşimi günde en az 10 kere ararlar, eşim de her şeyi anlık rapor verir, rahatsız olduğumu defalarca söyledim ama umursamadı, gece yarısı ararlar sabah oğullarını işe kaldırmak için ararlar eşim de arayın der yoksa üzülürler diyordu. Annesine anlattığı her şeyi ben yan komşuyla merdivenlerde denk geldiğimde ondan öğreniyordum. Komşu teyze bana “sizde de böyle bir şey olmuş, size şu gelmiş, senin işinde bu olmuş” dedikçe şoklara giriyordum. Kaynağı belli ama kimseyi inandıramadım.
Yine bir gün görümce iki haftadır bizde kalıyor ben de hastayım acilde iğne yapıldı geldim, görümceye sadece ve sadece yüzümü astım diye eşimden hasta yatağımda hakaretler işittim, duvarlara yumrukla “seni tanıdığım güne lanet olsun,Allah belanı versin” duydum defalarca.
Artık üşütme yürüyüp “seni geberteceğim” dediği an karar verdim ve ertesi gün valizimi alıp aile evime geldim.
7 aydır kardeşi, annesiyle ilgili konularda duymadığım hakaret kalmadı. Sonra anasını bacısını aldı geldi beni almaya “sen bana ne karılık yaptın?” diye başladı babamın yanında.
Ben daha bir aylık yeni gelinken daha 15 kişi gelen misafir ekiplerini yemekli ağırlamış, evi tertemiz, düzenli bir insanım. Eşim bana “ben düzeni sende gördüm” derdi .
Tam olarak nerede “karılık” eksiğim var bilmiyorum ama bu cümleleri, bu suçlamaları hak etmedim.
Bunlara rağmen ailemin ısrarıyla, bu kadar şeyden boşanılmaz, aldatma yok, dayak yok dedikleri için mecburen döndüm eşimin yanına.
Pişman olmam çok uzun sürmedi tabi, annem kardeşim diyerek aynı düzen devam edince sinir krizi geçirdim, git onlarla kal o zaman dedim o da tamam dedi hemen anne evine gitti, günlerce ne aradı ne sordu.
Babam artık anladı durumun ciddiyetini de beni çağırdı, yalnız kalma gel diye yine baba evine döndüm.
Tabii bunlar yine ailecek beni suçlamaya geldiler baba evime, sen bizim kızımıza iki gün katlanamadın, nasıl kötü kalplisin vs vs eşim olacak zat da bu esnada “ben onun babasıyım” diyor görümcemin babası sağ olmasına rağmen kendisini onun babası yerine koymuş.
Düşünün artık nasıl bir psikolojide. Görümce de babamın evinden çıkın, kiralarda sürünün beni istemiyorsanız dedi sonrasında taşındık zaten tüm masrafları ben karşıladım ama bu sefer de kiraladığımız eve eşim adımını atmadı.
Çift terapisine de gittik bu süreçte, psikoloğa da benimle barışmak için anne babasının elini öpüp özür dilememi şart koştu.
Neticede bu hikayede annesi ve kız kardeşi baş rolde ben figüran oldum.
Evlendiğimden beri o kadar yalnız hissettim ki kendimi.
Yaklaşık 2 sene flört ettik nasıl göremedim diye kendimi yedim, egzama atakları ve vajinal kanama geçirdim stresten, psikolojim alt üst oldu.
Bir buçuk aydır ayrı evlerdeyiz, yasal süre olan bir yıl dolunca da anlaşmalı boşanalım, olay uzamasın dedim. Tabi yine ben suçlu oldum eş kişisi ben senin için çabaladım sen ayrılmayı seçtin diyor.
Tam da bu esnada kaynana benim çıktığım eve taşındı, yeni koltuk takımı sipariş etmiş.
Boşanmayı istiyorum ama yaşadıklarımı sindiremiyorum, tansiyonum 16 dan inmiyor.
Bu arada ben avukatım eşim ağır vasıta şoförü. Ailem denk olmadığımız için onun aşağılık kompleksinde olduğunu söylüyor hep beni suçluyorlar.
Ben sevgimizin aradaki farkı kapatmaya yeteceğini düşünüyordum ama başıma bunlar geldi.
Nasıl kurtulacağım bu cendereden?
Benim de kuzenim avukat. Hem de ağır ceza avukati bir bayan. Ama terzi kendi söküğünü dikemez diye bir söz var ya. O söz doğru.. gönül meseleleri işin içinde aşk varken bazi insanlar kendini kaybediyor..avukat olarak o kendine layık olmayan biriyle evlendi, tüm karşı çıkmalarına rağmen.. Ve suanda birbirlerine tazminat ödüyorlar.. bazen kaliteli kadinlar da kendilerini hiç hak etmeyen " kıytırık herif" lere kapiliveriyor. Belki siz daha güclusunuz. Oz değer ve ozsayginiz daha fazla.herkes sizin kadar güçlü olmayabilir. Bunun meslekle olgisi olduğunu düşünmüyorum.adliyede bir hakimin, esini eve bağlamak icin falcılara onlarca para kaptırdığini duymuştuk. Avukat ,hakim, doktor ,ev hanımı olmak..fark etmiyor. Hersey kendine değer vermek, kendini sevmekle ve belki de en çok kendini sevmekle ilgiliBen de bazı arkadaşlar gibi avukat olduğuna asla inanmıyorum. Avukat kadınlar cevval olur tuttuğunu koparır. Böyle duygusal bir körlük içinde ağlayıp sızlanmaz sinir krizleri geçirmez.
Çat diye boşar. Ailende seni sevmiyor gibi durup durup bu herife gönderiyor. Benim 2 çocuğun vardı annem engelli 65 yaşında kış günü bastı g eldi yanıma. Evini açtı bana geç kızım boşan kurtul şundan dedi. Senin yaşadıklarının çeyreğini yapamazdı onun ailesi bana. 10 yıllık evliliğimin ilk 5 yılı mükemmeldi üstelik. Neyse işte sen gerçek bir avukat olsan çat diye çekişmeli davanı açar bunun da ailesinin de ağzına ederdin! O evde onlar oturamaz sen oturup onlara da alırdın uzaklaştırmayı analarından emdikleri süt burunlarından gelirdi. Ben mesela boşandığım kişinin dünyasını yıktım başına. (Kanunen hukuka uygun olarak) daha da bir ömür zor toparlar
Ay inanamıyorum şoklardayım bazı kısımları on kere okudum idrak edebilmek için. Kacın kurtarın kendinizi böyle evlilik mi olur böyle es mi olur. Şansınız var bebek olmamış. Ruh ve bedensel sağlığınız için boşanınMerhaba, çok dertliyim uzunluk için şimdiden özür dilerim.
7 aylık evliyim 28 yaşındayız ikimiz de, eşim kök ailesine bağımlı, annesiyle bu yaşa kadar aynı yatakta uyumuşlar sonradan öğrendim. Hatta bir gün kaynana bana : “oğlum benim yatağımdan çıkıp senin yatağına giriyor, ben onsuz ne yapacağım, ölürüm” demişti ama idrak edemedim bir süre böyle bi hastalıklı ilişkiyi.
Düğün günümüzde, kaynananın etrafında yeğenleri, kardeşleri olmasına rağmen fotoğraf çekiminde damat olan oğlunu arayıp çok da elzem olmayan bir ilaç istedi ve eşim de anneme ilaç almam gerekiyor nöbetçi eczane bulalım diye kendini paraladı.
Balayından geldiğimiz gün dahil görümce bizde kalmaya başladı, her ay bir iki hafta bize kalmaya geliyor eşim de devamlı çağırıyor burası senin de evin diyor, bana fikrimi soran yok ama eğer surat asarsam eşimden “bir gün de suratını asma, kardeşimle hayallerimiz var bizim sen karışamazsın” şeklinde son ses azar işitiyordum.
Eşimin ailesinin evleri vardı, bu evi bir gün oğlumuz evlenince o oturur diye tadilat yapmadık siz yapıp oturun dediler biz de 25 senelik her yeri dökülen eve tüm masrafları beraber ödeyerek yaptık ve eve girdik. Eşimin ailesi de bize yarım saat uzaklıktaki köy evlerine geçti, gayet bakımlı, yapılı ve merkezi bir köyde bu ev. Görümce kişisi de köyde yaşamak istemediğinden devamlı bizde kalıp benden hizmet bekliyor, iç çamaşırına kadar benden isteyen bir kız, asla yardım etmez her şeyimi kurcalar sürekli bana sevgililerini anlatır hatta gece yarıları çocuklarla buluşup beni abime idare et diye emrivaki yapar, ben ev işi yaparken tepemde durup öylece izler, bana eşim doğum günümde ajda bilezik almıştı, kaynana oğluna dedi ki “ben kızıma söyledim, abin sana da ajda alacak dedim, mecbur alacaksınız ona da.” dedi. Ve biz para yokken, kredi kartından bir şekilde ne yaptık ettik ona da ajda aldık. Benimle devamlı bir yarış içerisinde olduğunu hissediyordum. En basitinden gelinliğim kaç paraysa aynı pahada abiye almak istedi, abisi daha uyguna bul dediği için aradaki farkı bir ayakkabıya elbise parası vererek kapattı yine de o parayı harcattı abisine. Devamlı olarak abisinden para istiyor ve alıyor da kendisi çalışmasına rağmen o parayla da üç günlük sevgililerine pahalı saatler, onların annelerine pahalı hediyeler alıyordu bunu da herkesin içinde söylüyordu. Eşime bizim de borçlarımız var kardeşine biraz daha az harca diyemez misin dediğimde “sen kardeşimi mi kıskanıyorsun, sen nasıl kötü kalplisin vs” sözler işitiyordum hal böyleyken bizim bu borçlar asla azalmıyordu.
Kaynana da ayda bir kız kardeşini, 3 erkek çocuklu kardeşinin karısını falan alıp kalmaya geliyor emrivaki yaparak, eşim de misafir geldiğinde online oyununu açar balkona çıkar ortadan yok olur yani. Misafirleri ertesi gün dışarıya çıkardığımda eşime sen de gel bizimle gez bak bunlar (3 tane erkek) senin kuzenlerin demiştim de ben arkadaşlarla okeye geldim siz takılın demişti bir de onu çağırdım diye evde kavga kıyamet kopmuştu.
Bir de kaynanam yatak odamızı soruyordu devamlı, artık utanıyorum cevap vermiyorum ertesi gün yine soruyor en son dayanamadım “görümce de bizim evde ya kardeş kardeş oturuyoruz anne” dedim o bana demez mi “siz de otele gidin birlikte olmak için” diye. Bir kadın çiçeği burnunda gelinine otele git nasıl der uzun süre anlayamadım, ağladım, anneme söylemeye utandım, eşime bile çok sonra söyledim eşim de kötü niyetli değildir diye geçiştirdi.
Kaynana kayınpeder bu esnada eşimi günde en az 10 kere ararlar, eşim de her şeyi anlık rapor verir, rahatsız olduğumu defalarca söyledim ama umursamadı, gece yarısı ararlar sabah oğullarını işe kaldırmak için ararlar eşim de arayın der yoksa üzülürler diyordu. Annesine anlattığı her şeyi ben yan komşuyla merdivenlerde denk geldiğimde ondan öğreniyordum. Komşu teyze bana “sizde de böyle bir şey olmuş, size şu gelmiş, senin işinde bu olmuş” dedikçe şoklara giriyordum. Kaynağı belli ama kimseyi inandıramadım.
Yine bir gün görümce iki haftadır bizde kalıyor ben de hastayım acilde iğne yapıldı geldim, görümceye sadece ve sadece yüzümü astım diye eşimden hasta yatağımda hakaretler işittim, duvarlara yumrukla “seni tanıdığım güne lanet olsun,Allah belanı versin” duydum defalarca.
Artık üşütme yürüyüp “seni geberteceğim” dediği an karar verdim ve ertesi gün valizimi alıp aile evime geldim.
7 aydır kardeşi, annesiyle ilgili konularda duymadığım hakaret kalmadı. Sonra anasını bacısını aldı geldi beni almaya “sen bana ne karılık yaptın?” diye başladı babamın yanında.
Ben daha bir aylık yeni gelinken daha 15 kişi gelen misafir ekiplerini yemekli ağırlamış, evi tertemiz, düzenli bir insanım. Eşim bana “ben düzeni sende gördüm” derdi .
Tam olarak nerede “karılık” eksiğim var bilmiyorum ama bu cümleleri, bu suçlamaları hak etmedim.
Bunlara rağmen ailemin ısrarıyla, bu kadar şeyden boşanılmaz, aldatma yok, dayak yok dedikleri için mecburen döndüm eşimin yanına.
Pişman olmam çok uzun sürmedi tabi, annem kardeşim diyerek aynı düzen devam edince sinir krizi geçirdim, git onlarla kal o zaman dedim o da tamam dedi hemen anne evine gitti, günlerce ne aradı ne sordu.
Babam artık anladı durumun ciddiyetini de beni çağırdı, yalnız kalma gel diye yine baba evine döndüm.
Tabii bunlar yine ailecek beni suçlamaya geldiler baba evime, sen bizim kızımıza iki gün katlanamadın, nasıl kötü kalplisin vs vs eşim olacak zat da bu esnada “ben onun babasıyım” diyor görümcemin babası sağ olmasına rağmen kendisini onun babası yerine koymuş.
Düşünün artık nasıl bir psikolojide. Görümce de babamın evinden çıkın, kiralarda sürünün beni istemiyorsanız dedi sonrasında taşındık zaten tüm masrafları ben karşıladım ama bu sefer de kiraladığımız eve eşim adımını atmadı.
Çift terapisine de gittik bu süreçte, psikoloğa da benimle barışmak için anne babasının elini öpüp özür dilememi şart koştu.
Neticede bu hikayede annesi ve kız kardeşi baş rolde ben figüran oldum.
Evlendiğimden beri o kadar yalnız hissettim ki kendimi.
Yaklaşık 2 sene flört ettik nasıl göremedim diye kendimi yedim, egzama atakları ve vajinal kanama geçirdim stresten, psikolojim alt üst oldu.
Bir buçuk aydır ayrı evlerdeyiz, yasal süre olan bir yıl dolunca da anlaşmalı boşanalım, olay uzamasın dedim. Tabi yine ben suçlu oldum eş kişisi ben senin için çabaladım sen ayrılmayı seçtin diyor.
Tam da bu esnada kaynana benim çıktığım eve taşındı, yeni koltuk takımı sipariş etmiş.
Boşanmayı istiyorum ama yaşadıklarımı sindiremiyorum, tansiyonum 16 dan inmiyor.
Bu arada ben avukatım eşim ağır vasıta şoförü. Ailem denk olmadığımız için onun aşağılık kompleksinde olduğunu söylüyor hep beni suçluyorlar.
Ben sevgimizin aradaki farkı kapatmaya yeteceğini düşünüyordum ama başıma bunlar geldi.
Nasıl kurtulacağım bu cendereden?
Kendi yaşadıklarım geldi aklımaMerhaba, çok dertliyim uzunluk için şimdiden özür dilerim.
7 aylık evliyim 28 yaşındayız ikimiz de, eşim kök ailesine bağımlı, annesiyle bu yaşa kadar aynı yatakta uyumuşlar sonradan öğrendim. Hatta bir gün kaynana bana : “oğlum benim yatağımdan çıkıp senin yatağına giriyor, ben onsuz ne yapacağım, ölürüm” demişti ama idrak edemedim bir süre böyle bi hastalıklı ilişkiyi.
Düğün günümüzde, kaynananın etrafında yeğenleri, kardeşleri olmasına rağmen fotoğraf çekiminde damat olan oğlunu arayıp çok da elzem olmayan bir ilaç istedi ve eşim de anneme ilaç almam gerekiyor nöbetçi eczane bulalım diye kendini paraladı.
Balayından geldiğimiz gün dahil görümce bizde kalmaya başladı, her ay bir iki hafta bize kalmaya geliyor eşim de devamlı çağırıyor burası senin de evin diyor, bana fikrimi soran yok ama eğer surat asarsam eşimden “bir gün de suratını asma, kardeşimle hayallerimiz var bizim sen karışamazsın” şeklinde son ses azar işitiyordum.
Eşimin ailesinin evleri vardı, bu evi bir gün oğlumuz evlenince o oturur diye tadilat yapmadık siz yapıp oturun dediler biz de 25 senelik her yeri dökülen eve tüm masrafları beraber ödeyerek yaptık ve eve girdik. Eşimin ailesi de bize yarım saat uzaklıktaki köy evlerine geçti, gayet bakımlı, yapılı ve merkezi bir köyde bu ev. Görümce kişisi de köyde yaşamak istemediğinden devamlı bizde kalıp benden hizmet bekliyor, iç çamaşırına kadar benden isteyen bir kız, asla yardım etmez her şeyimi kurcalar sürekli bana sevgililerini anlatır hatta gece yarıları çocuklarla buluşup beni abime idare et diye emrivaki yapar, ben ev işi yaparken tepemde durup öylece izler, bana eşim doğum günümde ajda bilezik almıştı, kaynana oğluna dedi ki “ben kızıma söyledim, abin sana da ajda alacak dedim, mecbur alacaksınız ona da.” dedi. Ve biz para yokken, kredi kartından bir şekilde ne yaptık ettik ona da ajda aldık. Benimle devamlı bir yarış içerisinde olduğunu hissediyordum. En basitinden gelinliğim kaç paraysa aynı pahada abiye almak istedi, abisi daha uyguna bul dediği için aradaki farkı bir ayakkabıya elbise parası vererek kapattı yine de o parayı harcattı abisine. Devamlı olarak abisinden para istiyor ve alıyor da kendisi çalışmasına rağmen o parayla da üç günlük sevgililerine pahalı saatler, onların annelerine pahalı hediyeler alıyordu bunu da herkesin içinde söylüyordu. Eşime bizim de borçlarımız var kardeşine biraz daha az harca diyemez misin dediğimde “sen kardeşimi mi kıskanıyorsun, sen nasıl kötü kalplisin vs” sözler işitiyordum hal böyleyken bizim bu borçlar asla azalmıyordu.
Kaynana da ayda bir kız kardeşini, 3 erkek çocuklu kardeşinin karısını falan alıp kalmaya geliyor emrivaki yaparak, eşim de misafir geldiğinde online oyununu açar balkona çıkar ortadan yok olur yani. Misafirleri ertesi gün dışarıya çıkardığımda eşime sen de gel bizimle gez bak bunlar (3 tane erkek) senin kuzenlerin demiştim de ben arkadaşlarla okeye geldim siz takılın demişti bir de onu çağırdım diye evde kavga kıyamet kopmuştu.
Bir de kaynanam yatak odamızı soruyordu devamlı, artık utanıyorum cevap vermiyorum ertesi gün yine soruyor en son dayanamadım “görümce de bizim evde ya kardeş kardeş oturuyoruz anne” dedim o bana demez mi “siz de otele gidin birlikte olmak için” diye. Bir kadın çiçeği burnunda gelinine otele git nasıl der uzun süre anlayamadım, ağladım, anneme söylemeye utandım, eşime bile çok sonra söyledim eşim de kötü niyetli değildir diye geçiştirdi.
Kaynana kayınpeder bu esnada eşimi günde en az 10 kere ararlar, eşim de her şeyi anlık rapor verir, rahatsız olduğumu defalarca söyledim ama umursamadı, gece yarısı ararlar sabah oğullarını işe kaldırmak için ararlar eşim de arayın der yoksa üzülürler diyordu. Annesine anlattığı her şeyi ben yan komşuyla merdivenlerde denk geldiğimde ondan öğreniyordum. Komşu teyze bana “sizde de böyle bir şey olmuş, size şu gelmiş, senin işinde bu olmuş” dedikçe şoklara giriyordum. Kaynağı belli ama kimseyi inandıramadım.
Yine bir gün görümce iki haftadır bizde kalıyor ben de hastayım acilde iğne yapıldı geldim, görümceye sadece ve sadece yüzümü astım diye eşimden hasta yatağımda hakaretler işittim, duvarlara yumrukla “seni tanıdığım güne lanet olsun,Allah belanı versin” duydum defalarca.
Artık üşütme yürüyüp “seni geberteceğim” dediği an karar verdim ve ertesi gün valizimi alıp aile evime geldim.
7 aydır kardeşi, annesiyle ilgili konularda duymadığım hakaret kalmadı. Sonra anasını bacısını aldı geldi beni almaya “sen bana ne karılık yaptın?” diye başladı babamın yanında.
Ben daha bir aylık yeni gelinken daha 15 kişi gelen misafir ekiplerini yemekli ağırlamış, evi tertemiz, düzenli bir insanım. Eşim bana “ben düzeni sende gördüm” derdi .
Tam olarak nerede “karılık” eksiğim var bilmiyorum ama bu cümleleri, bu suçlamaları hak etmedim.
Bunlara rağmen ailemin ısrarıyla, bu kadar şeyden boşanılmaz, aldatma yok, dayak yok dedikleri için mecburen döndüm eşimin yanına.
Pişman olmam çok uzun sürmedi tabi, annem kardeşim diyerek aynı düzen devam edince sinir krizi geçirdim, git onlarla kal o zaman dedim o da tamam dedi hemen anne evine gitti, günlerce ne aradı ne sordu.
Babam artık anladı durumun ciddiyetini de beni çağırdı, yalnız kalma gel diye yine baba evine döndüm.
Tabii bunlar yine ailecek beni suçlamaya geldiler baba evime, sen bizim kızımıza iki gün katlanamadın, nasıl kötü kalplisin vs vs eşim olacak zat da bu esnada “ben onun babasıyım” diyor görümcemin babası sağ olmasına rağmen kendisini onun babası yerine koymuş.
Düşünün artık nasıl bir psikolojide. Görümce de babamın evinden çıkın, kiralarda sürünün beni istemiyorsanız dedi sonrasında taşındık zaten tüm masrafları ben karşıladım ama bu sefer de kiraladığımız eve eşim adımını atmadı.
Çift terapisine de gittik bu süreçte, psikoloğa da benimle barışmak için anne babasının elini öpüp özür dilememi şart koştu.
Neticede bu hikayede annesi ve kız kardeşi baş rolde ben figüran oldum.
Evlendiğimden beri o kadar yalnız hissettim ki kendimi.
Yaklaşık 2 sene flört ettik nasıl göremedim diye kendimi yedim, egzama atakları ve vajinal kanama geçirdim stresten, psikolojim alt üst oldu.
Bir buçuk aydır ayrı evlerdeyiz, yasal süre olan bir yıl dolunca da anlaşmalı boşanalım, olay uzamasın dedim. Tabi yine ben suçlu oldum eş kişisi ben senin için çabaladım sen ayrılmayı seçtin diyor.
Tam da bu esnada kaynana benim çıktığım eve taşındı, yeni koltuk takımı sipariş etmiş.
Boşanmayı istiyorum ama yaşadıklarımı sindiremiyorum, tansiyonum 16 dan inmiyor.
Bu arada ben avukatım eşim ağır vasıta şoförü. Ailem denk olmadığımız için onun aşağılık kompleksinde olduğunu söylüyor hep beni suçluyorlar.
Ben sevgimizin aradaki farkı kapatmaya yeteceğini düşünüyordum ama başıma bunlar geldi.
Nasıl kurtulacağım bu cendereden?
Sizin adınıza çok sevindim, inşallah ben de hayatıma sizin gibi devam edebilirim, belki ilerde anne olabilirim doğru insanla tabi şuan hayali bile çok uzak geliyorKendi yaşadıklarım geldi aklıma
Biz de 8.5 aylık evliyken eltim yüzünden ayrıldık.
Anlaşmalı boşandık 1 yıl dolmasını bekledik.
6 yıl geçti üzerinden onda da aşağılık kompleksi vardı
Her giydiğime laf ederdi, vs vs
İlk zaman üzülüyorsun da sonra alışıyorsun kadınlar boşanma aşamasında erkekler boşandıktan sonra üzülürmüş.
Boşanınca çok rahatlayacaksınız
Sakın geri dönmeyin
4 yıl sonra tekrar evlendim 14 aylık kızım var şükür
Bundan 6 sene evvel ben de üzülüyordum.
Ama zaman herşeyin ilacı
Bir an evvel kurtulun bu adamdan
Barışırsanız hata edersiniz hep böyle gider ,daha beterlerini yaşatır size.
Cahille sohbeti kestimKusura bakmayın da son cümlemize kadar yazık kizi okutmamislar kimlerle uğraşmak zorunda kalmış diye hayıflanırken avukat olduğunuzu öğrendim. Biz hakkımızı savunun diye size geliyoruz bu kadar pasif kalarak yaşadığınız her şeyi hak etmissiniz. Hiç güzelleme yapamayacağım.
Konularda öğretmen,doktor gibi egitimli kadınların bu kadar ezildiğini görünce okuma sansı verilmemis diğer hanımlara soz söyleyecek durumda bulamıyorum kendimi.
Selamlar, boşanmak demişken siz ne yaptınız yahu? Geçmişte sizin konularınızı yakından takip ederdim de, şuan ne durumdasınız, boşandınız mı?Kız bi de avukatmışsın ne çekiyorsun bu d**galakları? eşinin annesiyle uyumasından tut, evinizi işgal etmelerine özel hayat bırakmamalarına kadar herşeyi ortaya döke döke aç davayı boşa rezil olsun mahkemede. seni annenle kardeşine iade ediyorum otur dizlerinin dibinde de.
Karşı tarafta aklı selim bir tane insan olsa keşke. Her yönetimi teklif ettim kurtulmak için. Kabul etmiyor para istiyor, babam para da teklif etti daha çok istediler. Çok çirkinleştiler ailecek, babası babamı tehdit etti, düğünde bana kendi akrabalarım tarafından takılan altınları bile istediler vs vsÇekişmeli boşanma davası açıp karşı tarafın da davayı kabulü ile ilk celseden bitirebilirsiniz, avukat olduğunuzu yazmışsınız gözünüzden mi kaçtı bu detay?
Sevgili meslektaşım ne demiş atalar DAVUL BİLE DENGİ DENGİNE. İşimiz dünyanın en kutsal en saygıdeğer mesleklerinden biri. Kendi kıymetinizi bilin. Bir çöp gibi kutuya atıp yolunuza bakın. İnanın bunlar üzülecek değil utanılacak anılar. Utanç duyulacak bir andı geldi geçti öyle düşünün.Merhaba, çok dertliyim uzunluk için şimdiden özür dilerim.
7 aylık evliyim 28 yaşındayız ikimiz de, eşim kök ailesine bağımlı, annesiyle bu yaşa kadar aynı yatakta uyumuşlar sonradan öğrendim. Hatta bir gün kaynana bana : “oğlum benim yatağımdan çıkıp senin yatağına giriyor, ben onsuz ne yapacağım, ölürüm” demişti ama idrak edemedim bir süre böyle bi hastalıklı ilişkiyi.
Düğün günümüzde, kaynananın etrafında yeğenleri, kardeşleri olmasına rağmen fotoğraf çekiminde damat olan oğlunu arayıp çok da elzem olmayan bir ilaç istedi ve eşim de anneme ilaç almam gerekiyor nöbetçi eczane bulalım diye kendini paraladı.
Balayından geldiğimiz gün dahil görümce bizde kalmaya başladı, her ay bir iki hafta bize kalmaya geliyor eşim de devamlı çağırıyor burası senin de evin diyor, bana fikrimi soran yok ama eğer surat asarsam eşimden “bir gün de suratını asma, kardeşimle hayallerimiz var bizim sen karışamazsın” şeklinde son ses azar işitiyordum.
Eşimin ailesinin evleri vardı, bu evi bir gün oğlumuz evlenince o oturur diye tadilat yapmadık siz yapıp oturun dediler biz de 25 senelik her yeri dökülen eve tüm masrafları beraber ödeyerek yaptık ve eve girdik. Eşimin ailesi de bize yarım saat uzaklıktaki köy evlerine geçti, gayet bakımlı, yapılı ve merkezi bir köyde bu ev. Görümce kişisi de köyde yaşamak istemediğinden devamlı bizde kalıp benden hizmet bekliyor, iç çamaşırına kadar benden isteyen bir kız, asla yardım etmez her şeyimi kurcalar sürekli bana sevgililerini anlatır hatta gece yarıları çocuklarla buluşup beni abime idare et diye emrivaki yapar, ben ev işi yaparken tepemde durup öylece izler, bana eşim doğum günümde ajda bilezik almıştı, kaynana oğluna dedi ki “ben kızıma söyledim, abin sana da ajda alacak dedim, mecbur alacaksınız ona da.” dedi. Ve biz para yokken, kredi kartından bir şekilde ne yaptık ettik ona da ajda aldık. Benimle devamlı bir yarış içerisinde olduğunu hissediyordum. En basitinden gelinliğim kaç paraysa aynı pahada abiye almak istedi, abisi daha uyguna bul dediği için aradaki farkı bir ayakkabıya elbise parası vererek kapattı yine de o parayı harcattı abisine. Devamlı olarak abisinden para istiyor ve alıyor da kendisi çalışmasına rağmen o parayla da üç günlük sevgililerine pahalı saatler, onların annelerine pahalı hediyeler alıyordu bunu da herkesin içinde söylüyordu. Eşime bizim de borçlarımız var kardeşine biraz daha az harca diyemez misin dediğimde “sen kardeşimi mi kıskanıyorsun, sen nasıl kötü kalplisin vs” sözler işitiyordum hal böyleyken bizim bu borçlar asla azalmıyordu.
Kaynana da ayda bir kız kardeşini, 3 erkek çocuklu kardeşinin karısını falan alıp kalmaya geliyor emrivaki yaparak, eşim de misafir geldiğinde online oyununu açar balkona çıkar ortadan yok olur yani. Misafirleri ertesi gün dışarıya çıkardığımda eşime sen de gel bizimle gez bak bunlar (3 tane erkek) senin kuzenlerin demiştim de ben arkadaşlarla okeye geldim siz takılın demişti bir de onu çağırdım diye evde kavga kıyamet kopmuştu.
Bir de kaynanam yatak odamızı soruyordu devamlı, artık utanıyorum cevap vermiyorum ertesi gün yine soruyor en son dayanamadım “görümce de bizim evde ya kardeş kardeş oturuyoruz anne” dedim o bana demez mi “siz de otele gidin birlikte olmak için” diye. Bir kadın çiçeği burnunda gelinine otele git nasıl der uzun süre anlayamadım, ağladım, anneme söylemeye utandım, eşime bile çok sonra söyledim eşim de kötü niyetli değildir diye geçiştirdi.
Kaynana kayınpeder bu esnada eşimi günde en az 10 kere ararlar, eşim de her şeyi anlık rapor verir, rahatsız olduğumu defalarca söyledim ama umursamadı, gece yarısı ararlar sabah oğullarını işe kaldırmak için ararlar eşim de arayın der yoksa üzülürler diyordu. Annesine anlattığı her şeyi ben yan komşuyla merdivenlerde denk geldiğimde ondan öğreniyordum. Komşu teyze bana “sizde de böyle bir şey olmuş, size şu gelmiş, senin işinde bu olmuş” dedikçe şoklara giriyordum. Kaynağı belli ama kimseyi inandıramadım.
Yine bir gün görümce iki haftadır bizde kalıyor ben de hastayım acilde iğne yapıldı geldim, görümceye sadece ve sadece yüzümü astım diye eşimden hasta yatağımda hakaretler işittim, duvarlara yumrukla “seni tanıdığım güne lanet olsun,Allah belanı versin” duydum defalarca.
Artık üşütme yürüyüp “seni geberteceğim” dediği an karar verdim ve ertesi gün valizimi alıp aile evime geldim.
7 aydır kardeşi, annesiyle ilgili konularda duymadığım hakaret kalmadı. Sonra anasını bacısını aldı geldi beni almaya “sen bana ne karılık yaptın?” diye başladı babamın yanında.
Ben daha bir aylık yeni gelinken daha 15 kişi gelen misafir ekiplerini yemekli ağırlamış, evi tertemiz, düzenli bir insanım. Eşim bana “ben düzeni sende gördüm” derdi .
Tam olarak nerede “karılık” eksiğim var bilmiyorum ama bu cümleleri, bu suçlamaları hak etmedim.
Bunlara rağmen ailemin ısrarıyla, bu kadar şeyden boşanılmaz, aldatma yok, dayak yok dedikleri için mecburen döndüm eşimin yanına.
Pişman olmam çok uzun sürmedi tabi, annem kardeşim diyerek aynı düzen devam edince sinir krizi geçirdim, git onlarla kal o zaman dedim o da tamam dedi hemen anne evine gitti, günlerce ne aradı ne sordu.
Babam artık anladı durumun ciddiyetini de beni çağırdı, yalnız kalma gel diye yine baba evine döndüm.
Tabii bunlar yine ailecek beni suçlamaya geldiler baba evime, sen bizim kızımıza iki gün katlanamadın, nasıl kötü kalplisin vs vs eşim olacak zat da bu esnada “ben onun babasıyım” diyor görümcemin babası sağ olmasına rağmen kendisini onun babası yerine koymuş.
Düşünün artık nasıl bir psikolojide. Görümce de babamın evinden çıkın, kiralarda sürünün beni istemiyorsanız dedi sonrasında taşındık zaten tüm masrafları ben karşıladım ama bu sefer de kiraladığımız eve eşim adımını atmadı.
Çift terapisine de gittik bu süreçte, psikoloğa da benimle barışmak için anne babasının elini öpüp özür dilememi şart koştu.
Neticede bu hikayede annesi ve kız kardeşi baş rolde ben figüran oldum.
Evlendiğimden beri o kadar yalnız hissettim ki kendimi.
Yaklaşık 2 sene flört ettik nasıl göremedim diye kendimi yedim, egzama atakları ve vajinal kanama geçirdim stresten, psikolojim alt üst oldu.
Bir buçuk aydır ayrı evlerdeyiz, yasal süre olan bir yıl dolunca da anlaşmalı boşanalım, olay uzamasın dedim. Tabi yine ben suçlu oldum eş kişisi ben senin için çabaladım sen ayrılmayı seçtin diyor.
Tam da bu esnada kaynana benim çıktığım eve taşındı, yeni koltuk takımı sipariş etmiş.
Boşanmayı istiyorum ama yaşadıklarımı sindiremiyorum, tansiyonum 16 dan inmiyor.
Bu arada ben avukatım eşim ağır vasıta şoförü. Ailem denk olmadığımız için onun aşağılık kompleksinde olduğunu söylüyor hep beni suçluyorlar.
Ben sevgimizin aradaki farkı kapatmaya yeteceğini düşünüyordum ama başıma bunlar geldi.
Nasıl kurtulacağım bu cendereden?
Teşekkür ederim değerli meslektaşım, doğru söze ne denirSevgili meslektaşım ne demiş atalar DAVUL BİLE DENGİ DENGİNE. İşimiz dünyanın en kutsal en saygıdeğer mesleklerinden biri. Kendi kıymetinizi bilin. Bir çöp gibi kutuya atıp yolunuza bakın. İnanın bunlar üzülecek değil utanılacak anılar. Utanç duyulacak bir andı geldi geçti öyle düşünün.
Merhaba, çok dertliyim uzunluk için şimdiden özür dilerim.
7 aylık evliyim 28 yaşındayız ikimiz de, eşim kök ailesine bağımlı, annesiyle bu yaşa kadar aynı yatakta uyumuşlar sonradan öğrendim. Hatta bir gün kaynana bana : “oğlum benim yatağımdan çıkıp senin yatağına giriyor, ben onsuz ne yapacağım, ölürüm” demişti ama idrak edemedim bir süre böyle bi hastalıklı ilişkiyi.
Düğün günümüzde, kaynananın etrafında yeğenleri, kardeşleri olmasına rağmen fotoğraf çekiminde damat olan oğlunu arayıp çok da elzem olmayan bir ilaç istedi ve eşim de anneme ilaç almam gerekiyor nöbetçi eczane bulalım diye kendini paraladı.
Balayından geldiğimiz gün dahil görümce bizde kalmaya başladı, her ay bir iki hafta bize kalmaya geliyor eşim de devamlı çağırıyor burası senin de evin diyor, bana fikrimi soran yok ama eğer surat asarsam eşimden “bir gün de suratını asma, kardeşimle hayallerimiz var bizim sen karışamazsın” şeklinde son ses azar işitiyordum.
Eşimin ailesinin evleri vardı, bu evi bir gün oğlumuz evlenince o oturur diye tadilat yapmadık siz yapıp oturun dediler biz de 25 senelik her yeri dökülen eve tüm masrafları beraber ödeyerek yaptık ve eve girdik. Eşimin ailesi de bize yarım saat uzaklıktaki köy evlerine geçti, gayet bakımlı, yapılı ve merkezi bir köyde bu ev. Görümce kişisi de köyde yaşamak istemediğinden devamlı bizde kalıp benden hizmet bekliyor, iç çamaşırına kadar benden isteyen bir kız, asla yardım etmez her şeyimi kurcalar sürekli bana sevgililerini anlatır hatta gece yarıları çocuklarla buluşup beni abime idare et diye emrivaki yapar, ben ev işi yaparken tepemde durup öylece izler, bana eşim doğum günümde ajda bilezik almıştı, kaynana oğluna dedi ki “ben kızıma söyledim, abin sana da ajda alacak dedim, mecbur alacaksınız ona da.” dedi. Ve biz para yokken, kredi kartından bir şekilde ne yaptık ettik ona da ajda aldık. Benimle devamlı bir yarış içerisinde olduğunu hissediyordum. En basitinden gelinliğim kaç paraysa aynı pahada abiye almak istedi, abisi daha uyguna bul dediği için aradaki farkı bir ayakkabıya elbise parası vererek kapattı yine de o parayı harcattı abisine. Devamlı olarak abisinden para istiyor ve alıyor da kendisi çalışmasına rağmen o parayla da üç günlük sevgililerine pahalı saatler, onların annelerine pahalı hediyeler alıyordu bunu da herkesin içinde söylüyordu. Eşime bizim de borçlarımız var kardeşine biraz daha az harca diyemez misin dediğimde “sen kardeşimi mi kıskanıyorsun, sen nasıl kötü kalplisin vs” sözler işitiyordum hal böyleyken bizim bu borçlar asla azalmıyordu.
Kaynana da ayda bir kız kardeşini, 3 erkek çocuklu kardeşinin karısını falan alıp kalmaya geliyor emrivaki yaparak, eşim de misafir geldiğinde online oyununu açar balkona çıkar ortadan yok olur yani. Misafirleri ertesi gün dışarıya çıkardığımda eşime sen de gel bizimle gez bak bunlar (3 tane erkek) senin kuzenlerin demiştim de ben arkadaşlarla okeye geldim siz takılın demişti bir de onu çağırdım diye evde kavga kıyamet kopmuştu.
Bir de kaynanam yatak odamızı soruyordu devamlı, artık utanıyorum cevap vermiyorum ertesi gün yine soruyor en son dayanamadım “görümce de bizim evde ya kardeş kardeş oturuyoruz anne” dedim o bana demez mi “siz de otele gidin birlikte olmak için” diye. Bir kadın çiçeği burnunda gelinine otele git nasıl der uzun süre anlayamadım, ağladım, anneme söylemeye utandım, eşime bile çok sonra söyledim eşim de kötü niyetli değildir diye geçiştirdi.
Kaynana kayınpeder bu esnada eşimi günde en az 10 kere ararlar, eşim de her şeyi anlık rapor verir, rahatsız olduğumu defalarca söyledim ama umursamadı, gece yarısı ararlar sabah oğullarını işe kaldırmak için ararlar eşim de arayın der yoksa üzülürler diyordu. Annesine anlattığı her şeyi ben yan komşuyla merdivenlerde denk geldiğimde ondan öğreniyordum. Komşu teyze bana “sizde de böyle bir şey olmuş, size şu gelmiş, senin işinde bu olmuş” dedikçe şoklara giriyordum. Kaynağı belli ama kimseyi inandıramadım.
Yine bir gün görümce iki haftadır bizde kalıyor ben de hastayım acilde iğne yapıldı geldim, görümceye sadece ve sadece yüzümü astım diye eşimden hasta yatağımda hakaretler işittim, duvarlara yumrukla “seni tanıdığım güne lanet olsun,Allah belanı versin” duydum defalarca.
Artık üşütme yürüyüp “seni geberteceğim” dediği an karar verdim ve ertesi gün valizimi alıp aile evime geldim.
7 aydır kardeşi, annesiyle ilgili konularda duymadığım hakaret kalmadı. Sonra anasını bacısını aldı geldi beni almaya “sen bana ne karılık yaptın?” diye başladı babamın yanında.
Ben daha bir aylık yeni gelinken daha 15 kişi gelen misafir ekiplerini yemekli ağırlamış, evi tertemiz, düzenli bir insanım. Eşim bana “ben düzeni sende gördüm” derdi .
Tam olarak nerede “karılık” eksiğim var bilmiyorum ama bu cümleleri, bu suçlamaları hak etmedim.
Bunlara rağmen ailemin ısrarıyla, bu kadar şeyden boşanılmaz, aldatma yok, dayak yok dedikleri için mecburen döndüm eşimin yanına.
Pişman olmam çok uzun sürmedi tabi, annem kardeşim diyerek aynı düzen devam edince sinir krizi geçirdim, git onlarla kal o zaman dedim o da tamam dedi hemen anne evine gitti, günlerce ne aradı ne sordu.
Babam artık anladı durumun ciddiyetini de beni çağırdı, yalnız kalma gel diye yine baba evine döndüm.
Tabii bunlar yine ailecek beni suçlamaya geldiler baba evime, sen bizim kızımıza iki gün katlanamadın, nasıl kötü kalplisin vs vs eşim olacak zat da bu esnada “ben onun babasıyım” diyor görümcemin babası sağ olmasına rağmen kendisini onun babası yerine koymuş.
Düşünün artık nasıl bir psikolojide. Görümce de babamın evinden çıkın, kiralarda sürünün beni istemiyorsanız dedi sonrasında taşındık zaten tüm masrafları ben karşıladım ama bu sefer de kiraladığımız eve eşim adımını atmadı.
Çift terapisine de gittik bu süreçte, psikoloğa da benimle barışmak için anne babasının elini öpüp özür dilememi şart koştu.
Neticede bu hikayede annesi ve kız kardeşi baş rolde ben figüran oldum.
Evlendiğimden beri o kadar yalnız hissettim ki kendimi.
Yaklaşık 2 sene flört ettik nasıl göremedim diye kendimi yedim, egzama atakları ve vajinal kanama geçirdim stresten, psikolojim alt üst oldu.
Bir buçuk aydır ayrı evlerdeyiz, yasal süre olan bir yıl dolunca da anlaşmalı boşanalım, olay uzamasın dedim. Tabi yine ben suçlu oldum eş kişisi ben senin için çabaladım sen ayrılmayı seçtin diyor.
Tam da bu esnada kaynana benim çıktığım eve taşındı, yeni koltuk takımı sipariş etmiş.
Boşanmayı istiyorum ama yaşadıklarımı sindiremiyorum, tansiyonum 16 dan inmiyor.
Bu arada ben avukatım eşim ağır vasıta şoförü. Ailem denk olmadığımız için onun aşağılık kompleksinde olduğunu söylüyor hep beni suçluyorlar.
Ben sevgimizin aradaki farkı kapatmaya yeteceğini düşünüyordum ama başıma bunlar geldi.
Nasıl kurtulacağım bu cendereden?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?