Öncelikle belirtmeyilim ki ben iktidar partisine hem yerel seçimde hem referandum da oy verdim. bu gösterilere katılan birçok insan tanıyorum ayrıca bu şekilde oy kullanan. başlangıçta olayların siyasi hiçbir yanı yoktu. orada ağaçların kesilmesini istemeyen bir grup greenpeace üyesi çadırlarında nöbet tutuyorlardı. bu insanlar çadırlarda uyurken cuma sabahı 5te çadırlar yakılmaya başlandı, içlerindeki özel eşyaları almalarına müsaade edilmeden. oradaki insanlara zülm edilmeye başlandı biber gazı ve tazyikli sularla. bunu duyan akşam iş çıkışı oraya gitti, içlerinde her partiden, her takımdan insanlar var. akpye oy veren bir sürü insan var. bu insanlara inanılmaz şekilde biber gazı atılmaya başlandı, yüzleri dağılan insanlar var içlerinde. plastik mermiyle gözlerini kaybedenler var. ve diyorsunuz ya kaldırım taşları bizim diye, taksim esnafı sakladı biber gazından bu insanları. kimsenin bir şeye zarar verdiği yok yani. insanlara haşere gibi gaz sıkıldı. o gün orada olan insanlarda dün şiddetli ishal ve kusma başlamıştı. yol kenarlarındaki evsiz havyan cesetlerini görmeniz lazım, onların ciğerleri kaldıramıyor bu kadar kimyasalı. camlar bizim, kaldırımlar bizim, ama orada halay çeken insana sıkılan biber gazının bedeli olan 21 trilyon da bizim. polis bizim, polisin zulmettiği insanlara kapılarını açan esnaf bizim, o zulmedilen insanlar da bizim.
bence aşağıdaki fotoğraflar her şeyi anlatıyor, oraya giden insanların duyarlılığını da. şimdiden hepinizden özür dilerim, gerçekten çoğunuz için gereksiz bir bilgi paylaşımı olabilir bu. ama ana akım medya vergi cezalarından korktuğu için bir çok şeyi yayınlayamıyor. İstanbulda benim gördüğüm kadarıyla genel durum bu. hepinizi seviyorum.
Eki Görüntüle 726191
Eki Görüntüle 726192
Eki Görüntüle 726194
off esracım kaçgündür bu durum canımı çok sıkıyor.
benimde orada çok arkadaşım var ve irtibat halindeyim.
gazetelerde nette okuyamadığım şeyler duyuyorum.
ve sadece bir tanesi değil konuştuğum hepsi aynı şeyi söylüyor.
ben bu hükümete ne seçimde ne referandumda oy vermedim vermem de.
karsısındaki en güçlüye veririm her zaman çünkü çoğunluğu tek basına ele geçirmelerini istemiyorum.
sonra böyle padişah sanıyorlar kendilerini ve de bu iktidarın ne yaptıkları,ne söylemleri hiç bir sekilde beni yansıtmıyor.
hele de o polisler benim polisim değil.iktidarın yalakaları(aslında yalaka değildi kullanmak istediğim bir hayvan adı verecektim ama o hayvanlar bile cok duyarlı bunların yanında die diyemedim.)
Cumhuriyete olan kinleri,Atamızın mirasına olan tavırlarına katlanamıyorum.
adamın amacı,niyeti,ne için bu ülkenin başında olduğu o kadar belli ki..
gördüğüm resimler içimi acıtıyor ama belkide bunların yaşanması gerekti.
bu insanların koyun olmadığını anlamalı artık..korku imparotorluğundan kurtulmalıyız.
mesele ağaçların kesilmesi, yer değiştirmesi değil ki. orada derdini anlatmaya, bir şeyler talep etmeye çalışan insanlara yapılan muamele. İnsanlar sandığının aksine okuyor. Bence sen de anayasanın temel hak ve özgürlükler kısmını okumalısın ve biraz da haber kaynağını değiştirmelisin, avukat bir ablan olarak sana tavsiye.
bence de tek ve yanlı bir kaynaktan okunmamalı haber.
oraya gitmeli gerekirse biraz elini taşın altına koymalı..anlamaya calısmalı.
o insanlar yaşam biçimlerine karışıldığı için dayanamıyorlar bence artık.
bardak doldu üzerine gelen birsey taşırıyor işte böyle.
Selam dostlar.
Malesef sizden uzak kaldım, çok yoğun geçiyor günlerim ve de çok sıkıntılı. Kafam o kadar doluki 2 haftadır kilo bildirimi de yapamadım, umarım beni anlayışla karşılarsınız
Cuma günü taksime gidemedik ama cumartesi feriköydeki arkadaşlarımıza gittik ve destek verdik. Taksimde olanları onlardan dinledik. Malesef basın gerçekleri yansıtmadı, gerçi ben yandaş medyayı zaten izlemiyorum da sonuçta insanlar belli haber kanallarından haberdar oluyor olaylardan. Bu halk bunu hakedecek ne yaptı bilmiyorum, insanların çevres,ne duyarlı olması, ağaçların kesilmesine, avm yapılmasına karşı çıkması bu muameleyi haketmesi mi demek, orda kimse olay çıkarmadı, sadece tepki göstermek için gösteri yapmak istedi, lütfen ama lütfen kimse oturduğu yerden ahkam kesmesin, orda olmadan orada yaşanılanlar hakkında fikir yürütmesin,feriköyde bile cuma akşamı polisin sert müdahelesine karşın insanlar evlerinden tencerelere vurarak tepki gösterdi, pol,s buna bile katlanamadı ve sokaklara gaz bombası attı, düşünsenize pencerenizden tepki göstermeniz de yasak. Bu konu hakkında sadece bunları yazmak istedim, amacım kimseye sataşmak değil
Geçmişi okuyup geri dönecem. Ben yokken neler olmuş bilmiyorum
O adamın istediklerine kimse karsı çıkmamalı demek...yapılan muamele bunu gösteriyor.
hala daha inatla yapacağım diyor.ne hoşgörü ne saygısı var onu seçen insanlara...
biz de dün aksam eşimin kuzenleriyle 3 araba izmitten destek verdik.
burada Cumhuriyet parkında toplandık...
13 kişiydik ve bizlerle birlikte binlerce kişiydik...
o kadar haber kanalı çekim yaptı ama hiçbir yerde gösterilmedi nedeni bence biz hiçbir yeri yakıp yıkmadık sadece yaşam biçimimize saygı duyulmasını,biraz da bizim isteklerimize önem verilmesini istediğimiz için işlerine gelmedi sanırım.