• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ağlama krizine girdiğim bir evlilik yıl dönümü..

Bu kadar zaman vaktini hiç hak etmeyen bir herife heba etmişsin, şimdi de kendine vah ben ne ettim diye eziyetle gününü heba ediyorsun, ömür geçiyor dur artık. Terapi al, antidepresan kullan, kendini tedavi etmeye odaklan. Bırak artık kendini hırpalamanın faydası olsa devam et derdim
Doğru haklısınız. Geçmiş bitti gitti. Olanları olduğu gibi kabul edip yoluma devam etmem lazım. Kendimi afffedebilmek için terapi alabilirim belki. Evliliğimdeki kişi asla değilim. Çok değiştim ama kendimi çok acımasız yargılıyorum. Eski eşimi bile o öyle biriymiş diye kabul ettim ama aynı kabulü kendime veremiyorum. Üzerine çalışacağım yorumunuz için teşekkür ederim.
 
Kafanıza taktıklarınızı mezara götüremezsiniz,
Fakat kafanıza taktıklarınız sizi mezara götürür.

Her şeyin yedeği var ama insanların yedeği yok.

Acınızı dibine kadar yaşayın ama bir yere kadar. Yaşanması gereken yaşandı ve bitti.

Kendinizi yiyip bitirmek sadece size zarar.

Hayat akıp gidiyor yaşınız daha genç kim bilir daha göreceğiniz ne mutlu günleriniz var.

Kendinizi suçlamayı bırakıp hayata karışın. Mahkeme günü geldiğinde güçlü bir şekilde karşısında durun ve bunu sadece kendiniz için yapın.

Gözyaşınızın tek bir damlasını dahi hak etmeyen biri için yıpratmayın artık kendinizi. Hayat insanlara türlü şekillerde sınavlar yaşatıyor, buda sizin sınavınızdı ve geçti diye düşünün.

Hakkınız olanı tabii ki alın, bırakmayın ama ağlayarak, sinir krizleri geçirerek değil sakin ama akıllıca adımlar, hamleler yaparak alın.

Her gecenin bir sabahı mutlaka vardır önemli olan o sabaha ne kadar güçlü çıkabildiğimiz. O güç sizin elinizde farkına varın ve kullanın.
 
Gördüğün gibi actigi ayni konular sebebiyle herkes üyeyi yeterince tanidi ve ayni tarzda yorumlar yapıyorlar. İnsanın kendinden daha büyük düşmanı olmaz, 42 yaşında boşanıp da tekrar çocuk planı yapamadığı zaman ağlayacağına şimdi bizlerin dediğine ağlar da dogru adımlar atar belki. Ama sizler sadece şikayet edip asla adım atmayan üyeler birbirinizi ağırlamaya devam edin cok faydası varmış gibi.
Sizin konuşma tarzınız beni ilgilendirmez sadece yapınız böyleymiş görmüş oldum. Benimde yapım tam tersi. İnsanların bazen adım atmaya bile gücü olmayabilir bazen. Bazen de bi o kadar güçlü hissederler hayatlarında. Sizde hayatınıza böyle devam edin hoşgörü sözcüğünü unutmuş gibi.
 
Önceki konumda da yazdım gene yazayım. Olay artık eski eşim değil ki. Öfkem için konu açtım. Ağlayıp eski eşim geri gelsin diye değil. Öfkemi bitiremiyorum ne yapayım diye konu açtım.

Eski eşime iyi duygularımın hepsi biteli çok oldu. Artık onu hayatımda istemiyorum. Onu sevmiyorum da. Sadece öfke duygumu yenemiyorum. 1 yıl geçti, kinim, öfkem devam ediyor. Diyelim eski eşim gelse ben artık onu istemem. Bitti o iş. Artık eski ben değilim. Artık ona zerre güvenmiyorum. Sadece evlilik yıl dönümü geldi diye tetiklenme yaşadım. Ondan konu açtım.

Dram olmaması için çok şey yapıyorum. Terapi aldım. Kitaplar okuyorum. Kişisel gelişim çalışıyorum. Kendimle uğraşıyorum. Sadece daha bu konuya tamamen nötr olamadım. Beni sevmiyormuş ama sözde seviyorum dedi..bende duygularım olduğu için gözüm kör oldu göremedim. Veya beni sevmediğini görmek istemedim. Artık olayım kendimle.

Aslında bu konu kendimle alakalı. Kendimi tamir etmeye uğraşıyorum. Öfkem için konu açtım. Öfke örtük bir duygudur. Altında hayal kırıklığı, haksızlık, pişmanlık vs duyguları var. Size göre drama Queen isem o da sizin yorumunuz. Olabilir öyle görüyorsanız okeydir. Beni nasıl gördüğünüz sizinle alakalı benimle ilgili değil. Sadece neden bu öfke geçmiyor onu irdeliyorum.
Aslinda en dogal en insani duyguyu yasiyorsunuz.ofke de bir duygudur, bir tepkimedir.sinirlari asmadiginiz surece bunu hissedebilmeniz sizin saglikli bir birey oldugunuzu gosterir bence.en onemlisi bu gibi duygular aklinizin ve mantiginizin onune gecmesin.sizi yanlis ya da mantiksiz hareket etmeye yonlendirmesin.zamanla bu hisler sonucek,yerini sakinlige ve dinginlige birakacak.
 
Konu sahibi kötü bir şey dememiş ki
Aldattın ok
O zaman malları bölüşelim ayrıl yeni kadına git sen yoluna ben yoluma bunu istiyor aslında
Ah Kemal’im gitme Allah aşkına diye ağlamıyor ki

Ama adam mallara bile çökme derdinde
Yani adam ekstra sorunlu
Adam zaten iyi biri demiyoruz ama kazanç ve kayıp dengesini gözetmek lazım. Ben avukatım ve şunu rahatlıkla söyleyeyim, adliyeden adalet beklemek, bir rüya, bir hayal. Hangi dünyada ve ülkede yaşıyoruz. Mahkemenin verdiği karardan da memnun olmayacak bundan 100% eminim. Boşanma davası 4-5 yıl kesinleşmesi sürecek( en az) bunun ilk 2 -2,5 yılı yerel mahkemede geçecek, hadi konu sahibinin lehine bir karar verildi, maddi ve manevi tazminat aldı. Tazminatlar, tazminatı ödeyecek kişiye göre belirlenir, yani alacağı bence en fazla 200-300 bin , ama bunu kesinleşmeden alamaz. 2030 yılında 200-300 bin TL ‘ ye ne alanır ki.
Bir de mal davası var, o boşanma kesinleştikten sonra değerlendirmeye alınacak, yani mal davası 4-5 yıl boşanma davasından sonra görülecek ve onun kararı da 2-3 yıl sürse.
Ayrıca mal davasında sanki evin yarısını , arabanın yarısını alırım gibi bir düşünce var. Kesinlikle öyle değil, geçenlerde şu an 7 milyon eden evden 500 bin TL katkı payı alacağı çıktı, Ben erkek vekiliyim , yani evin yarısı falan değil .
Şimdi herşeyin bitmesi 7-8 yıl sürecek ve konu sahibinin eline geçen para , külüstür bir araba almaya bile yetmeyecek. Dava yoluna devam ederse bunu kazanacak. 7-8 yıl evli kalmanın , onun soyadını taşımanın , ilşkiye başlayamamanın, sürekli davayı takip edip düşünmenin, karşılığı bu.
Eğer bir an önce bitirirse evli olmaktan, o adamın soyadını taşımaktan, adamla arasındaki bağdan kurtulur. Eğer biri ölse hala birbirlerinin mirasçıları, biri ölse şartları varsa diğerinin dul maaşı alması mümkün, birbirlerinin organlarının bağışlanıp bağışlanmayacağı konusunda karar verme yetkisi büyük ölçüde eştedir. Biri ölse en büyük tazminat hakkı eşin. Boşandığın anda tüm bu yüklerden kurtuluyorsun.
Konu sahibi hala öfkeli kızgın, hala intikam hırsıyla yaklaştığı , özür beklediği için iyileşmeye başlamıyor, eğer iyileşmek istiyorsa bu evlilikten bir an önce kurtulmalı .
Şimdi eksi ve artılarını dinlediniz, siz kendiniz ve konu sahibi için hangi yolu tercih etmek mantıklı diye düşünürdünüz???
 
Öğrendiğimde aksiyon aldım. Kuzenimi aradım kendisi iyi bir avukat. Sadece şoktaydım. Devam edeceğimi nereden çıkardınız? Bana kalsaydı protokol hazırlanıp anlaşmalı olmalıydı. Çekişmeli davaya hiç gerek yoktu. Kuzenim kıdemli avukat. Bu dava istinaf ile en az 4 yıl sürer dedi. Benim de 4 yılım gidecek onun da. O benden büyük.

Size bir sorum var, eşimi dinlemek istiyorsunuz ya. Dava sürecinde olmasam tüm kanıtlar bende, kadınlarla yazışmaları, paralar göndermesi, arkamdan dedikleri hepsini iletirim ama şu an sürecimi baltalar kimseyle paylaşamam.

Diyelim lanet bir kadınım. Bir kadın ne yapmış olursa olsun aldatılmayi hak mı eder? Sizin Allah korusun böyle bir konunuz olsaydı aldatıldım vs yazsaydınız bir de eşini dinlemek lazım mı yazılmalıydı? Bu ne kadar yaralayıcı bir yorum. Ben aldatilmayi mi hak ettim yani? Gerçekten dürüst, ahlaklı, iyi niyetli bir adam madem eşini istemiyorsa alır karşısına konuşur ve evliliği bitirir. Ben evliliğim için mücadele ettim ama kanıtları gördüğümü anlayınca ve kaybedeceğini anlayınca boşanma davası açtı. Niyeti birini bulup beni öyle bırakmaktı. Kadınlara yazmış.

Burada yıllardır üyeyim. Çok konu okudum ama aldatılan bir kadına bir de kocasını dinlemek lazım demek çok ayıp. Ona iyilikten başka bir şey yapmadım. Ki yapsaydım bile kimse ne yapmış olursa olsun aldatılmayı hak etmez. Birini istemiyorsan onu aldatmadan çekip gidersin. Ki eski eşimin gitmesi çok kolaydı beni sevmiyormuş. Sevgi bağı yoktu. Sadece maymun misali bir dalı tutmadan diğerini bırakmak istememiş. Olay bu.
allah aşkına çok ciddi olarak soruyorum
birini sevmezseniz size canım dese batar
sesi yılan olur tıslar
ilk günden birine seni sevmiyorum dediniz
ve sizi bırakmadığı gibi sizden ayrılmamak için her şeyi yaptı yapıştı size
ne yapar ne düşünürsünüz
sevebilir misiniz o insanı
saygı duyabilir misiniz kendine saygı duymayan kendini paspas eden insana
bu yaptıkları sizin için bile olsa
üstelik bu kadar kötü bir adamı nasıl sevdiğinizi de anlamıyorum ben
bir sevdiniz olmadı iki sevdiniz olmadı nasıl tiksinmediniz nasıl sevmeye devam ettiniz
sevgi karşılıklı olunca güzeldir
yormaz üzmez kırmaz
her şey kolayca akar gider
bunları yaşayıp nasıl sevmeye devam ettiniz ki
 
Kendınıze bii iyilik yapın ve içinizdeki öfkeden kurtulun yoksa kendınızı daha çok hasta edeceksınız ,taze tuttugunuz sürece sadece size zarar verecek çünkü

Daha duruşma olmamış ama mahkeme de sakin olun fevri hareketler konuşmalar yapmayın
İmkan varsa avukat tutup yüzyüze bile gelmeyin .
2025 kasımda ilk duruşma var. Karşı tarafın anne ve babası tanık olarak dinlenecek. Gitmem gerekiyor, Avukatım öyle dedi. Çünkü herseyi ben biliyorum. Mutlaka gitmem lazım. Aralık gibi de mal davası var. Ben açtım. Orada tanıklarım dinlenecek. Yani Kasım ve aralıkta yüz yüze geleceğim. O yüzden bir an önce öfkemi atmaya çalışıyorum. Onların eline koz vermemek için sinirime hakim olmam lazım. Keşke hiçbir duruşmaya katılmak zorunda olmasam ama gideceğim. Meydanı iftiracı eşime bırakamam. Bu gurur meselesi artık.
 
2025 kasımda ilk duruşma var. Karşı tarafın anne ve babası tanık olarak dinlenecek. Gitmem gerekiyor, Avukatım öyle dedi. Çünkü herseyi ben biliyorum. Mutlaka gitmem lazım. Aralık gibi de mal davası var. Ben açtım. Orada tanıklarım dinlenecek. Yani Kasım ve aralıkta yüz yüze geleceğim. O yüzden bir an önce öfkemi atmaya çalışıyorum. Onların eline koz vermemek için sinirime hakim olmam lazım. Keşke hiçbir duruşmaya katılmak zorunda olmasam ama gideceğim. Meydanı iftiracı eşime bırakamam. Bu gurur meselesi artık.
Haklıyken haksız konuma düşmeyin sakin kalın
 
Hemen yumurtalarini dondurtuyorsun, bir daha da kimseye eyvallah etmiyorsun. Evlilik dedigin sirket gibi. Ortaklar faydasina calisirsa yurur. Bir ortak parasini, enerjisini, aklini rakip.sirkete akitsa nasil.ortakli.bozulur, bu da oyle. Niyeti bozuklara en iyi cevap ogrenilmis caresizlikten kurtulup, cabucak bosanip, gerekirse dogru esi bulana kadar 10 kere evlenmek. Ve fakat cocuk yapilacaksa da iyice ince eleyip sk dokumak. Soyle ki ben bu adami birakip gidersem bu adam bu cocuga iyi babalik yaoar mi, ailesi sahip.cikar mi.vb vs.. 38 yas cok guzel bir yas. Ortada paylasacak cok mal yoksa saliver gitsin. Ozgurlugun anahtarini cebine koymak uzeresin , kurban rolunden cik, bu da ogrenilmis bir davranis bicimi. Bence.
Her kelimesine katılıyorum. Boşandıktan sonra karşıma biri çıkarsa mantık evliliği yapacağım. Aşk meşk çok bakmayı düşünmüyorum. Adam çocuk istiyorsa, şartları, kişiliği, hayata bakışı bana uyuyorsa ve bana sadakatli, merhametli, vicdanlı olacak ise olur. Çok sevmeme gerek yok. Ama biraz karışıklı beğeni olursa iyi olur. O beni beğenir ben ona eh işte desem de olur. Eski eşimi çok çekici buluyordum, çok beğeniyordum çok seviyordum ne oldu peki? Yapmadığı kötülük yasatmadığı travma kalmadı. O yüzden ikinci evliligimde karşıma gelecek kişi beni sevsin beğensin yeter. Fikrim değişti. Aşk evliliği benim için çok riskli imiş, bir daha nasip olursa bu sefer mantık evliliği yapacağım.
 
Haklıyken haksız konuma düşmeyin sakin kalın
Evet çok haklısınız. Sakin ve rahat görünmem lazım. Hele laf çarpma vs olamaz. Onlar yokmuş gibi davranacağım ki zaten artık yoklar sadece birkaç dakika hayalet görmüş gibi olacağım. Ona da dayanırım o gücüm var çok şükür.
 
Konunuzu hatırlıyorum. Kendinizi üzmeyin daha fazla. Kötü bir insanla sınanmışsınız, vardır bir hayır diyip önünüze bakın. En çokta böyle bir adamdan çocuğunuz yok diye şükredin. Ayrıca yaşınız daha genç, millet 35 ten sonra evleniyor zaten.
Dava bitene kadar üzülmeye ağlamaya devam etseniz bile boşandıktan sonra rahatlarsınız. Şuan böyle hissetmeniz normal, hala o adamla evlisiniz, bu sizi yıpratıyor haliyle.
Evet, yorumunuz için teşekkür ederim. Evet aklımda tam evliliğimi kapatamıyorum. Ama yavaş yavaş olacak. Sonuçta sadece formalite kaldı. O da bir gün bitecek.

Aslında dilekçelerden sonra kötüleştim. Ablasının kasasında parası vardı. Sırf iftira atmak için oradaki parayı kendi kasamıza zorla aldırıp sonra da çalmışım. Babasını tehdit edip oturduğumuz evi üstüme istemişim. Bunları okuyunca bunlar nasıl insanlar dedim. Çünkü dilekçelerde yazılanları avukat göndermeden onay alıyor. Benim avukatım da hepsinde onay aldı. Sırf azıcık tazminat alırım diye ne iftiralar atmış.

Bundan sonra ben nasıl bir adamı eşim olarak sevmişim.. nasıl bir adamla evlenmişim. Bu kadar kötü biri nasıl denk geldi diye kendimi yemeye başladım. İftiralar çok kötü yaptı. Ama dediğim gibi bunu da atlatacağım. Kul unutur Allah unutmaz. Bu cümleye güveniyorum. Bana yaptıklarını sonraki evliliğinde inşallah ödeyecek. Çünkü ikinci kez evlenince üstünde çok ciddi kul hakkı ile evliliğine başlayacak. İlla ki imtihan olacak. Aldatılacak, iftiralara uğrayacak. Ben ilahi adaletin tecelli etmesini istiyorum. En ağır sınama onun için parasal değil manevi sinanma olur. Olacak zaten..gerçi bana dolaylı olarak hırsız dedikleri o paranın da hayrını görmeyecek inşallah..

5 yıl sonraya ışınlanmak istiyorum. İkinci evliliğimde evli mutlu çocuklu olmak istiyorum. İnşallah bir gün bu olaylara bakıp aman hepsi geçti bitti çok şükür derim.
 
Evet, yorumunuz için teşekkür ederim. Evet aklımda tam evliliğimi kapatamıyorum. Ama yavaş yavaş olacak. Sonuçta sadece formalite kaldı. O da bir gün bitecek.

Aslında dilekçelerden sonra kötüleştim. Ablasının kasasında parası vardı. Sırf iftira atmak için oradaki parayı kendi kasamıza zorla aldırıp sonra da çalmışım. Babasını tehdit edip oturduğumuz evi üstüme istemişim. Bunları okuyunca bunlar nasıl insanlar dedim. Çünkü dilekçelerde yazılanları avukat göndermeden onay alıyor. Benim avukatım da hepsinde onay aldı. Sırf azıcık tazminat alırım diye ne iftiralar atmış.

Bundan sonra ben nasıl bir adamı eşim olarak sevmişim.. nasıl bir adamla evlenmişim. Bu kadar kötü biri nasıl denk geldi diye kendimi yemeye başladım. İftiralar çok kötü yaptı. Ama dediğim gibi bunu da atlatacağım. Kul unutur Allah unutmaz. Bu cümleye güveniyorum. Bana yaptıklarını sonraki evliliğinde inşallah ödeyecek. Çünkü ikinci kez evlenince üstünde çok ciddi kul hakkı ile evliliğine başlayacak. İlla ki imtihan olacak. Aldatılacak, iftiralara uğrayacak. Ben ilahi adaletin tecelli etmesini istiyorum. En ağır sınama onun için parasal değil manevi sinanma olur. Olacak zaten..gerçi bana dolaylı olarak hırsız dedikleri o paranın da hayrını görmeyecek inşallah..

5 yıl sonraya ışınlanmak istiyorum. İkinci evliliğimde evli mutlu çocuklu olmak istiyorum. İnşallah bir gün bu olaylara bakıp aman hepsi geçti bitti çok şükür derim.
Canım benim yaa, nasıl canın yanmış. Ama hiç üzme kendini, hepsi geçecek emin ol. Sana tavsiyem o adamın hayatıyla hiç ilgileneme. Sana yaptıklarını ödedi mı, layığını buldu mu gibi bir derdin olmasın. Sen sadece kendi mutluluğuna odaklan. Onun mutsuz olmasını beklemek bile senin için bir vakit kaybı. Sen hiç arkana bakma bundan sonra.
 
İşe başla. Bir şeyle meşgul olman önemli. Kendini geliştirmek için sevdiğin bir dili öğrenmeye çalış,kendine kazak ör, hırka ör. Bi dikiş kursuna git ne bileyim başka sevdiğin bir kursa yazıl. Ben de sıkıntılı bi dönemden geçtim hala dediklerimi yapmaya çalışıyorum. Eğer boş kalırsam kafama daha çok takıyorum.

Benim de öfke sıkıntım var. Ya sabur zikrini keşfettim. Sanki gözüm açıldı,bakışım değişti.İnanılmaz kendimi huzurlu hissediyorum.Etrafa karşı sabırlı olmak, bunların imtihan olduğunun bilincinde olmak ve kendini gerçekleştirmek için bu acıları kucaklamak, her şeyin bizi eğittiğinin farkında olmak bana iyi geldi.

Ben çoğunlukla şu an erken yatmak ve erken kalkmanın mücadelesini veriyorum çok başarılı değilim ama inanılmaz iyi geliyor hayatıma. Sabah 4 5 gibi kalkarsam zaman uzuyor sanki. Uyanmak için üstümdeki tembelliği atmak için duş da alırsam süper hissediyorum. Eğer çok erken kalkamazsam ve duş almazsam üzerime tembellik yapışıyor. Düşünceler beni bunaltıyor ve yapmak istediklerimi yapamıyorum. Zaman kısa geliyor.

Bir de haksızlık yapanları Allah’a havale etmek lazım. Derdimiz kendimizle olmalı aslında ,kendimizi eğitmek ,güzelleştirmek,insanı kamil olmaya çalışmakla. O zaman öfkemiz belki biraz azalabilir. Öfke çok tehlikeli bir hastalık. Çünkü insanı bir anda cinnete sürükleyebilir. O yüzden devamlı Allah’a sığınmalı ve euzu besmele çekmeliyiz o duygu anında.Maalesef bazen bizden güçlü olanlar bize haksızlık yaptığında ve biz kendimizi kanıtlayamadığımızda veya haksızlığı sindiremediğimizde öfke duygusu tetikleniyor. İşte zayıflığımızın farkına varmamız için bir fırsat. Bazı şeyler ahirete kalıyor. Mal mülk alınsa bile haketmediğimiz kötülüklerin hesabını da güçlü olan Allah’a verecek olmaları biraz olsun insanı rahatlatıyor.
Yorumunuz için çok teşekkür ederim.

Zikir kısmını deneyeceğim. Belki bana sakinlik verir. Bu olay bana Allah'tan sen kendine ne yapıyorsun ikazı idi. Eşimi hayatımın merkezine almıştım. Kendimi unutmuştum. En büyük hatayı eşime sınır koymayarak yaptım.. Bana yaptığı ilk saygısızlıkta rest çekmeliydim. Dediğim gibi bu olaydan öğreneceğim çok şey varmış. Almam gereken dersler varmış.

Eski eşimin davranışlarını, fikirlerini kontrol edemezdim ama bana davranışlarına karşı tepkimi kontrol edebilirdim. Çok duygusal yaklaşmışım. Sinyaller gözümün önündeymiş. Bir daha hayatımda inşallah bir erkeğin dediklerine değil yaptıklarına bakacağım. Hatta her insanın yaptıklarına bakacağım, hatta sadece eylemlere bakmaya şimdiden başladım.

İşte çalışıyorum, hem de yoğun çalışıp yöneticilik yapıyorum. O kafamı baya meşgul tutuyor. Zaten konuyu aslında Allah'a bıraktım.Ben sadece mahkemede hakkımı savunacağım ama diğer yapılan haksızların hesabını Allah soracak. Üzerinde bu kadar ah olan biri, tabi ki sonraki evliliğinde veya ilişkisinde bunları ödeyecek. Ben unutsam bile ALLAH unutmaz. Yapılan kul hakkı bir yerden çıkacak, ben inanıyorum. Kendisi ve ailesi çok kendini beğenmiş insanlardı, burunları yere düşse almazlardı. Biraz da maddi durumları orta-üstü diye kendilerini kaf dağında görürlerdi. Eski eşimin hayatına öyle bir kadın gelecek ki kendini beğenmişlikte kendini bile geçecek, bana yaptığı gibi onu hep küçümseyecek, aldatacak, arkasından atıp tutacak. Seviyorum deyip hiç sevmeyecek, sevgisiz evlilik yaşatacak. Bu işler böyledir. Çok örneğini çevremde gördüm.

Ondan bir ilişkiden giderken helallik alıp öyle gideceksin. Ben onun yerinde olsam eski eşimin kapısına gider, gerekirse yalvarıp helallik isterdim. Sırf ileride önüme çıkmasın diye. Neyse ileride ben göremeyecek olsam bile bana yaptıklarının aynılarını yaşamasını diliyorum. Ancak o zaman adalet sağlanmış olacak. Bu mahkemeyi kazansam bile içimi soğutmaz ki. Sadece biraz rahatlatır, benim asıl istediğim bana yaptıklarının hepsini misliyle yaşaması. O zaman adalet yerini bulacak.
 
Geçmiş olsun canım. Bende daha önce 16 yıllık evliliğimi bitirdim. Kafamda herşeyi bitirmenin rahatlığı ile hiçbir talebim olmadan tek celsede boşandım. Adliyeden çıkıp gökyüzüne bakarak aldığım nefes, bir bebeğin ilk nefes alışı gibi gelmişti bana. İnan 'bana neler yaptılar, ne iftiralar attılar, ben ne fedakarlıklar yaptım, bunları haketmedim' gibi düşüncelerin kimseye faydası yok. Bu insanlardan kurtuluyorsun. Sadece bunu düşün lütfen. Buna odaklan. Mutlaka bu süreçte psikolojik destek al. Maddi imkanın varsa tatile git. Avukat tut. Duruşmalara sadece gerekli oldugunda, avukatın gelmen gerek dediğinde katıl. Eski eş ailesiyle ortak tanıdıkların olduğu bir sosyal medya hesabı kullanma. Yaptığın hiçbir şeyi duysunlar, görsünler diye yapma. Bu hikayenin baş rol oyuncusu sensin. Sen ne istiyorsan o olsun. Başka hiçbir şey düşünme. Boşanma aşaması bir hastalık sürecine benziyor. İyileşeceksin. Belki moral olur diye söylemek istiyorum. Ben ikinci kez evlendim. 39 yaşımda doğum yapıcam. Rabbım senin içinde daha güzel bir kapı açacak buna inan 🌸
Çok teşekkür ederim. Allah hayırlı doğumlar nasip etsin, çok sevindim.

Şöyle bir durum var, bunu terapistle de konuşmuştum. Evliliğimde hakkımı çok savunamadım, çok sustum ve öz benliğimden çok gitti. Kendi kul hakkıma çok girdim. Eğer bu dava sürecinden de pes edip gidersem kendimi asla affedemem. Bu dava sürecini kendime borçluyum. Artık hayatımda hiçbirşeyi onlar için yapmıyorum, onların fikirlerinin artık önemi yok. Bu dava sürecini kendime borçluyum. Duruşmalara katılacağım, tanıklar dinlenecek, meydanı onlara bırakamam. Onlardan korkum yok, çekincem yok. Gerekirse sonra kötü olursam halletmeye çalışırım. Sosyal medyam yok, hepsinin numarasını sildim zaten. İnşallah iyi olacaksa bende ikinci kez evlenebilirim, inşallah iyi biri, beni hak eden biri karşıma gelir. ALLAH hak ettiğim mutluluğu bundan sonra bana verir. Bebek bekleyen kadınların duaları kabul olurmuş, bana dua ederseniz çok mutlu olurum. Sevgiler
 
Hala aynı noktadasınız , 1 adım ilerlememiş olmanıza üzüldüm. Balayında sizi sevmediğini söyleyen adamla evli kalmak için kişiliğinizden , özsaygınızdan , karakterinizden vazgeçmişsiniz. Ben bu konuda kocanızı suçlamanızı, tüm yükü ona atmanızı doğru bulmuyorum . Siz eşek olursanız , semer vuran kötü insan, beni beden kraliçe yapmadı da semer vurdu , ben bunu haketmedin diyemezsiniz. Hala çok fedakarlık yaptım , evliliğim yürüsün diye uğraştım diyorsunuz ama sizi sevmediğini açıkça söyleyen bir adamı evde tutmak için 40 takla atmışsınız.
Sizin davranışlarınızı sevgi, sadakat , fedakarlık olarak yorumlama devam ediyorsunuz ama bu gerçek değil , siz aman kocam beni terketmesin diye köle oldunuz, aman kocam boşanmasın diye para verdiniz, aman kocam başka kadına gitmesin diye insan onuru ile bağdaşmayan davranışlarıda bulundunuz.
Bence kocanız sizi aldatmış olsa bile gel barışalım dese barışır aynı davranışlara devam ederdiniz. Tek sorunu artık köle olmanız, kişiliğinizden vazgeçmiş olmanız, kendine saygı duymayan bir insan olmanız kocanıza çekilmez gelmeye başladı. Siz ne kadar köle olursanız olun, kocanız sizinle köle olduğunuz için kalmayacaktı.
Kocanızı suçluyorsunuz ama bence asıl sorun sizde gerçekleri görmemek , hala bu evliliğin içinde kalma çabanız aslında karakterinizin ne kadar zayıf , kendine ne kadar güvensiz bir insan olduğunuzu kanıtlıyor. Gerçekleri kabullenip , onları anlamadığınız sürece 10 yıl ben çok sevdim de fedakarlık yaptım da , neden beni sevmedi de diye ağlama kirizlerine girer çıkarsınız.
Kocanız napıyor bu arada, bence sizi çoktan unutup , yeni aşklara yelken açmıştır. Sizi , varlığınızı bile unutmak üzeredir.
Siz ise bu evliliğe öyle sıkı bağlarla tutunmuşsunuz ki , hiç bırakasınız yok.
Ben önceki konunuzda da yazmıştım, ama bakıyorum da hala değişmemişsiniz, değişmek için çana bile göstermiyorsunuz. 1 yıldır görmediğiniz adam için sinir krizi geçiriyorsunuz. Hala evlilik yıldönümünü bile hatırlayıp, üzülüyorsunuz.
Üzgünüm ama dürüst olacağım, sizin iyileşmek gibi bir isteğiniz yok, si acıya öfkeye yapışmış bir şekilde yaşamak istiyorsunuz, hiç 1 yıldır görmediğiniz kocanızı suçlamayın, sorun sizde.
Önceki konuma da yazdınız, faydalı yorumlarınız oldu. Bazı düşüncelerinizde de haklısınız ama hepsinde değil. Onlara cevap vermek istiyorum.

- Eşimi inanılmaz sevdim, belki kendimi unutacak kadar sevdim. Evliliğe giderken eşim gerçekten fedakar, sevgi dolu, aşık, gözleri parlayan, merhametli biriydi. Her dakika sevildiğimi hissettim. İnanılmaz rol yapmış. Oscarlık oyunculuk oynamış. Yoksa asla evlenmezdim. Balayından sonra, eşim beni sevmeyen, açık arayan, beni küçümseyen, hakaret eden, kalbimi kıran birine dönüşmeye başladı. Ama aşama aşama oldu, bende tekrar eski haline döner diye taviz vermeye başladım. Taviz tavizi doğurdu. Sonrasında hep benim çabaladığım bir ilişki modeli oldu. Bu kısımda sınır koymalıydım, burada haklısınız.

- Eşim isterse şu an dünyayı önüme serse, barışmam. O iş bitti. Artık onu sevmiyorum, ona güvenmiyorum, ailesine güvenmiyorum. Şu an gelmesinin tek amacı, davadan feragat etmem için olur. Bunu anlamayacak kadar saf değilim.

- Siz avukatsınız, psikoloji de biliyorsunuzdur. Evlilik içinde kalma amacım olsa, boşanmamak için çabalardım. Hakimin karşısında ağlar zırlardım, öyle bir şey yok. Bu evlilik bitecek. Bende karşı dava açtım, tüm kanıtlarımı kullandım.

- Zayıf ve güvensiz biri olmama gelince, burada eleştiriniz fazla. Bu iki sıfata katılmıyorum. Ama şunu diyeyim, şu an zayıf ve güçsüz asla değilim. Alakam yok, zayıf ve güçsüz biri olsam çekişmeli boşanma davasına devam etmezdim, edemezdim. Şu an keşke davam devam etmese size dilekçeleri gösterseydim. İnsan onuruna aykırı ne iftiralar yazdılar. Hırsız, katil, dolandırıcı, malımıza çökmeye çalıştı vb. Evin giderlerinin yüzde seksini bendeydi, ortak mala para koydum, kayınpederin evinden çıkalım dedim, utanmadan bunlara rağmen paracı dediler. Ben şu an çok güçlüyüm, hayatım boyunca bu kadar güçlü olmamıştım. Şu an davaya devam edeceksem çok güçlü olduğum için devam edeceğim zaten.

- Eşim istediği ile sevgili olabilir, aşk yaşayabilir, çocuk yapabilir. Düşündüğünüz kadar umrumda değil. Umrumda olan sadece, ileride bunları yaptığı kadından, kalbini her şeyini verdiği kadından kazık yemesi. Yani bana yaptıklarının aynısını misliyle bulması. Benim gibi sinir krizleri geçirmesi, dünyasının başına yıkılması. İlahi adalet istiyorum yani. Başka hiçbir şey umrumda değil. Bana yaptıklarının bedelini ilerideki hayat arkadaşım dediği kadından bulmasını istiyorum.

- Adam zaten beni hiç sevmemiş ki, yıllarca rol yapmış, kandırmış, aldatmış. Sizce şu an beni unutmuş olması canımı yakıyor mu? Hayır. Zamanında yıllarca kandırılmak, sevilmemiş olmak canımı yaktı. Yani haksızlık yaktı. Zaten evlilikte bile beni takmamış adam, sizce şu an unutsa ne olur unutmasa ne olur? Bu saatten sonra ne önemi var ki? Ama bana yaptıklarının bedelini o da çok ciddi ödese o zaman çok şey olur. En azından yüreğim soğur.

- Şu konuda da haklısınız, şu anki duygularımın sorumluluğu bende. Kimsenin düşüncelerini, davranışlarını kontrol edemem ama birine ne tepki vereceğimi ben seçerim. Kendi davranışlarımı ben seçerim. Travmalarım var, bu konularda çalışmam gerek evet. Boşanma bir yıkım ama bundan da sağ çıkacağım. En azından hayatımın en pahalı dersini aldım, bu dersi unutmayacağım.
 
Eski konunuzdaki yorumlarınızı okudum siz hem iyi bir insansınız hem de algısı çok yüksek bir insansınız ancak çok yaralı olduğunuz için süreci yönetemiyorsunuz. Sizin iyi bir avukattan daha çok iyi bir terapiste ihtiyacınız var, işinin uzmanı olmalı kolay şeyler yaşamamışsınız. Böyle bir arayışınız oldu mu? Yaprak gibi savruluyorsunuz şuan size çok acil profesyonel destek lazım. Profesyonel destek anlamında şu güne kadar neler yaptınız?
Yorumunuz için teşekkür ederim, içimdeki adalet arayışı çok yüksek. İnanın artık eşimi sevmiyorum. Onu hayatımda istemiyorum. Bana bu kadar şey yapan birini artık hayatımda istemiyorum. Ama adalet arayışım hala yüksek. Karşı taraf beni yıktı geçti her anlamda mahvetti ama hiçbir bedel ödemedi. Bu çok canımı sıkıyor. Onun da bedel ödemesi lazım, artık bundayım zaten. Bu kadar kötülüğü yapan birinin bu kötülüklerin bedelini mutlaka ödemesi lazım.

Terapi aldım, ama tekrar başlayabilirim. Psikoloji kitapları okuyorum ama terapi daha iyi olur gibi geliyor. Kendimle çok uğraşıyorum, hatta bir an önce nötr olmak istiyorum ama eşime karşı nefret ve öfke duygum daha bitmedi. Keşke hemen nötr olsam ama sanırım bir süreye daha ihtiyacım var.
 
Sizi aldatan adam size neden çekişmeli boşanma davası açtı? Karşı taraf da boşanmak istediğine göre neden anlaşmalı boşanıp kendi yolunuzda gitmiyorsunuz? Travmalarınızdan bahsetmişsiniz. Dava süreci devam ettikçe travmalarınız tetiklenecek. Evlilik defterini bir daha açılmamak üzere tek seferde kapatmanızı ve yola iyi bir terapistle devsm etmenizi öneririm. Çok gençsiniz henüz. Yeni başlangıçlar için önce bitişler gerekir. Bu sarmaldan çıktığınızda hayatın çok güzel olduğunu yeniden fark edeceksiniz.
Beni birçok kadınla aldatmış, yazışmış belki de buluştu, onlara paralar göndermiş. Hepsinin kanıtları var. Yüzlerce ekran görüntüsü aldım. Kanıtlarım olduğunu anlayıp karşı saldırıya geçti. Kadınlık yapmamışım, vajinismus imişim, ev işi yapmamışım vs. Bende sadakatsizlikten dava açtım, smear testleri sundum, aldatıldığımın kanıtlarını sundum. Yani elimde kanıtlar olduğunu bildiği için yıldırmak için dava açtı. Ama bu taktik çalışmadı, çalışmayacak. Önce ona bu davada kim kusurlu kim yalancı gösterip öyle boşanacağım.

Anlaşmalı talep etmediler, ben neden edeyim ki? Adam beni mahvetmiş üstüne bir de anlaşmalı boşanma mı teklif edeyim? Bunu yapamam, içimden gelmiyor.Hem neden yapayım ki? İyilik hak edene yapılır. Eşim en ufak bir iyilik hak etmiyor.
 
Herkese Merhaba,

Evliliğim ile ilgili konumun linkini bırakıyorum. İsteyen okuyabilir.

İçimdeki öfkeyi bitiremiyorum, lütfen fikir istiyorum.

Bu konuyu ağlamaktan şişmiş gözlerle yazıyorum. Çok kısaca özetlemem gerekirse çekişmeli boşanma sürecindeyim. Eşim beni sevmeden evlenmiş, hep yıllarım evliliğim için mücadele ederek geçti. 3 yıllık evli iken birden fazla kadınla aldatıldığımı öğrendim. Daha bunu sindiremeden eşim yakalandığını anlayıp bana çok ağır iftiralar atarak çekişmeli boşanma davası açtı.

1 hafta içinde sinir krizleri geçirerek evimi boşalttım.(kayınpederin eviydi). İşimden ayrılmak durumunda kaldım. İşyerinde birden fazla kere fenalık geçirdim, hastaneye kaldırıldım. Çok ama çok zor bir yıl geçirdim. Çok ciddi travmalarım var. Anlatsam sayfalar yetmez. En ufak bir tetiklenmede travmalarım hortluyor. Şimdi evliliğimde 4.yıl dönümü geldi çattı ve ben çekişmeli boşanıyorum.

Kendimi inanılmaz kötü hissediyorum. Gene bir ağlama krizi geldi.İşten eve gelip ağlama krizine girdim. Öfkem geçmiyor. Kaybım çok büyük. Anne olma şansım yok. Artık kimseye inancım yok. Hayata inancım kırıldı. Eşime sadece iyilik yaptım, ona tüm benliğimle sevgi, sadakat verdim; başıma gelmeyen kötülük kalmadı. Benden bir özür bile dilemedi, benden bir helallik bile istemedi. Aldattığı yetmemiş gibi bir de insan onuruna hakaret olan iftiralara uğradım. Bu 1 yılda hayatımın en kötü yılını yaşadım. 38 yılda, bu yıl kadar zorlandığım hiç olmamıştı.

Herkese sormak istiyorum. Bunun nasıl üstesinden geleceğim? Yapılanı hala hazmedemiyorum. 1 yıl geçti ama öfkem hala taze. Yapılan kötülükler çok fazla geldi. İçimde inanılmaz bir hayata kırgınlık var. İçimdeki bu öfke bana zarar verir diye korkuyorum. Siz biten ilişkileriniz veya evliliklerinizde ne zaman nötr oldunuz?

Daha duruşmalar başlamadı. Eşimi ve ailesini görüp daha ne tetiklenmeler yaşayacağım kimbilir. Adliyede öfke patlaması yaşamaktan da korkuyorum. Herkes kapat artık konuyu diyor ama kapatamıyorum. Kendimi sakinleştiremiyorum. Bana ne tavsiye edersiniz? Bu öfke, kırgınlık ne zaman dinecek? 1 yıl geçti öfkem dinmedi, daha ne kadar travmalarım tetiklenecek?

Okuyan ve mesaj yazan herkese teşekkür ediyorum.
Yazılan cevapların hepsini okumadım belki yazan da olmuştur ama bir psikiyatrik yardım almayı düşündünüz mü? Süreci biraz daha atlatılabilir kılabilirdi.
 
Eski eşimi çok sevdim. Hep evlenmeden önceki o sevgi dolu, anlayışlı, beni seven, önemseyen adam olur diye bekledim. Düzelir sandım ama daha da beter oldu. Sonra zaten aldatıldım.

Çok ama çok verici oldum. Salak değildim sadece sınır koyamadım. Fedakar olursam değerimi anlar sandım. Tam tersi oldu,değerimden gitti. Eli maşalı olmalıydım. Her şeye rest çekmeliydim. Hayatımın en büyük dersini aldım. Şimdi iş hayatımda bile inanılmaz cesaretli ve güçlü oldum. Aldığım hayat dersinin tesiri daha boşanmadan iş hayatımda bile başladı. İleride boşanıp hayatıma biri gelirse duygusal hareket etmeyeceğim. Mantığıma uyuyorsa ve çocuk istiyorsa olacak. Yoksa çok gerek yok. Duygular beni körleştirdi. Bir daha böyle bir ilişki asla istemiyorum.

Toplumumuzda iyi yetişmiş bir kadına denk olacak erkek az. Hele özellikle duygusal denk olacak erkek daha az. Çoğu erkek tepkisel, çocuk gibi. Biz çok daha olgunuz. Ama isteyen ve seven erkek sana uyum sağlar. Bundan sonra duygularımı geri plana çekip mantıkla hareket edeceğim. Bu hayat dersini unutacağımı düşünmüyorum. Umarım Allah karşıma beni hak edecek iyi birini ileride çıkarır.

Bence de hormon iğnesine gerek yok. Ciddi kilo aldım. Hem hormonları etkiliyor. İlave östrojen aldığın için zaten her ay yalancı hamile gibi duygu durumun değişiyor. Adetten önce inanılmaz duygusal vs oluyorsun. Bir de sigara içenler için tehlikeli. Damar sertliği yapıyor. Ben sigara içmediğim için 4 yıl kullandım. Ama bir daha kullanmak istemiyorum. Çok yan etkisi oldu. İleride partnerim olursa onun korunmasını isteyeceğim.

Ablacığım lütfen kızma ama adam berbat, hayvan gibi bir tip neresini sevdin🙄seni sevmediği belliymiş başından beri, sevmeyen de seven de belli eder. Ben anlamıyorum, bazı kadınlar - sen de dahil, bariz sevmeyen, kaba saba davranan tiplerin nesini seviyorsunuz? Haydi diyelim sevdiniz, nasıl sonrasında soğumuyorsunuz? Biri bana ters davransa soğurum. Hic mi kendine saygınız yok🙄🙄 O adam seni mahvetmedi, sen bu evliliğe zorla gittin tutundun önce bunu kabul et. Kızacaksan da kendine kız, hatalarını kabul et, yoluba öyle devam et.
 
Back
X