Benim yaptığım baskı mı? (Eş ile iletişim)

Daha yeni bu tartışmanın ters yüzünü biz yaşadık. Eşim dışarı çıkacağım da "nereye?" Diye sordu. O an odagim başka yerde olduğu için "isim var" dedim ve çıktım. Akşamına "vay neden sadece isim var demişim nolurmus ne isim olduğunu soyleseymisim". Bunun bir guvensizlik sorusu olmadığının farkındayım ben. Ama sürekli adım adım hesap vermek zorunda olmak bana hem kadın hem erkek için çok küçük düşürücü geliyor. Hele ki güven hissedilen ilişkilerde.
Siz ne kadar öyle kastetmedim desenizde bir iki derken karsidakinde sartel atıyor. Açıkçası uyarıldığı halde defaatle bunu yapanı da saygısız buluyorum. Yeri gelir nereye neden gittiğimi muhabbet esnasında soylerim. Yeri gelir aklım doludur isim var yada cikiyorum derim. Ne sürekli sorgu hali..
 
Benim eşim bana sorduğunda söylememe şansım yok ama size öyle söyleyeyim. Haberdar edilmesi gerektiğini düşünür. Asla sıkmaz bunaltmaz. Ama ben ergenliğimi tamamladım, yaşım ondan küçük olsa da. Uygun olmayan taleplerim olmayacağını bilir, onun hassasiyetine saygı duyacağımı bilir. Kendi özgürlük iddialarına girerken ne kadar yıprattığının farkında değil.
 
Konuyu okumadım ne olmuş yine. Birileri birilerinin üzerinde hakimiyet kuramamış mı?

Damdan kardeşim kabul ettim biz istisnayız, sen de kabul et bence
 
Konuyu okumadım ne olmuş yine. Birileri birilerinin üzerinde hakimiyet kuramamış mı?

Damdan kardeşim kabul ettim biz istisnayız, sen de kabul et bence

onu kabul ettim zaten

ben artık kuralların yazdığı rehberi soruyorum

yani ben okuyacağım, sana ve bir kaç kişiye de ileteceğim

ben bu kurallar nereden çıktı onu bulmaya çalışıyorum, gencecik kızların evlilik şöyle olur şeklindeki kesin kanaatlerinin dayanağını merak ediyorum

yani bu ülkede çoğu şey dine bağlanır da bu konuda o da yok

bu akılları ya da işte bu genel kabulleri neye dayanarak edindikleri bir tv programı vs mi var

düğünde kv den bilezik istemeyi anlarım etraftan görüyoruz hep vardı da cidden bu evlilik kuralları ne zaman ortaya koyuldu, ben hangi arayı kaçırdım onu bilemiyorum

hayır bu benim için mesleki bir sıkıntı da olur, biten evlilik benim işim neden bittiğini ben anlayamazsam nasıl anlatacağım
 
Bazı kişilerin ‘’ne zaman geleceksin’’ sorusunda bile belli kalıplar içerisine sokmaya çalıştığını görüyorum insanları. Eşimize, ailemize, arkadaşlarımıza bu en masum soruyu bile sormayalım. Linç kültürü böyle birşey sanırım alışamadım inanın. İnsanlar buraya konularını yazarken bir akıl istiyor, kendilerini çıkmazda hissediyorlar biraz yapıcı eleştirici yapılsa alınması gereken dersler alınır diye düşünüyorum. Mesela dünkü ‘’elti sorunsalı’’ konusu. İnanın çok üzüldüm. Bazı arkadaşlar öyle linç etmiş ki karşısında hamile bir kadının olduğunu bilmeden vermiş veriştirmiş. Doğru mu sizce sadece soruyorum. Bu düşüncemden dolayı beni eleştirebilirsiniz ama çok yanlış buluyorum. Konu sahibinden de özür diliyorum farklı bir yere çektim belki ama yıkıcı yorumların artık kültürümüz haline gelmesini kaldıramıyorum belkide.
 

Eğer bu şekilde bir çifte standart uyguluyorsa bu çok büyük bir yanlış. Kendisi hesap verilmesini isterken hesap vermeyi göze alacak.
Ben ailemde öyle gördüğüm için sormam. Belli bir yaştan sonra annem babam sormadı. Bu bosvermislikden değil guvenirlerdi ve eğer gerekirse arayacağını bilirlerdi. Ki bana sorulmasa da ben geç kalacaksam yada gideceğim yer değiştirse haber ederim. Hesap vermek için değil Allah korusun kaza var hastalık var.
Bunu da eşime anlattım ve bilir. Ha ara ara gelirler aşırı korumacı haller. Ama bunun bana saygısızlık olduğunu söylediğimde de anlar yani
Aranız sakinlestigin de konuşun madem. Onun beklentileri neyse sizde de o beklentiler var. Karşılıklı orta yolu bulabileceğinizi ama kestirip atmamasini söyleyin. Bir yandan da sizde onun her şeyi sizle check etmesi konusunu bir tartın içinizde. Yipranirsiniz bu şekilde.
 

Evliliğinizin dinamiklerini siz tek başınıza belirlemiyorsunuz. Size göre normal değil ama eşinize göre normal ki böyle bir konu açmışsınız. Adam yatak ayırma seviyesine gelmiş 3-4 ayda.
Siz işinize gelen yorumları alıyorsunuz ama eşiniz sizin gibi düşünmediği için pek de işinize yaramayacak o yorumlar.
Siz bilirsiniz tabii.
 
Kaçta geleceği sizin işinize yarayacak bir bilgi mi? Neden soruluyor?

Ben de sorarım eşime "Kaça gelirsin?" diye ama bi şeyler geçiyordur aklımdan "Bu akşamdan şunları halledelim yarına şunu yapacağım, yardımın gerekiyor kaçta gelirsin?" filan diyebilirim.
Ya da o haber etmiştir "Bu akşam şuraya gideceğiz, bekleme" filan, sonrasında "Saat kaçta gelirsin, neden gidiyorsun?" filan sormam, sorulmalı mı?
Bu, öncesinde bir planınız yoksa, hatırlatma içermiyorsa artık hesap sormaya giriyor.
 
Konuyu okumadım ne olmuş yine. Birileri birilerinin üzerinde hakimiyet kuramamış mı?

Damdan kardeşim kabul ettim biz istisnayız, sen de kabul et bence

Sizin nikahlar hep düştü geçen ayki konularda. Geçersiz sizin evlilikler hep.
Bi bohça konusu vardı, onda da benimki düştüydü; bohçasız şeysiz nişan düğün öyle olmaz dedilerdi.
 
Son düzenleme:
Kaynak mahalle teyzeleri bence. “Kızım bak evlenince kocanın ipini sıkı tut, evladım evli adam bekar arkadaşlarıyla takılmaz izin verme, çocuğum kocanı annesinin evine tek gönderme doldururlar” gibi nasihatler ergenlikten itibaren işleniyor kızların beyinlerine ince ince.

Bir de aile faktörü var tabi, aileden de bunu görüyorlar. Biz böyle yetişmediğimiz için istisnayız sanırım. Ben ne babamın anneme ne annemin babama hesap verdiğini, izin aldığını hatırlamam. Cep telefonu varken bile annem çıkarken babamın masasına not bırakırdı “ben çıkıyorum dolapta şu yemek var ısıt ye” falan diye. Şuraya gidiyorum şu saatte gelirim diye ayrıntı vermezdi. Gittiği yer ya çarşı pazardır ya arkadaşlarıdır zaten, akşam yemeğine kadar da döner evine. Babam da sadece gecikeceğinde haber verirdi.
 

Yorumların çoğunu okudum, ben bir linç görmedim.
Buraya insanlar konu açarken kendi çıkmazları için konu açıyorlar. "Akıl istiyorlar" yazmışsınız. Herkes konu sahibiyle aynı şeyi düşünse kimsenin ne o çıkmaza bir faydası olur ne de bu bölümün anlamı olur.
"Haklısın canım, aynısı kaynımda da var" dersek bunun konu sahiplerine ne gibi bir faydası olacak?
 

Kaçta geleceği sorulabilir bence de. Yani belki yemek yiyeceğim, beklemek isteyebilirim. Ya da sadece merak da edebilirim, "kaç gibi gelirsin" derim. Söylediği saatte gelmezse de problem değil.
Ama "hani şu saatte gelecektin, şuraya mı gideceksin, başka yere mi geçeceksin, neden gidiyorsun" gibi sorular çok sinir bozucu gerçekten.
 

aynısını yazmıştım da çok konuştum diye silmiştim

yani evliliğin dinamiği oluşur da iki taraflı oluşur

konuda konu sahibi ile aynı şeyi düşünenler tabii ara tabii sıkı tut dedi

benim gibi istisnalar da neden arıyorsun sen bunu önce kendine itiraf et dedi

ama o farklı evlilik dinamiği ortada yok, zira eş ile ortak bir dinamik yok
 
Sizin nikahlar hep düştü geçen ayki konularda. Geçersiz sizin evlilikler hep.
Bi bohça konusu vardı, onda da benimki düştüydü; bohçasız şeysiz nişan düğün öyle olmaz dedilerdi.

nikah mı o da ne

şaka bir yana

yıllar yıllar önce bir yerde dini nikahım yok hatta annemin de yok demiştim de ortalık fena karışmıştı
 

Ya çok şey bi de "Neden?" sorusu, nasıl diyeyim, zaten haberin içindedir cevabı çoğu kez. Adam oraya gidecek çünkü canı öyle istemiş bile bir nedendir yani bakarsan. :)
 
nikah mı o da ne

şaka bir yana

yıllar yıllar önce bir yerde dini nikahım yok hatta annemin de yok demiştim de ortalık fena karışmıştı
Ahahah nasıl olmaz inanmıyoroom. Düşmemiş bile toptan yokmuş

Benim dini nikahı da sarhoş hoca kıymıştı.
 

Konu sahibi sonradan "eşim de bana sorar, haberdar edilmesi gerektiğini düşünür" demiş. Tam olarak neyi nasıl sorduğunun detayını vermemiş. Eşi, konu sahibinin sorduğu soruları sormuyorsa, sadece "kaç gibi gelirsin" vs diyorsa konu sahibi yine haksız. Kendisi çok detay soruyor çünkü.
Ama eşi de aynı soruları soruyorsa ortada çifte standart var demektir.

İlişkiye çifte standart sokan, "ben erkeğim yaparım, sen kadınsın yapamazsın" kafasındaki bir adam için yapılan "ara, sor, ipleri sıkı tut" tavsiyeleri yine bir işe yaramaz.
Böyle düşünen adam bütün ipleri kendisi tutuyordur zaten, laftan anlamaz.
Mantıksızlıklar silsilesi.
 
Görmezden gelin. Dünya böyle burada da olmazsa şaşardık.
 
Ya çok şey bi de "Neden?" sorusu, nasıl diyeyim, zaten haberin içindedir cevabı çoğu kez. Adam oraya gidecek çünkü canı öyle istemiş bile bir nedendir yani bakarsan. :)
Ben mi anlamıyorum mevzuyu? Diyalog kuralım hemen;

-hayatım işten çıktım eski mahalleye geldim arkadaşlarlayım haberin olsun.
-hmm tamam, eve mi geleceksin başka yere mi gireceksin? (Bu ne demek mesela? Adam eski mahalledeyim demiş, takılacak işi bitince eve gelecek diye algılarım ben olsam. Bu bir kez yaşandıysa güzellikle cevap verilir ama birden fazla kez olduysa ben de tepki veririm. Nerdesin, ne zaman gelecen, yanında kim var, ordan nereye geçecen, eve mi gelecen başka yere mi gidecen? Aboreey...)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…