Canım o zaman sen eşine aşık değilsindir. Yani seviyor olabilirsin ama insani bir sevgidir eşine duyduğun sevgi. Aşk olsaydı böyle olmazdı çünkü. Maalesef ilk aşkından sonra aşık olamamışsın en kötüsü de sanırım hala aşıksın. Aşk olunca gözün eşinden başkasını görmez çünkü. Art niyet olmadan özlem olmadan bile eskiler aklına gelince kendine kızıp utanman gerekirdi eşine aşık olsaydın. Ve etkilemezdi eski anılar seni. Ama sen hala etkisindesin demek ki unutamamışsın hala aşıksın geçmişindeki kişiye.ama ya eşim öyle olsa da yine de kalbime ulaşamıyorsa? Yani düşünüyorum eşim romantik olsa??? Aynı şey mi?? Bana değil gibi geliyor. Aynı hissi vermiyor bire bir karşılamıyor.
. Çok değiştim evet. Özümü yitirdim. Değişimimin müsebbibi eşim. Beni epeyce değiştirdi sevdiği kişi hayalindeki modele uydum, sevilmek için. İnan o eski özgür cıvıl cıvıl sadeliği özlüyorum. Kurcalayınca işin içinde çok iş var da boşverin...Ha bir de bir ihtimal daha var. Belki değişen aslında sizsinizdir. Eski cıvıl cıvıl halinizi özlüyorsunuzdur. Yani eşinize de aşıksınızdır belki. Ama siz değişip olgunlaştığınız için eski ilişkinizdeki o şirin çocuksu havayı özlüyor olabilirsiniz. Yani özlem duyduğunuz şey eski aşkınız değildir de, o ilişkiye renk katan kişiliğinizdir belki. Zaman içinde sizde büyük değişimler olduysa aynı uyumu ve tadı eşinizde bulamamanız çok normal olur. Direk eşinize aşık değilsiniz diye kestirip atmak da doğru gelmiyor yani. Bu ihtimali de göz önünde bulundurun bence.
Hep derim keşke önce eşimi tanısaydım hayatta ya da ilk tanıdığım sonsuza kadar hayatımda olsa. Ama en iyisi geçmişe sünger çekmek. Yine bastırmak.Canım o zaman sen eşine aşık değilsindir. Yani seviyor olabilirsin ama insani bir sevgidir eşine duyduğun sevgi. Aşk olsaydı böyle olmazdı çünkü. Maalesef ilk aşkından sonra aşık olamamışsın en kötüsü de sanırım hala aşıksın. Aşk olunca gözün eşinden başkasını görmez çünkü. Art niyet olmadan özlem olmadan bile eskiler aklına gelince kendine kızıp utanman gerekirdi eşine aşık olsaydın. Ve etkilemezdi eski anılar seni. Ama sen hala etkisindesin demek ki unutamamışsın hala aşıksın geçmişindeki kişiye.
OLmuyor 1ini gerçekten seviyorsun ama diğerinin ilgisine kanıyorsun bence başka açıklama göremiyorum ben
. Çok değiştim evet. Özümü yitirdim. Değişimimin müsebbibi eşim. Beni epeyce değiştirdi sevdiği kişi hayalindeki modele uydum, sevilmek için. İnan o eski özgür cıvıl cıvıl sadeliği özlüyorum. Kurcalayınca işin içinde çok iş var da boşverin...
o
Belki de haklısındır. Nankörümdür. Ama vicdanım hala benimle. Neden diye soracak olursan belki yerimde bir başkası olsa eşini açıkça aldatırdı ya da restini çeker ayrılırdı, fakat ben bunu ona yapamıyorum, ona değer veriyorum, kendi içinde iyibir insan eşim. Bazı şeylerin suçlusu da benim. Yani diyemem ki eşim böyle böyle diye benim de aklım geride kaldı. Biraz da benim duygusallığım çizgileri net çekememem. Ama geçecek elbet.Bir kalpte 2 aşk olmaz.Eğer öyle birşey olsa kim kimin aşkı belli olmazdı kadın halinle 2 aşk olursa bir bayanda erkekler bütün kadınlara aşık olurdu ortalık karışırdı o Zaman.Herkes yalnızca birini sever ki başkasını düşünemez hale gelir.Sen de çok sevseydin sonrasında eşinle evlenmezdin.İnsan sahip olduğu şeyin nankörü olurmuş ya o hesap işte seninki de bence.
İnanır mısınız evliliğimin ilk yılları hep kavga gürültüyle geçmiştir. O zaman ki boşanmadım şimdi hiç boşanmam zannederim. Ara ara elbet insanız ben de zor bir kişiyim eşim de çok zordur ama birbirimizi idare etmişizdir. Ha duygusal olarak o da güzel yaklaşımlar elbet yapar gönlümü almaya çalışır sever beni bilirim, ama ben mi eksik bakıyorum ona bilmem ki benim kalbime inmiyor yaptıkları. Ha benim için kıymetli çok kıymetli. Sadece duygusal açlığımı bastıramıyorum. Zaten bilen bilir eşimi çok gördüğüm de yoktur meşgul bir insandır . Ama beraberken de bir şey eksik, ne, inanın ben de tarif edememAçıkçası ben de eşim için bazı fedakarlıklar yapıp değiştim. Ama ben bu değişimden memnunum yani benim için iyi yönden bir değişim oldu o yüzden mutluyum. Ha ufak tefek batan şeyler var ama pire kadar dert için koskoca bir aşkı evliliği yıkıp dağıtmam. Hiçbir zaman dört dörtlük olamıyor zaten. Ama buna şükür. İnanın ben yaşanması çekilmesi zor bir insanım herkes kaldiramaz. Ama eşim bir tane dünyada beni ondan daha iyi anlayan yok. Hem en yakin dostum hem de ailem her şeyim o benim. Ciddi anlamda en yakın kız arkadaşlarımdan da yakındır bana kocam. Size gelecek olursak, sanırım gereğinden fazla kendinizden ödün vermișsiniz. Kocanız bunu hak eden biri olsaydı şu an bunları dert etmezsiniz içinize. Belli ki siz yaptığınız fedakarlıkların karşılığını görmemişsiniz. Sizin bu büyük değişiminize karşılık eşiniz size yeterince değer verseydi şu an üzülüp eskiyi özlemezdiniz. Ne düşünüyorsunuz? Eşiniz sizi seviyor mu? Size aşık mı? Sizi mutlu etmek için çaba gösteriyor mu? Eğer hayır diyorsanız karşınıza alıp konuşun. Bu evliliği sürdürmek istiyor mu sizi seviyor mu sorun. Seviyorum derse onun için nasıl değiştiğinizden, yaptığınız fedakarlıklardan bahsedin. Ve daha fazla ilgi, sevgiye ihtiyacınız olduğunu söyleyin. Mümkünse konuşurken şikayet eder gibi değil de, duygusalca dertleşir gibi konuşun. İçten olun.
Ha yok, eşim bana karşı zaten çok iyi, sorun bende diyorsanız çok iyi düşünün. Ya evliliğinize son verin ne siz ne eşiniz mutsuz olsun, ya da bir uzmana danışın.
Aynen aynen, hani aşığım diyemem, bu çok daha küllenmiş bir şey, eski bir arkadaşımı sever gibi seviyorum onu, yani Çok eski bir eşyanız vardır kırılmıştır ama çok sevdiğiniz için atmaya kıyamazsını da işe yarayacak bir amaç bulup o amaçla kuşlanmaya çalışırsınız ya benim de duygularım o hesap. Kendi içimde yerleştirdiğim konum buGeçmişte sevdiğimiz birini sadece kin nefret duygularıyla anacağız diye bir şey yok. Aslında iyi biridir, ayrılmak gerekmiştir, beraber olsa daha kötü olunacaktır.. böyle durumlarda unutulamaz bence. Onu hatırlarsın, güzel yadedersin, kardeşini arkadaşını sevdiğin gibi bi şekilde seversin belki de. Ama hayat arkadaşına ihanet düşüncesine girmeden.. anormal bir durum olmadığını düşünüyorum.
Söylediğiniz her şeyi defalarca düşündüm. Elbette ben de evlenene kadar birkaç kez daha kısa süreli aşığım zannettiğim ama kısa sürede adlarını bile unuttuğum insanlar oldu. Ama bunu unutmamamın bir sebebi olmalı. Bunu da ilke bağlıyorum ister istemez. Ya da uzun süreli olmasına 3 yıl kadar sürdü belki ondandır.Doğru insansa gerçek aşk bir kere olur bence evet. Henüz yaşamadım ama buna inanıyorum.
Ama onun dışında birden çok kere aşık olma hissi yaşanabilir, aşık oldum söylemi kullanılabilir.
Ben karşılıksız olan bir şeye gerçek aşk/doğru insan diyemiyorum mesela, bana göre karşılıklı olur, gerisi hayranlık gibi. (Büyük de konuşmayayım ama:))
Unutamadığınız kişiyle aranızda yarım kalmış bir şeyler olabilir, ya da soğumanız için bir sebep olmamıştır, kötü ayrılmamışsınızdır bu da engel olur tam anlamıyla bitirmenize, iyi biridir, iyi hissettirmiştir.
Belki gerçekten ona da aşık değildiniz. "İlk aşk" diye bana göre gereksiz anlam yüklenen bir durum var.
Ben mesela aşık olmadan evlenmeye karşıyım kendi adıma, çünkü ararım aşkı, evliyken başkasına aşık olabilirim ki aşık olmadan birinin yanında durmam da çok zor oluyor zaten kendimi o ilişkiye o kişiye veremiyorum, bu da aldatmak gibi geliyor. İleride değişir miyim duygularımı yoğunluğu azalır mı bilmem ama şuan durum bu.
Siz de aşkı hissedip öyle evlenseymişsiniz daha iyi olurmuş.
Hayatımıza giren her insan bir şekilde iz bırakıyor. Daha derin olanlar unutulmuyor. Ama bu onların mükemmelliğinden değil, bizim o anda verileni almaya çok açık olduğumuzdan. Belki şuan eşiniz ondan daha çok seviyor , eşiniz daha fedakar, belki onunla evli olsanız cehennem azabı olacaktı evlilik.. ama o anda verilen sevgiyi daha net hisswtmişizdir de o yüzden unutamamışızdır. Ya da hani vardır ya on kişiyi idare edip hepsine kendini biricik hissettiren adamlar, belki karşımızdaki onlardandır? Bir sürü ihtimal var ama eğer hayatınızdaki adam için kötü biridir diyemiyorsanız, emin olun onu kaybederseniz bıraktığı iz daha derin olacaktır. İnsan kaybetmediği kişinin kıymetini yaşarken bilmiyor. Bunu hatırlatalım kendimize hep...Aynen aynen, hani aşığım diyemem, bu çok daha küllenmiş bir şey, eski bir arkadaşımı sever gibi seviyorum onu, yani Çok eski bir eşyanız vardır kırılmıştır ama çok sevdiğiniz için atmaya kıyamazsını da işe yarayacak bir amaç bulup o amaçla kuşlanmaya çalışırsınız ya benim de duygularım o hesap. Kendi içimde yerleştirdiğim konum bu
İnanır mısınız evliliğimin ilk yılları hep kavga gürültüyle geçmiştir. O zaman ki boşanmadım şimdi hiç boşanmam zannederim. Ara ara elbet insanız ben de zor bir kişiyim eşim de çok zordur ama birbirimizi idare etmişizdir. Ha duygusal olarak o da güzel yaklaşımlar elbet yapar gönlümü almaya çalışır sever beni bilirim, ama ben mi eksik bakıyorum ona bilmem ki benim kalbime inmiyor yaptıkları. Ha benim için kıymetli çok kıymetli. Sadece duygusal açlığımı bastıramıyorum. Zaten bilen bilir eşimi çok gördüğüm de yoktur meşgul bir insandır . Ama beraberken de bir şey eksik, ne, inanın ben de tarif edemem
Çok teşekkür ederim canım. Öyle haklısın ki...Hayatımıza giren her insan bir şekilde iz bırakıyor. Daha derin olanlar unutulmuyor. Ama bu onların mükemmelliğinden değil, bizim o anda verileni almaya çok açık olduğumuzdan. Belki şuan eşiniz ondan daha çok seviyor , eşiniz daha fedakar, belki onunla evli olsanız cehennem azabı olacaktı evlilik.. ama o anda verilen sevgiyi daha net hisswtmişizdir de o yüzden unutamamışızdır. Ya da hani vardır ya on kişiyi idare edip hepsine kendini biricik hissettiren adamlar, belki karşımızdaki onlardandır? Bir sürü ihtimal var ama eğer hayatınızdaki adam için kötü biridir diyemiyorsanız, emin olun onu kaybederseniz bıraktığı iz daha derin olacaktır. İnsan kaybetmediği kişinin kıymetini yaşarken bilmiyor. Bunu hatırlatalım kendimize hep...
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?