Bugün de yargılandık çok şükür :)

Biz bile ana babamızın evinden kendi evimize dönünce "evim, güzel evim" moduna giriyoruz. Herkes dilediği gibi kullandığı bir evi, ortamı olsun istiyor. Evet yalnızlık zor ama 2 gün yalnız kalmak yalnızlık değil.
 
Süper tespit. Kesinlikle "öteki oğlu istemiyor mu?" diye sorardı.
Meydan verince ayaküstü bir de onun dedikodusunu yapardı benimle :))
Ne yazık ki kendisini ilgilendirmeyen konularda bu tür yorumlar yapan ...durup dururken baskasinin hayati ile ilgili doymayan bir meraka kapılıp sorular soran insanlarla dolu canım memleketim. Bosuna sıkma canını ...bu konuyla mücadele etmek /edebilmek mümkün degil...cunku heryerdeler
 
Alan razi veren razi ama hiz millet olarak konusmadan yorum yapmadan duramiyoruz. Herkes milletin bu tavrindan sikaytciyken bunlari yapan kim onu merak ediyorum ben artik:))))
Artik kendmden suphe etmeye basladim. Enguzel az ve oz konusmak..
Bence gayt de iyi yapmissinz ayri oturmakla. Ben ev ev ustune olmaz diye dusunenlerdenim iki taraf melek gibi bile olsa
 
Tek bir konuşmayı anlattım. Ama bunu 6 yıldır ara ara eş dost meclislerinde duyup cevap verme zorunluluğu hissediyorum..

Hoca Nasreddin, oğluyla birlikte köyüne gidiyormuş. Oğlunu eşeğe bindirmiş, kendisi yürümüş. Karşıdan gelenler, oğlunu göstererek:
—“ Ak sakallı adam yürürken bacak kadar velet eşekte gidiyor. Zamane çocuğu işte.” , demişler.
Hoca oğlunu indirip kendisi binmiş. Az sonra birkaç kişiyle daha karşılaşmışlar. Bunlar ise:
— “Koca adama bak! Bu sıcakta minnacık çocuğu yaya yürütüyor. Hiç insafı yok.” demişler.
Hoca, eşeğe oğlunu da bindirmiş. Çok geçmeden yine üç beş kişiye rastlamışlar. Adamlar:
— “Zavallı hayvan! Düşüp ölecek! Hiç acımadan iki kişi birden binmişler üstüne!” demişler.
Hoca inmiş, oğlunu da indirmiş. Eşek önde, onlar arkada ilerlemişler. Biraz sonra, yol kıyısında duranlar:
— “Amma aptal adammış bu hoca, Eşek bomboş gidiyor, kendisi oğlu ile kan ter için de arkasından koşuyor!” diye konuşmaya başlamışlar.
Hoca dayanamamış. Oğluna dönüp:
— “Gördün mü, her kafadan bir ses çıkıyor. Şu dünyada kimseyi hoşnut edemiyor, kimsenin dilinden bir türlü kurtulamıyorsun! iyisi mi, kimseye kulak asmayacaksın ve kendi bildiğinden şaşmayacaksın.” demiş


diyeceklerim bu kadar :))
valideye baktırmasanız, kadına güvenmedi, bakıcıya güvendi derler,
bakıcıya vermeseniz bedavaya kadına baktırıyor derler.
evinizde yaşamaya başlasa düzenini bozdular kadının derler,
yaşamasa hayırsızlar tek başına bırakıyor derler.
derler de derler sonu yok ki :)
yaptıklarınızın tam tersini yapsanız bu sefer başkalarından başka şeyler duyacaksınız.
 
Bide adammış kadın olsa çenesi düşük diyeceğimde....

kimene onana banane ya....

gerçekten sanane demeyi pat diye lafını ağzına tıkamayı çok istiyorum şu ağzının lafını bilmezlere ama olmuyor işte

deyip geçmeyi öğrenmeye çalışıyorum...
 

Çok geçmiş olsun size.
Ama yanımızda kalsa bile bir yerde düşüp kalmayacağı kesin değil ki.
Ben de çalışıyorum. Üstelik çocuk emanet ediyoruz. Sürekli böyle paranoya ile hayat geçmez.
Siz ne güzel denk gelmişsiniz durum olumluya dönmüş.

Eniştem 2 gün kalp sıkışması yaşamış umursamamış. 3. gün arkadaşı "gel hastahane yakında gidip baktıralım" deyince kalp krizi geçirdiği ortaya çıktı. 3 damarı tıkalıymış.
Hep diyorum "ya o arada tuvalete falan girseydi de fenalık geçirseydi" Kim ortada problem görmedikçe tuvaletteki adamı gidip kontrol eder? Önlem tabi ki alınmalı ama kimseyi sonsuza kadar koruyamayız.

Kv bir gün arkadaşındayken merdivende baygınlık geçirmiş. Kronik bir hastalığı var arada nüksediyor.
Biz o zaman eşimle beraber değildik sadece "annesi düşmüş" denmişti şirkette. Tomografi falan çekilmiş beyin kanamasından şüphe edilip ama çıkmadı.
O arada oğlu bekarken evde yalnız da olabilirdi.

Ben epilepsi hastasıydım. Uzun süredir nöbet geçirmiyorum ama geçip geçmediğinden de emin değilim. Ben de keza yalnızken, otobüste, bütün ailede bir aradayken çok defa bayıldım. Şükrediyorum ki doğumdan sonra yalnız başımayken olmadığına.
Sevdiklerimiz için dua etmekten başka çaremiz yok malesef..
 

Teşekkür ederim. Okurken keyif almak, rahat anlamak istediğim için kendim de dikkat ederim :)
Cevabını verebildiğim halde önüne geçememek beni sinir ediyor.
 

Ohoo asıl çene erkeklerde zaten. Bir başladılar mı cadı kazanı gibiler :))
 
Ohoo asıl çene erkeklerde zaten. Bir başladılar mı cadı kazanı gibiler :))

hiç yakışmıyor. aslında fırat olarak daha az konuşurlar ama Size denk gelenler geveze tiplermiş. .Kafanıza takmayın. duynamamzlıktan gelseniz. veya duyup kaale almadım der gibi cevapsız kalsa o kişi. anlar hoşlanamdığını belki tekrar etmez.
 
Ben artık büyük küçük bozuyorum böylelerini.
Herkes kendi hayatına baksın.
Anamız, babamız, kocamız bilmem kimimiz bitti.
Hiç sorunumuz yok.
Bir de hiç bir şeyimiz olan elle uğraşıyoruz.
Afkursunlar ayy!
Bizim orda öyle derler anlayan anladı.
 
Ben kaynanamla ayni evde yasamak istemiyorum diye beni kapiya attı diye yaydi heryerde.
O beni sevmez ben onu anlasamiyoruz niye kendime eziyet edim?
Niye huzursuz olayim?
Ama bunu elalemden ziyada kendi k.v dedi yaydi.
Hep de böyle soylendi.
Kimse umrumda degil.
Benim yasadigimi ben bilirim.
Allah'a hesap verecek olanda benim.
Esimden baska 5 cocugu daha var.
Ve kimse istemiyor zorla baktiriyor kendine yalniz yasayabilir eli ayagi cenesi masallah herbisi yerinde.
Ama isi e gelmiyor.
Ona gore ona bakmak zorunda herkes.
Bakmayan tü kaka (bakmamakda demicem ayni evde yasamayan dicem)

Şu "elalem" denen sacmaligi ne cok takiyorsunuz.
Ben hatta hic aciklama yapma geregi duymuyordum bile okadar komikti.

Kim ne anlatiyosa dogru demis evet diyip geciyordum.
 
Biz bayılıyoruz milletçe başkasının işine burnumuzu sokmaya.
Sanki fikrimiz sorulmuşta bizde o işin kompetanıymışçasına yorumlar yapmaya.
Değişme ihtimali sıfır sıfır sıfır.
Bende yıldım artık bu durumdan,konu acmıştım zaten bende bu minvalde çocuklarla ilgili insanların sürekli birşeyler söyleyip, kendi engin! tecrübelerini paylaşmalarından bıkıp.
Hatta takmayın bu kadar yahu demiştiniz sanırım bana konumda,ama insan sinir oluyormuş degil mi,ne kadar takmam,etmem desede zira fikrini sormadan söylenen ima edilen en ufak birşey bile sinir ediyor insanı.
Bazen aman boşver deyip geçiyoruz ama bazen sinir olunuyor bu bir gerçek.

Herkes işine baksa sorun olmayacak ama maalesef olmuyor,illaki biri birşey söylüyor
 
Son düzenleme:
Yaşlı bakım merkezlerinin ülke insanına sevdirilmesi lazım. Huzurevine giden kişi sokağa atılmış olarak algılanmamalı.
Bunun için de her mahallede nasıl anaokulu varsa yaşlı bakım merkezleri de olmalı. Ana-baba konusunda hassas olan toplumumuzun bakış açısının değiştirilmesi lazım.
Çoğu yaşlı evlatlarının evinde türlü hakarete ve hatta şiddete maruz kaldığı halde huzurevine gitmeyi reddediyor.
İnsanlar ebeveynlerini sırf millet ne der korkusuyla yalnız bırakamıyor. Ama rezilce de davranıyor evde.
Konuyla pek alakası yok ama içimden geçenleri belirtmek istedim.
2 yıldan fazladır annemin yolunu gözlüyorum evime gelebilmesi için.
Fakat gelemiyor,çünkü 90 küsur yaşındaki anneanneme bakıyor. 1 saat dışarı çıksa anneannem ortalığı yıkıyor.
Anneme bakıcı tut yarim gün de olsa dinlen diyorum.
Ama millet ne der diye çekiniyor.
Anneanneme 6 aylık ek gıdaya yeni başlayan bir bebek gibi bakıyor. Kişisel bakımı da dahil çok çok zor.
Milletin ne dediğine bakmayın,boşverin.
 
Herkesin bir düzeni var kalması gerekmedikce neden kalsın o kadınında sizinde evinizde yalnız kalmaya ihtiyacı var neticede ve eminim oda öyle mutludur annem bir gün yatmak zorunda kalsa ertesi gün hemen gitmek ister rahat edemiyorum diye milleti takmayin insanlar nereden buluyorsa bu haddi kendilerinde!
 

Tabi ki söylediklerinize sonuma kadar katılıyorum.
Ama genede ben sormaktan kendimi alamıyorum. Yani kötü niyetli olmayabilir o kişi de.
 
Sorsan boyleleri de melektir zaten ailesine karşı. Kendi sorunlarını tamamen cozmusler de bir de çevrelerine tavsiye verirler.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…