Sitede gördüğüm en faydalı topiklerden biri olmuş bu bence .Fikrini yazan herkese kendi adıma teşekkür ediyorum çünkü çok çok ders çıkardım...a.s.:enbuyukkk:
Ben de 3 aydır iş hayatındayım, bu 3 ay öğrencilik hayatımdan sonra bana çok çok farklı geldi.Sizi çok iyi anlıyorum.. Sürekli hayatımı,geleceğimi,çalışma hayatının şartlarını kaldırıp kaldıramayacağımı sorguladım..Halada bu süreç devam ediyor....ılk maaşımı aldığımda çok mutlu oldum,bunun manevi hazzı eşsiz.. Aldığım eğitimin karşılığını alıyorum diye seviniyorum..
Ama;
mesleğimi çok sevdiğim halde sevdiklerimle vakit geçirmeyi,sabahları çıkıp yürüyüş yapmayı, saatlerce sahaflarda kitap seçmeyi vs özlüyorum..Bir insanın tüm dinlenme,gezme,alışveriş,hobiler gibi durumlarını tek bir tatil gününe sığdırmasını doğru bulmuyorum .. Evlenince sorumluluklarımın altından kalkamamaktan, hobilerime hiç vakit ayıramamaktan korkuyorum ...
Burada evli olup çalışan bazı arkadaşlar o kadar güzel ifade etmişler ki çalışma hayatının artılarını, insana kattığı değerleri içime su serpildi. Ben de başarabilirim bunu diye düşündüm...
Yine de evli,çocukları olan bir bayanın özel sektörde haftanın 6 günü sabah 8 akşam 18 arası çalışmak zorunda bırakılmasının çok doğru olmadığını düşünüyorum....Çünkü biz bayanların ilgileri çok yönlü, dikkatimizi bir çok şeye veriyoruz....Bebeği kreşte olan bir anne manevi olarak babadan kat be kat daha ağır bir yük altına giriyor...Çocuk anneye daha çok muhtaç oluyor ..Bu konuda eşitlik yok malesef..
Bu yüzden ilerde anne olursam çalışma saatleri daha makul bir işte çalışmayı planlıyorum...Bunu seçme şansım olası için kendimi şimdi çok iyi yetiştirmeliyim ki seçme şansım olsun o zaman ..
Sonuçta ne olursa olsun iş hayatını bırakmayı istemiyorum...
Aklıma gelmişken yazayım Rahmetli dedem hep "Bedava çalışmak, hiç üretmemekten iyidir" derdi...Tabiki ev hanımlarının bir şey üretmediği konusuna kesinlikle katılmıyorum..Bu kişiye göre değişen bir durumdur bence..