- 26 Eylül 2010
- 17.562
- 32.877
- 798
- Konu Sahibi iyikiamaiyiki
-
- #81
Aslında öyle değilmiş. Evet ben etkinlik yapıyorum ama şunu şöyle yap tsrzı yönlendirmelerle değil ve bu sınırlı sayıda. Pedagog bana çok yalnız olduğunu söyledi oğlumun, muhakkak sosyalleşmesi gerekşyormuş. Bugün eşim iş yerine götürdü mesela, daha önce kuzenlerine götürdü bu pandemide. Bizi asla görmüyoe herhangi bir ortam olunca ama büyük sıkıntısı şu ki dikkati çok dağınık.işte bunu nereden edinecekler
malum sana nazım geçer dan dun yazayım
bunu bana kalırsa okuldan öğrenecek
yani aman dersin zamanı bitsin de öğrenmese de olur denmeyecek
mesela kendini oyalasın da sınıfta nasıl oyalayacak bunu bilmiyor zira sürekli uyaranla yaşıyor
çocukla etkinlik yapın deniyor
hatırlıyorsun değil mi daha oturamadığı çağda senin oğlanla etkinlik yapmaya başlamıştın
bu ne getiriyor biliyor musun her an bir yetişkinin talimatı ile yaşamayı
sonra aman sıkılıyorlar akranlarla ilişki lazım diyoruz kreş başlıyor hatta daha küçük yaşlarda oyun grupları
çocuk hiç yalnız kalmayı bilmiyor ki
empati yapmalı diyoruz ya onu nasıl öğrenecek
acı ama gerçek o durumu yaşayarak
klasik soba örneği
o sobaya değecek
ama biz korumacı halimiz ile çocukların düşmesine dahi izin vermiyoruz, arkadaşları ile mücadele etmeleri de engelleniyor
sonra karşıdakini anlayamayan bir güruh oluşuyor
yani o kuru kuruya sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma havada kalıyor
zira 12 yaş altında bana ne yapılmasını istemem, o zaman ben de onu X e yapmayayım algısı gelişmiyor zaten
bak şimdi oğlum geldi, aşağıda çocuklar oynuyor, bağırıyorlar
bunları susturacak yok mu dedi
ben de X komşu sizi susturduğunda hoşunuza gidiyor mu da onların susturulmasını istiyorsun, oynuyorlar dedim
ama biz onlar gibi "....." şeklinde bağırmıyoruz dedi, ne dedikleri önemli değil buraya gelen gürültü, siz de başka şekilde bağırırsınız dedim
haklısın dedi ve gitti
bunu yaşamasaydı yani o komşu kızdığında kendi sinir olmasaydı asla anlamazdı, zira şimdi bile kendi bağırdığının makul onlarınkinin gereksiz olduğu kanaatinde
tabii ki kabul görmez
zaten o silgi atmak uç örnek
onlar silgiyi arkadaşa zarar vermek için atmıyor ki bir nevi top oynuyorlar
birbirlerine atıyorlar
eğitimde bence en büyük sorun bireysellikten çok uzak olmamız
özellikle son yıllarda çoklu öğrenme de işin içine girince aynı içerikler farklı farklı şekillerde çok tekrar edilmeye başlıyor
yani sınıfta 45 çocuk var hepsi aynı öğrenemez, hepsi aynı oranda kendini oyalayamaz bu konuda herkes hemfikir
ama o 45 in hızlı öğrenen 15 ine diğerlerini bekle sabret denmemeli onlar için ayrı bir çözüm bulunmalı
mesela kitaplar farklı farklı sayfalar içermeli
tüm sınıfa anlatırken herkes beyazı yapmalı
oradaki hızlara göre öğretmen ikinci tekrarı yaparken o ilk 15 mavi sayfayı yapmalı
ortalama olan ilk 30 öğrendikten sonra yeşil sayfaları yaparken öğretmen kalan 15 e bir farklı metod denemeli
sonra tüm sınıf sarı sayfayı çözmeli
yine olmadı ise de atıyorum kırmızı sayfa da o son 15 teki kitleye ayrıca ödev verilmeli
eğitimden vs anlamam bu arada bunu şimdi ayak üstü yazdım
ama ne yapalım erken öğrenen potansiyeli çok olan kendini oyalasın demek bana acımasızca geliyor
şahsın için değil tüm sistem için diyorum
o kendini nasıl oyalayacağını da o sınıftaki bilgili kişi olan öğretmen gösterecek
yani bu yaşımızda bile önümüzde 60 dakika boş zaman var deseler hemen elimiz telefonlara gider değil mi
bir de ses vs çıkarmadan yani diğer arkadaşların konsantresini bozmadan o sınav salonunda ne yapabilir bu çocuk
ya da öğretmen aynı konuyu ayşe ye 3. kez tekrar ederken
zira ben hayallere daldıktan sonra ikinci konuya geçildiğinde de çok toparlanabildiklerini düşünmüyorum
o arada çocukların sıkıldığını fark eden öğretmen ne yapıyor
tamam kıpırdanmasınlar, arkadaşlarına silgi de atmasınlar zaten de ne yapsınlar
çocuğum 60 dakika sınıfta boş boş otururken sıkılmış diye psikoloğa gitsem bence güler
serzenişim sana gibi de cidden ne yapılır, biz ne yapıyorduk hatırlayamıyorum
çünkü bizim zamanımızda doğru düzgün kitap defter dahi yoktu ki
öğretmen tahtaya soruyu yazar ya da söyleyerek yazdırır sonra da onu çözerdik
öyle boş zamanlar vs hiç kalmazdı
evet sınavlarda hızlı okuyunca testte süre artar da biz küçükken test de yoktu malum
şimdi de asgari süre dolunca çıkıyorum o salondan zira bittikten sonra orada o sorularla oynarken kafam iyice karışıp doğrularımı silip değiştirmeye başlıyorum
bak oğlum ortaokulda
pazartesi günü X dersinin ödev kontrolü var
eee haftasonu çözdüğü test 20 soru
pazartesi o 20 soru tekrar elden geçiyor aslında çözmüş olan için zaman kaybı oluyor, çözemeyene tabii ki faydalı
ama bir süre sonra ben bunlarla neden haftasonu uğraşayım ki
iki üçünü çözerim, diğerleri o ilk soruları okuyup çözerken ben kalanlarını yaparım algısı oluşuyor
ben mesela bazı özel okullardaki seviye sınıfı uygulamasını hatalı buluyordum ama çocuğum büyüdükçe fikrim değişecek galiba
Kendini oyalamayı 9 yaşına kadar bir nebze öğrenmeliydi, sıkılıp kıpırdanan , sağa sola dönen çocuk normaldir ama sıkılıp arkadaşına kalem batıran, saçını makasla kesen çocuklar var. Bunlara okul çözüm olmuyor, en azından ben 8 senedir aynı okuldayım rehberliğin destekten çok köstek olduğunu düşünüyorum. 1. Sınıf öğrencimi annesinden kucaklayıp alan, zorla sınıfa oturtup koşa koşa sınıftan çıkan bir rehberlik öğretmenimiz var. Zaten onların da duyu bütünleme tarzı cidden işe yarayacak şeyler yapamadıklarını biliyorum ama bilgisi ve ilgisi olup yönlendirme olabilir en azından.
Hani diyorsun ya şöyle olabilir, böyle olabilir. Gerçekte sınıfta 3-4 grup yok. Ciddi manada 42 öğrenci ise 30 farklı seviye grubu var. Ama biz bunu işte 2ye 3e bölerek bir nebze sıkılma durumunu aşmaya çalışıyoruz. Bu sefer de ne oluyor, falanca çocuk şu etkinliği yapmış bizimki geride diye şikayetler. Bunu ben veya falanca öğretmen bireysel değil de dediğin gibi genel bir sistem olsa yahut seviye grupları olsa çok daha iyi olurdu ama olamıyor. Çünkğ bir kısım öğrenci o kitabın bahsettiğin ara sayfalarını asla bitiremeyeceğini görüyorsun. Bu sefer yetersizlik hissi oluşuyor onlarda ve boşveriyorlar. Hızlılara oo süper, harikasınız mesajı verilip yavaş olanlara hadi hadi demek de yanlış oluyor çünkü çocuktaki potansiyel o kadar. O yüzden orta karar gitmek durumundasın, hızlılar biraz beklesin yavaşlar biraz hızlansın. Ne şiş yansın ne kebap misali olunmaya çalışılıyor.
Bahsettiğim örnek sınav örneği, ders içnide öyle dakikalarca beklenecek bir durum olmadı benim hiç, olan da var mıdıe bilemiyorum. Çok çok erken bitiren varsa illa ki başka bir ödevlendirme yahut başkaca görevlerle durdular yani ilkokul basamağından bahsediyorum tabii ki.