Esimden baska hic erkek tanimadim, daha iyisi var miydi?

Ne kadar benim durumuma çook benzeyen bir konu. Ben de ilk, eşimi tanıdım, gözümü onda açtım, o duyguları onda yaşadığım için kapıldım evlendim. Yeri geldi çok zorluklar yaşadım. Ben de sorguladım ve aynı burdaki cevaplarla telkin ettim kendimi. Acaba başkasıyla evlenseydim daha mi mutlu olurdum, yoksa daha beterlerini mi yaşardım bilmiyorum. Benim de içimde yapamadıklarım keşke şunları beraberce yapıp, bunları rahatça konuşup tartışabilecegim, ilgili ve anlayışlı biriyle evli olsaydım dediğim oldu. Ha pişman miyim; bazen evet bazen hayır. Ama kaç kişi şimdiki halinden çok memnundur ki...

Eski konularınıza bakılıp yorum yapılmasına kızmayın yalnız, bilenler nasıl gözardı edebilir ki? Bile bile sanki evliliğinizdeki tek problem ortak zevklerinizin olmaması gibi mi yorum yapıp tavsiye versinler... Tavsiye ister gibi de bir haliniz yok aslında, sadece yakınmak istiyorsunuz ama bu hayatınızda hiçbirşeyi değiştirmeyecek. Şunu bilin ki davranışlarıyla itip kakan, sürekli söylenen, yetersiz bulan, aşağılayan hatta vuran bu kişi sizi sevmiyor. Sevilmiyorsunuz. Haklı olarak sevmiyorsunuz da. Adamın her konuşmasından her davranışından sizi hor gördüğü ve hor kullandığı o kadar açık ki. Sizin özlemini çektiğiniz asıl şey önce sevilmek sayılmak...

rosalone .!.:

Bayanlar merhaba,

Ben istanbulda buyudum, hem cok cekingen idim hem de muhafazakar sayilabilecek bir cevrede buyudum. (ailem orta halli bir aile). Universitede de asiri muhafazakar bir sinifimiz ve de arkadaslarim oldu, inanin siniftaki erkeklerle bile 4 yil boyunca muhatap olma sayim bir elin parmaklarini gecmez, bu durumdan sikayetci de degilim, cunku kiz arkadaslarimla cok guzel vakit gecirdik. Yani hayatimda hic platonik bir askim bile olmadi. Sonra mezun oldum esim olacak kisi cikti karsima. Ben tabi cekingenlikten, safliktan, bosluktan hemen onun ilgisine kandim. O kadar talibim oldu ama hicbiri ile asla gorusmedim. Sonradan tabi isteme, nisan, soz, kavga, dovus vs ite kaka esim kisisiyle evlenip ABD ye geldim. Kendisinin iyi yanlari olsa da bizim uyumsuzluk hat safhada. Bazen bakiyorum iyi iste, ilgili, sorumluluk sahibi biri, kimin mukemmel kocasi var ki diyorum. Bazen de kendi kendime uzuluyorum keske icimden gele gele sevecegim, sevilecegim biriyle evlense imisim mukemmel olmasa da olurmus diyorum. Tabi is isten gecti. Gonlumde, aklimda zaten hic kimse yok. Ama esimle uyumumuz sifir sifir sifir. Tek ortak noktamiz kizimiz ve de akademik hayatimiz. (kendisi beni ite kaka akademik hayata soktu.) Icimden gelerek aldigim hediyeleri bile giymez, kullanmaz, begenmez. Cirkin oldugundan degil zevklerimiz uyusmadigindan.
5. yilim evlilikte, esimle yapmak isteyip de yapamadiklarim, gitmek isteyip de gidemediklerim, soylemek isteyip de soyleyemediklerim icimde kaliyor. Bazen dusunuyorum acaba kafa dengim baska biri olsaydi esim, bunlari yapar miydik beraber, suralara gider miydik, su sozleri soyleyip de guler miydik beraber, sunlari alsam giyer miydi, su cumleleri icimden geldigi gibi soyleyebilir miydim diyorum. Sahi olabilir miydi boyle birsey? Var midir benim ruh esim, kafa dengim biri? Yoksa halihazirdaki kaderim en iyisi mi?

Genişletmek için tıkla...

eşim benim 3.flörtüm...bi sürü tanışmak amaclı gorustuklerım de oldu ama ilişki aşk anlamında 3.kişi..severek evlendim cok sevdım hemde...ama senın gibi bende hiç flörtüm olmadan evlenseydım ve eşimle zıt kutuplar olsaydık ve hic uyuşamasaydık kesınlıkle başka birileri ile flört etseydım keşke derdim...ha bız bıle severek evlendıgımız halde zıt kutuplarız .bı kere şu konuda anlaşalım.zıt kutuplar da çekim gücü olur ama ortada bir aşk varsa.yani ben cok dışa dönük biraz cazgırsam eşim ağır kanlı sessız..ben enerjık biriysem eşim sakın ortam adamı.ama boyle ne oluyor..DENGE... sevmeden asla bı adamla hele kafam uyuşmayacak biriyle asla yaşayamazdım.bi de sosyal payda da yok ise cehennem olurdu benım ıcın. benım aılemde muhafazakar.bulundugun kesımı cok ıyı tahmın edıyorum...ama her evlılık mukemmel olmasa da senın anlattıgın gıbı de yaşayan cok çift var ama işte bi yerde patlak verıyor.akademıne devam et bu konuda eşine de dua et ama bana kalırsa da boşanma derım terapisti var uzmanı var.eşinle konusup gıt derım ama cekıngen bırıymışsın ...

Bence sevginiz bitmiş sizin. Sevgi varsa bu tarz şeyler o kadar da önemli değil, sevdiğin adamla öyle ya da böyle orta yolu bulursun. İlla aynı bakış açısına, aynı zevklere sahip olmaz gerekmez. Annemle babam çok çok farklı insanlardır, zevkleri, sevdikleri şeyler, sinir oldukları şeyler ama hep bir orta yolunu bulurlar. Bir şekilde ortak vakit geçirirler. Acaba siz de hiç adım atmıyor olabilir misiniz ? Mesela onun neler yapmak istediğini sordunuz mu hiç, sırf o istiyor diye bir şeyler yapmak istediniz mi ? Her şey karşılıklı bence evlilikte, karşılıklı fedakarlıkla bir orta yol bulunabilir. Bir çok insanın sahip olmak isteyeceği şartlara sahipsiniz muhtemelen şu anda, bu durumu avantaja çevirin. Eşinizin eksikliklerine değil fazlalıklarına dikkat edin. Ama tabii sevgi bitmişse, o zaman çok fazla alternatif kalmıyor...

MissCherryBlossom .!.:

Sevmeden evlenmeyi benim içim almaz.

Ama sizin çocuğunuz var. Bu yüzden olduğu kadarıyla idare etmek durumundasınız. Lakin sizin yerinizde olsam aşık olmayı , kalbimin çarpmasını, sevdiğimin saçını okşamayı merak ederdim, yokluğunu arardım.

Size şu kadarını söyleyeyim sevdiği için evlenen az kişi tanıdım. Bildiğim evliliklerin çoğu sizinki gibi. İyi insan, düzgün bir insan, iyi işi de var haydi evleneyim şeklinde. Yalnız değilsiniz yani.

Genişletmek için tıkla...

ben çok severek evlendım mesela, ailem eşimin maaşına düzgün işi olmamasına cok karsı geldi..ben cok diklenince mecbur razı geldıler 1,5 sene sonra üstelik..ama ben bile bazen bir mühendis olsaydı ben de calısmayıp bebeklerıme baksaydım dıyorum.ınsanoğlu nankördür...olmayanı arar.

rosalone .!.:

Ben gezmeyi cok severim o sevmez. Bildiginiz ev erkegi. Evden zor cikar. Disarda tek sevdigi aktivite yemek yemek ve de sinemaya gitmek. Gittigi filmler de ya science fiction olacak ya da dovus. (terminator, transformers gibi)
Evliligimizin ilk yilinda programlar olurdu, millet sevgilisi ve kocasiyla el ele gelirdi. Ben yalvarirdim, esim gelmezdi, tek basima giderdim, evli ciftlerin icinde sap gibi takilirdim.
Evliligimizin 4. yilinda cocukla beraber ilk defa 10 gunluk tatile ciktik. Florida ya, Miami ye falan gittik. Cocukluktan beri hayalini kurdugum Disneyworld e gittik, kizim 8 aylikti, dis cikariyordu aglaya aglaya tum tatili agzimizdan burnumuzdan getirdi. Sirf ben istiyorum diye artik 4. yilda tatile goturdu, ama basbasa birsey yapamadik, ya o cocuk bakti, ya ben.
Cok istiyorum diye dunyaca meshur Chicago sanat muzesine gittik, dalga gecerek bakiyor eserlere, cani sikiliyor, zaten erkenden de cikti, birsey anlamadim gittigimden.
Yaz tatilinde de yine ben co istiyorum diye California, Las Vegas falan gezdik ama dedim ya hep benim zorumla. Icinden gelerek gezmiyor benimle. Tek sevdigi sey tatilde yemek yemek. Tum yaz ben de kizimi aldim yanima, arabayla gezdim hep her yeri. O evde oturdu.

Genişletmek için tıkla...

bence nankörlük ediyosun gibi..hiç getirmese ne düşünecektin peki..adam tarzı olmasa da göturmuş sırf sen mutlu ol diye.valla bende müze gezmekten cok sıkılırım eşimde bayılır bende gittiğimde dalga gectım ama o istedı dıye de gıttım.burda sonuca bakacaksın yoksa her seyde mutsuzluk ararsın

pastellim .!.:

eski nişanlımla 4 senemi geçirmiştim. Londrada birlikte yaşıyorduk, ikimizde öğrenciydik.
Ama aynen sizin gibi düşünüyordum, ne kitap okur; ne sinema sever; ne bir yere giderdi.
Televizyonda bile aynı kanalı izleyemezdik.
Ama işte, ne aldatması vardı, ne kötülüğü. Bir de o kadar zaman birlikte geçirmiştik. Başkasını bul, ona kendini anlat, herkes birbirinin aynısı nasılsa diyordum.
Ardından buraya döndük. Evlenmemize 1,5 ay vardı. Evi tuttuk, düğün yerini tuttuk, gelinliğim bile hazırdı.
Ama işte hiçbir şeyi beraber yapmadığım moron gibi bir adam vardı karşımda.
Haa iyi biri miydi, iyiydi ama işte.
Bir gün dünyanın en salak şeyi yüzünden kavga ettik. Sürekli survivor izliyor diye.
Yüzüğü falan her şeyi attım. Herkes geri zekalı olduğumu düşünüyordu.
Yalnız yaşarım kendime faydam daha çok olur diye düşünüyordum çünkü.
bir süre çok kötü geçti tabii. ama hiç pişman olmadım.
İyi ki ayrılmışım,
eğlendiğim, güldüğüm, bana sürekli bir şeyler katan, okuyan, bilen, gezmeyi seven bir eşim var şu an. İyi ki bitmiş ve karşıma eşim çıkmış.

Genişletmek için tıkla...

herkes bu cesareti gösteremezdi.bravo valla

Samsonn .!.:

Ya yorum yapmadan arkadaşın eski konularına bakmak lazım. Benim bakmadan mevzuyu hatırladığım üyelerden.

Adamın hiç bitmeyen bir dırdırı, aşağılaması var. Bir keresinde bayan, buna dayanamayıp giden arabada kendi kafasını camlara vurmuştu....

Genişletmek için tıkla...

ben aynısını ilk sayfalarda yazdım. üyeyi görür görmez hatırladım konuları. 2 yıldır mutsuzsunuz siz diye. ama o zaman sinirlenmiş açmış, eski konularını yüzüne vuruyormuşum, şimdi sorunu çözmüşler ve konu sahibinin konuşmak istediği konu buymuş.

daha iyisi yok en iyi koca elide bulunan kocadır

antoniebud .!.:

ben aynısını ilk sayfalarda yazdım. üyeyi görür görmez hatırladım konuları. 2 yıldır mutsuzsunuz siz diye. ama o zaman sinirlenmiş açmış, eski konularını yüzüne vuruyormuşum, şimdi sorunu çözmüşler ve konu sahibinin konuşmak istediği konu buymuş.

Genişletmek için tıkla...

Allah iyi etsin; eskiler geride kalmış, o haklı olsun yeter ki, biz yanılalım. Çocukluğu da çok zor geçmiş bayanın; dönecek bir ailesi de yok belli. Zor hakkaten. Ne evliyim, ne sevgilim var; ama hayatta yaşamak için en elzem şeyin huzur olduğunu düşünüyorum. Öncelik huzur...

Ausencia .!.:

rosalone herkesin ve her şeyin daha iyisi vardır . Daha iyiyi ... en iyiyi bulmakla ya da beklemekle harcanan eforun mevcutu daha güzelleştirmeye çalışmaya harcanması gerek bence .

Eşin içinde mesela senin verdiğin örnek üzerinden gidersem ; ona tam zevkine hitap eden hediyeler alan bir kadın daha iyidir Böyle mi diyelim ? Bence demeyelim ....

Hayata aynı pencereden bakmamak , hiç bir ortak zevke , keyfe sahip olmamak sıkıcıdır eşler için . Ama bu daha iyisi ile daha mutlu olunacağı garantisi vermez .

Yapamadıklarım , gidemediklerim , söyleyemediklerim demişsin ... yapmayı , gitmeyi ve söylemeyi planla .

Nasıl olsa yapmaz , kabul etmez , ne gerek var der diye duvar örmüşsün resmen .

Kaldır duvarları . Sarılarak konuşun .
Doğru iletişimin yanlış sonuçlar verme ihtimali çok düşüktür . Eşinle doğru iletişim kurabiliyor musun buna bak .

Ha neden ben diye de düşünme. Yani neden ben çıkış yolu arayayım ... neden ben adım atayım vs ... deme . Farkeden sensin çünkü :) Bir şeylerin yolunda gitmediğini farkeden , yola sokmak için mücadele verir (istiyorsa yola sokmayı tabi ) Oyunun kuralı bu .

O yüzden daha iyilerini bi koy kenara . Neleri düzeltebilirsin onu düşün . Doğru iletişim yolunu bul. Ha bu çabadan sonra hala en ufak bir ışık yoksa ... o zaman tekrar değerlendirirsin evliliğini , şimdi değil .

Genişletmek için tıkla...

ne guzel bir açıklamadır bu böyle..

Seytan dürtüyor sizi bence, aldatma ve saygısızlık yoksa gerisine takılıp ta kafanızda bu kadar büyütmeyin. Bizim kadar birbirine uyumlu zevkleri ayni ama bir o kadar saygı eksiği olan evlilik te yoktur belki, gezmek se konu dibine dibine gezdik. Bu saydıklarınız mutluluk sebebi değil emin olun.

mükemmel olmasa da sevecegim biri olsa demistin ya, zaten senin sevdigin kisi senin gözünde mukemmel oluyor.. o yuzden bilemedim simdi ne tavsiye versem.

Olmayanlara değil eldekilere bakmak gerek ..Daha iyi birini bulmanız,dünyanızı zindana çeviren birine denk gelmeniz kadar ihtimal.Hepimizin hayatında eksiklikler var.Olmayanlar listesi sonsuza kadar uzayabilir yani.Mesela siz onun başını okşuyor musunuz? Ona şiir okuyor musunuz? Bazı erkekler sevmeyi bilmiyor öğretmek gerekebilir

Boşanırsanız pişman olma ihtimaliniz yüksek ..Bence kabul edemediniz hala onu olduğu gibi..Zaman geçtikçe kabullenip alışacaksınız, insanlar değişiyor,zevkler beğeniler değişiyor belki uyum yakalarsınız olumsuz düşünceleri kafanızda pekiştirmeyin...

Eğer mutsuzsan ve asla olamayacağını düşünüyorsan, imkanın varsa ailenin yanına geri dön. Ama hayat şartları nedeniyle eşinle yaşamaya mecbursan böyle devam edecek gibi görünüyor. Yine de onla mutlu olmayı deneyebilirsin.
Beraber seyahetlere çıkın, değişik aktiviteler yapın, birbirinize zaman ayırın :)

Farkinda degilsin belki ama aklin da kalbin de sanki arayis icinde... daha iyisi yok daha iyisini istemenin sonu yok cunku...

Bence adami degistirmeye calisiyorsunuz. Bunu birakmayi deneyin. Sevdiginiz yanlarini listeleyin. Onlara odaklanin. Siz de oturup bilgisayar oynu oynayin onla. Sanat sever arkadas edinin. Siir seviyorsaniz ramontik bir yemeknayarlayin cocugunuzun babasina siir okuyun. Bakalim belki bir seyler degisir. Ben esim de ayni gezmeyi sevmez. Yemegi sever. Sanat sevmez vs vs. Ama o öyle yani napalim. Bir senedir her hafta sonu yarin bana surpriz kahvalti hazirla diyorum ama yani demek ki sevmiyor. Sevdigi seyleri isteyin bir de. Yemek seviyorsa romantik yemek ayarlayin sanat tarihi vs ile ilgili kitap alin.kitap okumayi seviyor madem.

rosalone .!.:

Aslinda sevdim ama tamamen ilk oldugundan, yokluktan. Hic erkek tanimadim, birinden de ilgi gorunce karsiliksiz kalamadim. Seviyorum sandim. Ama uyumsuzluk tavan ya. Esimle yapmak isteyip de yapamadiklarim, soyleyemediklerim, gidemediklerim, anlatamadiklarim icimde kaliyor. Sanki bekar bir kiz gibi hayallerim var esime dair...

Genişletmek için tıkla...

Herkes çok uyumlu mu sanıyorsun ?
Benim hiç televizyon seyretmediğimi biliyor musun mesela =))) Akşamları eşim alır kumandayı kanal kanal futbol, basketbol, tartışma programları, spor yorumları bu arada bilgisayarda kucağındadır =)) arada aşkım çay koyar mısın diye bir ses duyuyorum. Bu hafta sonu tiyatroya gidelim diyorum, internetten film izleriz diye bir cevap geliyor =))) Hep böyleydi kandırmadı beni yani, bunlar çok büyük dertler değil, gitmek istediğim her yere gidiyorum o gelmese de. Bazen direk olarak şuraya seninle gitmek istiyorum diyorum, konuşup anlaşıyoruz
Evlilikte aslolan güven, sadakat, korkmadan sırtını döneceğin biri olması, tek taraflı şikayet yerine oturup karşılıklı konuşmak.İkinizde eğitimli insanlarsınız iletişim kurabilirsiniz ve lütfen bazı şeylerde ısrar etmeyin. Mesela benim eşim bisiklet yakalı giysileri sevmez, V yaka olacak illa ki, V alıyorum , bisiklet yakalıların ona çok yakışacağını düşünsem de giyecek olan o, bu tip detaylar üzerinde düşünmeye bile değmez, kaç yıllık eşin zevkini biliyorsundur ona göre al mutlu olsun, bu kadar basit. Şevkat göstermeyi bilmiyorsa sen ona göster, zamanla alışır bazı davranışlara, evde dolaşırken bir öpücük ver, saçlarını sev, göreceksin ki o da sana karşılık verecektir.
Eğer çocuğun olmasaydı ; boşan ve yeniden aşık olmayı dene diyebilirdim ama çocuk varken bu sebeplerle boşanılmaz, ebeveyn olan insanların daha akılcı çözümleri olması gerekli, sadece kendi mutluluğundan değil, çocuğunun mutluluğundan da sorumlusun çünkü. Evlilik çok basit bir şey değil, bazen öğretmek, göstermek gerekir bazı istekleri, ben kadınım o erkek masal prensleri gibi olmalı düşünceleri bana doğru gelmiyor. Bir zamanlar uyuşmuş, evlenmiş, yıllar geçirmiş bir de çocuk yapmış insanların bir noktada uyumsuzluk tavan demesi bana mantıklı gelmiyor. İyi düşün huzurlu bir ev için can verecek insanlar var, sakin giden düzenine hareket katmak da elinizde , yakınmak yerine çözüm bulmak daha iyi ve konu başlığınız ürkütücü, başka ihtimalleri düşünmek pek sevimli değil

Ausencia .!.:

rosalone herkesin ve her şeyin daha iyisi vardır . Daha iyiyi ... en iyiyi bulmakla ya da beklemekle harcanan eforun mevcutu daha güzelleştirmeye çalışmaya harcanması gerek bence .

Eşin içinde mesela senin verdiğin örnek üzerinden gidersem ; ona tam zevkine hitap eden hediyeler alan bir kadın daha iyidir Böyle mi diyelim ? Bence demeyelim ....

Hayata aynı pencereden bakmamak , hiç bir ortak zevke , keyfe sahip olmamak sıkıcıdır eşler için . Ama bu daha iyisi ile daha mutlu olunacağı garantisi vermez .

Yapamadıklarım , gidemediklerim , söyleyemediklerim demişsin ... yapmayı , gitmeyi ve söylemeyi planla .

Nasıl olsa yapmaz , kabul etmez , ne gerek var der diye duvar örmüşsün resmen .

Kaldır duvarları . Sarılarak konuşun .
Doğru iletişimin yanlış sonuçlar verme ihtimali çok düşüktür . Eşinle doğru iletişim kurabiliyor musun buna bak .

Ha neden ben diye de düşünme. Yani neden ben çıkış yolu arayayım ... neden ben adım atayım vs ... deme . Farkeden sensin çünkü :) Bir şeylerin yolunda gitmediğini farkeden , yola sokmak için mücadele verir (istiyorsa yola sokmayı tabi ) Oyunun kuralı bu .

O yüzden daha iyilerini bi koy kenara . Neleri düzeltebilirsin onu düşün . Doğru iletişim yolunu bul. Ha bu çabadan sonra hala en ufak bir ışık yoksa ... o zaman tekrar değerlendirirsin evliliğini , şimdi değil .

Genişletmek için tıkla...

Birkaç kez okuyup aklıma yer etmesini istediğim harika bir yazı, psikolog olduğunuzu düşünüyorum.

Esim ağırdır ben tezcanli,
Esim evcimendir ben gezgin,
Esim sakindir ben sinirli,
Esim sebze yemez ben sebze asigiyim,
Esim peynir zeytin yumurta yemez ben kahvaltı canavarı,
O tavuğu cok sever ben sevmem,
Esim yabancı muzik dinler ben pop,
O yabanci diziler filmler indirir izler ben?klasik türk dizileri,
Ben yuruyus yapmayı severim o sevmez...

Inan daha aklima gelmeyen daha ne zitliklarimiz var....
Su yazdiklarima gore bizim birlikte bisey yapamıyor olmamiz lazim...
Insan zihni neye yogunlasiyorsa ayni zamanda ona meylediyor...
Bu kadar olumsuzluklari dusunurseniz esinizden nefret etmeye meyledersiniz ve Allah korusun bu da büyük yanlislara ite bilir sizi.
Insan kardeşiyle bile benzemiyor ki.
Tamam eşimle ayni seyleri yerken ayni yerleri gezerken daha mutlu olabilirdim belki ama ben böyle de mutluyum.
Onun varligi bana yetiyor.
Kizimiz uyudugunda o pc ye atlayıp yabanci dizilerini izlerken ben karsisina gecip tv de kendi dizilerimi izlerken birbirimize arada attigimiz opucuk goz kirpis yetiyor.."hadi be keklik bi kahve yap be! Sen yaparsin be var sende o potansiyel ben biliyorum " seklinde beni gaza getirmesi,bulasik dizmeyi kim kime yikacak atismalari...bunlar bizi mutlu ediyor.
Cok zittiz evet ama bi özelliğimiz bizi birbirimize çekiyor. Kucuk seylerle mutlulugu yasamak...
Beklentilerinizi yuksek tutmayin.hem nerden biliyorsunuz belki mutluluk esinizle cikacaginiz dunya turunda degilde evde kahve eşliğinde beraber yaptiginiz bir puzzle da ya da beraber oynadiginiz basit bir oyundadir...
Hayatinizi minimize edin.
Kucuk hayallerle buyuk mutluluklar yasayin.
Mesela biz kizimizi parali parka goturdugumuzde onu sallanan arabaya bindirir bindirmez bizde baska biseye biniyoruz.carpisan arabaya binip kapisiyoruz: )
Bu avmlerdeki oyun yerlerinde basket atma oyumu var ya orda iddiaya giriyoruz.bunlari yaparken etrafimda cocugunu oynatan evebeynlerden cok farklı tepkiler gördük.kimisi kinar gibi bakti kimisi sasirarak kimininde hosuna gitti...
Açıkçası umursadigimda soylenemez.Zira biz o anlarda cok mutlu oluyoruz.

Demem o ki ne kadar zit olursaniz olun yapilacak seyler mutlaka ama mutlaka vardır. Fakat siz olumsuz yonlere o kadar odaklanmissiniz ki nasıl mutlu olabilirim diye düşünmek yerine niye bu adamla evlendim diyorsunuz.
Bunları bir kenara birakin.
Suandan itibaren kucuk mutluluklar keşfine çıkın.
Eminim sizin icinde biseyler vardır ; )