- 9 Ocak 2018
- 735
- 1.916
- 113
- Konu Sahibi kumandapili
-
- #1
İçimden gelmiyor. Daha önce iki-üç kez sinir krizi eşliğinde paylaştım, bir değişiklik olmadı.Bu hissettiklerinizi neden eşinizle paylaşmıyorsunuz peki?
Söyleyin yazın anlatın eşinize ne hissettiğinizi bilsin ondan sonra duruma göre ne yapacagınız belli olurMerhabalar,
Eşimin atanması nedeniyle bir süredir ayrı yaşıyoruz, ayrı şehirlerdeyiz.
Sorun şu ki ben artık evli gibi hissetmiyorum. Uzak mesafenin zor olacağını biliyordum ama karşımda bir yapay zeka, ne bilim bir hayalet var gibi. Konuşuyorum konuşuyoruz ama sıkılıyorum. Onun da sıkıldığını hissediyorum.
İçimden bir şeyler kopup gitti sanki.
Kendisi konuşmayı çok sever. Beni arayıp gününün nasıl geçtiğini, neler yaptığını, iş yerindeki en ufak şeyi bile anlatır ama bana sen nasılsın, günün nasıl geçti demez, dese de dinlemiyor gibi geliyor bana.
Benim işim zor, uzun süredir istifa etmek gibi düşüncelerim de var. Büyük baskı altında çalışıyorum. Fiziksel ve psikolojik olarak kötüyüm yani. Bunu biliyor ama desteğini hissetmiyorum. Bana hiçbir şekilde yol göstermiyor. Kötü olduğumu bildiği halde iyi hissetmem iyi olmam için bir çabası yok. Bir de burda onun ailesi, benim ailem onlarla da ilgileniyorum.
Bilmiyorum hanımlar ya böyle mi olmalı? Benim beklentilerim mi çok? Kendi hislerimi kendim içimde yaşayıp baş etmeyi mi öğrenmeliyim? O zaman evlilik ne işe yarıyor? Hem fiziksel hem psikolojik olarak yapayalnız hissedeceksem neden evlendim?
Fikirlerinizi beklerim.
Sinir krizi eşliğinde paylaştıysanız değişiklik olmaması normal bence. Daha sakin, daha kararlı konuşursanız işe yarayacaktır bence.İçimden gelmiyor. Daha önce iki-üç kez sinir krizi eşliğinde paylaştım, bir değişiklik olmadı.
Berbat bir his sahiden. Gidemiyorum, işimden ayrılabilsem zaten üzerimdeki baskıdan dolayı çoktan ayrılırdım. İkimizin de memleketi olan bir yerde yaşıyorum. Uzun vadede plan yapınca burada kalmam onun eş durumundan buraya gelmesi daha makul. Ama o gelene kadar ben buz gibi soğuyacağım sanırım.kendinizi yalnız hissettiğiniz için çok üzüldüm gerçekten hiçbir eş bunu hissetmemeli evliyken. Nereye giderse onunla gitmek en doğru ve makul olanı bence. Gerekiyorsa işten çıkın ama eşinizin yanında olunca bence. Birlikte ancak yan yana aşabilirsiniz.
Evet haklı olabilirsiniz. Ama bana benimle ilgilen beni gör demek çok zor geliyor.Sinir krizi eşliğinde paylaştıysanız değişiklik olmaması normal bence. Daha sakin, daha kararlı konuşursanız işe yarayacaktır bence.
Terapi desteği alabilirsin, sonrasında çift terapisi de alırsınız. Ancak gerçekten birbirinize güçlü bir sevgi , tutku ile bağlıysanız o bağ kopmayacaktırBerbat bir his sahiden. Gidemiyorum, işimden ayrılabilsem zaten üzerimdeki baskıdan dolayı çoktan ayrılırdım. İkimizin de memleketi olan bir yerde yaşıyorum. Uzun vadede plan yapınca burada kalmam onun eş durumundan buraya gelmesi daha makul. Ama o gelene kadar ben buz gibi soğuyacağım sanırım.
Zor gelmesin, karı kocasınız siz. Tabi ki isteklerinizi ihtiyaçlarınızı beklentilerinizi dile getireceksiniz. Erkekler bizim gibi değiller, detayları farketmiyorlar. O yüzden detayları gösterip isteklerimizi anlatmamız gerekiyor. Kötülüklerinden değil kafaları basmıyorEvet haklı olabilirsiniz. Ama bana benimle ilgilen beni gör demek çok zor geliyor.
Ben ikimizin de memleketi olan ve ayıptır söylemesi güzelce bir yerde yaşıyorum. Onun ataması sonra oldu, çok emek verdi. İşini severek yapıyor. Eş durumundan o buraya gelmeli, ben yanına gidersem buraya dönmemiz imkansıza yakın olacak. Gerçekten yanımda olmayınca hiç yokmuş gibi gelmeye başladı.Gözden uzak gönülden de uzak olmuş. Paylaşım yok bişey yok. Bu durum ne kadar sürecek, birleşme imkanınız yok mu?
Evet öyleydik ama şu an inanın bilmiyorum. Ben kendim destek alıyorum. Kendim de psikologum. :d Gönül işleri karışık ya.Terapi desteği alabilirsin, sonrasında çift terapisi de alırsınız. Ancak gerçekten birbirinize güçlü bir sevgi , tutku ile bağlıysanız o bağ kopmayacaktır
Sizi, hayatınızı, gününüzü merak etmeyen biri sizinle ilgilenmiyordur.Evet haklı olabilirsiniz. Ama bana benimle ilgilen beni gör demek çok zor geliyor.
Bana da kafası basmıyor gibi geliyorZor gelmesin, karı kocasınız siz. Tabi ki isteklerinizi ihtiyaçlarınızı beklentilerinizi dile getireceksiniz. Erkekler bizim gibi değiller, detayları farketmiyorlar. O yüzden detayları gösterip isteklerimizi anlatmamız gerekiyor. Kötülüklerinden değil kafaları basmıyor
Aslında ilgileniyor tamamen ilgisiz diyemem. Ama benim istediğim kadar değil. Ben onun orada kötü günler geçirdiğini bilsem iyi hissetmesi, yalnız hissetmemesi için her şeyi yaparım ama cidden her şeyi. Ondan böyle bir şey göremiyorum. Evliliğin ve bağlılığın verdiği rehavet sanırım.Sizi, hayatınızı, gününüzü merak etmeyen biri sizinle ilgilenmiyordur.
Hep diyoruz, sevgi=ilgi..
İlgilenmeyen adam, sevmiyordur, nokta.
Bence full ilgisi üzerinizde olan, sevgisini aşkını sürekli hissettiren, sizi merak eden birini hak ediyorsunuz.
Ben bir long distance ilişkimi bu yüzden bitirmiştim. İtalya'daydı adam, günde 3-4 saat görüntülü konuşma açardık ama karşımda yemek yapar, evini toplar, arkadaşlarıyla telefonda konuşurdu. Ben de öyle izlerdim mal gibi. Şikayet edince "günde 3-4 saat konuşma yapıyoruz, nesi yetmiyor" derdiTabi ki terk ettim.
Bence daha fazlasını hak ediyorsunuz.
Eşler çok aşırı mühim bir gerekçe yoksa BENCE ayrı kalmamalı. Belki tepki çekecek bu sözüm ama kesinlikle bunu savunuyorum. Temas yoksa benim için sevgiyi gösterebilmek imkansız. Sözlerle belli edilen sevgiyi -sevgililik- döneminde iyi hoş karşılıyorsun ama yetişkin dünyası böyle değil. Evlendikten sonra elbette iş için iki taraf içinde geçerli ayrı kalınabilir ama bu süre kesinlikle uzamamalı.Merhabalar,
Eşimin atanması nedeniyle bir süredir ayrı yaşıyoruz, ayrı şehirlerdeyiz.
Sorun şu ki ben artık evli gibi hissetmiyorum. Uzak mesafenin zor olacağını biliyordum ama karşımda bir yapay zeka, ne bilim bir hayalet var gibi. Konuşuyorum konuşuyoruz ama sıkılıyorum. Onun da sıkıldığını hissediyorum.
İçimden bir şeyler kopup gitti sanki.
Kendisi konuşmayı çok sever. Beni arayıp gününün nasıl geçtiğini, neler yaptığını, iş yerindeki en ufak şeyi bile anlatır ama bana sen nasılsın, günün nasıl geçti demez, dese de dinlemiyor gibi geliyor bana.
Benim işim zor, uzun süredir istifa etmek gibi düşüncelerim de var. Büyük baskı altında çalışıyorum. Fiziksel ve psikolojik olarak kötüyüm yani. Bunu biliyor ama desteğini hissetmiyorum. Bana hiçbir şekilde yol göstermiyor. Kötü olduğumu bildiği halde iyi hissetmem iyi olmam için bir çabası yok. Bir de burda onun ailesi, benim ailem onlarla da ilgileniyorum.
Bilmiyorum hanımlar ya böyle mi olmalı? Benim beklentilerim mi çok? Kendi hislerimi kendim içimde yaşayıp baş etmeyi mi öğrenmeliyim? O zaman evlilik ne işe yarıyor? Hem fiziksel hem psikolojik olarak yapayalnız hissedeceksem neden evlendim?
Fikirlerinizi beklerim.
Normal demiEşler çok aşırı mühim bir gerekçe yoksa BENCE ayrı kalmamalı. Belki tepki çekecek bu sözüm ama kesinlikle bunu savunuyorum. Temas yoksa benim için sevgiyi gösterebilmek imkansız. Sözlerle belli edilen sevgiyi -sevgililik- döneminde iyi hoş karşılıyorsun ama yetişkin dünyası böyle değil. Evlendikten sonra elbette iş için iki taraf içinde geçerli ayrı kalınabilir ama bu süre kesinlikle uzamamalı.
Çünkü bizim duygusal ihtiyaçlarımız kadar fiziksel ihtiyaçlarımız da var ve bu çok doğal.
Ayrı kalındığı zaman bu hisler soğur, soğumaz diyenler de istisnadır ve kaideleri bozmaz.
Ben hep eşlerin çalışıyorlar ve ne şartlar altında olurlarsa olsunlar aynı evde MÜMKÜNSE bakın ben durumunuzu bilmem sadece yazdığınız kadar bilirim mümkünse ayrı kalmayın.
En kısa zamanda izin gününüzde süpriz yapıp yanına gidin size iyi gelecektir.
Ve ve ve…. Bu tür şeyler açıkça söylemedikçe erkekler tarafından anlanmıyor ne yazık ki. O yüzden açık açık duygularınızı söyleyin ve romantik bir gün geçirin ayrı kalmak sizi yormuş bu çok normal…
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?