bize hep öyle öğrettiler ama alakası yokmuş ben de şaşırdım, dün bir adres sordum adam çantasından defter kalem çıkardı, görsen soğuk biri sanırsın asil duruşlu burnu havada gibi, ama başladı bana bir yandan anlatıp bir yandan da yolu çizmeye bildiğin harita çizdi altına da unuturum diye uzun uzun yazdı, kopardı sayfayı verdi, çok şaşırdım. ve her gün böyle anılarım oluyor, insanlar acayip sıcak kanlı, hemen arkadaş oluyorlar, devamlı gülümsüyorlar, asık suratlı sinirli kaprisli asabi tipler değiller, rahat ve güler yüzlüler, beş günde iki ingiliz arkadaşım oldu, üçüncü tanıştığım ise sevgili olmak istedi o yüzden onunla bir daha görüşemeyeceğim, adama evliyim diyorum eşin için problem olur mu diyor, elbette olur dedim hem benim hem de eşim için problem
işte böyle olayları da var napcan kültür farkı çok rahatlar
6 ay buradayım, şu an yurttayım ama cuma günü eve taşınıyorum, elektronik tartı var meydanda sorun olmayacak , cuma tartılıp bildireceğim. burada mimari çok güzel hayran kalacağına eminim, öyle bizdeki gibi biçimsiz şekilsiz renk renk binalar yok, her ev tek tek şato tipinde şehrin bir ruhu var, mimari kimliği var, aa işte bu İngiliz mimarisi diyebiliyorsun, her yer yemyeşil ve yerlerde tek bir çöp tanesi dahi yok. kiliseleri korku filmlerinden fırlamış gibi çok ürkütücü yüksek ve ihtişamlı, henüz şatolarını gezmedim, eksik gedik alışverişinden zaman olmadı henüz
kesinlikle gelin diyorum
bigün balik, sonraki gün dünün yemegi, bazen de bol yesillik
