İçimdeki öfkeyi bitiremiyorum, lütfen fikir istiyorum.

ben size çok kızdığım içim yorum yazamayacağım. ağır olacak çünkü.sürecin devamında Allah yardımcınız olsun.
Amin teşekkür ederim. Bende eski ben'e çok kızgınım. Zaten öfkemin yarısı eski eşime ise yarısı da kendime. Şu an çok farklı bir ben var. Ama eskiye dönüp o ben'i bir sarsmak isterdim yalan yok. Şu an olsa anında boşanırdım hem de balayından dönüşte. Ama yapamadım ama tüm hakkımı boşanırken alacağım o yüzden çekişmeli sürece devam ediyorum ve sonuna kadar devam edeceğim. Onlara kim ezikmiş göstereceğim.
 
Merhaba,

Yıllardır burada üyeyim. Buradaki insanların hep yardımcı olduğunu bildiğim için konu açıyorum, lütfen fikre ihtiyacım var.

Ben yaklaşık 1 yıldır çekişmeli boşanma sürecindeyim. Eski eşimle 3 yıldır evliydik, bir gün telefonunu karıştırdığımda beni birçok kadınla aldattığını yakaladım. Ben daha olayı sindiremeden, aldatıldığımı bildiğimi anlamış. Bana kumpas kurarak çekişmeli boşanma davası açtı. İlk dilekçeden itibaren iftiralar atmış, kadınlık yapmamışım, eve bakmamışım, ailesinin evinde oturuyorduk, ailesinin evini onları ölümle tehdit ederek üstüme geçirmeye çalışmışım, eski eşimin parasını çalmışım. Whatsapp'tan bana sanki kusurlu imişim gibi olmayan kusurlarımı yazmıştı (avukatı akıl vermiş kanıt için) sonra da onları mahkemeye delil olarak sunmuş.

Daha bitmedi, paragözmüşüm, asalakmışım sadece paralarının peşinde imişim. Onları öldürmek için planlar kurmuşum neler neler. Hiçbiri doğru değil, benden iki buçuk kat fazla maaş almasına rağmen evin ihtiyaçlarının yüzde 80'ini ben karşılıyordum. Haftada bir yardımcım gelirdi, parasını ben öderdim, evin gıdası, dışarıda yeme içme, ailesine hediyeler, kendine hediyeler hepsi bendeydi. Ailesi hasta olduğunda kap kap yemek götürdüm, ailesini arar sorardım, hem ona hem ailesine hediyeler alırdım, kaç kere hem ailesini hem akrabalarını evimde çok özenerek ağırladım. Ailesi kira gelirinden olmasın diye istersen ailenin evinden taşınalım onlar burayı kiraya versin bile dedim. İnşallah haklılığımı kanıtlayacağım ama olay çok çirkinleşecek ailesi şahit, benim ailem de şahit. Yıllarca pinpon topu gibi çekişmeli dava sürecek.

Benim sindiremediğim şu; bu evlilikte ilk günden beri maddi ve manevi herşeyimi feda ettim. Eski eşimi ölesiye sevdim, bana hakaretler etti sustum, yüzüme ''seni arzulamıyorum ama başka kadınları arzuluyorum, asalaksın, maddiyatçısın, sende annelik vasfı yok, kafa ütülüyorsun, kafan basmıyor mu, çocuk gibisin, sen şizofren misin'' demişliği bile var. Balayının 3.günü ''biz aslında birbirimize uygun değilmişiz.'' dedi. Bir sürü kötü söz var, hepsini yazarsam çok uzar diye yazmadım.

Beni hiç sevmemiş, kadınlara onunla sevmeden evlendim demiş, kadınlara beni kötülemiş. Meğer benden çocuk istemiyormuş. Terapisti vardı, onunla yazışmalarını sunmuş. Balayındaki tüm davranışlarımı terapistine rapor etmiş, kahvaltıda tostumu bitirememiştim onu bile yazmış şaka gibi. 2 Kere gizlice boşanma avukatına gitmiş. Onlara yazdıklarını sunmuş. Yıllarım gitti. Anne olmayacağım, bu kadar yapılan kötülüğü sindiremiyorum. Tüm maaşımı yıllarca eve harcadım, babası evliliğimde sadece 1 ay işsiz kaldım diye hakkımda 'bu kadın sana maddi yük olur, senelerce bu kadına mı bakacaksın?' demiş. (Bu arada 12 yıldır aralıksız çalışıyorum.) Ailesi bana arıza deyip bu evliliği çok uzattığını söylemişler. Annesine; ''ondan nah çocuk sahibi olurum'' demiş (çok affedersiniz). Evimizin rızkını kadınlara yedirmiş. Kadınlara paralar göndermiş. Hepsinin kanıtı var. Kadınlarla yazışmalarının hepsi bende.

Sorum şu; hem yıllarım sevilmeden, önemsenmeden, istenmeden geçti. Anne olma hakkımı kaybettim. Artık çocuğum olamayacak. Evimi dağıtıp aile evine geldim. Üstüne bir özür bile dilenmemesi yetmemiş gibi bir de ne paracılığım ne hırsızlığım ne katilliğim kaldı. İnanılmaz iftiralara uğradım. Erkeklere zerre güvenmiyorum. İnanılmaz travmalarım var. Bir de yıllarca çekişmeli dava sürecek.

İnanılmaz bir öfkem var, ne yapsam geçmiyor, sürekli psikoloji kitabı okuyorum, günlük tutuyorum, kafayı boşaltıyorum ama nafile. Yapılan haksızlığın boyutu beni bitiriyor. Aşamıyorum, sadece iyilik yaptığım evilikte bunları hak etmedim. İlk zamanlar çok kötüydüm, defalarca ağlama krizi geçirdim. Şu an iyiyim ama şu anda da içimde biriken inanılmaz bir öfke var. Bu öfke beni hasta eder diye korkuyorum.

Lütfen bana bir fikir verin. Bu öfke nasıl geçer? Bu öfkenin beni yiyip bitirmesini istemiyorum. Bir tavsiyeniz var mı?

Eski eşime ve ailesine iyilikten başka bir şey yapmadığım halde neden bunlar benim başıma geldi?

Herkese çok teşekkür ederim. Hakkınızı helal edin..
Zararın neresinden dönersen kârdır diyoruz ya, ben de seninle benzer yollardan geçtim. Boşanma davasında eski eşin iddia ettiği şeyler bile aynı neredeyse... Okurken içimden size sarılmak geldi.
Anne olmak konusundaki hassasiyet ve hevesini anlıyorum, ama yat kalk şükret ki böyle bir adama seni bağlayan çocuk yok. Ben boşandığım hâlde iki çocuk olduğu için sık sık muhatap olmak zorunda kalıyorum, bir türlü kurtulamamış gibi hissediyorum bazen.
Yani senin bu dava sürecinde ve sonrasında sürekli muhatap olmak zorunda kalmadan hayatından def etme imkanın var.
Bir tanıdığım rahminin yarısı alınmış olmasına rağmen, 45 yaşında anne oldu, mucize verdi Rabbim, yaşadıklarını ödüllendirir gibi. Ki kendi kanından olmasa bile, evlat edinerek de bir çocuğa annelik yapabilirsin, bi dur önce ruhundaki yaraları kapatmaya bak. Hiç üzülme buna şimdi, emin ol arada çocuk olduğu zaman herşey 500 kat zorlaşıyor, çünkü o çocuğu seni yıpratmak ve daha fazla eziyet etmek için kullanıyorlar...
Sen şimdi önüne bak sadece. Asla arkana bakma. Yaptıklarını da hiç tanımadığın insanlara iyilik yapmışsın, sadaka vermişsin gibi düşün, unut gitsin. Karşı tarafla kesinlikle muhatap olma, sadece kendini iyileştirmeye odaklan. Az ya da çok, zarar gördüm ama kurtuldum diye bak. Şu an kendini yeniden inşa edecek güce sahipsin, ya 60 yaşında farkına varıp tamamen çaresiz bir şekilde katlanmak zorunda olsaydın?
Zor olacak ama geçecek emin ol, kendini sakın öfkeye teslim etme. Allah'a sığın, adaleti o kadar büyük ki, kimsenin yaptığı yanına kalmıyor...
Sağlıklısın, gücün kuvvetin yerinde, öfke seni aşağı çekmekten başka bir işe yaramaz.
Güzel kalbinin çiçekler açması için dua edeceğim... Sen de kendine çiçekler açmak için söz ver ve olanı olduğu gibi bırakıp ilerlemeye gayret et. Sevgiler :)
 
Hakimlerin sanmiyorum ki ilk gordugu/gorecegi iftiralarla dolu bosanma dilekçesi sizinki olsun. O yuzden bu kisma "acaba kaybeder miyim?" diye takilip kalmayin.

Aldatma iddialarinizi kanıtlayabildiginizi gordugunuz anda hakli bosanma gerekcelerinizi siraladiginiz ve asiri yuklu miktar tazminat + nafaka istediğinizde zaten sungusu dusup susacak.


Gercekleri bile bile yalanci sahitlik yapan insanlara da dava acarsiniz (anne babaya kardese acamiyorsunuz bildigim kadariyla)

Unutmayın ki hukuk sucsuzun sucsuzlugunu kanitlamasi uzerine islemez, iddia sahibi sucu kanitlar, birakin "kadinlik yapmadiginizi kanitlasin"

Acilen cinsel yolla bulasan hastalik testi yaptirin ve yine acilen (evleri ayirdiysaniz) gebelik testi ve jinekologunuzdan yumurta rezervlerinizin azaldigina dair rapor isteyin. (Gebelik testi iddet muhleti icin lazim olabilir, bakarsiniz iddialarinizi gorunce anlasmaliya ceviriverir ama sizin huzura kavusmamaniz icin iddet muhleti talep edebilir)


Bir de disli ama cidden disli bi avukat tutun, tazminat uzerinden anlasin.
Avukat buldum, tazminat davası açtım, nafaka vs talep ettim. Ortak malımıza tedbir koyuldu, başkasının üzerine o malı geçirseydi anında tapu iptal davası açacaktık. HPV testi yaptırdım çok şükür temiz çıktı, kadınlık yaptığımı kanıtlayabiliyorum bana utanmadan vajinismus demiş. Sürekli vajinal muayene oluyordum (3 ayda 1), smear testlerim her yıl yapılıyor. Yardımcımla yazışmaları sundum, ev işi, yemek vs kanıtlarını sundum. Yok sosyalleşmiyormuşum, fotoğrafları sundum, gittiğimiz yerleri sundum. Evleri ayırdık baya oldu.

Anlaşma istiyorsa iyi bir teklifle gelecek, yoksa anlaşmayacağım. Kaybedeceğim bir şey yok kendi düşünsün. Bana göre hava hoş.Şahitler anne ve babası, bakalım neler diyecekler. Bende kendi ailemi şahit yaptım.

Ortak malımıza para koymuştum, o parayı bile hibe ettiğimi söylemişler, şaka gibi. İnsan bu kadar küçülebilir ya..
 
Bakın ağlama krizleriniz bitmiş bile, zorluğu bir nebze atlatmışsınız. Kendinize kızmayın, olmuş bitmiş dediğim gibi kendinize merhametle yanaşın. Kimsenin kalbinin içini göremiyoruz, beynini okuyamıyoruz. Her zamanın bir hükmü var, o zaman olaylar öyle gelişmiş o şekilde anlamışsınız, o şekilde davranmışsınız. Atlattığınız bu şeyler sizin bakış açınızı da değişiyor, o yüzden o zaman yapamadığınız şeyleri bugünkü siz olarak yapabilirsiniz. Dediğim gibi her zaman iyi insan olarak kalmaya çalışmışsınız, bu sinirlenilecek kızılacak birşey değil, böyle görmeyin. Öfkeniz bir seneye bile kalmaz, gün gün azalır bir de bakarsınız ki yok artık o insana nefretiniz bile bitmiş, sadece boşluk kalmış. Genel olarak kindar biri değilseniz, çok daha kolay geçer öfkeniz. Sevdiğiniz insanlarla çok zaman geçirin, güzel şeylere odaklanın, kendinizi karanlığın içinde görüyorsunuz belki ama inanın bu sadece şuan için böyle, hep Işık var sadece bazen beynimiz bize oyun oynuyor, iyilere kapatıyoruz kendimizi. Ve emin olun geçecek, azalacak, hisler kalıcı şeyler değil zaten.
Güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim.

Gerçekten iyiym, cehennemden çıktım, ilmek ilmek döşediğim evimi dağıtırken sinir krizleri geçirdim, tüm taşımada görevli olanlar şahit oldu ama geçti. Eski eşime öfkem asla bitmiyor, iyi duygularım çoktan öldü. İnanılmaz bir hıncım var, keşke öfkem de bitse. Ama daha bitmedi. Tüm duygularım bitsin diye zorluyorum ama daha tam hepsi geçmedi. Daha dilekçelerde neler var hepsini yazmadım, uzaklaştırma istemiş vs. Sanki bir şey yapacağım gibi.

Sadece şunu çözemedim, ben birine bu kadar kötülük yapmış olsam geceleri uyuyamam. Yemin ederim uyuyamam. Allah korkusundan başıma ileride ne verir diye çok korkarım. Allah korkusu yokmuş, bu çok garip. Ailesinin de Allah korkusu yokmuş, utanmadan bana katil, hırsız dediler. ben nasıl insanlarla aile kurmuşum. Benim ailem olsa, oğlum git helallik al ileride eski eşinin ahı tutar, sonraki evliliğinden fersah fersah çıkar, çok mutsuz olursun derdi. Bizim kadar maneviyatları kuvvetli değilmiş. Sadece maddiyat odaklı bir aile imiş. Buna çok şaşkınım. Bu arada ciddi ahlarım var. İnşallah hepsi tutar..

Daha öfkemin geçmesine sizce var değil mi?
 
Sizin durumunuz bnce cocuklugunuza dayanıyor.Muhtemelen yeterince ilgi sevgi görmediniz.Boyle bir adamın arkasından gittiniz.Tamamen degersizlik duygusuyla alakalı.Tabii boşlukta olabilir.Sana şu tavsiye de bulunayım hemen bir kursa git etkinliklere katil.Bol bol dua et ki çocuğun yok.Cocugum olmaz diye de kendini şartlandirma.45 50 de doğuran kadın çok hep negatif düşünüyorsun.Önce kendini sev onu yapmasaydım böyle olacaktı demeyi bırak hayat kısa karşındaki insan gezip tozarken sen yas tutuyorsun ve psikolojini iyice mahvediyorsun.Düne odaklanma
 
Merhaba,

Yıllardır burada üyeyim. Buradaki insanların hep yardımcı olduğunu bildiğim için konu açıyorum, lütfen fikre ihtiyacım var.

Ben yaklaşık 1 yıldır çekişmeli boşanma sürecindeyim. Eski eşimle 3 yıldır evliydik, bir gün telefonunu karıştırdığımda beni birçok kadınla aldattığını yakaladım. Ben daha olayı sindiremeden, aldatıldığımı bildiğimi anlamış. Bana kumpas kurarak çekişmeli boşanma davası açtı. İlk dilekçeden itibaren iftiralar atmış, kadınlık yapmamışım, eve bakmamışım, ailesinin evinde oturuyorduk, ailesinin evini onları ölümle tehdit ederek üstüme geçirmeye çalışmışım, eski eşimin parasını çalmışım. Whatsapp'tan bana sanki kusurlu imişim gibi olmayan kusurlarımı yazmıştı (avukatı akıl vermiş kanıt için) sonra da onları mahkemeye delil olarak sunmuş.

Daha bitmedi, paragözmüşüm, asalakmışım sadece paralarının peşinde imişim. Onları öldürmek için planlar kurmuşum neler neler. Hiçbiri doğru değil, benden iki buçuk kat fazla maaş almasına rağmen evin ihtiyaçlarının yüzde 80'ini ben karşılıyordum. Haftada bir yardımcım gelirdi, parasını ben öderdim, evin gıdası, dışarıda yeme içme, ailesine hediyeler, kendine hediyeler hepsi bendeydi. Ailesi hasta olduğunda kap kap yemek götürdüm, ailesini arar sorardım, hem ona hem ailesine hediyeler alırdım, kaç kere hem ailesini hem akrabalarını evimde çok özenerek ağırladım. Ailesi kira gelirinden olmasın diye istersen ailenin evinden taşınalım onlar burayı kiraya versin bile dedim. İnşallah haklılığımı kanıtlayacağım ama olay çok çirkinleşecek ailesi şahit, benim ailem de şahit. Yıllarca pinpon topu gibi çekişmeli dava sürecek.

Benim sindiremediğim şu; bu evlilikte ilk günden beri maddi ve manevi herşeyimi feda ettim. Eski eşimi ölesiye sevdim, bana hakaretler etti sustum, yüzüme ''seni arzulamıyorum ama başka kadınları arzuluyorum, asalaksın, maddiyatçısın, sende annelik vasfı yok, kafa ütülüyorsun, kafan basmıyor mu, çocuk gibisin, sen şizofren misin'' demişliği bile var. Balayının 3.günü ''biz aslında birbirimize uygun değilmişiz.'' dedi. Bir sürü kötü söz var, hepsini yazarsam çok uzar diye yazmadım.

Beni hiç sevmemiş, kadınlara onunla sevmeden evlendim demiş, kadınlara beni kötülemiş. Meğer benden çocuk istemiyormuş. Terapisti vardı, onunla yazışmalarını sunmuş. Balayındaki tüm davranışlarımı terapistine rapor etmiş, kahvaltıda tostumu bitirememiştim onu bile yazmış şaka gibi. 2 Kere gizlice boşanma avukatına gitmiş. Onlara yazdıklarını sunmuş. Yıllarım gitti. Anne olmayacağım, bu kadar yapılan kötülüğü sindiremiyorum. Tüm maaşımı yıllarca eve harcadım, babası evliliğimde sadece 1 ay işsiz kaldım diye hakkımda 'bu kadın sana maddi yük olur, senelerce bu kadına mı bakacaksın?' demiş. (Bu arada 12 yıldır aralıksız çalışıyorum.) Ailesi bana arıza deyip bu evliliği çok uzattığını söylemişler. Annesine; ''ondan nah çocuk sahibi olurum'' demiş (çok affedersiniz). Evimizin rızkını kadınlara yedirmiş. Kadınlara paralar göndermiş. Hepsinin kanıtı var. Kadınlarla yazışmalarının hepsi bende.

Sorum şu; hem yıllarım sevilmeden, önemsenmeden, istenmeden geçti. Anne olma hakkımı kaybettim. Artık çocuğum olamayacak. Evimi dağıtıp aile evine geldim. Üstüne bir özür bile dilenmemesi yetmemiş gibi bir de ne paracılığım ne hırsızlığım ne katilliğim kaldı. İnanılmaz iftiralara uğradım. Erkeklere zerre güvenmiyorum. İnanılmaz travmalarım var. Bir de yıllarca çekişmeli dava sürecek.

İnanılmaz bir öfkem var, ne yapsam geçmiyor, sürekli psikoloji kitabı okuyorum, günlük tutuyorum, kafayı boşaltıyorum ama nafile. Yapılan haksızlığın boyutu beni bitiriyor. Aşamıyorum, sadece iyilik yaptığım evilikte bunları hak etmedim. İlk zamanlar çok kötüydüm, defalarca ağlama krizi geçirdim. Şu an iyiyim ama şu anda da içimde biriken inanılmaz bir öfke var. Bu öfke beni hasta eder diye korkuyorum.

Lütfen bana bir fikir verin. Bu öfke nasıl geçer? Bu öfkenin beni yiyip bitirmesini istemiyorum. Bir tavsiyeniz var mı?

Eski eşime ve ailesine iyilikten başka bir şey yapmadığım halde neden bunlar benim başıma geldi?

Herkese çok teşekkür ederim. Hakkınızı helal edin..
Sen bu kadar fedakarlığı ( bence fedakarlık değil ezilmek) niye yaptığını , seni bu kadar aşağılayan bir adamla evlilik sürdürdüğünü kendine sor. Neden hayatını seni sevmediğini yüzüne söyleyen bir insanı mutlu etmeye çalışarak geçirdin, neden hakaretlerine katlandın, neden tüm paranı ona harcadın? Sakın seviyordum deme , sevgi bu değil. Babaannemin bi lafı vardı , sizin gibi erkeğe kul köle olan kadılar için, adamın şeyi altından ondan bırakmıyor diye. Kendiniz etmiş , kendiniz bulmuşsunuz. Neden sırtıma semer vurdu değil, ben neden sırtıma semer vurulmasına izin verdim diye sorun kendinize.
 
Yapılan haksızlığın boyutu beni bitiriyor. Aşamıyorum, sadece iyilik yaptığım evilikte bunları hak etmedim
Yanlış anlamayın, ama kimse size haksızlık falan yapmamış, siz izin vermişsiniz.Her şeyi bildiğiniz halde, işittiğiniz hakaretlere rağmen devam etmişsiniz. Eski eşinizin sizi sevmediğini bildiğiniz için ona ve ailesini eve, ona para harcayarak yanınızda tutmaya çalışmışsınız doğal olarak öfkeleniyorsunuz. Bence yaptığınız hataları kabul ve olanları kabul edin rahatlarsınız.
 
Zararın neresinden dönersen kârdır diyoruz ya, ben de seninle benzer yollardan geçtim. Boşanma davasında eski eşin iddia ettiği şeyler bile aynı neredeyse... Okurken içimden size sarılmak geldi.
Anne olmak konusundaki hassasiyet ve hevesini anlıyorum, ama yat kalk şükret ki böyle bir adama seni bağlayan çocuk yok. Ben boşandığım hâlde iki çocuk olduğu için sık sık muhatap olmak zorunda kalıyorum, bir türlü kurtulamamış gibi hissediyorum bazen.
Yani senin bu dava sürecinde ve sonrasında sürekli muhatap olmak zorunda kalmadan hayatından def etme imkanın var.
Bir tanıdığım rahminin yarısı alınmış olmasına rağmen, 45 yaşında anne oldu, mucize verdi Rabbim, yaşadıklarını ödüllendirir gibi. Ki kendi kanından olmasa bile, evlat edinerek de bir çocuğa annelik yapabilirsin, bi dur önce ruhundaki yaraları kapatmaya bak. Hiç üzülme buna şimdi, emin ol arada çocuk olduğu zaman herşey 500 kat zorlaşıyor, çünkü o çocuğu seni yıpratmak ve daha fazla eziyet etmek için kullanıyorlar...
Sen şimdi önüne bak sadece. Asla arkana bakma. Yaptıklarını da hiç tanımadığın insanlara iyilik yapmışsın, sadaka vermişsin gibi düşün, unut gitsin. Karşı tarafla kesinlikle muhatap olma, sadece kendini iyileştirmeye odaklan. Az ya da çok, zarar gördüm ama kurtuldum diye bak. Şu an kendini yeniden inşa edecek güce sahipsin, ya 60 yaşında farkına varıp tamamen çaresiz bir şekilde katlanmak zorunda olsaydın
Zor olacak ama geçecek emin ol, kendini sakın öfkeye teslim etme. Allah'a sığın, adaleti o kadar büyük ki, kimsenin yaptığı yanına kalmıyor...
Sağlıklısın, gücün kuvvetin yerinde, öfke seni aşağı çekmekten başka bir işe yaramaz.
Güzel kalbinin çiçekler açması için dua edeceğim... Sen de kendine çiçekler açmak için söz ver ve olanı olduğu gibi bırakıp ilerlemeye gayret et. Sevgiler :)
Yorumunuz ve güzel dilekleriniz için çok teşekkür ederim. Bende size yüreğimle sarılıyorum.

Umarım davanız sizin lehinize sonuçlanmıştır. İddiaları boşa mı çıktı?

Evet dava bitince, ortak bir çocuğumuz olmadığı için bir daha hiç görüşme olmayacak. Defter tamamen kapanacak. Ama benim ciddi ahlarım var. Tüm haklarımı hem ona hem ailesine haram ettim. Ve ahlarımın neticesinin eski eşimin ikinci evliliğinde, tüm sonraki ilişkilerinde görülmesini istiyorum. Bundan sonrasında eşinden ve çocuğundan sınansın istiyorum. Siz de ah etmiş miydiniz?

Çocuk için hiç acele etmiyorum hatta inanın 20'lerimde bile kafaca bu kadar rahat değildim. Kaybedecek hiçbir şeyim yok, varsın olmasın. Bununla asla eski eş tehdit edemez, ederse de sen kendi yaşına bak der geçerim. Artık hayattaki kendi mutluluğuma bakıyorum, sadece eski eşin anne babası rahatsızdı, kap kap yemek götürdüm ilgilendim. Evimizin tapusunu vermezsek diye bizi ölümle tehdit ediyor demişler. Hırsız demişler, bunlar çok yaraladı. Hiç Allah korkuları yokmuş.

Peki sizce ilahi adalet yerini bulacak mı? Eski eşiniz ettiği kötülüklerin cezasını çekti mi? İnşallah çekmiştir.
 
neden bunlar benim başıma geldi?
Bu soruya hiçbir zaman cevap bulamayacaksınız. Çünkü bu sorunun cevabı sizsiniz aslında.

Erkekler bizim gibi değildir . Bizler bize değer verene değer verme egilimizde oluruz.

Erkekler ise kendilerine değer verene nankörlük ederler. Çünkü onlar her zaman "ben buna değerim" diye düşünürler. Bu kadın bana köle oluyor cünkü ben köle olunacak bir adamım diyerek gemi aziya alırlar. Ve böylece dikkat edip cevrenize bakın nerde fedakar bir kadın orda nankör bir koca görürsünüz. Bunun aksi istisnadır.

Biz kadınlar sevildigimiz adamı başımızın üstüne koyarız. Bizi seveni severiz. Bize değer verene biz de değer veririz


Erkekler bunun tam aksidir. Siz ona ne kadar değer verirseniz o da kendine o kadar değer verir. Ve bu değeri daima sizden alır. Sizin degerinizi alip kendine verir. Siz ona değer verdikçe o da kendine değer verir ve sonunda siz degersiz kalırsınız.

Sonunda size söyleyeceği tek kelime olur "yapmasaydın"

O yüzden hanımlar yapmayın. Erkekler anlamaz. Yapmayın. Kendinizden değer alıp erkeklere vermeyin. Sonucları gerçekten aci oluyor.

Işte baştaki sorunun cevabı bu
Siz ona değer verdiniz. Ve o da kendine verdi. O yüzden bunlar oldu.

Eşiniz kötü bir adam zaten onun notu belli
Ama çuvaldızı kendinize batırın. Sizin de az hatanız yok hani.

Böylece hayatınız boyunca unutamayacağınız güzel bir ders oldu size. Tecrübe böyle pahalı bir mülktür herkeste bulunmaz.

Allah bunu unutturacak dert vermesin. Eğer inançlı bir insansanız bir ayet hatırlatmak istiyorum "siz bizim gözlerimizin önündesiniz" diyor sizi yaratan. Ona bırakın. O sizin hakkınızı teslim edecektir.
 
Yanlış anlamayın, ama kimse size haksızlık falan yapmamış, siz izin vermişsiniz.Her şeyi bildiğiniz halde, işittiğiniz hakaretlere rağmen devam etmişsiniz. Eski eşinizin sizi sevmediğini bildiğiniz için ona ve ailesini eve, ona para harcayarak yanınızda tutmaya çalışmışsınız doğal olarak öfkeleniyorsunuz. Bence yaptığınız hataları kabul ve olanları kabul edin rahatlarsınız.
Evet zaten kendime çektiklerim için tepki göstermediğim için çok kızgınım. Bunda anlaştık ama beni seviyor musun diye sürekli sordum hiç sevmiyorum demedi, hatta hep evet dedi. Ben affedersiniz saf gibi inandım. Halbuki eylemlerine bakacaktım, eylemlerine baksaydım beni sevmediğini anlardım. Sürekli maddiyatçı, paracı etiketi yedim. O yüzden herşeyi kendi maaşımla yaptım nedeni bu. Kimsenin parasına muhtaç olmamak için istemedim. Yüzüme karşı seni sevmiyorum gerçekten dememişti, kadınlara demiş ortak yazışmalarında okudum.
 
Sen bu kadar fedakarlığı ( bence fedakarlık değil ezilmek) niye yaptığını , seni bu kadar aşağılayan bir adamla evlilik sürdürdüğünü kendine sor. Neden hayatını seni sevmediğini yüzüne söyleyen bir insanı mutlu etmeye çalışarak geçirdin, neden hakaretlerine katlandın, neden tüm paranı ona harcadın? Sakın seviyordum deme , sevgi bu değil. Babaannemin bi lafı vardı , sizin gibi erkeğe kul köle olan kadılar için, adamın şeyi altından ondan bırakmıyor diye. Kendiniz etmiş , kendiniz bulmuşsunuz. Neden sırtıma semer vurdu değil, ben neden sırtıma semer vurulmasına izin verdim diye sorun kendinize.
Benim yüzüme seni sevmiyorum demedi, hatta seni o kadar çok seviyorum ki tahmin edemezsin derdi. Kadınlarla ortak yazışmalarında eski eşim benim için onunla sevmeden evlendim demiş, oradan öğrendim. Evet ezilmek bu, çok pişmanım kendimi ezdirdiğim için, ondan dolayı öfkem dinmiyor. Kendime öfkem dinmiyor asıl. Bu kadar nasıl kendimi ezdirdim anlayamıyorum. Şu an böyle değilim, şu anki kafam olsa anında boşanmıştım hem de balayından sonra.
 
Evet zaten kendime çektiklerim için tepki göstermediğim için çok kızgınım. Bunda anlaştık ama beni seviyor musun diye sürekli sordum hiç sevmiyorum demedi, hatta hep evet dedi. Ben affedersiniz saf gibi inandım. Halbuki eylemlerine bakacaktım, eylemlerine baksaydım beni sevmediğini anlardım. Sürekli maddiyatçı, paracı etiketi yedim. O yüzden herşeyi kendi maaşımla yaptım nedeni bu. Kimsenin parasına muhtaç olmamak için istemedim. Yüzüme karşı seni sevmiyorum gerçekten dememişti, kadınlara demiş ortak yazışmalarında okudum.
Birinin bizi sevmediğini anlamamız için yüzümüze sevmiyorum demesine gerek yok. Adam her hareketinde sizi sevmediğini göstermiş zaten siz anlamamak için özel bir caba harcamışsınız. Ayrıca sizden çok fazla maddi talepte bulunduğu anda tepkiniz koyup kapıyı göstermeniz gerekirdi. Ama siz sevdiğiniz için susmayı tercih etmişsiniz.
 
Kendiniz kızmayın nasıl göremedim diye siz bir evlilikte üstünüze düşeni fazlasıyla yapmışsınız.fiğer türlü acaba şöyle yapsaydım böyle olmazdı keşke yapsaydım diye bu şrf yoksununa şans vermek zorunda kalacaktınız.Allahın sevgili kuluymuşsunuz siz kendinizi koruyamamışsınız ama Allah o pisliği sizden ayırmış🙏 Ya hayatınız böyle devam etseydi?ya bunun iğrenç ailesine de elden ayaktan düşünce bakmak zorunda kalsaydınız?Ay imkanınız varsa eğer hemen bir bakım yaptırıp alışveriş yapıp tatile çıkın,kendinizi şımartın🙏kutlayın yahu kurtulmuşsunuz🤗
 
Sizin durumunuz bnce cocuklugunuza dayanıyor.Muhtemelen yeterince ilgi sevgi görmediniz.Boyle bir adamın arkasından gittiniz.Tamamen degersizlik duygusuyla alakalı.Tabii boşlukta olabilir.Sana şu tavsiye de bulunayım hemen bir kursa git etkinliklere katil.Bol bol dua et ki çocuğun yok.Cocugum olmaz diye de kendini şartlandirma.45 50 de doğuran kadın çok hep negatif düşünüyorsun.Önce kendini sev onu yapmasaydım böyle olacaktı demeyi bırak hayat kısa karşındaki insan gezip tozarken sen yas tutuyorsun ve psikolojini iyice mahvediyorsun.Düne odaklanma
Aslında ailemde sevgi gördüm, sadece ilk tanıştığımızda inanılmaz ilgiliydi. beni birazcık üzsün,elinde çiçeklerle gelirdi. Evlenene kadar inanılmaz güzeldi. Hatta çok kere ne kadar şanslıyım diye düşündüm. Evlendik, balayından itibaren inanılmaz değişmeye başladı. O tanıdığım, aşık olduğum adam gitti. Bende düzeltebilirim, tekrar eski halimize dönelim diye taviz verdikçe verdim. Ben taviz verdikçe ses çıkarmadıkça değerimden gitti. Değersizleştim, hem ailesi hem o çok değersiz hissettirdiler. Üstüne yetmedi, sırf azıcık tazminat vermemek için ne iftiralar atıldı.

Aslında benim olayım sende hakkı geçmiş birine bu kadar kötülük nasıl yapabilirsin ki? Ben yapamazdım, yemin ediyorum ben onun yerinde olsaydım eşime gel anlaşalım hakkını helal et bende ne istiyorsan vereyim derdim. Bu kadar kötülük bana çok ağır geldi o yüzden tam kabule geçemiyorum.
 
Şimdiye bak.ÖNÜNE BAK Bn senin yerinde olsam eski esimee inat mutlu olurdum ve onun gözüne sokardım çok çabuk pes ediyorsun.O seni unuttuysa sen onun adını bile anma şu anda halen daha onunla yaşadıklarını irdeliyorsun.
Olayı tam kapatamıyorum, sindiremediğim çok şey var ondan. Bu kadar kötülük fazla geldi, bu kadar kötü olmaz diye düşünüyordum. Benden korkmasa Allah korkusu vardır diyordum. Pesme etme yok,davaya her türlü devam edeceğim. İsterse 10 sene sürsün farketmez. Kendime söz verdim, pes etmek yok.
 
Kendiniz kızmayın nasıl göremedim diye siz bir evlilikte üstünüze düşeni fazlasıyla yapmışsınız.fiğer türlü acaba şöyle yapsaydım böyle olmazdı keşke yapsaydım diye bu şrf yoksununa şans vermek zorunda kalacaktınız.Allahın sevgili kuluymuşsunuz siz kendinizi koruyamamışsınız ama Allah o pisliği sizden ayırmış🙏 Ya hayatınız böyle devam etseydi?ya bunun iğrenç ailesine de elden ayaktan düşünce bakmak zorunda kalsaydınız?Ay imkanınız varsa eğer hemen bir bakım yaptırıp alışveriş yapıp tatile çıkın,kendinizi şımartın🙏kutlayın yahu kurtulmuşsunuz🤗
Teşekkür ederim, insanın kendine yaptığını kimse ona yapamazmış. Benim durumum öyle oldu ama inanılmaz bir ders aldım asla unutmayacağım bir ders. Artık hiçbir erkeğe eyvallahım yok, huyum tamamen değişti. Bir musibet bin nasihatten yeğdir. Sadece çok yıpranmışlık var artık ona da imtihan olarak bakacağım..
 
Eşinizin her yaptığını susup kabul etmişsiniz o yüzden hep cepte görmüş sizi. Cepte olan insanın kıymeti olmaz bilirsiniz. Sizin çok fedakarlık etmiş olmanız bile vazgeçmesi için bir sebep. Çünkü her şeyi kabul ediliyor ve böyle böyle kendini kaf dağında görmeye başlıyor.
 
Back
X