Yani o ilk dogumda pembe bulutlar üstüne durman, çok mutlu olman felan hepsi hikaye bence. Evet hamileligi sevmistim tekme atmasi felan ama öyle "anayim ben anaa" tavrinda degildim. Dogdugundada degil. Bag zaman ile oluyor. Ilk basta bebek sadece bir "is"ti. Bez degistirmek, doyurmak, kiyafetini degistir, banyosunu yaptir. Ve bunu uykusuz yapiyorsun. Yani otomatik yapiyorsun.
Üstüne bebekten pek bir tepki yok. Iletisim tek yönlü yani. Ama zaman ile kizimi daha iyi tanidim, ne istedigini anladim. Hele 8inci haftadan sonra gülmeye basladiktan sonra baze seyler daha keyiflendi. Lohusa hormonlar azaldi,..
Yani lohusa sendromunda, depresyonuda zaten bu toplumun sundugu idealdan dolayi. Annelik söyle harika, böyle süper, kucagina aldigindan andan beri... Ki öyle birsey yok. Ve çoçuk sadece anneninmis gibi tüm sorular anneye soruluyor "emziriyormusun, gece yatiyormu? çok yiyormu?",.. Yani toplumsal baskidan dolayi anneligin tadina ayri varamiyorsun birde.
Dediğin doğru zaten Arya, o doğumdan sonra gelişir.
Anne ve bebek arasında salgılanan hormonlarla güçlenir o bağ.
O "anayım ben ana" biraz bizim kültürün oyunu yani psikolojik.
Zaten kadınlar annelik içgüdüsü, anne olana kadar yoktur.
O yüzden komik buluyorum birisi doğum yapmamış kadına "hiç anaç değilsin" falan deyince
Aynen öyle. Lohusa depresyonunun tek sebebi o bence de. Öyle büyük büyük cümlelerle deli divane olduklarını anlatıyorlar ki bazıları, insan ben neden yaşamıyorum iyi bir anne değil miyim diye düşüncelere dalabiliyor.
Ben anneme sorduğumu hatırlıyorum doğumdan once, beni kucağına aldığında hemen beni sevdin mi diye. O da "ben öyle bir şey hissetmedim, o an sadece acimi ve sana nasıl bakacağımi düşünüyordum. Zamanla sevdim" demişti. Mekanı cennet olsun...
O yüzden hazırlıkliydim yaşayacagim hislere ve lohusa depresyonu filan da yaşamadım ufak tefek hormonal sıkıntılar dışında.
Zaten sürekli anneligini sorguluyorsun. Biz kadin olarak o kadar çok sertiz kendimize. O kadar yüksek standartlar pesinde kosuyoruz ki. Ve sadece kendimize degil, birbirimize. Toplum baskisi dedigimiz biziz. Biz toplumun parçasiyiz cünkü.
Yani emzirmek istemeyen yada yapamayan kadin en basiti o kadar yargilaniyor ki. Alttan alttan igneleyici cümleler. Ne gerek var bunlara? Kizim mesela evet tablete bakiyor ve birçok çoçuk öyle yapiyor ama toplum olarak sanki bu çok büyük bir ayipmis gibi herkes sakliyor.
Hele ilk baslarda o yorgunluk ve hormonlar ile insan bazen tikaniyor, "acaba hazir degilmiydim çoçuk için" diye sorguluyorsun. Bu toplumsal çok büyük bir tabu. Sürekli sükür etmelisin çünkü. Annelik iste öyle tozpembe degil.
Can sıkıntısından, başka bir açıklaması yokBaşlıktan da anlaşılacağı gibi... Pozitif yönlerini yazalım lütfen...Cesaretlendirilmeye ihtiyacım var.
Cevaplarınızı bekliyorum ve almadan da gitmeyeceğim
Bana göre mantıklı hiçbir yanı yok
Bazen düşünüyorum cocugun evlilige ne gibi artısı var ama gercekten bulamıyorum
Benimki içten gelen bişeydi,bi anda bebek görünce aglamaya baslıyordum benim neden yok diye,evin içinde pıtır pıtır dolaşan bi bebek hep hayal ediyordum.o sebeple yapıverdim
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?