Kilo :((

Gokben1

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
25 Aralık 2008
668
0
96
35
Antalya
Kızlar bu aralar kiloya takmış durumdayım. 2 doğum yaptım ve 80 kiloya ulaştım.Halimden hiç memnun değilim ama hiçbirşeyde yapmıyorum zayıflamak için.Emziriyorum.Sürekli acıkıyorum ve aklım devamlı ne yesemde.Her dakka sabah ne yesem öğlen ne yesem akşam ne yesem diye düşünüyorum.Yiyorum gene de doyma hissi oluşmuyor.Mesela sofrada yeterince yiyorum sofrayı kaldırıyorum,kalan yemeği küçük tabağa boşaltıyorum.Mutfağı topladıktan sonra oturup o tabağı gene yiyorum.Abur cubur bağımlısı hale geldim.Akşam eşime al gel diyorum.Alıyor geliyor bu seferde yanlış almışsın diye ona kızıyorum.Psikolojik olarak yeme bağımlısı oldum sanki.Spor da yapmıyorum 80 kilodan daha nereye kadar gideceğim bilmiyorum.Bu şekilde doyma hissinin olmaması normal mi acaba ?
 

canım emzirdiğin için iştahın çok açık olabilir, çünkü çok kalori kaybettiren bişey
bence sadece ıvır zıvırı bile kessen yeterli şimdilik, ıvız zıvır yeme lütfen onların içindeki zararlı maddeler sütüne geçiyorda olabilir, yediklerimizin kokusu aroması bile süte geçerken o zararlı maddelerin geçmemesi mümkün değil
 
canım öncelikle kendini üzme, kilo dediğin nedir ki? alınır verilir, Allah ım başka hastalık vermesin

emzirirken çok sıkı diyet yapamazsın ama abur cuburu kesip, bol salata yoğurt yiyebilrsin öğünlerde

abur cubur insanda bağımlılık yapıyor, kendimden biliyorum, bi zamanlar yemesem elim ayağım titrerdi, 75 kiloya çıkmıştım

abur cuburu, kızartmayı, beyaz ekmeği kesip 63 e kadar düştüm

alışınca kesmek biraz zor ama sabretmelisin

boyun kaç bu arada
 
Son düzenleme:

Hepsini biliyorum canım elime alıyorum bu zararlı diyorum ama genede durduramıyorum kendimi.Psikolojik bir hal aldı benim bu halim.Dediğin çok mantıklı şuan için abur cuburu bile kessem bana çok fayda ama düşün yani almadı diye eşimle kavga ediyorum bu hale geldim ben
 
hiç normal değil canım. bende de hemen aynı hal var. ben de1 doğum yaptıım, doğumdan sonra baya kilo vermiştim ama tekrar aldım ve paso yiyorum. allahtan çalışıyorum, evde olsam senle yarışırdık herhalde. ben ısrarla irademe hakm olmaya çalışıyorum, çok yediğimdeyse yürümeye veya evde kızımla hoplamaya zıplamaya spor yapmaya özen gösteriyorum. bence sen de hemen diyete başlamalısın, sütünü etkilemeyecek bi sürü diyet var. bismillah de başla bence geç kalma daha fazla. mutsuz olma...
 
evet beyaz ekmek aşırı iştah açıyo, yiyince bi saat sonra yine açıkıyosun şekerinin düştüğü için
bence uno light kullan iki dilimle doyarsın tok da tutar
şekerini hızlı yükseltcek, unlu şekerli gıdalardan uzak durursan eskisi gibi sık acıkmazsın
 

1.65 boyundayım öyle çok uzunda değilim.Canım zayıflamam şart çünkü sağlığımda bozuluyor.Skolyoz var bende ve dizim de de ağrılar başladı.Tabi başka bir sürü rahatsızlığım falanda var.Vücut bana dur diyo artık ama ben duramıyorum (
 

zehir işte canım onlar içindeki maddeler bağımlılık yapıyor, kendini oyalıcak bişeyler bul, bi de mutlaka evde ya da dışarda spor yap, hem sütünde artar
en basitinden evde pilates dışarda yürüyüş falan yapabilirsin
bence önce birinci hedefin abur cubur bağımlılığından kurtulmak olsun
 
Şuan kendi kendime söz verdim abur cuburu,özellikle cips olayını bugünden itibaren bırakıcam.Normalde hergün 2 liralık paketten 1 ya da 2 tane yerdim.
 
Bende 4 ay once dogum yaptım 22 kg aldım 25 kg verdım ama kımsem olmadıgı ıcın tek basıma kostum hep kucaktan ınmıyo hala oglum cok gazlıydı sabah 8.30a kadar uyumazdı ben yaz oldugu ıcın yok tursuydu yok derın dondurucuydu yok tarhanaydı en kucuk fırsatlarda ugrasacak bısıyler buldum yemek yıyemedım desem yerıdır yapan yoktu kı neyse bu arada kola ve bıskuvı hep yedıgım buydu kola bagımlısı oldum eger bu abur cuburuda yemesem daha cok verırdım emınım cok su ıctım hep su sıse hep yanıbasımdaydı yemek olmadıgından acıktıkca su ıctım sende acıktıkca su ıc aralarda sofradan kalkınca yıne ıstıyosan su ıc o anda
 

Evet konunun uzmanı tam karşında canım..ben de doğumda 20 kilo aldım. 55 ten 75 e çıkmıştım. Doğum sonrası 65 civarıydım ama sürekli kendini aynı görünce kilolar batmıyor sanki. Yani gözün alışıyor sanırım. Bir de ben yazın doğum yaptığım için elbise vs daha rahat giyinme şansı olduğundan afallamadım ta ki eşimin iş arkadaşlarıyla akşam yemeğine gidecektik. Bir pantolonum var deneyeyim dedim ; onu giyecektim. Bacağımdan yukarı çıkmadı. O an kendime geldim demek kiloluyum diye…..
Ama bir durum var ki ben doğumdan hemen sonra çalışmaya başladım. Sütüm de gelmedi doğru düzgün. Bu nedenden dolayı kızım da emmedi. Hemen diyete başladım. Şuan yine 55 kilodayım. O kış sürekli lahana yemiştim.
 
canım bak kilo skolyoz için iyi değil ki

chess arkadaşımızında dediği gibi bağımlılık yapıyor hazır gıdalar, artık içine ne koyuyorlarsa yedikçe yiyesin geliyor sen düşün gerisini

evde plates yapabilirsin, lesli mi neydi evde yürüyüş videoları var, ben yapmıştım çok güzeldi

ama önce abur cuburu kes lütfen
 
Canım ilk önce kendi şişmanlığını ya da zayıflığını düşünmek yerine bebeğinin sağlığını düşün..
Her gün gazete ve televizyonlarda abur cuburun ( cips,kola ya da başka şey...) ne kadar zaralı olduğundan bahsediyor...Kaldı ki bunların zararı bir tek sana kalmıyor, emzirdiğin için direk bebeğine geçiyor ne yer içersen...İlk iki yıl bebeğinin gelişimi için ne kadar çok önemli biliyorsundur...Hayatın ilk iki yılında bebeğinin vücut ve en önemlisi de beyin gelişimi çok hızlı ve beyin hücreleri de gelişmek için yararlı besinlerden katkıya ihtiyaç duyar..O yüzden daha çok bebeğine yarar sağlayacak gıdalar tüket..Aynı zamanda zayıflamayı da istiyorsan fazla kalorili kof gıdalardan uzak durup sporunu da yap derim....
 

Ben su yerine kola içer oldum (
 

Ne güzel 55 kilo yaa.Ben kendimi öyle zayıf düşünemiyorum ya.Bekarken tam gelişme çağında kingbox yapıyordum kahverengi kuşağa kadar gelmiştim ve o zaman zayıftım.Sonra bıraktım ve o zaman kilo almaya başladım.Evlendiğim zaman 63 lerdeyim.İlk hamileliğimde 75 e çıktım doğumla 72 ye düştüm.72 iken çok gözüme batmamıştı hiç zayıflama ihtiyacı duymadım ama ikinci hamilelikle 85 çıktım ve 79 küsüre düştüm.Sağlığım bozuldukça dur deme zamanımın geldiğini anladım.Tekrar 70 e düşsem çok iyi olacak benim için.
 

Evet skolyoz ve kilo ikisi bir arada olunca vücut iflas ediyor.Ayakta duramıyorsun sırt ağrılarından.Karar verdim bugünden itibaren abur cuburu kestim.Şimdi dolaplara baktım ne varsa hepsini poşetledim.
 

Kesinlikle haklısın canım bana kilo olarak geliyor ama kızıma daha kötü sağlığını etkiliyor.Bunu bile bile engel olamamak çok zordu ama artık aklım başıma geliyor.Dur dicem artık.
 
Reaktif hipoglisemi nedir?

Düzensiz beslenen, öğün atlayan, aşırı ve hızlı kilo alıp veren, psikolojik sebeplerden dolayı doymak yerine mutlu olmak için yiyen, ailede şeker hastalığı hikayesi olan kişilerde görülme sıklığı çoktur.


Düzensiz beslenen, öğün atlayan, aşırı ve hızlı kilo alıp veren, psikolojik sebeplerden dolayı doymak yerine mutlu olmak için yiyen, ailede şeker hastalığı hikayesi olan kişilerde gözlenebilen reaktif hipoglisemi çağın hızla artan hastalıklarından biridir.

Özellikle karbonhidrat içeren(şeker ve unlu mamuller) zengin bir yemek yedikten 2-3 saat sonra veya uzun süren açlık sonrası kan şekerinin düşmesiyle yaşanan çarpıntı, aşırı terleme, konsantrasyon kaybı, ellerde titreme, sinirlilik, bulantı ve aşırı acıkma durumu oluşur. Bu şikayetler karbonhidrat alımından sonra düzeliyorsa, görünüşe göre durum reaktif hipoglisemi olarak adlandırılır.

Reaktif hipoglisemi nedenleri arasında en sık şeker ve insülin metabolizmasında bir düzensizlik olarak özetlenecek Tip 2 diyabetin erken dönemi gösterilebilir. Ancak sebep her zaman bu olmayabilir. Reaktif hipoglisemi belirtileri arasında tiroid ve böbreküstü bezleri başta olmak üzere bazı endokrin organların ürettiği hormonların fazlalığında veya yetersizliği de olabilir. Bu yüzden reaktif hipoglisemiden yakınan hasta ilk önce bu hastalıklar açısından da ayrıntılı bir şekilde değerlendirmeye alınmalıdır.

Gıdalarla aldığımız şeker hücre kapısına kadar taşınır, insülin adı verilen hormon sayesinde hücre içine girer, yanarak enerjiye dönüşür ve bu şekilde yaşam için gerekli enerji elde ederiz hayat devam eder. Ancak Tip 2 diyabetlerde egzersiz azlığı ve yanlış beslenme gibi durumlar da varsa, şekerin hücre içine girmesi zorlanır.

Sağlıklı yaşam ilkeleri ile düzene girebilen bu hastalık için bazı doğru alışkanlıklar şöyledir:

Yaş, boy ve cinsiyetine göre ideal kilo aralığında olmalı, zayıflamak gerekiyorsa mutlaka profesyonel bir yardım alınmalıdır.

Çay şekeri, bal, reçel, pekmez, pasta, tatlı ve kurabiye gibi kan şekerinin hızla yükselmesi ve ardından hızla düşmesine neden olan basit karbonhidratların tüketiminden kaçınılmalıdır.

Rafine edilmiş, glisemik indeksi yüksek besinler kan şekerinin hızla yükselmesini sağladığı için onun yerine posa içeren kompleks karbonhidratlar tüketilmelidir. Tercih edilmesi gereken; kepekli ekmek, esmer pirinç,kepekli makarna gibi posa içeriği yüksek karbonhidratlar olmalıdır.

Yemek yedikten 3 saat sonra kan şekeri düşmeye başlar. Bu sebepten dolayı mutlaka 3-4 saatte bir 3 ana öğün, 3 ara öğün olarak az az ama sık sık beslenmeye özen gösterilmelidir.

Ara öğünlerde prebiyotik yoğurt, kepekli tost veya sandviç, meyve + yağlı tohum, kepekli bisküvi+peynir, kuru meyve+ceviz veya fındık gibi besinler alınmalıdır Glisemik indeksi yüksek meyvelerin tüketiminden ise kaçınılmalıdır (kavun, incir, üzüm, muz, dut, hurma gibi).

Öğün atlamadan düzenli besin tüketimi sağlanmalı, öğünlerde her besin grubundan yeterli olarak tüketilmeye çalışılmalıdır.

Düzenli egzersiz, kan şekerini dengeler fakat aç yapılan egzersiz veya çok uzun süren yoğun egzersiz yapılması kan şekerinin düşmesine sebep olur. Egzersiz öncesi kepekli sandviç, kepekli makarna gibi dengeli karbonhidrat içeren besinler alınmalıdır öte yandan yanında ayran içilmelidir.

Alkol, kan şekerinde hızlı tren etkisi yapar yani önce yükselmesine daha sonrada düşmesine sebep olduğundan tüketiminden kaçınılmalıdır.

Meyve suyu, şeker içeren içecekler, aşırı çay ve kahve tüketiminden mümkün olduğunca kaçınılmalıdır.

Beyaz undan yapılmış besinler(börek, poğaça, mantı, kuru pasta vb.)yerine kepekli undan yapılmış besinler tercih edilmeli. Yani her şeyin esmer ve doğalını tüketmeye gayret etmelisiniz.

Şeker Amerika'nın keşfiyle yaygınlaşmıştır, yani kimsenin şekere ihtiyacı yoktur çünkü meyve ekmek, sebze, makarna gibi besinlerden doğal şeker alınarak şeker isteği giderilebilir.

Glisemik yükü düşük besinlerin tüketimine ağırlık verilmelisiniz.

Posa içeriği yüksek sebze ve salata tüketimi arttırılmalıdır.

Metabolizma için, düzenli yapılan egzersiz en büyük yardımcıdır. Beslenme programı ve egzersiz ile sorun çözülemediği durumlarda, ilaç tedavisi için hekiminize danışabilirsiniz.

Demir eksikliği varsa mutlaka tedavi yoluna gidilmelidir. Ayrıca kanda demir, krom, magnezyum ve kalsiyum eksikliği olup olmadığı araştırılıp; varsa tedavi edilmelidir.

Kaliteli uyku, düzenli yürüyüş şeker düşüklüğünde faydalı olmaktadır.

Şeker yükü fazla olan, tatlı, çikolata, şeker, reçel ve bal gibi gıdalardan uzak durulmalıdır. Şeker düşüklüğü olduğu zamanlarda bile şeker hastası gibi beslenmek gerekir.
 
Son düzenleme:
doymama hastalıgı

Bulimiya bir tür yeme bozukluğudur. Bulimiyası olan insanlar çok kısa sürede çok aşırı miktarlarda yemek yerler. Bundan sonra yedikleri yiyecekten kurtulmak için bir şey yaparlar (temizleme). Kusabilir, aşırı egzersiz yapabilir veya müshil ilacı kullanabilirler.









[h=1]Bulimiya[/h]Bulimiya bir tür yeme bozukluğudur. Bulimiyası olan insanlar çok kısa sürede çok aşırı miktarlarda yemek yerler. Bundan sonra yedikleri yiyecekten kurtulmak için bir şey yaparlar (temizleme). Kusabilir, aşırı egzersiz yapabilir veya müshil ilacı kullanabilirler.
Bulimiyası olan insanlar yemek onlara bir tür rahatlık duygusu verdiği için aşırı yerler. Fakat çok yemek de onlara kontrollerini kaybettikleri duygusunu verir. Aşırı yemeden sonra utanç ve suçluluk duyarlar ve kilo almaktan korkarlar. Bu onları yemeklerden kurtulma safhasına getirir.
Tedavi olmadan bu “aşırı yeme ve kurtulma” safhaları ciddi, uzun dönemli sağlık sorunlarına yol açabilir. Ağızdaki kusma kaynaklı asit dişlerin çürümesine, diş hastalılarına ve diş minesinin yitirilmesine neden olabilir. Her türlü kurtulma eylemi kemik incelmesine, böbrek hasarına, kalp sorunlarına, hatta ölüme neden olabilir.
Eğer siz veya tanıdığınız birinin bulimiyası veya başka bir yeme bozukluğu varsa yardım alın. Yeme bozuklukları tehlikeli olabilir. İrade tek başına bunların üstesinden gelmeye yetmez. Tedavi, yeme bozukluğu olan bir insanın kendini iyi hissetmesine ve daha sağlıklı olmasına yardım eder.

alıntı
 
Bende abur cubur delisi olaraktan söyle söyleyebilirim ki kesinlikle bagımlılık yapıyor..
Yemek yemez cips yerdim, sabaha kadar oturdugum da cola sisesi yanı basımda dururdu. O kadar fenaydım ben, hele de canım sıkıldıgı zaman midem bulansa bile birseyler yemek isterdim ama tabi ki abur cubur..
Ben cipsi bıraktım, cok nadir alıyorum arkadaslar vs. gelince, simdi yedigim zaman tuzlu geliyor, tuzu da kestim normalde cok fazla kullanıyordum. 1 sise kolayı icen ben, simdi 1 bardagı zar zor iciyorum.
İsteyince oluyor arkadasım, karnın acıktıgında da salatalık, domates tarzında atıstırabilirsin, meyve yiyebilirsin veya yogurt..
Kilo durumundan dolayı bırakmadım ama vücudumun yaglandıgını farketmistim, bunları kesmek zayıflamama neden oldu.
İste kendine meskale bul ki kafan sürekli '' ne yesem? '' de olmasın, zaten bir süreden sonra alısacaksın canın bile istemeyecek..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…