- 8 Ocak 2011
- 17.643
- 1.866
- 223
- Konu Sahibi aylin_fatih
-
- #10.341
Nazlım günaydın canım, bende test yaptım sabah.ve negatif .... üzülmek değilde ne zaman olacak dedim. umutsuzluk çöktü .tedavi bebeği olsunda istemiyorum galiba. ilki korunurken oldu bu tedavili olacak şansa bak dedim.ama sonra çelişkilerimi bi kenara itip önce anne olabilmen önemli ,hayrlı sağlıklı olabilmesi önemli dedim.sonra ben geldim aklıma.bende tedavi bebeğiyim mesela.sanırım klomenle annem hamile kalmıl 15. ayında.ve sonra dedim ki ya yeniden kayıp olursa ? eşimi mi beklemeliyim filan ? sabah sabah neler düşünmedim ki .. ve buraya geldim miniklerin durumunu öğrendim.ne düşüneceğimi bile bilemedim( Allahım ona sabırların en büyüğünü versin .... göndereceklerinide inş önce miniklerden sonra bizlerden geri almasın.dayanılması güç gerçekten.ama gelen allahtan. o yüzden kabul etmekten başka çare yok.iallah isyandan esirgesin hepimzi....
Chnb, bende tedaviye başlayalım diyodum ya.onun için ne zman gitmek gerek ? adetliyken mi ilk kontrol gitmeliyim.ve benim hiç tanıdğım bi dr yok.sadece kürtaj dr umu biliyorum...
Hayırlısı canım benim. Adetin 2 ya da 3. günü diyorlar genelde. Git be kuzum ne olacak... Ankarada yaşıyorsun galiba. İstanbulda olsa dr önerebilirim ama Anarayı bilemiyorum canım...
öğretmenlerimize hediye
Lâl
Hani bir çocuk vardır:
Ağzı dar,içinde fındık bulunan bir kaba
Elini sokarak, avucunu alabildiğince doldurur,
Ve o kadar şişirince; elini dışarıya çıkaramaz ya...
İşte ben o çocuk olamadım.
Hiç bir şey istemedim,
'BİR ÇOK'larım oldu hayatta…
Gemiler geniş kavisler çizerek iskeleye yanaşırken,
Martılarla konuştum:
Akşamın çöken hüznü üzerlerini gri ile boyadığında…
Gönlüm hep hüzünle doldu.
Gittiğim hiç tanımadığım yerlerde,
Tanıdık kuşların ötüşlerini her duyuşumda...
Işığın çok olduğu yerde fark ettim,gölgelerin daha koyu olduğunu;
Gölgeleri sevdim.
CAN ile CANAN'ımı kızgın yaz güneşinden koruduğunda...
Delice davranmalarımı hatırladım,
Dere kenarına gelen kurtların,
Taban teptikleri patikalardan yürüdüğümde;
Üzerine oturulmaktan yıpranmış dallara her tırmanışımda;
Yağan yağmurda,kirli ve çamurlu sularda:
Olmayan balıkları avlamaya çalıştığımda...
ve
Gökyüzünün her yerde mavi olduğunu anladığım diyarlarda:
Yaşadım Sivas'ta
Sakin suların yeşil yüzünden su içen kuzuların sessizliğini;
Lâl Çobanın tebessüm içinde masum bakışlarında…
Baharda Leylaklar kokar,sıra sıra çitlerde dizilir.
Kara gömülü bahçeler dirilirdi.
Anlatamadım bir türlü Tezek'in, Alın Teri'nin hiç kokmadığını
Tabiata itaat eden utangaç tavırlı insanlara;
Tanyeri ağarırken; taze ve baygın kokulu topraklarıyla buluşmaya vardıklarında,
Ve yorgun akşamlarda;
Kireç badanalı, tahta tabanlı,şilteleri çuval bezinden kılıflı Toprak damlarında...
Öğretmen oldum
Bu diyarda ki güzel insanlar arasında.
Bazen ürperdim;
Okul bahçesindeki kurumuş yaprakta kaçan,
Kertenkelenin çıtırtısında.
Okul Çıkışı akşamları
Düşük omuzlarımda görünmez bir arpa çuvalı taşıyormuş gibi
İki büklüm,topuklarıma basarak yorgun,hantal;
Ama gururlu yürüyüşlerimde oldu duman kokan sokaklarda...
Anne oldum; öğrencilerim bana her ihtiyaç duyduğunda.
Baba oldum; gölgeme sığındıklarında.
Kardeş oldum; sırlarını kulağıma fısıldadıklarında.
Ve Çocuk oldum; oyunlarında beni de aralarına aldıklarında...
Dostlarımın gönlünde bir İNSAN,
'Bir Öğretmen bile(!) olamadın hayatta' diye söylendiği yıllarda,
ÖĞRETMEN oldum.
Dondurucu kış soğuklarında yüreğimi ısıtan çocuklarımın bakışlarında...
Her şey oldum.
Ama
bir tek 'Bile(!) ' olamadım
Hayatta...
Mehmet Ali Yalgın
çok beğendim öretmenlerim sizin için bu şiir
Sağol canım. Duygulandım yine...