Lütfen bana bir akıl verin

Bence hiç üretme yaa.. ortada bişey yok. hem bu kadar fırsatı da sen yaratıyorsun adama , hem kızıyosun... şimdi şöyle düşün bide. o bayan evli ve 3 çocuklu sonuçta. Ve her ikiniz de o bayana saygı duymalısınız. Eminim sen bu kadar huzurunu bozarken, onun umurunda bile değilsinizdir
Ya pazar günü evlilik yıldönümümüzde bizim. Rahatsızım filan bahanelerine kutlamadı bile. Hediye filan istediğim Yok şu ana kadar bebeğin bile eşyalarını kendim aldım kredilere yardım ederim ve İnan'ın teşekkür bile almam. İlk evlilik yıldönümü düşünün. Bide dün bu muhabbet tekrar açılınca siz olsanız ne yapardınız.
 
Ne belli peki kadının eşim için oraya gelmediği nasıl bu kadar eminsiniz. Eşimin maddi durumu eskisi gibi değil. Bu kız zaten zamanında eşimi durumu kötü diye istememiş beğenmediğinden değil. Eşini bile bi müteahhitle aldatmış zamanında. Kadın değil burada üzünülecek bence hamile bir kadına böyle saçma sapan konuşulması. Sizin eşiniz böyle bir muhabbetle gelse size sizin tavrınız ne olurdu peki
Konuyu okuyunca kadının eşiniz için geldiği izlenimi oluşmadı bende, tesedüf toplulukta karşılaşılmış gibi. Tabii ki de emin olamam niçin geldiğinden ama emin değilim diye kimsenin günahını da alamam, kimi kimle aldatırsa aldatsın geçmişte beni ilgilendirmez.
Eşimin benden önce sevdiği, hoşlandığı kişiler olabilir, laf arasında bahsi de geçmiştir, bir yerde görse bana söylese sorun değil benim için. Ne zaman sorun olur iletişime geçmeye çalışırsa sorun olur. Ama burda siz kadınla ilgili bağlantı kurmaya çalışmışsınız ortak tanıdık vasıtasıyla, ben böyle birşey asla yapmam mesela.
 
Durduk yere olay çıkarmışsınız, eşiniz de toparlamayı bilememiş, iki güzel söz söylese de konuyu kapatsa ne varmış.
"Sen benim biriciğimsin, o geçmişte kalan basit bir hoşlantı, sen hayatımın anlamısın" filan desin diye umuyordunuz sanırım, siniriniz o. Değil mi?
Valla bir anlayan siz olmuşsunuz beni ağzınıza sağlık. Okadar duyarsız ve konuştukça battı ki az bile kaldı benim söylediklerim yanında emin olun
 
Konuyu okuyunca kadının eşiniz için geldiği izlenimi oluşmadı bende, tesedüf toplulukta karşılaşılmış gibi. Tabii ki de emin olamam niçin geldiğinden ama emin değilim diye kimsenin günahını da alamam, kimi kimle aldatırsa aldatsın geçmişte beni ilgilendirmez.
Eşimin benden önce sevdiği, hoşlandığı kişiler olabilir, laf arasında bahsi de geçmiştir, bir yerde görse bana söylese sorun değil benim için. Ne zaman sorun olur iletişime geçmeye çalışırsa sorun olur. Ama burda siz kadınla ilgili bağlantı kurmaya çalışmışsınız ortak tanıdık vasıtasıyla, ben böyle birşey asla yapmam mesela.
Ben kadınla bağlantı kurmadım yanlış anlamışsınız. Mesela siz benim eşimin listesindesiniz. Benimde arkadaşımsınız diyelim. Hatta benle daha samimisiniz. Eşim siZde görüyor fotoyu banada sizi soruyor. Onunla görüşüyormusun filan. Bir gün sonrada bu olayı söylüyor. Sizin fotolarda o kızı gördüğünü yani ağzındaki baklayı çıkarıyor. Bende size mesaj atıp eşimi aramanı siçeninle konuşup sormak istediği şeyler olduğunu söylüyorum. Ne kızla ne de konuyla alakalı bişey diyorum. Ben isterdim ki eşim sizi aramasın yada arasada farklı bişey sorup konuyu kapatsa ama o okadar merak etmiş ki size kızı soruyor. Normal mi
 
Valla bir anlayan siz olmuşsunuz beni ağzınıza sağlık. Okadar duyarsız ve konuştukça battı ki az bile kaldı benim söylediklerim yanında emin olun

İşte kadın ile erkek arasındaki fark da bu esasen. Biz kadınlar, duymak istediğimiz şeyler, erkeklerin ağzından çıkana kadar zorladıkça zorluyor, sonra kendimizi haklı iken haksız durumlara düşürüyoruz bazen.

Olduğu gibi genellemek de istemem çünkü kadının ruhuna hitap edecek cümleleri kurabilen erkekler olduğu gibi, olayları daha mantık çerçevesinde ele alan, duygularını daha rahat kontrol edebilen kadınlar da var. Siz tamamen duygusal yaklaşmış ve istediğiniz sözleri duyamadıkça öfke ile daha da anlaşılmaz hale getirmişsiniz muhabbeti. Eh bir tutam hamilelik hormonlarının da etkisi var bunda.

En iyisi siz bunu açık açık eşinizle konuşun. Yoksa böyle iletişim sorununuz büyür gider.
 
Canınız çok mu sıkılıyor, yok yere kendinize sıkıntı mı çıkarmaya çalışıyorsunuz.
Resmen adamı kışkırtan sizsiniz ve birde üste çıkmaya çalışıyorsunuz.
Bir de ilişkilerde en tahammül edemediğim şeylerden biri taraflardan birinin 3. bir kişiyi konuya dahil etmeleri.
gerçi ortada tartışılacak bir onu yok, siz resmen olay çıkartmak için çırpınmışsınız.
 
Ya pazar günü evlilik yıldönümümüzde bizim. Rahatsızım filan bahanelerine kutlamadı bile. Hediye filan istediğim Yok şu ana kadar bebeğin bile eşyalarını kendim aldım kredilere yardım ederim ve İnan'ın teşekkür bile almam. İlk evlilik yıldönümü düşünün. Bide dün bu muhabbet tekrar açılınca siz olsanız ne yapardınız.

O olay başka. hele bi özel günümüzü es geçsın... Kıyameti koparırım ki yapmışlığım vardır. değer verdiğinden yapmıyosa bile eminim korkudan yapıyordur şu an. Aman kutlamadı diye içime atmam yani direk huzursuzluk çıkarırım ben.
Muhabbet tekrar açıldı da açan oysa ok. yine kavga sebebi... Ama ben açıyosam ya da açmasına çanak tutuyosam o başka...
Sen de susma ki nelere tepki vereceğini anlasın
 
İşte kadın ile erkek arasındaki fark da bu esasen. Biz kadınlar, duymak istediğimiz şeyler, erkeklerin ağzından çıkana kadar zorladıkça zorluyor, sonra kendimizi haklı iken haksız durumlara düşürüyoruz bazen.

Olduğu gibi genellemek de istemem çünkü kadının ruhuna hitap edecek cümleleri kurabilen erkekler olduğu gibi, olayları daha mantık çerçevesinde ele alan, duygularını daha rahat kontrol edebilen kadınlar da var. Siz tamamen duygusal yaklaşmış ve istediğiniz sözleri duyamadıkça öfke ile daha da anlaşılmaz hale getirmişsiniz muhabbeti. Eh bir tutam hamilelik hormonlarının da etkisi var bunda.

En iyisi siz bunu açık açık eşinizle konuşun. Yoksa böyle iletişim sorununuz büyür gider.
Ben eşime hiç kıskançlık yapmam. Akşam arkadaşlarının yanına da gider. Para istemem kapris yapmam. Daha çok ben yardımcı olurum. Suçlamam. Dediğim hiç bir şeyi dinlemez hiçe sayar zaten belirttiğim gibi öfke kontrolü sıfırdır. Ev için istediğim hiçbir şey alınmaz. Konuşamıyoruz bile bazen. Ben düğün altınımı bile görmedim ertesi gün hepsi gitti yine olsun dedim. Boşanma muhabbetini aslında tam olarak bu konu üzerine de demedim. Bu kadar şeyime rağmen Bana ben zaten o niyette olsam senimi Umursarım arkama bile bakmam deyince bu kadar nankörce bir laf edince kusura bakmayın sizde gemileri yakardınız
 
Ben kadınla bağlantı kurmadım yanlış anlamışsınız. Mesela siz benim eşimin listesindesiniz. Benimde arkadaşımsınız diyelim. Hatta benle daha samimisiniz. Eşim siZde görüyor fotoyu banada sizi soruyor. Onunla görüşüyormusun filan. Bir gün sonrada bu olayı söylüyor. Sizin fotolarda o kızı gördüğünü yani ağzındaki baklayı çıkarıyor. Bende size mesaj atıp eşimi aramanı siçeninle konuşup sormak istediği şeyler olduğunu söylüyorum. Ne kızla ne de konuyla alakalı bişey diyorum. Ben isterdim ki eşim sizi aramasın yada arasada farklı bişey sorup konuyu kapatsa ama o okadar merak etmiş ki size kızı soruyor. Normal mi
Sizin ortak arkadaşı arayıp eşim size birşey soracak demeniz de, eşinizin ortak arkadaş arayınca kadını sorması da normal değil. Eşinizi savunmadım ben zaten, ikinizi de hatalı buldum.
O yüzden ilk mesajımda kadın için üzüldüm demiştim sadece.
 
O olay başka. hele bi özel günümüzü es geçsın... Kıyameti koparırım ki yapmışlığım vardır. değer verdiğinden yapmıyosa bile eminim korkudan yapıyordur şu an. Aman kutlamadı diye içime atmam yani direk huzursuzluk çıkarırım ben.
Muhabbet tekrar açıldı da açan oysa ok. yine kavga sebebi... Ama ben açıyosam ya da açmasına çanak tutuyosam o başka...
Sen de susma ki nelere tepki vereceğini anlasın
İşte bak detaylı dinleyince bana hak veriyorsunuz ki ben yıldönümü olayına ağzımı bile açmadım siz olay çıkarırım diyorsunuz.
 
Sizin ortak arkadaşı arayıp eşim size birşey soracak demeniz de, eşinizin ortak arkadaş arayınca kadını sorması da normal değil. Eşinizi savunmadım ben zaten, ikinizi de hatalı buldum.
O yüzden ilk mesajımda kadın için üzüldüm demiştim sadece.
Bana kıskançlık krizine giriyorsun dediği için o arkadaşı aradım takmıyorum der gibi. Ama dediğim gibi sormaması gerekirdi. Sorunca direk duyguları depreşti diye düşündüm açıkcası ama bence evli barklı adam ne olursa olsun sormamalıydı. Ben artık oraya ne zaman gitse aralarında bişey varmı diye düşünürüm. Çünkü oraya ne zaman gitse illaki gözü onu arayacak Buda çok Onur kırıcı
 
Ben eşime hiç kıskançlık yapmam. Akşam arkadaşlarının yanına da gider. Para istemem kapris yapmam. Daha çok ben yardımcı olurum. Suçlamam. Dediğim hiç bir şeyi dinlemez hiçe sayar zaten belirttiğim gibi öfke kontrolü sıfırdır. Ev için istediğim hiçbir şey alınmaz. Konuşamıyoruz bile bazen. Ben düğün altınımı bile görmedim ertesi gün hepsi gitti yine olsun dedim. Boşanma muhabbetini aslında tam olarak bu konu üzerine de demedim. Bu kadar şeyime rağmen Bana ben zaten o niyette olsam senimi Umursarım arkama bile bakmam deyince bu kadar nankörce bir laf edince kusura bakmayın sizde gemileri yakardınız

Anlıyorum. Ancak ben sizin kadar dahi sabretmeyebilirdim.

Çok meşhur bir video var hani şu Yalçın Çakır'ın programında sürekli konuşan kadın ve yanında adam konuşamıyor. Adam tek kelime edecek oluyor kadın "Tabi tabi hep öyle olur" filan diye otomatik olarak başlıyor konuşmaya.

O videoya üstünden bakınca adama hak veriliyor, çünkü kadının ağzı bozuk, nefes almadan sürekli konuşuyor. Ama biraz daha irdeleyince, kadının o hale getirildiği, ev içinde psikolojisinin bozulduğunu idrak ediyorsunuz.

Demek istediğim, hırçınlığınız, ağzınızın bozulması, sizi haklıyken haksız hale getirir.
Bu kadar öfkelendiniz, terslediniz, anladı mı eşiniz? Aynı şeyleri söylemeye devam etti değil mi?
Bu yüzden siz kendinizi bozmayın. Madem bir yastığa baş koymuşsunuz ya bu deveyi güdersiniz, ya bu diyardan gidersiniz.
Güdeceğim diyorsanız da, bunu öfke ile kendinizi parçalayarak yapamazsınız.

Eşime kıskançlık yapmam diyorsunuz mesela, tamam yapmayın, takmayın. Ancak size o kadını anlatmasına da izin vermeyin koyun ağırlığınızı, "Canım bu eskiler muhabbetini bir daha açmamak üzere kapatalım diyorum, önümüze bakalım aşkımıza doyalım" deyip gülün geçin.

Para istemem diyorsunuz ya, isteyin arada; "Tatlım çok hoş bir ayakkabı gördüm, yanımda olsaydın eminim bana hediye olarak almak isterdin" deyin gülün.

Psikolojinizi bozmasına izin vermeyin, neşenize bakın.
Daha nasıl anlatabilirim bilemiyorum, bi deneyin böyle.
 
Eşin görmüş olabilir bunu gelip neden sana anlatıyo çok önemli bişeymiş gibi? Amacı ne?
Sende o bayanı arayıp eşimi ara demekle çok yanlış davranmışsın yani neden böyle bişey yaptın ki
 
Anlıyorum. Ancak ben sizin kadar dahi sabretmeyebilirdim.

Çok meşhur bir video var hani şu Yalçın Çakır'ın programında sürekli konuşan kadın ve yanında adam konuşamıyor. Adam tek kelime edecek oluyor kadın "Tabi tabi hep öyle olur" filan diye otomatik olarak başlıyor konuşmaya.

O videoya üstünden bakınca adama hak veriliyor, çünkü kadının ağzı bozuk, nefes almadan sürekli konuşuyor. Ama biraz daha irdeleyince, kadının o hale getirildiği, ev içinde psikolojisinin bozulduğunu idrak ediyorsunuz.

Demek istediğim, hırçınlığınız, ağzınızın bozulması, sizi haklıyken haksız hale getirir.
Bu kadar öfkelendiniz, terslediniz, anladı mı eşiniz? Aynı şeyleri söylemeye devam etti değil mi?
Bu yüzden siz kendinizi bozmayın. Madem bir yastığa baş koymuşsunuz ya bu deveyi güdersiniz, ya bu diyardan gidersiniz.
Güdeceğim diyorsanız da, bunu öfke ile kendinizi parçalayarak yapamazsınız.

Eşime kıskançlık yapmam diyorsunuz mesela, tamam yapmayın, takmayın. Ancak size o kadını anlatmasına da izin vermeyin koyun ağırlığınızı, "Canım bu eskiler muhabbetini bir daha açmamak üzere kapatalım diyorum, önümüze bakalım aşkımıza doyalım" deyip gülün geçin.

Para istemem diyorsunuz ya, isteyin arada; "Tatlım çok hoş bir ayakkabı gördüm, yanımda olsaydın eminim bana hediye olarak almak isterdin" deyin gülün.

Psikolojinizi bozmasına izin vermeyin, neşenize bakın.
Daha nasıl anlatabilirim bilemiyorum, bi deneyin böyle.
Ben işte sustum hep. Diyorum yA konu ilk açıldığında zaten kapat bu konuyu dedim. Israrla aynı şeyi yaptı. Hatta resimli bak beni umursamıyorsun bari çocuğunu umursa ve sus. Bizim güzel şeylere ihtiyacımız var. Çocuk gibi saçınızı okşayayım diyor. Okşa gerekirse moral ver ama moral bozuyorsun dedim. Bana üç çocuklu kadın diye küçümser gibi konuşunca hem kadını araştırıyorsun hem küçümsüyorsun şeklinde kendimi tutamayıp ne farkeder çocuk boşansın al dedim zoruma gidiyor artık çünkü herşey. Yani artık haklı duruma haksız duruma düşmek emin olun umurunuzda olmuyor. Hep hanım hanımcıktımda ne oldu sanki. Ben sadece bu konuda ona güvenirdim ama zerre güvenim Yok artık. Bebeğim konusundada hep kendimi suçlarım günahsız bir yavru sonuçta onu mutsuz bir aileye dünyaya getirmeye hakkım yok diye. Herkes beni aslında yanlış anladı empati kurmayan biri değilim ki işimde ağır psikolojik bir yer. Buna rağmen ben eşime hep sustum. Geçerim oadaya içimi boşaltıncaya kadar ağlarım. Herzaman böyledir bu.
 
İşte bak detaylı dinleyince bana hak veriyorsunuz ki ben yıldönümü olayına ağzımı bile açmadım siz olay çıkarırım diyorsunuz.
sorun burda işte. Ses çıkarmıyosan kafaya da takmayacaksın. Erkeği sen eğitiyosun. Ses çıkarmıyosan, onda yapmayınca bana kızan da yok gibi bi algı oluşuyo.
Ben kıyameti koparıyorum çünkü yapmamak gibi bi seçenek tanımıyorum ona. Yapmayınca neler olacağını öğretiyorum.
Yani ağzını açmıyosan sonra da kafaya takıp gündeme getirmicen işte. Erkek nasıl alışırsa öyle gider çünkü. Daha doğrusu nasıl alıştırıyosak...
 
Ben işte sustum hep. Diyorum yA konu ilk açıldığında zaten kapat bu konuyu dedim. Israrla aynı şeyi yaptı. Hatta resimli bak beni umursamıyorsun bari çocuğunu umursa ve sus. Bizim güzel şeylere ihtiyacımız var. Çocuk gibi saçınızı okşayayım diyor. Okşa gerekirse moral ver ama moral bozuyorsun dedim. Bana üç çocuklu kadın diye küçümser gibi konuşunca hem kadını araştırıyorsun hem küçümsüyorsun şeklinde kendimi tutamayıp ne farkeder çocuk boşansın al dedim zoruma gidiyor artık çünkü herşey. Yani artık haklı duruma haksız duruma düşmek emin olun umurunuzda olmuyor. Hep hanım hanımcıktımda ne oldu sanki. Ben sadece bu konuda ona güvenirdim ama zerre güvenim Yok artık. Bebeğim konusundada hep kendimi suçlarım günahsız bir yavru sonuçta onu mutsuz bir aileye dünyaya getirmeye hakkım yok diye. Herkes beni aslında yanlış anladı empati kurmayan biri değilim ki işimde ağır psikolojik bir yer. Buna rağmen ben eşime hep sustum. Geçerim oadaya içimi boşaltıncaya kadar ağlarım. Herzaman böyledir bu.

Bütün yükü yüklenmeyin. Gözyaşlarınızı saklamayın, gerektiğinde karşısında akıtın.
Anlıyorum sizi, bazı insanlar o kadar dirençli-düz oluyorlar ki, karşılarındaki insanı zoraki değişime itiyorlar.
İlla da bir arada olacağım diyorsanız, değişmek durumdasınız, çünkü karşınızdaki kişi değişmiyor, taş gibi, kaya gibi.

Uyarılarınıza karşın aynı konu sürekli açılıyorsa dinlemeyin, küfür kıyamet kendinizi düşürmeyin, oda değiştirin.
İnsan ilişkileri çok tuhaf Hesnam, delirteni görmezler, parmaklarıyla deliyi işaret edip gülerler. Kendinize yazık etmeyin.
 
Resmen teşvik etmişsiniz eşinizi.. Aklında olmayanı aklına sokmuşsunuz.. Hamilesiniz tadını çıkarsanıza.. Niye böyle şeylerle uğraşıyosunuz.. Ayrıca insanların dış görünüşüyle dalga geçmek hiç hoş değil.. Siz çok güzel olabilirsiniz kendinize göre ama güzellik görecelidir bilirsiniz..
 
Gereksiz bi şekilde seni huzursuz etmiş. Ben bu tip huzursuzluklara karşıyım evlilikte hiçbişey olmasa bile. Çocuk gibi davranıyor üstelik hamilesin. Ayıp yani.

Al karşına konuş. Elin kızı için senden soğuyorum haberin olsun de koy mesafeni. Kıskandırmaya mı çalışıyor aklınca nedir. Ne hakkı var senin içine şüphe bırakmaya böyle.
 
X