Ben eşime hiç kıskançlık yapmam. Akşam arkadaşlarının yanına da gider. Para istemem kapris yapmam. Daha çok ben yardımcı olurum. Suçlamam. Dediğim hiç bir şeyi dinlemez hiçe sayar zaten belirttiğim gibi öfke kontrolü sıfırdır. Ev için istediğim hiçbir şey alınmaz. Konuşamıyoruz bile bazen. Ben düğün altınımı bile görmedim ertesi gün hepsi gitti yine olsun dedim. Boşanma muhabbetini aslında tam olarak bu konu üzerine de demedim. Bu kadar şeyime rağmen Bana ben zaten o niyette olsam senimi Umursarım arkama bile bakmam deyince bu kadar nankörce bir laf edince kusura bakmayın sizde gemileri yakardınız
Anlıyorum. Ancak ben sizin kadar dahi sabretmeyebilirdim.
Çok meşhur bir video var hani şu Yalçın Çakır'ın programında sürekli konuşan kadın ve yanında adam konuşamıyor. Adam tek kelime edecek oluyor kadın "Tabi tabi hep öyle olur" filan diye otomatik olarak başlıyor konuşmaya.
O videoya üstünden bakınca adama hak veriliyor, çünkü kadının ağzı bozuk, nefes almadan sürekli konuşuyor. Ama biraz daha irdeleyince, kadının o hale getirildiği, ev içinde psikolojisinin bozulduğunu idrak ediyorsunuz.
Demek istediğim, hırçınlığınız, ağzınızın bozulması, sizi haklıyken haksız hale getirir.
Bu kadar öfkelendiniz, terslediniz, anladı mı eşiniz? Aynı şeyleri söylemeye devam etti değil mi?
Bu yüzden siz kendinizi bozmayın. Madem bir yastığa baş koymuşsunuz ya bu deveyi güdersiniz, ya bu diyardan gidersiniz.
Güdeceğim diyorsanız da, bunu öfke ile kendinizi parçalayarak yapamazsınız.
Eşime kıskançlık yapmam diyorsunuz mesela, tamam yapmayın, takmayın. Ancak size o kadını anlatmasına da izin vermeyin koyun ağırlığınızı, "Canım bu eskiler muhabbetini bir daha açmamak üzere kapatalım diyorum, önümüze bakalım aşkımıza doyalım" deyip gülün geçin.
Para istemem diyorsunuz ya, isteyin arada; "Tatlım çok hoş bir ayakkabı gördüm, yanımda olsaydın eminim bana hediye olarak almak isterdin" deyin gülün.
Psikolojinizi bozmasına izin vermeyin, neşenize bakın.
Daha nasıl anlatabilirim bilemiyorum, bi deneyin böyle.