- 15 Şubat 2013
- 26.174
- En iyi cevaplar
- 1
- 101.095
- 798
- Konu Sahibi Rowena Ravenclaw
-
- #121
Evlerin en dandiği olmuş 5 milyon, hangi maaşla ev alsın insanlar?Ben bu Türkiye de yaşanmaz olayını bir türlü çözemedim. Belli bir kitle tutturmuş yaşanmaz diye.herkes birbirini gaza getirme dersinde.gayet de güzel yaşıyoruz.evimizi de aldık arbamizi da şükür. Kendi bütçenize göre tatilimizide yapıyoruz.okullarimiz hastaneleimiz şükür hepsine ulaşıyoruz.sunu kabul ediyorum tabi ki daha iyisi olabilir.olmalida .Türkiyede çoğu kurumda bir standart yok onu da kabul ediyorum.ama yani mutsuz olduğunuz yerde bu kadar kalma çabası neden ki.
Birde benim en katlanamadigim şey başka bir ülkede yabancı olma fikri.atalarimiz bu topraklar için çok büyük fedakarlıklar yapmış. Bırakıp gitmek hiç aklıma bile gelmiyor. Ama şunu istiyorum. bir oğlum var, gitsin gezsin tozsun,jatta birlikte gezelim görelim ama evime geri döneyim.
Kendinize bu kadar yüklenmeyin, biraz zaman verin ailenize.
3 ayRowena, sakinles bence adam simdi her yere basvursun bence bulur. Ayrica 3 ay olduguna emin misiniz yasal surenin, Almanyada 6 ay. 3 ay kisa geldi.
Bizim çalışma izni sadece Belçika ile sınırlı. Vatandaş olsak sorun kalmayacak. Hollandada İngilizce ilan çok daha fazla. Ama hollandada bi işe girmek için Hollanda’daki şirketin bize sıfırdan çalışma izni çıkarması gerek. E oraya gidince de burdaki 4 sene havaya gidiyor, vatandaşlık için sıfırdan saymaya başlıyorsunuzPeki hollanda almanya gibi komşu yerlerde iş başvurusu yapıyor musunuz mesela ben almanyada erasmus yaparken bi arkadaşımın sevgilisi haftada 2 gün brüksele git gel yapıyordu ne kadar süreniz var iş bulmak için
Umarım bulursunuz bi iş bunu ayarlayan bi sistem yok mudur acaba orada çok fazla göçmen vardır aracı kurum vs yok mudur destek olacak bi akrabam hollandada bu işi yapıyor ama o genelde tır şoförü buluyor aracı olarak hani vatandaşlık olsa çocuklar için muhteşem olurBizim çalışma izni sadece Belçika ile sınırlı. Vatandaş olsak sorun kalmayacak. Hollandada İngilizce ilan çok daha fazla. Ama hollandada bi işe girmek için Hollanda’daki şirketin bize sıfırdan çalışma izni çıkarması gerek. E oraya gidince de burdaki 4 sene havaya gidiyor, vatandaşlık için sıfırdan saymaya başlıyorsunuz
Dediklerinizin her birine katılıyorum. Peki Avrupa da bu saydiklariniz da problem yok mu orada her şey mükemmel mi? Oralarda hiç arka sokak yok mu.Türkiye’de yaşanmaz diyen kişilerin tek sorunu ev araba alamamak değil maalesef. Bence de dünyanın en güzel yerlerinden birinde yaşıyoruz bir gün terketmek zorunda kalırsam çok üzülürüm. Ama her gün haberlerde izliyoruz onlarca sabıka kaydı olmasına rağmen birçok suçlu elini kolunu sallayarak geziyor. Ya öldürülen çocuğu mezarda bile rahat bırakmıyorlar burası malesef güvenli bir yer değil artık. Cezalarda caydırıcılık yok tapanın yanına kar kalıyor. Ayrıca yaşadığım yerde huzurlu hissetmem için toplumca bir refah gerekiyor. Evim arabam olsa da maddi hiçbir kaygım olmasa da çocuğumun sokakta muhattap olacağı çocukların da en azından düzgün beslenmesi ailesinin geçim derdinden kafasını kaldırıp çocuğuna biraz zaman ayırabilmesi o kadar önemli ki. Herkes zengin olamaz ama kimse aç kalmamalı huzur güven ancak böyle sağlanır.
Benim kuzenlerim doğma büyüme almanyadalar 50 yaşlarına geldiler yeni ev aldılar. Bence dünya genelinde zor ev almak.Evlerin en dandiği olmuş 5 milyon, hangi maaşla ev alsın insanlar?
Dediklerinizin her birine katılıyorum. Peki Avrupa da bu saydiklariniz da problem yok mu orada her şey mükemmel mi? Oralarda hiç arka sokak yok mu.
Ben zaten tr de her şey harika niye gidiyorlar diye sormuyorum ki.herkesin beklentisi farklı bu hayatta.dogup buyudukleri bu vatanı neden tiksinerek anlatıyorlar benim zoruma giden bu.
Ben bu Türkiye de yaşanmaz olayını bir türlü çözemedim. Belli bir kitle tutturmuş yaşanmaz diye.herkes birbirini gaza getirme dersinde.gayet de güzel yaşıyoruz.evimizi de aldık arbamizi da şükür. Kendi bütçenize göre tatilimizide yapıyoruz.okullarimiz hastaneleimiz şükür hepsine ulaşıyoruz.sunu kabul ediyorum tabi ki daha iyisi olabilir.olmalida .Türkiyede çoğu kurumda bir standart yok onu da kabul ediyorum.ama yani mutsuz olduğunuz yerde bu kadar kalma çabası neden ki.
Birde benim en katlanamadigim şey başka bir ülkede yabancı olma fikri.atalarimiz bu topraklar için çok büyük fedakarlıklar yapmış. Bırakıp gitmek hiç aklıma bile gelmiyor. Ama şunu istiyorum. bir oğlum var, gitsin gezsin tozsun,jatta birlikte gezelim görelim ama evime geri döneyim.
Kendinize bu kadar yüklenmeyin, biraz zaman verin ailenize.
Uzun uzun laf anlatmayacağım istatistikler ortada. Bizdeki bir günlük olaylar Avrupa’da gündemi 1 ay meşgul etmeye yeter artar bile neye üzüleceğimizi şaşırıyoruz üstelik kimse sorumluluk almıyor. Yeni Doğan skandalı daha unutulmamış sağlık bakanı çıkmış aile tanımı yapıyor çocukları koruyabiliyormuş gibi. Bugün yani bi rezillik patlak verdi turhan çömezi dinleyin. Benim midem almıyor bu kadarını burdayım ama giden tiksinerek anlatıyorsa bişey de diyemem. Okulda olması gereken yaşta iş yerinde kolu kopup ölen çocuğa, otelde yanarak ölenlere, depremde çadır satılmasına tiksinmeyen varsa midesi çok geniştir derim ancak. Yediğimiz meyve sebze bile zehir dolu o beğenmediğiniz Avrupa vatandaşına layık görmüyor analiz etmeden mutfağına sokmuyor. Ev araba alıyorum gayet güzel yaşanıyor diyorsanız bazı şeylere gözünüzü kapatmışsınız demektir görmek istemeyenin gözüne parmak sokamam.Dediklerinizin her birine katılıyorum. Peki Avrupa da bu saydiklariniz da problem yok mu orada her şey mükemmel mi? Oralarda hiç arka sokak yok mu.
Ben zaten tr de her şey harika niye gidiyorlar diye sormuyorum ki.herkesin beklentisi farklı bu hayatta.dogup buyudukleri bu vatanı neden tiksinerek anlatıyorlar benim zoruma giden bu.
Giden zaten umudu kestiği için gidiyor yoksa neden köklerini bırakmak istesin?Gidene kal demiyoruz zaten.baska bir ülkede yaşama heyecanını anlayabiliyorum ama insan kendi memleketini nasıl bu kadar kotuleyebilir nasıl nefret eder onu anlayamıyorum.
Almanya mı? Çünkü maalesef şuan çoğu arkadaşımız aynı stresi yasıyor. Eğer süresizi oturumunuz var ise dayanabildiğiniz kadar dayananın. Vatandaşlık almadan dönmek gerçekten zor. Bir sene kadar işsizlik maaşı alacak zaten eşiniz, bu sizi bir süre idare eder diye düşünüyorum.Türkiye’de gayet iyi işlerimiz, kirada evimiz, her sene tatilimiz vs varken 4 yıl önce eşimin şirketinde yurtdışı pozisyonundan ötürü geldik. (Türkiye’deki gidişattan da pek memnun değildik o yüzden bu fırsatı da sevinçle kabul ettik açıkçası)
Şimdi de Avrupa genelinde olduğu gibi işler iyi gitmiyor ve şirketteki pozisyonlar kapanıyor. Ciddi bir kıyım başladı. Biz de yaz sonu nasibimizi alacağız görünüyor.
Ben de kısa bir süre çalıştım, doğumdan sonra bıraktım, bebeğime baktım. Şimdi onu büyüttüm biraz. Tekrar çalışmak istiyorum ana gerçekten iş bulmak acayip zor (Burda işe girdiğim döneme kıyasla) İngilizcem gayet iyi ama beyaz yaka işlerde buranın dili önemli zaten kursa da devam ediyorum ama ana diliniz gibi olması veya İngilizce gibi olması bence bu yaştan sonra imkansız. Eşim zaten buranın dilini hiç öğrenemedi, onların şirket dili İngilizce.
Yani arkadaşlar biz birkaç aya işsiz güçsüz hiçbirşeysiziz. Ev aldık kredisi var. Tamam, birikmişlerimiz bizi götürecek epey ama, nereye kadar? Hazıra dağ mı dayanır?
Türkiye’ye dönmek de bir fikir ama şu an orda da işimiz yok. Ha bu arada eşimin Türkiye’de kalan iş arkadaşları bizim burda aldığımız aynı parayı veya daha yükseğini alıyor. Biz ise burda ev almak için Türkiye’deki evlerden birini sattık diğerinde kiracı var yani dönecek ev bile yok şu anda. Dönersek bıraktığımız şartlardan daha kötüsüne döneceğiz gibi. Sadece maddi şart da değil, insan rahata çabuk aşılıyor derler. Burda özellikle çocuk büyütmenin kolaylığını, insan gibi çalışma saatlerini Türkiye’de bulamayacakmışım gibi düşünüyorum. Bir de burda bugüne kadar birikim yapınca onu çocuğuma kullanırım diye düşünüyordum, Türkiye’de birikimim yok özel hastaneydi yok özel okuldu yok özel dil kursuydu yok servisiydi onlara gidecek diye düşünüyorum.
Ben kalmak istiyorum arkadaşlar. Ama böyle işsiz nasıl kalacağız? 5 yıl dolmadığı için vatandaşlığa başvuru yapamıyoruz. Çok çıkmazdayım. Geceleri kabusla uyanıyorum yatakta bi daha da uyuyamıyorum.
Çok mu abartıyorum Türkiye’deki durumu? Dönsek mi? Ama vatandaşlığa da kalmış 1 yıl, yani evladım yarın “anne bir yıl daha dayanamadınız mı vatandaşlık için” der mi? Of nolur bi akıl verin. Siz ne yapardınız?
Yazım da kafam gibi karmakarışık olmuş olabilir. Siz sorun ben söylerim.
Kendi ülkemizi kötülemiyoruz. Bir kısım insanın kararı yüzünden zorla yaşatılanlara öfke duyuyoruz.Gidene kal demiyoruz zaten.baska bir ülkede yaşama heyecanını anlayabiliyorum ama insan kendi memleketini nasıl bu kadar kotuleyebilir nasıl nefret eder onu anlayamıyorum.
Benim zoruma giden şey de sizi ilgilendirmiyor zaten.Zorunuza gidecek bir şey yok ki. İnsanların ne hissetmesi gerektiğine siz karar veremezsiniz. Israrla her mesajınızda ama neden diye soruyorsunuz, sizin çok sevdiğiniz ülkeniz bir başkasının cehennemi çünkü. Herkes dünyaya aynı pencereden bakmıyor. Kimse de sizin sempatiniz için düşünmediği şeyleri söylemez.
Benim zoruma giden şey de sizi ilgilendirmiyor zaten.
Giden insanlar da beni ilgilendirmiyor.ben zaten herkesin beklentisinin farklı olduğunu diğer mesajlarımda da yazdım.oralari okumadınız sanırım.
Sizin ülkeniz benim ülkem diye ayrildiysa bu konu ,fikirlerimizi de paylaşmaya gerek yok.
Aksine çalışıyorum.avrupa da gördüm gezdim.hepsini değil tabi ki.avrupa da yaşayan akrabalarım da var.bu başlık altında söylediklerinizden çalışmayan ve yurtdışı hiç görmemiş biri profili çiziyorsunuz adeta. Avrupa'yı yekpare bir bölge olarak değerlendirmeniz de çok ilginç bu arada.
Yurtdışında yaşayan birinin Türkiye'yi herhangi bir açıdan eleştirmesi için Avrupa'nın güllük gülistanlık olması gerekmiyor. elbette ki yaşadığı yerin de negatif yönleri vardır ama muhakkak ki Türkiye'ye göre daha avantajlı olduğunu düşündüğü yanları çok daha ağır bastığı için orada yaşamaya devam ediyordur. sizin şükür ettiğiniz okul ve hastaneler, başkaları için şükür unsuru olmayabilir. örnek olarak, vasata bile yaklaşamayan eğitimciler tarafından beyni yıkanarak gerillaya çevrilmiş bir çocuk hayal etmiyorum hiçbir zaman.
şu kadarını söyleyeceğim. İran da bir gecede şu andaki haline erişmedi ve şu anda çizelgeye bakarsak da aşırı endişe duymamız gereken bir tablo sunuyor bize. Tahran'da Lolita'yı okumak filmini izleyin. oturduğu yerde sinirinden haykırarak ağlamayacaksınız zaten sizin için bu ülkeyi inşa ettiler.
Belki karşılıklı konuşsak daha tatlı bir sohbet olabilirdi.cunku bende sizin pasif agresif bir şekilde yaklastiginizi düşünmeye başladım.İstediğimiz şekilde ayırabiliriz ben de bunu söylüyorum zaten.
Pasif agresif cevap vermek yerine yazdığım üzerine biraz düşünürseniz aslında çeliştiğinizi kendiniz de fark edersiniz.
Beni ilgilendiren kısım tabii ki var , ben de bahsettiğiniz gruptayım. Siz yazın ama kimse size cevap yazmasın, klasik ülke özetisiniz.
Aksine çalışıyorum.avrupa da gördüm gezdim.hepsini değil tabi ki.avrupa da yaşayan akrabalarım da var.
Gitmek de kalmak da bir tercih.yani gidenlere niye gidiyorsunuz demiyorum zaten.bu konu da herkes özgür. Beni bunlar ilgilendirmiyor.
Ayrıca burada fikrimi yazmak istedim ama sanki hoşgörü görmek isteyenler tarafından zorbalaniyorum sanki.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?