Ve yolun sonu... Boşanıyorum...


canım inş bundan sonra herşey yolunda gider.
hatasını anlamak bile önemli bir adım eşin için.
tabii ki bilemeyiz gerçekten mi böyle hissediyor yoksa geçici bir durum mu bu diye ama bence sen temkinli davranmaya devam etmekle beraber olayları akışına bırak.

dualarımız seninle...
 





hersey güzel olur ins...
 
Parça parça okudum konunu canım Allah gerçekten kolaylık versin. ciddi anlamda dengesiz tutarsız bir eşin varmış. ve verilen son karar yine devam etme olmuş görüyorum ki, ama benden sanabir tavsiye annem hep der bir insanı sonradan değişteremezsin. 7sinde neyse 70inde odur. ve okuduğum kadarıyla birden fazla kez sana dönmüş özür dilemiş yapmayacam demiş ve haftasında işi bozmuş hiç değişmemiş biri...
yine olayları akışına bırakmışsın.
artık ilşkinizde şöyle birşeyde olmuş, her nedkar fikrin sabit gibi gözüksede aslında eşinle birlikte sende tutrasızlaşıyorsun ve eşinde aslında buna alışmış, 2 gün yalvarırım 3.gün iyi peki der matahari ve böylede oluyor... eşin aldatmayı cinsel birliktelik olarak göüyor bu yüzden yazışmalarla vs kızlara asılmak masum kalıyor sanırım :)

inş değişir tabi evliliklerin yıkılmasını istemiyorum ama açıkçası inanmıyorumda değişeceğine bu kadar olay olmuş haaala böyleyken. değişti sanırsın 1 yıl sonra aynı hikayeler en başından yeniden başlar. ve bu sefer siz daha çok yıpranmış daha pişman bir matahari olursunuz, olacak tek şey kendinize daha fazla yazık etmiş olmasıdır.
 
Uzun belki ama içimi döküp rahatlamak istedim çünkü çok doluyum lütfen bana kızmayın uzun yazdım diye.

Arkadaşlar artık ben bile halime gülüyorum sinirden. Çok ama çok yorgunum. Eşimin dengesizliği beni de dengesiz ve ne istediğini bilemeyen biri haline getirdi. Belki bana kızacaksınız "Biz sana bu adamı bırakmanı ya da evlilik danışmanına gitmeyi önerdik." diyeceksiniz ama evlilik danışmanı konusunu araştırdım ve ciddi bir maddi engelle karşılaştım. Eşimle de konuştum ama ona göre bu tonla borcumuz varken sadece bir lüksmüş. Ben iyi bir iş teklifi aldım ve inşallah yakında çalışmaya başlayacağım. O zaman da bir danışmana gitmek istediğimi söyledim ve kabul etti. Yani mutlaka bir uzmanla görüşeceğiz, hiçbir şey olmasa ben çalışmaya başlayıp maddi gücümü bulduğumda kendim bir psikologla mutlaka görüşeceğim.

Ama şu an her geçen gün benim aleyhime işliyor. Ne yapacağımı, nasıl hareket etmem gerektiğini çözemiyorum. En son olanları yazmıştım, ayrılma kararımı eşime söyleyip evden ayrılmasını istediğim halde kabul etmiyor ve eve geliyordu. Sonra barıştık bana yaptıklarını unutturacağını söyledi hatta beraber kısa bir haftasonu tatili yaptık. Ama hiçbir şey düzelmedi Belki biraz da benden kaynaklanıyor ama ben eşimin somut bir çabasını göremiyorum. Onun çaba olarak gördüğü tek şey beni sevdiğini söylemesi ama somut bir davranışı yok. Yine aynı sorumsuz kayıtsız davranışlar. Bana da olanları unutmamı, üstünde durmamamı ve konuyu açmamamı söylüyor. Belki de hata bende ama ben malesef duygusal bir insanım ve unutamıyorum, sürekli ağlama krizlerine giriyorum, kendimi tutamıyorum. Aslında ondan gelecek bir güzel jest herşeyi unutturacak ama hiçbir şey yaptığı yok. Tatili de saymıyorum çünkü o zaten uzun zamandan beri istediğimiz bir şeydi ve o sadece tatile çıkma fikrini ortaya attı, onun dışında oteli, arabayı vs ayarlayan da yine ben oldum. Belki tek bir güzel not yazsa, bir çiçek alsa bir sürpriz yapsa unutacağım ama hala aynı kayıtsız tavırlar. Artık onun herşeyi bana batmaya başladı sonunda, en ufak sorunda dayanamayıp surat asıyorum. O da üstüme geliyor, neyin var, ne oldu vs diye ve sonunda ben ağlıyorum, o da hiçbir şey yapmıyor seni seviyorum demekten başka.

Daha ne istiyorsun ki, bir çiçeğe, bir güzel söze mi takılıyorsun diyebilirsiniz, eski ben olsam ben de böyle derdim. Ama öyle hassas bir durumdayım ki, bir güzel davranışa ihtiyacım var ve bunu görmedikçe takıntı haline getiriyorum. Ben eşimden hiç böyle bir davranış görmedim. Ama benden önceki ilişkilerinde ve ayrı kaldığımız dönemde mesajlaştığı bayanlara bunların hepsini yapmış. Sanki bir ben haketmiyorum bunları. Oturup konuştum neden diye sordum defalarca. O da bilmediğini, beni herşeyden çok sevdiğini ama 3 günlük kızlara bile bunu yalandan yapabilirken bana yapamadığını söyledi.

Ben de sadece bir not yazmasını istedim, "En azından ne kadar pişman olduğunu üzüldüğünü yaz yarın işten gelince getir. O not bana kendimi iyi hissettirecek, buna ihtiyacım var, en azından aklıma kötü şeyler gelince o nota bakarım" dedim. Ertesi akşam eve geldi, tabi ki bir satır not yazmayı bile unutmuş. Benim üzüldüğümü görünce oturup üzeri yazılı bir kağıda saçmasapan şeyler yazdı. Yok çevre şartları bizi bu hale getirmiş ama beni sevdiği için bir şansı hakediyormuş vs. Yani tek bir güzel söz bile bulamadı. Oysa ki benden başka herkese bunları yapabilen bir insan. Belki saçmalıyorum ama benim de sinirlerim bozuldu artık, aramızda ciddi bir iletişim sorunu var ne yapacağımı bilemiyorum.

2-3 gün tutayım kendimi ben de kayıtsız davranayım diyorum ama olmuyor beceremiyorum :2:
 
Son düzenleme:
Artık bana söylediği tek şey "Ben de çaba harcayabilirim zannettim ama bir türlü yapamıyorum çünkü çok yoruldum bunaldım. O yüzden bu haliyle kabul edeceksen et". Bu tarzda konuşuyor. Yani sorunlara kayıtsız olmayı, hiçbir çaba göstermemeyi seçiyor. Ben de ona birkaç kez ayrılmak istediğimi söyledim, her seferinde oturduk konuştuk aynı konuları açmamayı hiçbir şey olmamış gibi davranmaya karar verdik. (Eşim konuşma ve ikna gücü inanılmaz güçlü bir insan, politikacı olacak kadar. Etrafındaki herkesi haklıyken haksız çıkarır o derece. Konuşunca nasıl da kendi istediği gibi olmasına ikna ediyor işte beni). Böylece ben ayrılmaya kararlıyken bir şekilde devam etmeye, üstelik hiçbir şey olmamış gibi davranmaya karar almış buluyorum kendimi ve bunu kabullenemiyorum. Sonra yine patlıyorum ve bu bir kısırdöngü halini aldı. En son bu akşam kararımı aldım ve bittiğini söyledim, gece eve geleceğini ama yarın eşyalarını toplayacağını söyledi. Bininci kez aynı şeyi yaşıyorum yani. Bana bir yol gösterin ne yapayım, artık onu silip o ve sorunlar hiç varolmamış gibi davranıp bir an önce boşanayım mı? Yoksa tekrar uzlaşmaya mı çalışayım? Çıkamıyorum işin içinden, belki de ona doğru cümleleri kullanamıyorum veya doğru davranamıyorum artık o yüzden düzeltemiyorum.
 

aynı durumdayız ama ben boşandım.hemde 15 dakikada 4aylık evliydim ama sadece kağıt üzerinde.biz onlar kadar önemsemez olamıyoruz,vurdumduymaz değiliz.bende eşime şunu diyordum ne olur benim için yaptığın birşeyi göreyim.yapmadı.senin eşin hatasını kabul etmiş benimki onu bile etmez...hakkımızda hayırlısı olsun.ama ben dau ediyorum beni hiç unutmasın.hep aklında ben olaım diye.rabbim duamı kabul eder inş
 
bak canım karsındakı degısmek ıstemezse sen olsen bıtsen yıne değiştiremezsınhaa senınkı bunu nezaman ısteyecek?boşver yol ver gıtsın.bak guzel bır ış teklıfı almıssın hemen karıyerıne odaklan hayatını netlestır.her ask bıtebılır bırgun ama sevıyeyı dusurmemek lazım evlıyken herkes yakısanı yasamalı bosanınca ne yaparsa yapsın.sanada yazık kac ayını yılını zehır edeceksın bu adamla kac gun daha aglayınca yetecek?ıyı dusun kesın kararını ver,bence bırdaha yalnız oturup konusma;o ıkna kabılıyetını ıyı bılırım benyapacagını yapmıssın daha ne ya bı not bıle yazmak ıcınden gelmeyen adam canı nereye ısterse oraya atsın yukunusende rahatla .annen senı koca ezıyetı cek dıye mı doğurduçok kızıyorum bu erkeklere cook
 

Haklısın galiba, eşim beni sevdiğini söylüyor ama sevginin tersi nefret değildir aslında kayıtsızlıktır. Eşimin de bu kayıtsız tavırları sevgisizliğini gösteriyor belki de. Yine oturduk konuştuk, bana söylediği hep aynı şeyler, çok yorulmuş, hatasını kabul ediyormuş ama hiç gücü kalmamış bunu düzeltemezmiş. Bana "olanları kaldırabilirsen buyur devam edelim, kaldıramayacaksan sürekli üzüleceksen beni de yoracaksan söyle" dedi. Ben de çok sinirlendim, dediğin gibi bir not yazmayan bir adamın bu ilişkiyi sahiplendiği söylenebilir mi? Olay ne not, ne çiçek aslında, bunlar gelip geçici şeyler ama ben üzüldüğümde bana güzel bir şey söylemeyi, yapıcı yaklaşmayı bile kabul etmeyen, sürekli yorgunluktan gücü kalmadığından şikayet eden evliliğini kurtarmak için hiçbir şey yapacak hali kalmadığını söyleyen bir adamla ömür geçmez. Ona kaldıramayacağımı, onun bana destek olmadığını söyledim ve "böyle gidecekse bitsin" dedim. O da kabul etti, beni seviyormuş ama artık daha fazla yorulmak istemiyormuş, benim çok üzgün olduğumu biliyormuş, bana yaptığının büyük bir hata olduğunu ama bunu düzeltmek için hiçbir şey yapmayacağını, elinden birşey gelmeyeceğini söyledi. Yani yaptıkları bir yana, bunu bu kadar vurdumduymazca ifade etmemesi, çabalamaması bir yana. Kendime diyorum ki, bir zamanlar bu ilişkinin bir yerlerinde benim bir gururum vardı, nerede o? Eşimin benimle konuşma tarzı, söyledikleri bütün bunlar artık sabrımı taşırdı. Kendimi toplayacağım ve boşanacağım. Ona boşanmak istediğimi, o bu şekilde davrandığı sürece bitirmeye kararlı olduğumu söylediğim halde ayrılma yönünde de bir adım atmıyor. Ne eşyalarını toplayıp gidiyor, ne dava açıyor. Ben artık evden ayrılmasını istiyorum ama bunu bile ciddiye almıyor. Artık resmen delirtti beni.

Söylediğin gibi hiçbirimizi bu dünyaya başkalarının eziyetini çekmek için gelmedik, ben de çekmeyeceğim artık, zaten karşımda isteksiz, ilgisiz, "sadece kafamı dinlemek istiyorum hiçbir şey yapamam ister bitsin ister bitmesin" diyen bir adam var. Böyle bir insana ne yapılır ki?
 
boşanmakta kararlısın ve bunu bin kere söyledin ama her seferinde yapamadın bunda eşinin her seferinde peki ybugün eve geleyim yarında eşyalarımı toplarım demesiyle bir şekilde gerçekleştiremedin ve hala bu ilişkiyi yüütemiyorsun o zaman evden ya sen gideceksin ya da eşinin eşyalarını sen toplayacaksın ve eşinin ailesine teslim edeceksin. hiç birşey konuşmayacaksın kimseyle ne istiyorsan onu yapacaksın hayır diyemiyorsan konuşmalarına artık fırsat vermeyeceksin.
boşanma davanı sen açacaksın ve boşanacaksın...

ama yok dyorsan bu iş böyle devam eder yıprana yıprana kırıla kırıla. kimseye bana 2 güzel söz yaz ver bana diyerek o insanı değiştiremez sende mutlu olamaz unutamazsın.. o kadar dil döktükten sonra seni seviyorum diye bir not yazım cebine koysa sence herşeyi unutabilecek misin. yoksa bu kadar dil döktükten yalvardıktan sonra anca bi söz yazdı mı diyeceksin yoksa? karar senin kararın seni senden fazla kimse düşünemez maalesef. herkes kendi istediği gibi yaşıyor ve eşinin istedikleri sana hiç uymuyor
 

Nunna, dün buraya yazmadan önce senin son yazdığın mesajı da tekrar okuyarak düşünmüştüm ben de. Tüm yorumlarında çok haklısın. Ben de tutarsızlaştım karşımdaki insan yani eşim tutarsız davrandıkça. Ne istediğini bilmeyen, adım atamayan biri haline geldim belki de. Bunun bu şekilde devam edemeyeceği açık, çünkü bu bir evlilik, uzun yıllar sürmesi dileğiyle yapılan bir şey. Ama böyle bir insanla o uzun yıllar nasıl geçer muamma. Şimdi katlansam, çeksem bunun bir yıl sonrası, beş yıl sonrası, on yıl sonrası var.

Eşyalarını toplayıp o geldiğinde eline valizi tutuşturmayı ben de çok düşündüm, kendim evden ayrılmayı da. Ama kaçar gibi ya da onu kovar gibi bir duruma düşmek istemiyorum. İşin bir de hukuki boyutu var malum, yarın öbür gün benim evden ayrılmamı ya da ona doğrudan "tamam al eşyaların burada git" dememi dava açıldığında kötüye kullanır mı diye düşünüyorum.

Biraz da yaşadıklarımın şoku var üzerimde galiba, sürekli tartışmalar sonra evden çekip gitmesi, ardından dönmesi, bu ayrılık döneminde hala evli olmasına rağmen başka bayanlarla yaptığı flörtleşmeler (Ki hiçbiri birkaç mesajdan ileriye gitmediği, ilişki boyutuna geçmediği ve o dönem zaten köprüleri yaktığımız için yaptığı gibi bahanelerle bu konuyu geçiştirmeye çalışıyor sürekli ama benim için çok ciddi bir konu.Zaten eşimin bana "kaldıramıyorsan, sürekli bu konuda konuşacaksan veya benden birşeyler bekleyeceksen..." dediği mesele de bu. Benden hiçbir şey yokmuş gibi kabullenmemi beklediği şey bu yani.) bütün bu olaylar sadece son 2-3 ayda oldu ve bu kadarını taşıyamadım artık ve kendimi güçsüz hissetmeye başladım ben de. Yani bir adım atacak, yapıcı ya da yıkıcı bir şeyler yapacak gücüm benim de kalmadı. Bir yandan hayatımı başka yönlerden de toplamaya çalışıyorum; iş, aile gibi konuları çözmeye çalışıyorum, bütün bunlar olurken düzenimin bozulmasından korkuyorum belki de, bunu itiraf etmem gerek.
 
Son düzenleme:

canım tam 1.5 saattir bir sonraki sayfayı tahmin ederek konunu okuyorum,,,her defasında yeniden,,,yeniden başlamışsın..yaşadıkların için gerçekten çok üzüldüm,,buna neden izin veriyorsun? bu adam deneme tahtası gibi silip silip baştan yazıyor evliliğinizi..o sana değer vermiyor sen kendi değerini farketmiyorsun??kedi fare oyununa dönmüş artık..kendine hiç mi acımıyorsun..

birazda işinden ayrılman uzun süre evde kalman tetiklemiş,,iş bulamayınca zaten insanın özgüveni eksiliyor.bir de bu adamın sana yaşattıkları...önce kendine olan güvenini kaybettirmiş sana..sevginden emin..hala bu evliliği sürdürürsen ömür boyu böyle gider..sonunda hasta olursun ve bu herif gene seni bırakır gider..

hemen buna bir son vermelisin,,eğer maddi acıdan ya da farklı sebeplerden dolayı boşanmayı ertelemen gerekiyorsa,,o zamana kadar da sen onunla oyna..ve tam olarak her bakımdan kendinden emin olduğun sırada bırak git yoluna..ve bence artık yalvarmalarına ağlamalarına inanma..bu zamana kadar yakarışları samimi olsaydı su an yine aynı duruma gelmezdiniz.
eşinin ciddi psikolojik sorunları olduğunu düşünüyorum ve bu gidişle seni de dibe çekicek...

bir an önce kendine gelmelisin...konunu başından sona kendin oku ne demek istediğimi daha iyi anlıycaksın..Allah yardımcın olsun canım...
 
Matahari, kendini o kızlarla kıyaslama eşin seninle küsken onları bu tür şeylerle etkilemek için yaptı ama sen eşisin seninle en yalın haliyle birlikte.
Sana karşı numara yapmak, yapmacıktan çiçek alıp kağıda notlar yazmak istemiyor.
Çünkü senin yanında doğal olmak istiyor, bu tür şeyleri zorunlu olarak yapmak istemiyor.
Sen de haklısın bunlar senin de hakkın, sen de bu güzellikleri yaşamak istiyorsun.
Ama canım öncelikle siz aranızdaki sorunları çözün, her ne kadar eşin hatalarını kabul etse de seni de içinde suçluyor.
Önce siz birbirinizi affedin, hatalarınızı tekrar etmemeye çalışın.
Bence işe girmeyi beklemeden bir aile terapistine gidin ya da bir psikoloğa.
Devlet hastanelerinde aile terapisti falan yok mu oraya gitseniz.
Zamanla bu tür şeyleri bekle eşinden, ya da git kendin al çiçeğini mutlu olmak için illa başkaları mı alması lazım.
 

Labellevie, yine çok doğru yorumlar yapmışsın, çok teşekkür ederim. Evet eşim hatalarını kabullense bile beni de suçluyor. Eşimin doğal davranmak istemesi konusunda yazdıkların da olaya farklı bir açıdan bakmamı sağladı, haklısın içinden geldiği gibi davranmak istiyor ve şu an ikimizin de aklında hep son dönemdeki kırgınlıklar olduğundan ne o ne ben düzeltmek için bir adım atamıyoruz.

Ben kendimi mutlu etmek için pek çok şey yapıyorum, çiçekse gidip kendim de alırım, bunu biliyorum Mesela yakında doğumgünüm var ve kendime güzel bir pasta ve çiçek alacağım Ama olay çiçek, hediye değil aslında, önemli olan eşimin bana değer verdiğini hissedebilmek-özellikle son yaptıklarından sonra buna çok ihtiyacım var- bir çiçek ya da sadece bir not, iki güzel söz bana kendimi iyi hissettirecekken bunu yapmaması canımı sıkıyor. Bana hiç önem vermediğini hissettiriyor.

Sanırım artık birşeyleri düzeltmek için çok geç, o çok yorgun ben çok kırgın Köprüleri yaktık gibi duruyor, zamanla düzelir belki de diyemiyorum. Sonuçta tekrar ayrılık kararı aldık ve bu sefer son gibi. Çünkü her ayrılık kararından sonra hep aynı kısır döngüyü yaşıyoruz, hiçbir şey değişmiyor, belki zamana ihtiyacımız vardı ve zamanla düzelecekti ama kimse beklemek istemiyor. Arafta kaldık gibi. Belki bir süre birarada yaşasak ama kimse bu konuları konuşmasa yapıcı olmasa bile en azından yıkıcı davranmasa, hayatımızda başka şeyleri toparlasak sonra düzeltmeye baksak olurdu. Ama birarada yaşayamıyoruz ki, sorunlar aklımıza geldikçe kavga ediyoruz ve en son dün gece verilen karar: "Tamam bitti artık"... Bundan sonra yapacak bir şey yok galiba.
 
Canım anlıyorum seni sen çok emek sarfettin evliliğine, eşinden de aynısını bekliyorsun malesef herkes aynı çabayı gösteremiyor. Eşin pişman ama iş çaba sarfetmeye gelince yapamıyor, biraz şımarık yetiştirilmiş anladığım kadarıyla.
Çok üzüldüm senin için, umarım hakkında en hayırlısı olur. Eşin gerçekten zor bir insan, sen çok iyi dayandın.
Ama olacağı varsa yani herşeyi atlatıp devam edecekseniz yine edersiniz.
İnan kimin evliliğinde sorun yok ki, keşke çözebilseniz ve böyle bitmese.
 
Dun gece belki bana yardımı dokunabilecek,bir psikolog önerecek Yada dertlesmek umudu ile buraya geldim ve tesadüf sonucu yazdıklarını okudum.ne düşündüm biliyormusun?ben nezaman burada bunları yazmisim?biran salak gibi hissettim kendimi icinde oldugum durum beni bulaşar sersemlestirdi demekki yazdıklarımı bile hatırlamıyorum....inan bana saniyeler icinde bunları düşündüm belki tuhaf gelecek ama okadar mutlu oldum ki yazdıklarını okuduğumda!bunları yaşayanın bir tek ben oldugumu sanıyordum ,muhteşem bir ask ile başlayan bir evlilik herseyimi feda ettigim bir koca ve 4yil sonra ona yaşattığım mutluluktan başka hiç sucum yokken bana biranda artık beni sevmediğini,ve yalnız yasamak istediğini söyleyen dunyamı biranda basıma yıkan,ben bunları duymamın soku üzerine ağlama krizi geçirirken bunda üzülecek ne var bunları yaşayan bir tek bizmiyiz biraz güçlü ol diyebilen bencil acımasız bir koca....ve duydugum ve yaşadığım bunca acıya rağmen evliliğini kurtarmaya çalışan heraksam dönük gözlerle karşılaşmama rağmen hala bir Umut bekleyen ben.....daha ne diyebilirim ki yaşadıklarını derinden anladığımı söylemek için???
 

Bu sitenin en güzel taraflarından biri de bu zaten eda001... Dertlerimizi burada paylaşıp çözüm aramak, çözüm olmasa bile en azından içimizi dökebilmek. İnsan bazen sorunlarını paylaşacak kimseyi bulamıyor etrafında. Dost, aile bir yere kadar, bazen kimseye güvenemiyorsun. Ben bu sitede gördüm ki aslında pek çok bayan benzer şeyler yaşıyoruz, herkesin benzer sorunları oluyor, derecesi ama az ama çok fakat temelde aynı.

Ben de evliliğimi kurtarmak için yapabileceğim herşeyi yaptım, insan her gün yeni bir hayalkırıklığıyla bitirir mi günü? Oluyormuş demek ki...
 
Matahari, konunu başından itibaren okuyorum birkaç gündür. Çok güçlü ve, haddim olmayarak belki, çok nitelikli bir insan olduğunu gördüm, ve düzgün Türkçe'n ile yazdıklarına hayran kaldım..
Bunu bir yana bırakırsak, durumunla ilgili fikrimi söylemek istedim, umarım kafa karıştırmam..

Çok uzun zamandır dengesiz bir insanla uzlaşmaya çalıştığın için, sen de dengesiz bir ruh halinde olmak zorunda kalmışsın anladığım kadarıyla; insan ayrılmaya ya da barışmaya kendini alıştırabilir ama bir ona bir buna uyum sağlamaya çalışınca harap olur..

Gördüğüm kadarıyla sen de eşin de sorunlar çözülse de ayrılmasak diye düşünüyorsunuz, ama geçmişin de üstesinden gelemiyorsunuz. Yani yeni bir sorun olmasa bile, sorunlar hatta tekrarlanmasa bile daha öncekilerin sizde bıraktığı etki yüzünden hiçbir şey olmamış gibi davranamıyorsunuz..

Şu anda sanırım avukatlar henüz devreye sokulmadı, dava filan başlamadı. Belki bu ruh haline girdikten sonra olsun bitsin, ayrılalım diye düşünüyorsun; ki onda da haklı olursun, ama sil baştan yapmayı denemek ve biraz risk almak olamaz mı diye düşünüyorum. Madem eşin ne olursa olsun seni sevdiğini söylüyor, ve sen de öyle, ikiniz de yürümediğine ikna etmeye çalışıyorsunuz kendinizi, ve bu durumda yürümüyor haliyle..

Acaba sen de o da, bazı şeyleri konuşsanız; mesela sen burada yaptığın yorumları, onun sahip olduğnu düşündüğün kompleksleri mesela, ona da söylesen; kendi hatalarının zaten farkındasın, ben önceki konuları okumamıştım, senin burada bahsetmenle biliyorum, çok üzerine düştüm filan demişsin; onların farkında olduğunu söylesen; o da aynı şekilde yapsa, ve olan yeni bir olayda "bunca aydır buna tahammül ettim şimdi bir de bunu yapıyor" diye düşünmek yerine; yeni bir insanla tanışmışsın, hatalarını ilk kez görüyormuşsun gibi davransan ( o da aynı şekilde olacaksa tabii) işler düzelebilir mi? Eğer evliliğiniz kurtulacaksa birkaç aylık bir risk almaya değer diye düşünüyorum, sevdiğin insanla evli kalmak mutlu edecek çünkü seni. Bazen insanları olduğu gibi kabul etmek gerekiyor, senin adam biraz suyunu çıkarmış kendisi olmanın gerçi ama :) belki zamanla değişir diye diyorum, madem hatalarının aslında içten içe farkında.. Psikolojik durumunu bahane edip saçma sapan işler yapmış eşin, ama stres altında insanlar kendi kişiliklerinden apayrı şeyler yapabiliyor. Ha bu stresi yaratan yine kendisi, sen değilsin, orası kesin; ama durumu net olarak görmekten aciz şu anda eşin..

Benim eşim de ilk zamanlarda her haftasonu, arkadaşıyla sabahtan geceye evde bilgisayar başındaydı. Her haftasonu ikramda bulunmak zorunda kalıyordum, her haftasonu öyle evde geçiyordu ve daralıyordum.. Sonra eşimin de aslında bu durumun abesliğinin farkında olduğunu gördüm, zamanla azaldı, şimdi ara sıra yapıyor ama "sen beni nasıl çekiyorsun" diye de soruyor :)

Evliliğin kutsal olduğuna filan inanmıyorum, seni sevmeyen bir adamla, yuvamı bozmayayım diye beraber kalması saçma geliyor insanların; bütün hayat böyle bir stresle geçmez; bir yere varma umudu yokken. Ama sanki sizin durumunuzda sabreden derviş muradına ermiş gibi bir durum olabilir gibi geldi..

Umarım ne olursa olsun, her şey en çok içine sinecek şekilde olur..
 
Ay ne çok yazmışım ya, kaptırmışım kendimi:)

Fiyonkcuk, konumu sıkılmadan okuduğun ve ilgilendiğin için çok teşekkür ederim. Oturup üşenmeyip fikrini belirttiğin için de ayrıca teşekkürler. Şu an o kadar kafası karışmış durumdayım ki, dışarıdan objektif bir bakış açısına, en ufak bir yoruma çok ihtiyacım var. Sen de gayet yardımcı olmuşsun bana. Yazdıklarında eşimle ilgili belki de yeni bir sayfa açmak gerektiğine katılıyorum. Ama tabi senin de belirttiğin gibi eski şeyler ikimizin de aklında takılınca olamıyor. Bunu birkaç kere eşime de önermiştim, birbirimizi yeni tanımışız gibi davranmaya çalışsak demiştim ama olamayacağını söyledi ve sanırım haklı. Çünkü benim de elimden gelmiyor. Belki tek ihtiyacımız olan şey biraz sabır ve zaman. Öte yandan ayrılmak da bazen tek çözüm gibi geliyor. Belki kolay bir yol, belki ancak bu sayede nefes alabilirmişim gibi geliyor. Kangren olmuş bir bacağı keser gibi. Bilemiyorum ki, ben de başka şeylerle uğraşıyorum bir yandan, başka sorunlarımı çözmeye çalışıyorum bu arada. İş bulmak, uzun zamandır görüşemediğim arkadaşlarımla ve ailemle bağlarımı tekrar güçlendirmek gibi. Ama başka şeyler yapsam da insanın huzuru olmayınca günün sonunda bir şekilde yine mutsuz olunuyor.

Daha önce "aynı evde iki yabancı" diye bir konu açmıştım, şimdi bakıyorum da tamamen başa dönmüşüz biz eşimle. O zaman da sorunlar vardı ama ayrılamıyorduk, zorunlu şeyler dışında hiç konuşmamaya sürekli dışarıda vakit geçirmeye başlamıştık, sonunda da ayrılık geldi. Şimdi farkediyorum ki biz yine aynı noktadayız. Beraber vakit geçiremiyoruz, ayrı da olmuyor, aynı evde yaşıyoruz ama hiçbir paylaşım yok. Böyle olması da çok üzüyor beni, muhtemelen eşim de üzülüyordur o da mutlu olamaz böyle bir durumdan. Ama her seferinde hep ben adım attım, konuşmak çözmek isteyen yeni şeyler öneren taraf hep ben oldum. Belki %50 hatalıydım olayların bu noktaya gelmesinde ama eşimin gözünde nedense hep ben haksız olduğum için çabalarım hiç işe yaramadı. Hep benim fedakarlık yapmamı ödün vermemi bekliyor. Belki biraz zaman geçse dengelenir bu durum ama şu an benim onunla bininci kez oturup konuşasım yok Çünkü eşim öyle garip bir egoya sahip ki, belki de aşağılık kompleksi var ve ben adım attıkça daha kötü oluyor, beni küçük görüyor. Çünkü eşim insanların ya da bir şeylerin peşinden koşmayı seven bir insan, kendi kovalamadığı hiçbir şeye değer vermiyor ve benim çabalarım yüzünden beni küçümsüyor sanki bulunmaz hint kumaşıymış gibi kendisi

Böyle bir durumda da ne yapılır hiç bilmiyorum, hala kurtarılacak bir şeyler varsa önerilerinize sonuna kadar açığım arkadaşlar. Benim adım atmam daha kötü yapıyor, eşime de bir şeylerin dank etmesini çaba harcatmayı başaramıyorum. En son bitti dememize rağmen hala evden ayrılmıyor ama hiçbir diyaloğumuz da yok, ben ona git diyemem gitmek istese de kal demem. Ama böyle ne yapmaya çalışıyor anlamıyorum, bunu bilen de söylerse sevinirim
 
Haklısın, dediğim gibi ben önceki konuları okumadığımdan bilmiyorum durumunuzu ve önceden yaşadıklarınızı.. Şu stresli dönemden öncesi de ayrı bir sorun idiyse, evet toparlaması belki daha zor..

Ayrılmak kolay yol da değil aslında, çünkü bir anda başa dönülmüyor, bir anda bütün sorunlardan kaçıp kurtuluvermiyorsun, yeni boşanan bir arkadaşım var; insan bir stresten kurtulmak için ayrılayım da bitsin diyor ama o kadar çok ayrıntı çıkıyor ki insanın karşısına, ayrılıyor olduğunu gözüne gözüne sokan; onlar da ayrı acı veriyor.. Belki onlara gerek kalmadan toparlanabilir diye umut ediyor insan. Ama tabii ummak da bir yere kadar, eşinin de senin kadar olgun olması lazım.. Erkeklerde genel olarak var olan bir huy, yetişip büyüyene koca adam olana kadar anneleri onları öyle bir gamsız yetiştiriyor ki, bir sorun olduğunda aynen anneleri gibi kendilerinin ruhu duymadan karıları her sorunun üstesinden gelsin, her şeyi sineye çeksin istiyorlar.. Değilse de eksik olan kadın tarafı oluyor.. Böyle bakarken de, kendi ellerinde olmuyor bile kadınları hatalı görmek; sanıyor ki dünya ona dönüyor..

Sizin durumunuzda git geller o kadar çok ki, artık bir şeyde emin olup diretmek bile yeterli etkiyi yapmayacak belki; ama şu kararsız haliniz bir anda patlayacak ve tatsız sonuçlanacak diye korkarım..
Ne çok güçlü, ne çok ezik; eşinle denk bir tavırla ne yapılacağına karar vermek gerekiyor herhalde, belki bir süre sonra.. Onun da fikrini alarak ya da belki alıyor görünerek, ona bir şeyleri söyleterek? Sinir halinde ya da tam tersi kaybetme korkusuyla panik halinde değil de, gerçekten ne istiyor onu bir şekilde söyleterek filan.. Sıkıştırarak adam bir sonuca varamıyor, bu anlaşılmış; mutlaka ki o da düşünüp duruyor, durumu tartıyor kafasında, bir süre sonra bu durum açığa kavuşur bence, o zamana kadar "ne yapmalıydım" sorusundan uzak durasın, kendini üzmeyesin.. Su akar yolunu bulur, inşallah güzel olur önündeki günler.
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…