Ve yolun sonu... Boşanıyorum...


Sevgili acemicadı, konuma gösterdiğin ilgi için teşekkür ederim. Ben de senin gibi düşünüyorum, eşim gibi bir insanla hayat geçirmek kendime yazık etmek olacak sanırım. Ben aylarca düzelir diye bekledim ama olmuyor ve yıpranan ben oluyorum. Galiba en iyisi yol yakınken dönmek. Bir süre ben de aynen senin dediğin gibi yasa girdim, sanki dünyada tek insan eşimmiş zannettim. Sanki hayatım bitmiş gibi hissettim. Ama şimdi gerçekleri görüyorum. Hayatta herkes mutlu olmak ister. Ben de mutlu olmak için evlenmiştim, aşkın gözü kördür derler ya, eşimin nasıl bir insan olduğunu hiç göremedim. Terkedip gitti, geri döndü, hala beni suçlamaya devam etti; yine gözüm açılmadı. Ama hatamı görüyorum artık, benim için en güzeli gücümü toplayıp önüme bakmak. Bu insandan ne kadar az zarar görürsem o kadar iyi artık benim için. Bu kadar bencil ve sorumsuz bir insanla yaşamak kendime yapacağım en büyük kötülük olurdu herhalde. Şimdi yine yalnızım ama artık iyi hissediyorum...
 
Herşey gayet açık aslında.
Madem bu kadar bekar hayatına meraklıymış niye dönmüş o zaman geri.
Bir dediği bir dediğini tutmayan ,dengesiz birinin teki.
Kendini bu insanla görüşüp, helak etme daha fazla bence.
Bir insan laflarının ardında 2 gün duramıyorsa, nasıl bir insandır,nasıl bir erkektir.
 
Hepimiz bekliyorduk böyle bir şey olacağını. Ama içimizde ufak ta olsa bir ümit vardı düzelceğine dair.
Malesef o da yok oldu.
Eşinin tek derdi bekar hayatı yaşamak arkadaşları gibi.
Onun sorunu evlilikle canım seninle değil, başka bir kadınla da evli olsaydı aynısını yapardı.
Boşver gezsin tozsun bir süre, sonra pişman olacak.
Erkekler bekar hayatlarını doyasıya yaşayamadan evlendikleri zaman içlerinde kalıyor galiba, olan da eşlerine oluyor.
Böyle insanlar eğlenceye, gezmeye doymadan evlenmemeli.
Allah sana kolaylık versin, güçlü bir insansın atlatacaksın bunları.
Boşanma sürecince haklarından vazgeçme.
 
Canım üzüldüm önceden ne oldu ne yaşadın okumadım bir süredir buralara hiç uğrayamıyordum ama anlattığın kadarıyla eşinle çok büyük bir aşk yaşayarak evlenip sonra hayal kırıklığı yaşamışsın. Yanlış anladıysam kusuruma bakma. Aslında geçmiş önemli değil önemli olan sonuçta bir şekilde bir yuva dağılmış.

Ben de benzer bir durumdan geçtim ve temmuz ayında boşandım. Önceleri çok kötü bir haldeydim babamın evine döndüm işsiz güçsüz sağlık sorunlarım ruhsal sorunlarım...

inan saçlarımın yarısı üzüntüden döküldü gitti..

ama ne oldu?

çok üzüldüm kahroldum ama "Ölmedim".. Hatta hayatta eskisinden daha güçlü, ne istediğini bilen güçlü bir kadın olarak geri döndüm. Ben bile kendime şaşırıyorum..

Sen de böyle olacaksın işte o noktaya geldiğinde dönüp bu yaşadıklarına üzülmediğini farkedecek hayatında yeni bir sayfa açacaksın yeni biriyle yeni bir hayat kuracaksın... İşte bu kadar
 
matahari canım yaşadıkların çok zor. İnşallah senin için doğru karardır. Bundan sonra hayat sana hep güler. Sakın umudunu kaybette. Zaman herşeyin ilacı. En büyük yaralar bile sarılıyor. Mutlu olacaksın inan. Karşına değerini bilen seni mutlu edecek olan kişi çıkacaktır. Saygı güven olmadan bir evlilik yürümüyor bunu sende gördün.
 
demek ki ikinci bir şans vermek doğru değil benim senin konundan kendi payıma çıkardığım ders bu oldu çok da şaşırmadım bu olanlara aslında çünkü dengesiz bir insan eşin olacak şey.Yapacağın en güzel şey bir iş bulup hayatına yeni bir yön çizmek olacak matahari hayırlısı inan böyle sonra aşık da olursun yeniden evlenirsin de bazı insanlar (bizim gibi) bunları yaşamak zorunda oluyorlar nasıl bir kaderse milletin evi düzeni yerinde bizim gibiler böyle boğuşa boğuşa elde etmeye çalışıyorlar.Hayırlısı böyleymiş diyelim
 
Mataharicim ben sizinkinin düzeldiğini sanıyordum, şuan bunları okuyunca çok şaşırdım.
Konuyu açarken ilk yazdığın mesaj bizim durumun tıpatıp aynısı söylediği sözler falan.Seninki kısa bir sürede dönmüş ama bu nasıl bir dönüştür ya ne yaptıklarını bilmiyorlar erkekler.Benimki dönse de bizimki nasıl olacak bakalım.Umarım senin için her şey güzel olur, bir karar vermişsin onsuz devam etmek şeklinde.
 
Dün gece eve gelmeyeceğini söylediği halde geldi konuştuk, ayrılmak istediğimi söyledim. Önce kabul etti, sonra şöyle olsa böyle olsa ayrılmayız diye geri adım atmaya başladı. Net bir şey söylemedim, çok yorgundum gidip uyudum. Bugün kalktık, hiç konuşmadan oturduk. Tek belirttiği şey devam etmek istediği ama bu haliyle sürdürmenin zor olduğu ikimizin de değişmesi gerektiğiydi. Yaptığı hatayı unutturmak için çaba harcayacağını ama benim de çok çaba harcamam gerektiğini söyledi. Pişkinliği sinirimi bozdu, zaten ayrılmak istiyordum ama bir türlü net adım atamadığım için kendime kızıyordum. Hem bu gece hem yarın gece için arkadaşlarını arayıp planlar yapıyordu bu arada. Ben de böyle bir durumda bile gezip tozmak istediği, beni sürekli yalnız bıraktığı için suçladım. Kendini affettirmeye çalışsaydı böyle olmayacağını ama hiç çaba göremediğimi söyledim ve bitirelim dedim. Eşyalarını toplamaya başladı. Evden çıkarken çok yorgun olduğunu, tartışmaktan sıkıldığını bu gece maç izlemeye arkadaşına gidip orada kalacağını söyledi. 24 saat kafa dinlemek istiyormuş. Ben de tamam git ama bu gece eve gelmezsen bitti dedim. 24 saat bile veremiyormuşum ona kafasını toplamam için, bunu söyledi bana. Ben de madem gelmiyorsun o zaman bitti seni istemiyorum dedim, çekti gitti ve gelmeyecek de. Böylece bitti arkadaşlar. Bundan sonra önüme bakacağım. Sizin de yazdığınız gibi belki gerçekten yeni bir hayata başlayıp bütün bu acıları unuturum, belki herşey güzel olur benim için tekrar. Ama artık evliliğim bitti...
 
Son düzenleme:
bu kadar karasız ve çocuk ruhlu bi insanı nereye kadar taşıyabilirsin ki sırtında tabii ki bize düşmez ne olacağı nasıl olacağını söylemek ama dış gözle en hayırlısı böylesiymiş gibi duruyo
 
Bu evlilik icin mucadele etmeye degermi degmezmi bunu sen karar vereceksin tabiiki.
Ama yipranmalari, hayal kiriklarina nereye kadar tahammul gosterilir bunun sinirlari sanirim iyice asinmis..
hayirlisi olsun.. bir arkadasin yazdigi gibi bosanmak cocuksuz ve sorumsuz bir evlilikte bir dram olmaz..
hatta bir kurtulus bir baslangic olur.. icinde bir seyler kopmus kararini almils gibisin dolayisiyla kendin icin ne iyiyse onu yap artik..
zorlamanin anlami varmi yokmu bunuda sen bilirsin ama anlattiklarina yorum getirmem gerekirse esin evliligi kaldiracak duzeyde olmadigi gibi
sorumluluk almak onun icin bir yuk gibi.. acikcasi seni hak etmiyor..
 
canım uzun zamandır uğrayamadım topiğine ,neler olmuş...sende anlamışsın bu ilişkinin artık düzelmeyeceğine...kangren olmuş artık bencede düzelmez...doğru yoldasın devam et...umarım herşey gönlünce olur..
 
Sormayın ben de eşim yüzünden kaç aydır çok zor günler geçiriyorum. Onun dengesizliği yüzünden yaşlandığımı yıprandığımı hissediyorum. Artık içimde sevgi değil sadece öfke var. O yokken gerçekten daha huzurlu olduğumu anladım. Ben de en kısa zamanda kurtulup, bu dönemi de atlatıp düzlüğe çıkmayı bekliyorum artık. Çok yoruldum bu acılardan.
 
Ne kadar dengesiz davranmış, geri dönüp ''Seni seviyorum'' dediğinde de mi inanmayacağız yani.Bu kadar düşürdüler mi bu sözü de kendilerini de.Ki büyük bir aşkla evlenmişsiniz.Nasıl bu derece basite indirgemiş de bu kadar rahat ya ben okudukça sinirleniyorum!Böyle bir insanla devam etsen hiçbir şeyden emin olamayacaktın, umarım kendin için doğru kararı vermişsindir.
 
Bugün üstünü değiştirmek için eve geldi, birkaç gündür ailesinin evinde kalıyordu. (Ailesi şehir dışında, haberleri yok)Konuştum, bundan sonra adam olacaksan devam edelim yoksa istemiyorum dedim. O da beni sevdiğini, devam etmek istediğini ama devam etmek için şartları olduğunu vs söyledi. Onu rahat bırakacakmışım, huzuru yokmuş, herşeyi kısıtlanıyormuş filan. Doğrudur erkekler huzur arar, özgürlüklerine önem verir. Ama bilseniz bunları sana mı söylüyor dersiniz arkadaşlar. Çünkü ben onun hiçbir zaman hiçbir şeyini kısıtlamadım. Daha birkaç haftalık evliyken haftada iki-üç gece arkadaşlarıyla dışarıda sabahlamak ya da onları eve getirmek isterdi. Allah şahit, bir kere bile arkadaşlarınla görüşme, ailenle görüşme demedim. Kendisi dışarı çıktığı zaman her gittiği en alakasız ortamlara bile beni de sürüklerdi. Kaç defa gece yarıları beni arkadaşlarının evine götürdü. Onlar sabaha kadar bilgisayar oynarken ben tek başıma tanımadığım insanların evinde oturup saatlerce oyunlarının bitmesini bekledim. Daha 3 günlük evliyken sanki yıllardır evliymişiz gibi kaba ve ilgisiz davrandı, tartışmalarımızın tek nedeni buydu. Şimdi herşey için beni suçluyor. Sürekli tartışma çıktığı için benim onun hayatını mahvettiğimi, onu çok kırdığımı yıprattığımı söylüyor. Haklılık payı vardır, mutlaka çok hatam olmuştur ama bu kadarını da haketmedim. Kendi davranışlarında neredeyse hiç hata görmüyor. Evden çekip gitti, döndü bir şey demedim. Sırf eğlence olsun diye olmadık kızlarla mesajlaştı, işte orada dur dedim ama hatasını affettirmek için hiçbir şey yapmadı. Bugün dahi kalbimi kırmaya devam etti, ben yapıcı olmaya birşeyleri kurtarmaya çalıştıkça beni daha çok üzdü ağlattı. İddiasına göre evliliğimizde onun yaptığı tek ama tek hata kızlarla yazışmasıymış, zaten o da ayrı kaldığımız dönemde bana kızgın olduğu için yaptığı hiçbir amacı olmayan konuşmalarmış vs. Hiç huzur, mutluluk vermedi bana ve hala benden çaba göstermemi huzur vermemi istiyor. Bu pişkinliğine çok sinirleniyorum. Ben de ona "Böyle olmaz, ben çaba harcarım hatalarımı düzeltmek için ama tek taraflı olmaz senin de çaba göstermen gerek" dedim. Ne zaman böyle söylesem "söyle ne yapayım" diyor, yani oturayım düşüneyim, eşimin gönlünü kazanayım diye bir düşüncesi yok. O bile önüne hazır gelsin istiyor. Hiç böyle birşey duydunuz mu, biri sizi kıracak üzecek, sonra düzelttirmek için hiçbir şey yapmayıp söyle ne yapsam affedersin, onu da sen bul diyecek! Ha, söyleseniz de kabul etmeyecek. Çok üzdü, çok sinirlendirdi beni bugün de.
 
Son düzenleme:
Bunların üzerine ben de dayanamadım, zaten ayrılma kararım netleşmişti. Sustum, nasıl söyleyeceğimi düşündüm. Kabaca "İşe gitmem gerek, tam 4 dakikan var, 4 dakika içinde kararını ver artık" dedi. Bu tavrı beni iyice delirtti. Ayrılmanın bile bir adabı var, bir erkek boşanacaksa bile bir kadının kalbini iyice kırmadan biraz olsun gönlünü alarak yapmaz mı bunu? İnsan tek bir güzel cümle söyler. Ben de ona ayrılmak istediğimi söyledim. Mümkün olduğunca en kısa sürede işi zorlaştırmadan boşanmasını istedim. Kabul etti ama bakalım daha neler yapacak bana. "Kesin olarak bitti, bu noktadan sonra hiçbir geri dönüşü yok. Sadece tek bir şey söyle, bana hiç değer vermedin ve sevmiyorsun değil mi?" dedim. O da "Sen öyle düşünmek istiyorsan öyle düşün. Ben seni hala seviyorum ve hep değer verdim ama sen görmedin. Bu noktadan sonra bence de düzelmez. Ben daha fazla bunalmak istemiyorum. Yarın tekrar gelip eşyalarımı toplayacağım". dedi ve gitti. "Kaybetme korkun hiç olmadı değil mi?" diye de sormuştum. "Güzel bir ilişki olsa olurdu ama böyle sürekli tartışmalarla giden arkadaşlarımla bile istediğim gibi görüşemediğim bir ilişkiyi kaybetme korkusu olmaz insanın." dedi. Bunları yazıyorum, çünkü onun kabalığı beni bile şaşırttı. İnsan ayrılma kararı verilse bile kaç yılın ardından sevdiği ve onu seven bir bayanla böyle mi konuşur? Arkadaşlarıyla görüşmekten kastı da günde 3 saat onlarla telefonlaşıp üstüne internette online oyun oynayıp, haftanın birkaç gecesi onların evinde sabahlamak. Yani normal görüşse bir şey demem. Ayrıca adamın evliliği bitiyor, bunu kurtarmaya çalışacağına arkadaşlarım diye tutturuyor, anlam veremiyorum.

Şimdi tamamen bitti. Onunla bir daha asla görüşmek bile istemiyorum. Yarın eşya almaya geldiğinde bile evden dışarı çıkacağım. Ona karşı sevgim nefrete döndü. Umarım beni daha fazla yıpratmadan bir an önce çıkar hayatımdan.
 
Son düzenleme:
İnsan hiç mi sevmez.Tabiki sevmiştir ve hala devam ediyordur, bir anda bitemezki.Yaşadığınız güzel şeyleri sen tek başına yaşamadın.Ama demekki sevgisinin üstünde başka şeyler var.Başka şeyleri daha çok önemsiyor.Yolu açık olsun diyeceğim ama içimden gelmiyor, olmasın.Kendiminki için de aynısını düşünüyorum sevgi hala vardır ama demekki başka konular girdi araya.Ne olursa olsun sonuçta onların da acı çektiğini görüyoruzya o bile iyi.Boşandıktan sonra daha çooook anlar o bu günlerinin değerini.
 
gece eve gelmeyen adamdan koca olmaz evliliğe hazır değilmiş eşiniz evde yalnız kalıyorsunuz ya başınıza birşey gelse hiç umrunda değil size karşı sorumsuzluluğuda cabası kendince sizi sevdiğini söylüyor ama gerçek sevgi sevdiğini incitmemektir siz yerine arkadaşlarını tercih etmiş kocanız evliliğin nasıl olması gerektiğinde karşılıklı sorumluluklardan haber yok öyle anlaşılıyor. Ben şuna inanırım evlenmeden önce yaşam tarzlarına çok dikkat etmek lazım yaşam tarzları nasılsa evlendikten sonrada öyle devam eder çünki.
 
valla mataharicim ben eşime şununla konuşmayacaksın şuraya gitmeyeceksin dedim.evlilik özgürlüklerin yaşandığı biyer değil tabiki kısıtlanacak bence eşine yanlış yaklaşıyosun seni kısıtlamadım falan diyerek.kısıtlanacak tabi erkekler bekarlıklarındaki gibi yaşarlarsa vay halimize
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…