- 18 Eylül 2014
- 8.450
- 29.964
- 798
- Konu Sahibi GelenKutusu
-
- #181
Mesajlarından tanıyorum seni, yeniden bu duyguları hissetmiş olman çok güzel :) dediğin gibi pozisyonundan dolayı ve şu ana kadarki alışkanlıkları sana az zaman ayırmasına sebep oluyor. Ama bence kendini bariz şekilde geri çekersen daha net cümleler duyabilirsin. Mesela çocuklar babalarındayken bu akşam sinemaya gidelim mi değil de şu saatte şuradayım müsait olursan beklerim ... gibi davetkar ama o olmadan da senin zaten bir planının olduğunu anlatan cümleler kurabilirsin. Akıllı kadınsın hakkında hayırlısı olsun
Bir olay anlatayım o zaman:
Yemeğe gidelim mi ertesi akşam diye konuştuk. Kim davet etti hatırlamıyorum ama büyük ihtimal ben :)
O akşam iş çıkışı yazdım. 7:30 uygun mu diye. Bu arada ben plansız programsız hareket etmeyi hiç sevmem. Yer ayırtmadan gitmemeye çalışırım bir yere. Güzel bir kebapçıda yer ayırttım (adam güneydoğulu).
Sonra eve üzerimi değiştirmeye geldim. Bana telefon ediyor. Ben pek iyi değilim. Geçmiş olsun tamam dedim. O zaman rezervasyonu iptal edeyim dedim. Dur şimdi etme. Yatsı okunsun, ben namazı kılayım, bir duruma bakayım. İyi hissedersem gelirim. Dedim mecbur değiliz gitmeye, başka zaman gideriz. Yok sen bekle dedi. Peki. Ben evde giyinmiş hazırlanmış bekliyorum. Yatsı okundu. Bekledim bekledim. Nasılsın diye aradım. Sen oraya intikal et, ben de geliyorum dedi. Kebapçı eve 1 km filan bu arada. Ben sanıyorum ki gelip beni kapıdan alacak.
2 ayrı araba gittik. Ben önce gitmişim hatta. Masaya oturdum. O geldi. Masayı beğenmedi, başka yere geçtik filan.
Şimdi kalkıp da benim “ben bilmem ne kebapçıya gideceğim yemeğe, müsait olursan gel” demem olmazdı.
Bir kaç gündür yazmıyorum mesela (şu an tatildeyim, o da bayram diye memleketine gitmişti zaten, 1 hafta uzatmış).Ama hep sizin çabanız hep sizin önerileriniz ile görüşme oluyormuş ki.
Tam tersi olması gerekmez mi? O nazlanıyor, o davet bekliyor
Kendinizi biraz geri çekin, bu ilişkiyi çok istiyormuş kanısı oluşturmayın.
Bir kaç gündür yazmıyorum mesela (şu an tatildeyim, o da bayram diye memleketine gitmişti zaten, 1 hafta uzatmış).
Ben yazmıyorum, bu sefer o sürekli ne yapıyorsun, nerdesin yazıyor. Şarkı filan yolluyor. Kendi fotoğraflarını yolluyor :))
Zaten işin bu kadar uzamasının sebebi bu. Adam net değil. Ben yaklaşınca naz yapıyor, uzaklaşınca kıymetli oluyorum.
Sabırla bekledin mi valla bem bekleyemezdım çok nazlı çok farklı bir adam yatsı sabah ezanına kadar vakti vsr ama sizin çocuklarınız var ve o kadar vaktiniz olmayabilir. Çok ayrıntılı düşünmüyor erkekler ama diz bir kez daha gözden geçirin derim üzülmeyin değmez ..Bir olay anlatayım o zaman:
Yemeğe gidelim mi ertesi akşam diye konuştuk. Kim davet etti hatırlamıyorum ama büyük ihtimal ben :)
O akşam iş çıkışı yazdım. 7:30 uygun mu diye. Bu arada ben plansız programsız hareket etmeyi hiç sevmem. Yer ayırtmadan gitmemeye çalışırım bir yere. Güzel bir kebapçıda yer ayırttım (adam güneydoğulu).
Sonra eve üzerimi değiştirmeye geldim. Bana telefon ediyor. Ben pek iyi değilim. Geçmiş olsun tamam dedim. O zaman rezervasyonu iptal edeyim dedim. Dur şimdi etme. Yatsı okunsun, ben namazı kılayım, bir duruma bakayım. İyi hissedersem gelirim. Dedim mecbur değiliz gitmeye, başka zaman gideriz. Yok sen bekle dedi. Peki. Ben evde giyinmiş hazırlanmış bekliyorum. Yatsı okundu. Bekledim bekledim. Nasılsın diye aradım. Sen oraya intikal et, ben de geliyorum dedi. Kebapçı eve 1 km filan bu arada. Ben sanıyorum ki gelip beni kapıdan alacak.
2 ayrı araba gittik. Ben önce gitmişim hatta. Masaya oturdum. O geldi. Masayı beğenmedi, başka yere geçtik filan.
Şimdi kalkıp da benim “ben bilmem ne kebapçıya gideceğim yemeğe, müsait olursan gel” demem olmazdı.
Bir olay anlatayım o zaman:
Yemeğe gidelim mi ertesi akşam diye konuştuk. Kim davet etti hatırlamıyorum ama büyük ihtimal ben :)
O akşam iş çıkışı yazdım. 7:30 uygun mu diye. Bu arada ben plansız programsız hareket etmeyi hiç sevmem. Yer ayırtmadan gitmemeye çalışırım bir yere. Güzel bir kebapçıda yer ayırttım (adam güneydoğulu).
Sonra eve üzerimi değiştirmeye geldim. Bana telefon ediyor. Ben pek iyi değilim. Geçmiş olsun tamam dedim. O zaman rezervasyonu iptal edeyim dedim. Dur şimdi etme. Yatsı okunsun, ben namazı kılayım, bir duruma bakayım. İyi hissedersem gelirim. Dedim mecbur değiliz gitmeye, başka zaman gideriz. Yok sen bekle dedi. Peki. Ben evde giyinmiş hazırlanmış bekliyorum. Yatsı okundu. Bekledim bekledim. Nasılsın diye aradım. Sen oraya intikal et, ben de geliyorum dedi. Kebapçı eve 1 km filan bu arada. Ben sanıyorum ki gelip beni kapıdan alacak.
2 ayrı araba gittik. Ben önce gitmişim hatta. Masaya oturdum. O geldi. Masayı beğenmedi, başka yere geçtik filan.
Şimdi kalkıp da benim “ben bilmem ne kebapçıya gideceğim yemeğe, müsait olursan gel” demem olmazdı.
:)))Kendisine bıraksan bu sefer hiç gitmeyeceksiniz hale bakılırsa. Yatsı kaçta okunuyor siz akşam yemeğine 11 de kebapçıya mı gittiniz. Biraz donuk bir adam belki, belki dini hassasiyetleri var çok sık görüşmeyelim diyor namaz kılıyor dediniz diye yazıyorum bunu. Yaşı da 50 yi aşmış babam çok yorulmamasına ramen artık evden çıkmıyor mesela akşamları (56 yaşında). Annesiyle beraber mi yaşıyor belki o etkiliyordur akşamları beraber oturup meyve yemeye alışmışlardır:)
Ömür törpüsüGelenKutusu Karşınızda ki adam net olsa .....size sizin için öldüğünü soylese ....yaşamak istediğiniz ilişki bu mu?Sonuçta su an iletişim halinde olduğunuz,pekcok mesajda anekdot halinde paylastiginiz durumları size yaşatan zaten bu adam.Ne değişecek ?
O zaman evine davet edip yuva sıcaklığını hatırlatmalısın bence :) susam mantolu cevizli tahinli bir kek yaparsın yanında ince belli bardakta demlik çay:)))
Yok yok annesini 6 yaşında kaybetmiş zaten. Sorun bu
Evde de yaşamıyor, daha önce anlattım. Ya lojman ya misafirhane tarzı bir yerde. Sahip olduğu en özel şeyler kıyafetleri ve ayakkabıları :))
O zaman evine davet edip yuva sıcaklığını hatırlatmalısın bence :) susam mantolu cevizli tahinli bir kek yaparsın yanında ince belli bardakta demlik çay
En küçük kardeşim (erkek) 24 yaşında, erkeğin naz niyaz yaptığı ilişkilerde ‘kız da oturup dinliyor mu böyle adamı, adam yerine koyuyor mu yani’ diyor. 24 yaşında benim aklım bi karış havadaydı, nitekim o kafayla gidip yanlış bi evlilik yaptım.Ömür törpüsü
Anladım
Sizlerin yorumlarından sonra daha da iyi anladım.
En küçük kardeşim (erkek) 24 yaşında, erkeğin naz niyaz yaptığı ilişkilerde ‘kız da oturup dinliyor mu böyle adamı, adam yerine koyuyor mu yani’ diyor. 24 yaşında benim aklım bi karış havadaydı, nitekim o kafayla gidip yanlış bi evlilik yaptım.
Yeni nesil bizden daha mantıklı vesselam
Bu duygular meselesine çok katılıyorum. Karşımızdakine onu yok sayarak yorum Yapıyoruz. Ama cidden o insanın beynini farklı türlü çalıştırıyorAma insan kendi başına gelince bu kadar objektif olamıyor.
Bu yaşadığım şeyi burada başka biri anlatsa, arkana bakmadan kaç derdim mesela. Zamanını kaybetme derdim. Sana hitap etmiyor, edemez, kapasitesi yok derdim.
İşin içine duygular girince çuvallıyoruz.
Ama olsun. Bizi biz yapan da hatalarımız değil mi?
Ben kendimi hatalarımla seviyorum. Yanlış evlilik yapmamız belki bir sonrakinin çok doğru olmasına neden olacak.
Yooo sormuyor
Sonra bir cuma öğlen “hayırlı cumalar” diye mesaj atıyor
Bir olay anlatayım o zaman:
Yemeğe gidelim mi ertesi akşam diye konuştuk. Kim davet etti hatırlamıyorum ama büyük ihtimal ben :)
O akşam iş çıkışı yazdım. 7:30 uygun mu diye. Bu arada ben plansız programsız hareket etmeyi hiç sevmem. Yer ayırtmadan gitmemeye çalışırım bir yere. Güzel bir kebapçıda yer ayırttım (adam güneydoğulu).
Sonra eve üzerimi değiştirmeye geldim. Bana telefon ediyor. Ben pek iyi değilim. Geçmiş olsun tamam dedim. O zaman rezervasyonu iptal edeyim dedim. Dur şimdi etme. Yatsı okunsun, ben namazı kılayım, bir duruma bakayım. İyi hissedersem gelirim. Dedim mecbur değiliz gitmeye, başka zaman gideriz. Yok sen bekle dedi. Peki. Ben evde giyinmiş hazırlanmış bekliyorum. Yatsı okundu. Bekledim bekledim. Nasılsın diye aradım. Sen oraya intikal et, ben de geliyorum dedi. Kebapçı eve 1 km filan bu arada. Ben sanıyorum ki gelip beni kapıdan alacak.
2 ayrı araba gittik. Ben önce gitmişim hatta. Masaya oturdum. O geldi. Masayı beğenmedi, başka yere geçtik filan.
Şimdi kalkıp da benim “ben bilmem ne kebapçıya gideceğim yemeğe, müsait olursan gel” demem olmazdı.
İftara davet ettim gene olmuyor
Hesabı kim ödedi merak ettim..
İntikal et...Allahım ya...İnsan gelir alır hem davet et hem kendin arabayla git...Ay sağolsun gelebilmiş yani...Önce iyi değilim sonra durumuma bakayım yok yatsı namazı..Peki yemek yerken neler konuştunuz?
bi soru..Bu adamın en çok neleri hoşunuza gidiyor?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?