- 24 Ocak 2011
- 21.771
- 35.594
- 798
- Konu Sahibi Oneydigiizzz
-
- #121
Bence de olmazda işte alamadıktan sonra 2 gün önce tavuk aldım 22 tl olmuş kilosu vay arkadaş
TV . karşısında ömür çürütmek kişisel bir tercihtir.
Bir insanın çok az parası varsa bile birkaç erzak alıp sırt çantasına o günü dışarıda gezerek geçirebilir.
Ha kastiniz ülke ülke gezmek ise onu zaten çok paran varsa yapabiliyorsun. Herkes aynı standartlara sahip değil.
Zenginler de TV . Başında uyuya kalıyor :)
Kimse normal saymıyor, ancak ah vah ederekte hayat geçmez. Kişi elindeki neyse o standartlara göre yaşamayı öğrenmeli.
Ergenler gibi sizlanmanin manası yok.
"Elindekiyle yaşa-sızlanma" derken? Ne alaka?
Herkes zaten elindekiyle yaşıyor zaten.
Normal demiyorsanız niye üzerinize alındınız ki dediklerimi? Ben normal sayanlara şaşıyorum dedim, "Bana yetiyor da artıyor süper geçiniyoruz" diyenlere hayretle bakakalıyorum dedim.
Siyasete girmesin, 4 kişilik bir ailenin aylık gıda masrafı için "Açlık sınırı" yazıp aratmanız yeterli, ya da "Yoksulluk sınırı"nı aratın o da ilginç bir sayı çıkacak. Tercih ayrı bir şey, standart dediğiniz ayrı bir şey ki tercih denilen şey de seçenekler içinden yapılır, zorunda kalmak bir tercih olmuyor.
Ömründe hiç deniz görmemiş insanlar var, öyle sırt çantama erzağımı alır yürürüm mevzu değil yani. Evet, ömür de böylece çürüyor, zorunda kaldıklarının ekseninde.
Alakası , öhh demeden nasıl yaşar insan demenizle yazdım.
Her ülkenin fakiri de var , zengini de. Maddi durumu kötü diye sızlanıp dursun mu ?
Maddi durumu kötü olan ben süper geciniriyorum demez zaten, ben yettirebiliyorum der.
E normal sayan demez işte "Öahh" diye.
Normal olmadığının farkında olan arada bağlar isyana.
Fakirliğe sızlan dur filan olayı değil ki, maddi durumu iyi değil, buna göre bir hayat biçimi geliştiriyor ve bunu beğenip normal olanlara lüks deniliyor, bunu tuhaf buluyorum. Diyorlar, maddi durumu kötü, şükür iyi geçiniyoruz para da arttırıyoruz filan diyorlar kaç kere okudum bu forumda. Lüksleri sırala deyince, "Normal-olmalı" denilen kısmı sayıyorlar işte.
Işte bu senin yaşam satandartina göre normal, ona göre lüks.
Sen ( burada ki seni sizin için kullanmıyorum ) o parayla arttiramazsin , o kısıp arttırır.
Herkesin lüks anlayışının aynı olduğu , yaşam standartlarının çok yüksek olduğu bir dünya yok zaten.
Kimisi ayakkabı alamaz , bir başkası onlarca ayakkabı içinden ayakkabı seçemez.
Öh , ah demeden de yaşamak zorunda. Kendine hayatı zehir etmenin manası yok.
Bir aile de mühendis vardır , iyi geçinir , diğer ailede asgari ücret alabilecek işler dışında bir ise giremeyecek eğitimi vardır iyi geçinemez.
Bende 8 bin gelirimiz var zorlanıyoruz diyenleri okudum. Bu kısımda da vahlananlar var.
Ancak söyle dert yanabilir ; ülkenin herbir şeyi parayla, yakında nefes aldığımız havanın vergisini alacaklar , bari asgari ücret artsın , vergiler düşsün , pazar araciları kaldırılsın v.s
Fox'taki bir dizi aklıma geldi bu ara yayımlanmakta olan, Kadın isimli.
Çok kısıtlı paralarla İstanbul'un göbeğinde yaşamaya çalışan bir kadın ve iki hayli ufak çocuktan, çikolata bile alamadan, sürekli bomboş bir buzdolabıyla yaşadıkları fakirliğin her türlü imasının dakikalarca yapıldığı, ancak koşullar ne olursa olsun psikolojilerinin asla bozulmadığı, küçük mutluluklarla İstanbul'da değil hayal dünyasında yaşıyoruz hissi veren sayısız absürt sahneler.
Halbuki gerçek burası, bu başlıklarda yazılanlar.
Parasızlığın en yıpratıcı tarafı gariptir ki parasızlığın kendi değildir, yarattığı umutsuzluktur. İnsan o an tabağında makarna olmasını kabullenebilir çünkü, ama yarın acil bir durumda ne yapacağını bilememek alt edilemez bir endişedir, insanı içten içe tüketir.
Üstünden başından, kitabından, yemeğinden kısmayı tolere edebilirsin çoğu zaman, asıl kahreden bunlara ne kadar süre dayanacağındır, geçip geçmeyeceğine dair gelecekle alakalı umudundur seni.
Hayatı boyunca asgari ücretle çalışmış ve hep asgari ücretle çalışacağını bilen birinin umutsuzluğunu düşünün. Benim düşündükçe tahammül edemediğim vaziyetlerdendir.
Eğer geleceğinize dair en ufak bir planınız, umudunuz varsa şayet, evet, geçinebilirsiniz konu sahibi, ne yediğiniz, içtiğiniz, giydiğiniz önemli değil. Yeter ki hayatınızı iyileştirmek adına bir plan, çaba veya umudunuz olsun, gerekirse zorlanır, ama yine de geçinirsiniz.
Yatıp uyumam da lazım sabaha çok pis yamulacağım, kısaca şöyle diyeyim son olarak: Bi evi geçindirmedeki hesap yeteneği ya da biriktirme azminden bahsetmiyorum, ya da kişisel bir sana göre normal bana göre normal olayından da bahsetmiyorum. Bir "Normal" standartı vardır herkes için, yoksulluk sınırı mesela, bu bir referans nokta. Ancak bir kişi yoksulluk sınırının altında yaşıyorken "Süper geçiniyoruz para da artıyor, her şeyi de yiyoruz, her yeri de geziyoruz" diyebiliyorsa, işte o normal olmuyor. Algı değişiyor. Her şeyden yiyoruz derken atıyorum sofrasında meyvesi eksik oluyor, çünkü ona göre her şey derken meyve yok onu atmış ihtiyaçtan, lüks ve ona göre lüks olan şey de olması gereken bir şey bir insanın beslenmesinde. İşte bundan memnun olunması ve lüks görülerek ihtiyaç olduğunun farkında olunmamasına şaşıyorum diyorum. Daha nasıl anlatsam bilemedim. Ben anladım seni doğru diyorsun da benim dediğim şey o değil işte. Neyse. :)
Acıma canim. Bu günlerde geçer inşallahBizde eşim 2400 TL alıyor.1200 kredimiz var .2 de çocuk geçiniyoruz.kendime acıdım valla.
Ben cevaplayayım. Ülkenin büyük bir kesimi hızla fakirleşirken, küçük bir kesimi de çok büyük bir hızla zenginleşiyor. Orta sınıf kaybolup fakirleşiyor. Ancak 70 milyonluk ülke olduğumuz için o büyük hızla zenginleşen küçük kesim lüks restaurant, alışveriş merkezi kasalarını dolduruyor. Bir de fakirleşmekte olan orta sınıf da yapabileceği tek bedava aktiviteyi yapıyor, vitrin gezmek.Ama aklıma takılan avm ler tıklım tıklım , yemek yerleri boş olmuyor asla, sıra bekliyorsun , kuaförler keza öyle, elbise almaya giriyorsun boş kasa göremiyorsun.
Buradakilerin hepsi bunları yapamıyorsa , oradakiler kim :)
Her haftasonu,eşimle istisnasız bu soruları birbirimize soruyoruzİstanbul’da yaşıyorum,haftasonu ve özellikle de ramazan ayında yemek yemeye yer bulamıyorsun neredeyse..En ucuzundan en pahalısına heryer full,nasıl oluyor gerçekten anlamıyorum ...
Çayyolu mubenim yaşadığım semt pahalı maalesef en ucuz ev 600 700 bin burda.kuaför market herşey pahalı
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?