- 11 Ekim 2007
- 6.620
- 814
- 448
- 44
- Konu Sahibi SirriEyvan
-
- #13.881
hiçç kafanı karıştırma canım bebeğin geleceği vakti biliyor ve zamanı gelincede sinyallerini gönderecek sana. inşallah kısmet olursa burda bu süreci hep birlikte yaşayacağız inşallahhBenimde 20 haziran görünüyo Doğumum ama çevremdekiler erkek bebekler geç doğar haziran sonunu bulur dediler kafam karıştı
Allah kolaylık versin canım benimde kaşıntı ile başım dertte losyon kullanıyorum bir nebze geçiriyor. birde üstüne her kış soğuktan ellerim egzama olurdu yine başladı ve kendimi zor tutuyorum kaşımamak için. haftaya randevu aldım cildiye ile görüşeceğim tekrar ilk 3 ay da herhangi bir ilaç veremem demişti.Insallah tatlim ilac kullanamamak kotu iste. Neyseki verdigi krem cok iyi geliyor. :) zor bişey alerji helede hamilyken
teşekkür ederim canım son derece faydalı bir yazı. adem beyin dediği gibi her çocuk ve her ebeveyn ayrı tabiki. biz oğlumda 3 aylıktı odaları ayırdığımızda ama nedenide eşimin evde içmesede sigara içiyor oluşu ve alıp verdiği nefeslerle çocuğumunda etkilenmesini istemememdi. ancak uykuya dalmadan nce hep yanında oldum ve o uyuduktan sonra odama geçtim ve uykumda çok hafifti. birde annelik öyle birşeyki kesintisiz uyuyabilmek diye birşey sözkonusu değil resmen birşeyler dürter gibi uyanır gece kaç defa yanına giderdim. birde emme problemimiz olduğu için 2 saate birde sütümü sağıp hazır ederdim. şimdi 4,5 yaşında oğlum ve en büyük keyfimiz birlikte uykuya dalmak. muhabbet ediyoruz kitap okuyup sarılıp uyuyoruz ne zamanki benden ayrılıyor o zaman odama geçiyorum ve gecede yanıma gelmek istediğinde asla göndermiyorum.kızlar bi okuyun istedim ben adem güneşin kitaplarını okuyorum ve söylenenlerin gerçekten doğrular olduğuna inanıyorum her çocuk özeldir belli kurallar ve kalıplar içerisine sokulmamalıdır.
Uyku eğitiminin zararları üzerine bir yazı yazma zamanı geldi sanırım. Çünkü medyada, tıp ve psikoloji dünyasında “uyku eğitimi” konulu yazıları okumanın artık beni ne kadar üzdüğünü fark ediyorum son günlerde.
Ebeveynler tek bir doğru olduğunu ve bu mutlak doğrunun dışında hareket ederlerse çocuklarına zarar verecekleri korkusuyla seçim şanslarının olmadığını düşünüyorlar. Oysa yeterince bilgi sahibi olsak o zaman seçim konusunda özgür olabiliriz.
Artık ebeveynlerin, özellikle annelerin kendi güçlerini ellerine almalarının zamanı geldi. Doktor böyle söyledi, psikolog şöyle dedi, kitap böyle yazıyor söylemlerinin dışına çıkıp, kendi ailem, kendi yaşantım ve kendi iç dinamiğimle doğruya kendimin karar vermesinden bahsediyorum.
İşte bu yüzden bu yazıyı yazarken özellikle psikolog şapkamın arkasına sığınıp “gerçek bu” ya da “ben söyledim oldu” demek istemiyorum. Araştırmalar, bilimsel farkındalıklarla desteklenmiş bir yazı yazmak istiyorum. Tabii ki kendi düşüncelerimle de harmanlayacağım bu yazıyı. O yüzden okuduktan sonra bu konuyu kendiniz için araştırın ve sonra aile düzeninize en uygun şekle siz karar verin. Her farkındalığın sonunda olduğu gibi bu yazı size geçmiş uygulamalarınızdan kaynaklanan suçluluk duygusu, kandırılmışlık hissi getirirse o zaman da şunu hatırlayın: Her an her şeye yeniden başlama şansınız var. Nasıl mı? O da başka bir yazının konusu.
Beraber uyumak
Önce ebeveyn ile bebeğin beraber uyuma kavramına biraz açıklık getirelim. Beraber uyumak nedir ve neden önemlidir? Beraber uyumak yetişkin ebeveynin (genellikle anne), bebeğiyle beraber ve yeterli yakınlıkta yatmasıdır (aynı yatak, ya da aynı oda) ki birbirlerinin duyusal sinyalleri ve işaretlerine cevap verebilsinler.
Anne sütündeki az kalori gece sık sık emzirmeyi gerektirir. Bu sık emme sonucu annenin artan antikorları bebeği hastalıklara karşı koruduğu gibi, uzun dönem emzirme annede meme kanserini engelliyor (Dr. Helen Ball tarafından yürütülen araştırmanın detaylarını öğrenmek isteyen olursa çeşitli linkler verebilirim). Emme dışında bebeğin anne kokusu, annenin hareketleri ve dokunmasına olan yakınlığı hem bebeğin ağlamasını azaltıyor, hem de vücut ısısını, kalori emilimini, stres hormon seviyesini ve bağışıklık sistemi hallerini dengeliyor.
Batı’daki tüm teknolojik gelişmelere karşın insan yavrusu nörolojik olarak tam olgunlaşmamış şekilde doğuyor. Annenin vücudunun yerine geçen teknolojik bir alet henüz bulamadık. Bebek, beyinin ulaşacağı gerçek hacmin sadece yüzde yirmi beşi ile dünyaya geliyor. Bebek beyninin olgunlaşması sadece ve sadece biyolojik temas ve yakınlıkla mümkün; annenin devamlılık gösteren temasıyla. Eline verdiğiniz battaniye beyin gelişimi için hiçbir şey yapmıyor. Beyin gelişim için başka bir beyinle ilişkiye girmek zorunda. Bu yüzden bebeğin ilk doğduğu zamandan itibaren başlayan bir bağımlılık var.Ve bu bağımlılık ilerdeki bağımsızlık için gerekli.
Bebeğin kendi kendine uykuya dalma halini bir bağımsızlık hareketi olarak göremeyiz. Hayat boyu kendine yetme ve özgüven onu seven annesinin kolları olmadan uykuya dalmak değil. Her çocuk bir süreçte kendi kendine uykuya girmeyi öğrenecek. Üzücü olan ebeveynlerin bunu bebeğin erken yapmayı öğrenmesinin bir bağımsızlık, bir kendine yetme göstergesi olarak görmesi. Bunların hiçbirinin bilimsel bir temeli yok. Biberonla (yüksek kalori) beslenen çocuklarla yapılan araştırmalar temel alınarak sonuca varıldığı için bütün gece uyuyan bebeklerin normal sayıldığı bir kültürde yaşadığımızı unutmayalım.
Irvine’daki Kaliforniya üniversitesinde Meret Keller ve Wendy Goldberg’ün yaptığı araştırma ebeveyn ile bebeğin doğumdan itibaren rutin beraber uyuma alışkanlıklarının çocukların problem çözme becerileri ve başkaları ile ilişkiye girme kapasitelerine olumlu etki yaptığını gösteriyor (Keller ve Goldberg 2004). Sanılanın aksine, yalnız uyuyan çocuk ebeveyniyle beraber uyuyan çocuğa nazaran daha az kendi başına kalabilme kapasitesine sahip. Ancak çocuğumu yalnız uyutuyorum şimdi kendine güvensiz mi olacak demeyin. İnsan gelişimi tek bir uygulama ile sonuca ulaşacak kadar basit değil. Psikolojik ve sosyal beceriler tek bir tecrübenin sonucu oluşmuyor. Her gün ebeveynle olan 24 saatlik iletişimin sonucu oluşan bağlanmanın sadece belli ancak önemli bir bölümüne bakıyoruz. Eğer sağlıklı bağlanma devamlılık arz eden ilginin sonucu ise bunu gece tamamen kesmek tabii ki ilişkiyi sekteye vuruyor.
Benim bebeğim sabaha kadar deliksiz uyudu cümlesini kurmak neden bu kadar önemli. Hatta bu Batılı ülkelerde bir takıntıya dönüştü. Sabaha kadar uyuyan bebek inek sütü, biberon, mama ile beslenerek yalnız uyumaya bırakılan bebeğin ulaştığı bir yer. Hiçbir çocuğun çözülecek bir uyku sorunu yok. Bizlerin “uyku eğitimi” odaklı düşüncelerimizden gelen bir sorunumuz var. Bebeğin bağışıklık sistemi, beynin gelişimi, stres regülasyonu vs sık emzirme ile ve anneye yakınlıkla gelişiyor.
Bir sorun kendinize, doğa hata mı yaptı? Neden benim sütümü inek ya da aslanınki gibi yüksek kalorili yapmadı ki bebeğim daha uzun uyusun? Bir cevap bulabildiniz mi?
Psikiyatrist Isabel Paret gibi birçok kişi bunu araştırıyor. Bebek gündüz ne kadar çok kucağa alınır ve dokunulursa o kadar daha az derin uykuya dalıyor. Çünkü ilk yıl derin uyku bebek için tehlikeli. Ani bebek ölümlerinden koruyor bebeği. Ancak beraber uyumanın tehlikeli olduğu durumlar da var. İçki içen, sigara içen ebeveyn kesinlikle çocuğuyla beraber uyumamalı. Emziren anne aynı yatakta yatabilir ancak biberonla emziren anne çocuğunu yanında ama ayrı bir yatakta yatırsa daha güvenli olur. Dikkat edilmesi gereken bu konuları da bir sonraki yazımda derinlemesine işleyeceğim.
Bebeğin anne karnındaki gelişimine hâlâ dışarıda devam ettiği süre aşağı yukarı konuşmanın başladığı on beş aylık süreç. Bu zaman diliminde beraber uyumak önemli diyor araştırmalar. Ancak sonrasında ayrı odaya geçirme tamamen ailenin kendi dinamikleri içinde kendi seçimi. Eğer aile beraber uyumaktan memnun ise devam edebilir bu uygulamaya. Kimse başka bir ailenin detayını bilemez. Karar tıbbi bir karar değil, her zaman kişisel bir karar. “Çocuğum beş yaşında hâlâ beraber uyuyoruz, bu zararlı mı?” sorusuna her ne kadar “Değil, bu bir seçim” diye cevap vermiş olsam da…
İşte size birkaç araştırma sonucu: Lewis ve Janda (1988); 1-5 yaş aralığında ebeveynleri ile uyuyan oğlan çocuklarda yüksek kendine güven, daha az suçluluk duygusu ve daha az anksiyete görülüyor. Kız çocukları ise fiziksel temas ve dokunma ile daha rahat olmalarının yanı sıra daha yüksek özsaygıya sahipler. Bunun gibi birçok araştırmaya sizler de bakın diye burada sıralıyorum: İngiltere’de 1994 Heron’un çocukların beraber uyumayla stresle daha rahat baş ettikleri konulu araştırma ve 2000’de Mosenkis’in “İlerdeki gelişime çocukluktaki beraber uyumanın etkileri” başlıklı araştırması (Effects of Childhood Co_Sleeping on later development).
Beyin başka bir beyin ile olan iletişimi ile gelişiyor, bağımlılık ilerde bağımsızlığı getiriyor. Çocuklarımıza yürüme, konuşma eğitimi vermiyoruz. Sadece bunları en iyi destekleyecek ortamı yaratıyoruz. Bağımlılık ilerde bağımlılığa eğer biz onlar hazır olduklarında kendi yataklarına, kendi odalarına, kendi yaşamlarına gitmelerine izin vermezsek neden oluyor. Bu da başka bir yazının konusu.
canım gerçekten doğumlarımıza sahip çıkmamız gerekiyor özelliklede keşkesiz olabilmesi için. 12. haftada doğum psikoloğu ve ebeden doğum eğitimi aldım bende. ilk doğumumda çok tecrübesizdim ve aklımada gelmemişti açıkçası ama şimdi bakış açım tamamen değişmiş durumda özelliklede ten tene temas ve anne bebek bağlanması o kadar önemli ki. istanbul doğum akademisinin sayfalarınıda inceleyebilirsin. doktorumuda ona göre seçtim ve çok rahatlattı içimi. herşeyi konuştuk benim çatal fobim var mesela ben orda doğum yapmak istemediğimi söylediğimde sen nasıl rahat edeceksen o şekilde olacak dedi. birde ilk doğum sezeryan olduğu için bu sefer normali denemek istiyorum oda gereken önlemleri aldıktan sonra eğer annede bebekte bir sıkıntı yoksa deneyeceğimizi söyledi ancak önemli olanın sağlıklı bebek sağlıklı anne olduğu konusundada hem fikiriz gerekirsede sezeryan olacak ancak en azından randevulu değilde bebeğim kendi karar verecek geleceği tarihe.
hangi ildesin canım? birde geç kalmış değilsin bence doktor değiştirmek için. bende 35. haftada doktor değiştirdim nedenide mesai saatleri dışında gelmeyeceğini söylemesi ve o zaman nöbetçi doktor kimse onun ilgileneceğini söylemesiydi. o zaman ne anlamı var dedim bu kadar aydır size güvendim ben hamileliğimin nasıl geçtiğini siz biliyorsunuz sıkıntılarımı hastalıklarımı vs ama hiçbirşey söylemedi. bende ünv hastanesine gittim çapa da sezeryanı hangi doktor yaptı bilmiyorum bile.Canım benim doktorum biraz ciddi gibi yani nasıl diyeyim konuşabilir miyim bilmiyorum. bu aydan sonra da doktor değiştirmeye de cesaret edemiyorum :/ napsam bilmiyorum :/
cnm senın tüp bebekmıydı. benım öyle de:) sankı aklımda kalmış senle ilgili öyle bişi :)
ramzan başlamadan bizim melekler gelir bence de..
bayrama 40ımız çıkmış olur inşş
ne güzel bayram şekerlerinizde kucağınızda olacak inşallah.evet canim tüp bebek :)
ya senin öyle oldugunu bilmiyordum hatta topikte tüp bebek yok saniyordum
Bencede bayrama cikmis olur insallah kirkimiz :) hayirlisi bakalim
günaydın canım inşallahh tam anlamıyla hissederim artık.
canım benim oğlumun tahmini doğum tarihi 2 nisandı 18 martta 37+2 de geldi kuzum. ama bunda doktorlarında etkisi var tabii nst de sancı çıkıp kilosuda fazla görününce aldılar beklense daha geçte olabilirdi.
çokk güzel olmuş ellerine sağlık. bu arada fotoğraf nasıl ekliyorsunuz banada anlatırsanız çok sevinirim.Eki Görüntüle 1372726
Bu da geçen sene arkadaşımın bebişi için hazırladığım sepet. Bebek bezlerini rulo yapıp bağlamıştım.
Yazi icin tesekkurler canim..bazi tibbi kavramlar var.onlari sonra arastiracagim.tabikii canım bu listeyi bende bir doula nın sayfasından almıştım sonrada kendime göre düzenleyeceğim. alıntıladığım halini paylaşayım seninle haksızlık olmasın hazırlayan kişiye:)
Doğum MeleğiÖzge Taşkın
Doğum tercihlerini hazırlamak16 Nisan 2014 Çarşamba
Doğum tercihleri denince çoğumuzun aklınıza ilk gelen soru şu: normal doğum mu olsun, sezaryen mi? Hemen söyleyeyim sezaryen bir doğum şekli değil, bir kurtarma ameliyatıdır ama annenin normal doğumla ilgili büyük korkuları, sıkıntıları varsa ve bunları çözmek istemiyor ya da çözemiyorsa, sezaryen ve normal doğumun avantaj ve dezavantajları hakkında yeterli bilgiye de sahipse bir tercih olabilir. Kimse kimseyi normal doğum ve aynı şekilde sezaryen için zorlayamaz, zorlamamalı.
Gelelim benim bahsettiğim doğum tercihlerine... Eğer bir doğuma hazırlık eğitimine katılmışsanız veya bir doulanız varsa, doğum ile ilgili internetten ya da kitaplardan araştırmalar yapıyorsanız doğum planı, doğum tercihleri gibi listelere rastlamışsınızdır. Yabancılar “birth plan” olarak adlandırsalar da, ben doğum tercihleri demeyi daha uygun buluyorum, çünkü doğum planlanabilen bir süreç değildir.
Ne demişler “Tanrıyı güldürmek istersen ona planlarından bahset”
Benim tercihler derken anlatmak istediğim, gözlerinizi kapatıp bebeğinizin doğumunu hayal ettiğinizde neler düşündüğünüz, nasıl bir doğum hayal ettiğiniz. Tabii hayallerinizin olabilmesi için konu hakkında yeterli bilgiye sahip olmanız oldukça yardımcı olacaktır. Mesela doğum sürecinde ağrıyla nasıl başa çıkmayı düşünüyorsunuz? Neler yapmayı tercih edersiniz? Hareketli olmak, suya girmek, epidural analjezi, nefes teknikleri gibi... Eğer sizin tercihleriniz varsa doğumunuzu başkalarının eline bırakmamış, ona sahip çıkmış olursunuz. Bu açıkça şu demek, eğer tercihlerin yoksa hastanenin ya da doktorun verdiklerine mahkum olursun ve tercihlerin varsa, doktorunla oturur konuşur ve sağlıklı ilerleyen bir doğum sürecinde mümkün olduğunca senin tercihlerinin uygulanmasını sağlayabilirsin.
Buraya dikkat;
SEN HASTA DEĞİLSİN!!!
HEPİMİZDEN SAĞLIKLISIN!!!
BİNLERCE YILDIR KADINLARIN YAPTIĞI GİBİ BEBEĞİNİ DOĞURACAKSIN!!!
BEDENİNE, BEBEĞİNE VE DOĞUMUNA SAHİP ÇIK!!!
Şimdi sizinle Mila Bebek'in annesi Sevgili Ezgi’nin doğum tercihleri listesini izniyle paylaşıyorum. Hepinize bir yol rehberi olsun. Ezgi’nin doğumu çok çok yakın, hatta siz bu yazıyı okuyorken biz doğum dalgalarına yelken açmış olabiliriz.
İşte Ezgi’nin Doğum Tercihleri:
DOĞUM TERCİHLERİMİZ
Sevgili doktorumuz ve hemşirelerimiz, sizlerin bilgi ve deneyimine sonsuz güveniyoruz. Normal doğumun mucizelerinden faydalanmak üzere bizler de hamilelik sürecinin başından bu yana sizlerle bu sorumluluğu paylaşmak adına çalışıyoruz. En önemli şeyin sağlıklı doğum ve sağlıklı bebek olduğunun da bilinciyle, aşağıdaki taleplerimiz konusunda bizlere destek olursanız hastanenizden çok güzel doğum anılarıyla ayrılacağımızı umuyor; şimdiden canımıza can katacak tüm emekleriniz için teşekkür ediyoruz.
MÜMKÜN OLDUĞUNCA...HASTANEYE GELİŞ ÖNCESİNDE...
Doğumun doğal olarak, kendiliğinden başlamasını tercih ediyoruz. İlla ki başlatmak gerekirse öncelikle doğal yöntemleri denemekten yanayız.
Doğumun başlaması için geçecek zamana saygı duyuyoruz. Bebeğimiz sağlıklıysa ve suyu yeterli ise 42. haftaya kadar beklemek istiyoruz.
Doğumun ilk aşamalarında bir süre evde kalıp sakinleşmeyi tercih edebiliriz, gerekmedikçe erkenden hastaneye gelmeyi tercih etmiyoruz.
HASTANEYE VARDIĞIMIZDA...
Doğumun tüm aşamalarında eşim ve doğum destekçimin yanımda olmasını tercih ediyorum.
Odamızda mahremiyet alanıma saygı duyulursa ve hemşirelerce sorulacak sorular öncelikle eşime ya da doğum destekçime sorulursa çok sevinirim.
Doktorumdan başkasının vajinal muayenesini tercih etmiyorum. Mümkünse çok sık olmamasını dilerim.
Damar yolu sadece gerektiğinde açılırsa çok sevinirim.
Lavman yapılmasını tercih etmiyorum ama doğum süresince gerekli görürseniz tabii ki yaptırabilirim.
Hastane sürecini ve doğumu kendi kıyafetlerimle geçirmek istiyorum. Odamızdaki ışıkların loş olmasını tercih edebilir; bu süreçte müzik, mumlar, duş gibi sakinleştirici yöntemleri deneyebilirim.
Yürümek, dolaşmak, masaj ve daha farklı ilaç dışı ağrı kesici yöntemleri sancılarla başa çıkmak için kullanabilirim.
Epidural ve diğer ağrı kesici ilaçları kullanmadan önce tüm doğal yöntemleri denemiş olmak istiyorum. Dolayısıyla sık sık epidural teklif edilmezse çok sevinirim. Onun yerine yüreklendirici kelimeleriniz beni rahatlatacaktır. Gerekli görürseniz epidural anestezi de yaptırabilirim.
Açılma sürecinde ihtiyaç hissedersem hafif birşeyler yemek ve su içmek isteyebilirim. Bu ihtiyaçlarımı serum yerine doğal olarak karşılarsam çok mutlu olurum.
Doğum sürecini hızlandırmak gerekirse ve yeterli zamanımız varsa, suni sancıdan önce doğal yöntemleri denemeyi tercih ederim.
Sürekli NST’ye bağlı ve yatarak kalmak yerine; farklı pozisyonlarda ve aralıklı NST takibini tercih ederim. Bebeğimizin kalp atışlarını mümkünse el doppleri ile dinlerseniz çok daha mutlu olurum.
DOĞUM ANINDA...
Benimle sakin bir şekilde konuşulmasını, doğumhanenin mümkünse loş, ılık ve sakin olmasını tercih ediyorum.
Öncelikle bedenimi dinleyerek ıkınmak istiyorum. Yardıma ihtiyacım olursa beni yönlendireceğinize eminim.
Gerekmedikçe epizyotomi tercih etmiyorum. Ama kontrolsüz yırtıkların oluşma durumu varsa sizin yapılması kararınıza da saygı duyuyorum.
Acil bir durum olmadığı taktirde kristaller manevrasının uygulanmasını tercih etmiyorum.
Doğal doğumu tercih ettiğimizden vakum, kiwi kullanılmazsa çok sevinirim. Hep beraber sabırlı olursak gerek kalmayacağına ve başaracağıma inanıyorum.
DOĞUM SONRASI...
Eğer bebeğimizin sağlık durumu iyiyse, doğar doğmaz çıplak göğsüme konulmasını, üzerinin örtülmesini istiyorum. Eşimle ten tene teması sağlayarak bebeğimize sıcak bir hoşgeldin demeyi hayal ediyoruz. Bize bebeğimize hoşgeldin demek ve emzirmeyi denemek için mümkün olduğunca zaman verirseniz çok mutlu oluruz.
Göbek kordonunun atımı bitince kesilmesini istiyoruz, kordon kanını saklamayacağız.
Plasentanın doğal olarak doğmasını tercih ediyoruz.
Bebeğimizin ilk muayenesinin benim göğsümde yapılmasını rica ediyoruz.
Tıbbi bir gereklilik yoksa bebeğimize derin aspirasyon uygulanmasını tercih etmiyoruz.
Bebeğimizi çok bekledik, doğumdan sonra ondan ayrılmak da istemeyiz Eğer apgar değerinde problem yoksa, doğumhaneden hep birlikte çıkmak ve diğer işlemler için birkaç saat beklenilmesini tercih ediyoruz. Çok gerekli ise bebeğimizin tüm müdahalelerinin yanımızda yapılmasını talep ediyoruz. Uykusunu da yanımızda alabilir.
Gerekliyse bebek odasındaki tüm işlemlerin eşimin kucağında yada yanında yapılmasını istiyoruz.
Bebeğimize yapılacak her müdahalenin öncelikle bizlerle paylaşılmasını istiyoruz.
Doğum sonrasında bebeğimizi sadece silmek yeterli olacaktır. Bebeğimizi evimizde yıkamayı tercih ediyoruz.
Topuk kanının doğar doğmaz alınmasını tercih etmiyoruz, hastaneden çıkmadan verebiliriz.
Bebeğimize sadece anne sütü vermek istiyoruz. Gerekmedikçe mama, su veya emzik verilmezse çok seviniriz.
Bebeğimize K vitamini dahil hiçbir aşı ve iğnenin veya kan alma işleminin bilgimiz olmadan yapılmasını tercih etmiyoruz.
SEZARYEN GEREKLİLİĞİNDE... Yeterli zamanımız varsa epidural sezaryanı tercih ederim.
Sezaryen ameliyatında eşimin ve doğum destekçimin de yanımda olmasını diliyorum.
Bebeğimiz doğar doğmaz bana verilmesini, odaya çıkana kadar göğsümde kalmasını ve yukarıda bebeğimizin doğumundan sonrası için yazdığımız tercihlerimizin uygulanmasınısitiyoruz.
Genel anestezi ile sezaryen gerekirse, bebeğimizin doğar doğmaz eşime verilmesini ve yine her müdahalenin eşimin kucağında yapılmasını tercih ediyorum.
TEŞEKKÜR EDERİZ
ne güzel bayram şekerlerinizde kucağınızda olacak inşallah.
hangi ildesin canım? birde geç kalmış değilsin bence doktor değiştirmek için. bende 35. haftada doktor değiştirdim nedenide mesai saatleri dışında gelmeyeceğini söylemesi ve o zaman nöbetçi doktor kimse onun ilgileneceğini söylemesiydi. o zaman ne anlamı var dedim bu kadar aydır size güvendim ben hamileliğimin nasıl geçtiğini siz biliyorsunuz sıkıntılarımı hastalıklarımı vs ama hiçbirşey söylemedi. bende ünv hastanesine gittim çapa da sezeryanı hangi doktor yaptı bilmiyorum bile.
Ya hicbiseye alerjim yoktu hergun yumurta yerdim iste bilemiyor insan simdide agzima bisey almaya korkar oldum yumurtayi keseyim dedim yemiyorum ama bebisime yazik işte... ilk üc ay degil bak ben dun gittim bu haftada bile ilac vermedi adamm ki docentti güvenilir doktor. Sadece advantan krem verdi. Dikkat et sende cnmAllah kolaylık versin canım benimde kaşıntı ile başım dertte losyon kullanıyorum bir nebze geçiriyor. birde üstüne her kış soğuktan ellerim egzama olurdu yine başladı ve kendimi zor tutuyorum kaşımamak için. haftaya randevu aldım cildiye ile görüşeceğim tekrar ilk 3 ay da herhangi bir ilaç veremem demişti.
teşekkür ederiz teyzesi. aslında çıkartmaları hiç iyi değil eğer bir sıkıntı yoksa doğal doğum taraftarıyım:) anne karnında ne kadar kalsa o kadar iyi bebekler için birde kendi doğum tarihlerine kendi karar verseler. Rabbim her kadının bedenine taşıyabileceği kadar yük veriyor diye düşünüyorum açıkçası.hmm anladim canim masallah ogluna :)
demekki gelisimede bagli bisey, bebek iyice gelisip kilolaninca çikartiyorlar doktorlar :) aslinda en iyisi, diger türlü dogumda zorlaniriz gibi..
Teşekkürler canım. Foto eklemek için cevap yazdığın yerin altında cevapla butonunun yanında dosya yükle yazıyor ya oraya yıkla. Dosya seç e tıklayınca telefonundaki fotoların dosyası açılıyor. İstediğini seçiyorsun yükleniyor.çokk güzel olmuş ellerine sağlık. bu arada fotoğraf nasıl ekliyorsunuz banada anlatırsanız çok sevinirim.
Ben Trabzon'dayım canım. En iyi doktor dedikleri için doktoruma gidiyorum. aslında çok fazla da takip yapmadı bana bir troid konusunu tespit etti doktorum bende. Zamanında yapılması gereken toksoplazma testi vs bir şey de yapılmadı bana. belki bir bildiği vardır bilemiyorum ama işte tedirgin oluyoruz biz anneler. mesela ikili test yaptıracaksınız dedi. hani ne için yaptırıcaz vs bilgilendirme yapmıyor biz sormadıkça anlatmıyor. şunu yaptırcaksınız aşağıdan randevu alın bunu yaptırıcaksınız şöyle böyle. yaşından ötürü de olabilir bilemiyorum ama kafam karışık açıkçası ....
anlıyorum canım ama içine sinmediyse bence değiştirmekten korkma. trabzonda 3 tane doktor adı biliyorum ama yönlendirmek istemem tabii. face de bir grubumuz var ordaki arkadaşların verdiği isimler.Ben Trabzon'dayım canım. En iyi doktor dedikleri için doktoruma gidiyorum. aslında çok fazla da takip yapmadı bana bir troid konusunu tespit etti doktorum bende. Zamanında yapılması gereken toksoplazma testi vs bir şey de yapılmadı bana. belki bir bildiği vardır bilemiyorum ama işte tedirgin oluyoruz biz anneler. mesela ikili test yaptıracaksınız dedi. hani ne için yaptırıcaz vs bilgilendirme yapmıyor biz sormadıkça anlatmıyor. şunu yaptırcaksınız aşağıdan randevu alın bunu yaptırıcaksınız şöyle böyle. yaşından ötürü de olabilir bilemiyorum ama kafam karışık açıkçası ....
Bende ilk ay degistirmistim..agzindan cimbizla laf aliyordum zorla cvp veriyor gibiydi..simdiki doktorumdan memnunum..ama dogumuma ondan baskasi girer mi onu hic dusunmemistim..onu bi sorayim..kendi doktorumun girmesini tercih ederim..aklima takildi bak..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?