• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Alarm...Eltime gıcık olmak üzereyim...

Onu senden çok sevdikleri için kıskandığın bariz olarak belli bir şey, açık açık belirtmene gerek yok ilk mesajını başka biriymiş gibi okursan anlarsın

onu benden çok sevmeleri diye bir şey yok. sadece aileye daha çok girip çıktığı için daha samimiler. benim kaygım tamamen başka, anlamamışsın.
 
Koltuğa eltiniz oturmuş ama, belki kayınvalideniz öyle tercih etmiştir. Benim kendi nişanımda, kendi evimizde annem sandalyede oturdu mesela. Çünkü bel rahatsızlığı var ve koltukta düz oturduğunda beli ağrıyor ama sandalye (dik, düz ve yüksek olması sebebiyle) belini 'tutuyor'. Belki sizin kayınvalideniz de benzer bir sebeple sandalyeyi kendi tercih etmiştir.

Göz kısma ile ilgili de bir şerh düşmek istiyorum: Eltinizin gözleri bozuk olmasın?:KK53: Benim bozuk mesela, yeni tanıştığım insanlar sonradan hep "Aa gözlerini görmek için kısıyormuşsun, kaşlarını çatmıyormuşsun aslında" der.

Yani eltinizin iyi ya da kötü bir insan olması beni ilgilendirmez açıkçası ama durumların başka açıklamaları da olabilir diye yazmak istedim. :)

çok iyi niyetlisiniz ama maalesef bizim durumumuzda bunlar geçerli değildi =)
 
kendi maddi varlığımla bulunmadığım ortam derken? benim fikirlerim gözlemlerim sonucunda oluştu.

Sizin çalışmak zorunda olduğunuz için şehir dışında olduğunuz gün, sizin maddi varlığınız olmaksızın yapılan bir ortam var ortada, siz de size anlatılana göre hareket ediyorsunuz, ben olsaydım demezdim diye işin içinden çıkıyorsunuz, iletişim aşınması diye bir şey var. Aynı odanın içinde 3 kişi kulaktan kulağa oynasalar bile cümleleri çarpılabilir. Ama size göre eltinin o gün öyle bir cümleyi kurması korkutucu ve ilk sinyal. Bundan bahsediyorum; elti sizinle normal sıradan bir gün ikili konuşmada ha hayt! ben nişanlığımı kendim aldım, ya sen fakir misin? zevksiz misin? diye aşağılayarak mı konuştu yoo? Oluşan şeyin yarısı fikirleriniz, biriken önyargılarınız vs.
 
yeni nişanlanmışsın hayırlı olsun :) ama dertsiz başına dert arama.ortada bişey yokken.bunlar çok olağan şeyler.sen nişanlına bak.mutlu olmaya bak.en mutlu günlerin şimdi.o bunu yaptı, bu şunu dedi. ne gerek var ki.
 
Sizin çalışmak zorunda olduğunuz için şehir dışında olduğunuz gün, sizin maddi varlığınız olmaksızın yapılan bir ortam var ortada, siz de size anlatılana göre hareket ediyorsunuz, ben olsaydım demezdim diye işin içinden çıkıyorsunuz, iletişim aşınması diye bir şey var. Aynı odanın içinde 3 kişi kulaktan kulağa oynasalar bile cümleleri çarpılabilir. Ama size göre eltinin o gün öyle bir cümleyi kurması korkutucu ve ilk sinyal. Bundan bahsediyorum; elti sizinle normal sıradan bir gün ikili konuşmada ha hayt! ben nişanlığımı kendim aldım, ya sen fakir misin? zevksiz misin? diye aşağılayarak mı konuştu yoo? Oluşan şeyin yarısı fikirleriniz, biriken önyargılarınız vs.

evet, söylediğini ilk ağızdan duymadım ama annem de yengem de abartarak konuşan insanlar değiller. onun söylediklerini annem yorum katmadan anlattı. bir aradayken bir sürtüşmemiz olmadı bu konuyla ilgili ama sonuçta kızın görüşü ortada. o cümleyi kurduktan sonra (ister kibarca söylesin ister iğneler bir tavırla, düşüncesi belli sonuçta) ilk bir araya geldiğimiz zaman sözümüzdeki tavırları, bakışları zaten bu durumdan mutlu olmadığının göstergesiydi. bir şeyi hissetmek için illa o kişinin elinde levhayla gezmesi gerekmez. ben bu kız kötüdür art niyetlidir demiyorum. belki bu duruma alınmıştır, belki onun yerinde olsam ben de alınırdım. ama bundan sonra kvalideyle olan yakınlığının da etkisiyle hakkımda konuşur mu bunun derdindeyim. arkasından konuşulan insna olmak istemiyorum. belki de abartıyorum, belki de böyle bir şey olmayacak. ama kuşkularımdan bahsetmek için açtım bu konuyu zaten, yol gösterilsin diye açtım. Kuşku, önyargı, korku...Adına ne derseniz deyin...ama benim niyetim de kötü değil...bunu bir türlü anlatamadım...
 
evet, söylediğini ilk ağızdan duymadım ama annem de yengem de abartarak konuşan insanlar değiller. onun söylediklerini annem yorum katmadan anlattı. bir aradayken bir sürtüşmemiz olmadı bu konuyla ilgili ama sonuçta kızın görüşü ortada. o cümleyi kurduktan sonra (ister kibarca söylesin ister iğneler bir tavırla, düşüncesi belli sonuçta) ilk bir araya geldiğimiz zaman sözümüzdeki tavırları, bakışları zaten bu durumdan mutlu olmadığının göstergesiydi. bir şeyi hissetmek için illa o kişinin elinde levhayla gezmesi gerekmez. ben bu kız kötüdür art niyetlidir demiyorum. belki bu duruma alınmıştır, belki onun yerinde olsam ben de alınırdım. ama bundan sonra kvalideyle olan yakınlığının da etkisiyle hakkımda konuşur mu bunun derdindeyim. arkasından konuşulan insna olmak istemiyorum. belki de abartıyorum, belki de böyle bir şey olmayacak. ama kuşkularımdan bahsetmek için açtım bu konuyu zaten, yol gösterilsin diye açtım. Kuşku, önyargı, korku...Adına ne derseniz deyin...ama benim niyetim de kötü değil...bunu bir türlü anlatamadım...

Beni zaten fesatmiş, kıskançmış vs. sıfatlar çok ilgilendirmiyor başkasına kondurmayı hiç sevmem. Ama anneniz veya yengeniz abartarak aktarmamış olmasalar bile suskun kalmaları durumu var ortada. Onun da sebebi bir sürü şey olabilir. Ya eltinin lafını hadsizlik olarak gördüler de sustular, ya cevap verme tenezzülünde bulunmadılar, ya gerek bile duymadılar vs. ama en niyahetinde karşılık olarak bir şey söylemeden ayrılmışlar ortamdan ve bunun sorumlusunu o olarak görüyorlar. Ben aynı olayı duysaydım; derdim ki yaee o ne karışıyo kendi evliliğine baksın, kendi nişanının anıları da kendine, ben farklı bir insanım benim işim de daha farklı kendim seçerim ama kendim satın almam benim adetim böyle.

Eltiyi tekrar gördüğümde ise bu durumdan neden mutlu değil falan yargılarına girmezdim, kadının içini, niyetini mi bilebilicem? Hem banane yani, suratı asıksa benden değil diye düşünürüm, güler yüzleyse de aynı şekilde karşılık veririm, elti yaw sonuçta, müstakbel kocam değil, annesi babası değil. Siz kendi ikili ilişkilerinizi iç çemberde iyi tutun gerisine karışmayın; beni başkasına karşı doldurur mu diye düşünüp. Tavır ve hareketlerinizi kötüye yorup ona göre şartlandırdığınızda, birlikte kahve içmeleri de batar, hitap şekilleri de. Ama umrunuzda olmazsa kvniz ile kendi çerçevenizdeki muhabbetiniz sürer, kv de olası bir dış etkiye çat diye lafını koyar her koşulda çünkü sizden emin, biri aa küçük gelin çok soğuk derse kv yoo hayır öyle değil der, kim ne derse desin, kadın gördüğüne mi inanacak, atıp tutana mı?
 
Son düzenleme:
bir şey sormak istiyorum ona göre yorum yapıcam şimdi nişan kıyafetiniz epey mevzu olmuş, kıyafeti kayınvalideniz yardımıyla diktirmişsiniz peki parasını kim verdi? (soru biraz sığ duruyor farkındayım ama merak ettim:)
 
Ben eltimin ne kadar kötü kalpli olduğunu bu yıl daha çok anladım 1.5 yıllık evliyim iki erkek kardeşler eşim iki de ablası var. Kaynanamı ve kaynatamı kışları yanında hiç istemiyor zaten geçen sene yanımda 4 ay kaldılar bu sene de iki ay bu ay sonu gidecekler bana sen melek misin de bakıyorsun izin veriyorsun demeler. Haftaya gelin diyince hemen kocasına beni şikayet edip kaynımda eşime güya beni şikayet ediyor ama benim evimde zaten misafirim var her hafta size yemek hazırla hizmet et olmaz ki belki dinleneceğim belki sıkışığım maddi olarak insan düşünmez mi en ufak şeyi deve yapıyorlar benim sana önerim kayınvalidene anne de sıcak davranmaya çalış ama arada bir mesafe olsun inan o kadar vıç vıç tavırlardan sonra bir gün gelecek birbirlerine tahammül edemedikleri an olacak o zaman görürüm onları..ben eltimle araya biraz daha mesafe koydum benim iyi niyetlerimi süistimal etti her seferinde kendi ailesini övüyor kendini övüyor kendi ilk okul mezunu ama ben atanamadığımdan dolayı beni kendisiyle bir tutup sürekli akıl verme modunda
 
7 yıllık güzel bir birlikteliğin ardından 2 hafta önce nişanlandık. Nişanlım ailenin en küçük oğlu. Kendisinden büyük bir ablası ve iki abisi daha var ve büyük abi 2011'de evlendi. Eşi özellikle kayınvalidem tarafından çok seviliyor. Bunun temelinde ise çapkınlıklarıyla ve sorumsuzluklarıyla ünlü kaynımı evlendikten sonra çekip çevirerek, eve aileye bağlı biri haline getirmesi yatıyor. Bu sebeple bütün aile büyük gelini takdir ediyor, gelinimiz değil ailemizin kızı deniyor hep. Buraya kadar herşey güzel. Sorun şu ki, bununla ilgil bir konu da açmıştım daha önce, bizim nişandan önce nişanlımın ailesi benim annemi ve dayımın eşini dışarda yemeğe davet etmişti nişan hazırlıklarının konuşulması için. Ben yoktum o yemekte başka şehirde çalıştığım için.O yemekte eltim de vardı. Nişan alışverişlerinden bahsedilirken, bu hanımefendi ortaya atılıp "Valla ben kendi nişanlığımı kendim aldım." diye fikrini beyan edince annemler de susmuş, sonunda kendi nişanlığımı almam kararlaştırılmıştı. Ve elimde değil arkadaşlar, bu olaydan sonra eltimin bu söylediğini hiç iyi niyetli bulmamış, belki de nişanlığı almamak için kayınvalidemle önceden sözleşmiş olabileceklerini düşünmüştüm. Fakat sonuç olarak benim başka şehirde olmam ve nişanın çok kısa bir sürede yapılacak olması gibi sebeplerle nişanlığımı kayınvalidem tanıdık bir terziyle birlikte kendi elleriyle dikti(Kendisi de bir süre terzilik yapmış, elinden bu işler çok iyi gelen biridir.)

Ve belki de kendi nişanlığını kendisinin alması, benimkinin kayınvalidem tarafından dikilmesi gibi sebeplerle, bu sayın eltim tarafından hiç sevilmediğimi hissediyorum kızlar. İsteme, nişan, nişan sonrası yemek derken 3 kez bir araya geldik ve kendisi devamlı yüzünde çok yapmacık bir gülümsemeyle durdu. Aramızda hiç konuşma olmadı diyebilirim. "Annecim", "babacım" lafları ağzından düşmüyor, nişanlımın ailesi de ona bu kadar bayılıyorken şimdi acaba beni onun kadar sevmezler mi korkusu sardı beni...Sorun şu ki, tarzlarımız farklı. Kayınvalidem de o da çok rahat insanlar. Karşılıklı sigara içmeler, hatta hatta gelinin kayınvalideme "Nafişim"diye seslenmesi... (k.validemin isminin kısaltması olarak)Kızın yaptığı elle tutulur bir şey yok ancak ben onun aileye bu kadar yakın olmasını, bir de en başta bizimkilerin yanında kendi nişanlığını kendisinin aldığını söyleyip kayınvalidemlerin orda biz alalım demesini engellemesini biraz korkutucu buldum kendi açımdan...Ben asla o kadar samimi olamam k.valideyle, Nafiş Mafiş derken hayatta hayal edemiyorum kendimi, demem zaten. Hatta anne bile diyemedim daha :KK70: Abartıyor muyum bilmiyorum...Bana sanki büyük abi daha saygı görüyor, o sebeple büyük gelin de daha kıymetliymiş gibi geliyor. Daha şimdiden anlaşmazlık olsun istemiyorum ama kıza gıcık olmaktan da kendimi alamıyorum...Farklı şehirlerdeyiz şu anda, evlenince aynı şehirde olacağız kısmetse. Aramızın düzgün olması, kayınvalidemlerin beni de onun gibi benimsemesi için ne yapmalıyım?
fazla muhabbet tez ayrılık getirirmiş bırak sevsn hatta seni sevmesn daha iyi ne kadar uzak o kadar iyi benmde aynı bz 3 eltiyix ve 2 numara çok seviliyo onun adı geçer hep ama gördük ne kadar iyi oldugunu kaynanamda görüyo ama işte neden hala bu kadar elde tutuluyo hala anlam veremiyorum
 
Ben eltimin ne kadar kötü kalpli olduğunu bu yıl daha çok anladım 1.5 yıllık evliyim iki erkek kardeşler eşim iki de ablası var. Kaynanamı ve kaynatamı kışları yanında hiç istemiyor zaten geçen sene yanımda 4 ay kaldılar bu sene de iki ay bu ay sonu gidecekler bana sen melek misin de bakıyorsun izin veriyorsun demeler. Haftaya gelin diyince hemen kocasına beni şikayet edip kaynımda eşime güya beni şikayet ediyor ama benim evimde zaten misafirim var her hafta size yemek hazırla hizmet et olmaz ki belki dinleneceğim belki sıkışığım maddi olarak insan düşünmez mi en ufak şeyi deve yapıyorlar benim sana önerim kayınvalidene anne de sıcak davranmaya çalış ama arada bir mesafe olsun inan o kadar vıç vıç tavırlardan sonra bir gün gelecek birbirlerine tahammül edemedikleri an olacak o zaman görürüm onları..ben eltimle araya biraz daha mesafe koydum benim iyi niyetlerimi süistimal etti her seferinde kendi ailesini övüyor kendini övüyor kendi ilk okul mezunu ama ben atanamadığımdan dolayı beni kendisiyle bir tutup sürekli akıl verme modunda

mesafe her zaman gerekli bence de...sana da allah kolaylık versin canım kötü niyetli kişilerle geçinmeye çalışmak cidden zor.
 
fazla muhabbet tez ayrılık getirirmiş bırak sevsn hatta seni sevmesn daha iyi ne kadar uzak o kadar iyi benmde aynı bz 3 eltiyix ve 2 numara çok seviliyo onun adı geçer hep ama gördük ne kadar iyi oldugunu kaynanamda görüyo ama işte neden hala bu kadar elde tutuluyo hala anlam veremiyorum

işte bazen neden bu kadar çok el üstünde tutulduğuna hiç anlam veremiyorsun. yazdığım gibi bizimki de geçer en baş köşeye kurulur, kvalide sandalye tepesinde kalır ama hiç bozuluyormuş gibi gözükmez.
 
bir şey sormak istiyorum ona göre yorum yapıcam şimdi nişan kıyafetiniz epey mevzu olmuş, kıyafeti kayınvalideniz yardımıyla diktirmişsiniz peki parasını kim verdi? (soru biraz sığ duruyor farkındayım ama merak ettim:)

nişanlığı satma mevzusuyla alakalı yorum istemiyorum, lütfen. eğer bu konuyla ilgili bir yorumunuz varsa buyrun.
 
Beni zaten fesatmiş, kıskançmış vs. sıfatlar çok ilgilendirmiyor başkasına kondurmayı hiç sevmem. Ama anneniz veya yengeniz abartarak aktarmamış olmasalar bile suskun kalmaları durumu var ortada. Onun da sebebi bir sürü şey olabilir. Ya eltinin lafını hadsizlik olarak gördüler de sustular, ya cevap verme tenezzülünde bulunmadılar, ya gerek bile duymadılar vs. ama en niyahetinde karşılık olarak bir şey söylemeden ayrılmışlar ortamdan ve bunun sorumlusunu o olarak görüyorlar. Ben aynı olayı duysaydım; derdim ki yaee o ne karışıyo kendi evliliğine baksın, kendi nişanının anıları da kendine, ben farklı bir insanım benim işim de daha farklı kendim seçerim ama kendim satın almam benim adetim böyle.

Eltiyi tekrar gördüğümde ise bu durumdan neden mutlu değil falan yargılarına girmezdim, kadının içini, niyetini mi bilebilicem? Hem banane yani, suratı asıksa benden değil diye düşünürüm, güler yüzleyse de aynı şekilde karşılık veririm, elti yaw sonuçta, müstakbel kocam değil, annesi babası değil. Siz kendi ikili ilişkilerinizi iç çemberde iyi tutun gerisine karışmayın; beni başkasına karşı doldurur mu diye düşünüp. Tavır ve hareketlerinizi kötüye yorup ona göre şartlandırdığınızda, birlikte kahve içmeleri de batar, hitap şekilleri de. Ama umrunuzda olmazsa kvniz ile kendi çerçevenizdeki muhabbetiniz sürer, kv de olası bir dış etkiye çat diye lafını koyar her koşulda çünkü sizden emin, biri aa küçük gelin çok soğuk derse kv yoo hayır öyle değil der, kim ne derse desin, kadın gördüğüne mi inanacak, atıp tutana mı?

tavsiyeler için teşekkür ederim. ben de böyle yapmayı düşünüyorum. eğer sözde ve nişandaki bakışlarını kendim gömesem, üstüne başkalarından da duymasam belki böyle yorumlamazdım davranışlarını ama durum buydu. fazla dikkatli olmak da pek iyi değil herhalde.
 
Siz suna kisaca "ilk gelin kendini cok sevdirmis, beni onun golgesinde kalmak korkutuyor" desenize...
Bu es aileleri normalde sevilmez, uzak tutulmak istenir. Ha ne zaman eltiyle aralari iyidir, bu sefer de paylasilamaz, pek kiymetli olurlar. Simdiden baslamissiniz eltiyle yarisa. Herkesin iyi-kotu iliskisi kendine. Siz kayinvalidenizi sevmeye cok mu meraklisiniz sanki? Onlar anne-kiz gibi cok iyi anlasiyorsa, once siz kayinvalidenizi o kadar sevin, kiymet verin. Sonra karsiligini bekleyin. Onemli olan herkesin evinde mutlu, huzurlu yasamasi. Kim kimi daha cok sevmis, bunlar fasa fiso. Eltinizin karakterini elestirmeyi ve kendisini kiskanmayi birakmaniz yarariniza olur. Cunku sonu gelmiyor bunlarin.
 
7 yıllık güzel bir birlikteliğin ardından 2 hafta önce nişanlandık. Nişanlım ailenin en küçük oğlu. Kendisinden büyük bir ablası ve iki abisi daha var ve büyük abi 2011'de evlendi. Eşi özellikle kayınvalidem tarafından çok seviliyor. Bunun temelinde ise çapkınlıklarıyla ve sorumsuzluklarıyla ünlü kaynımı evlendikten sonra çekip çevirerek, eve aileye bağlı biri haline getirmesi yatıyor. Bu sebeple bütün aile büyük gelini takdir ediyor, gelinimiz değil ailemizin kızı deniyor hep. Buraya kadar herşey güzel. Sorun şu ki, bununla ilgil bir konu da açmıştım daha önce, bizim nişandan önce nişanlımın ailesi benim annemi ve dayımın eşini dışarda yemeğe davet etmişti nişan hazırlıklarının konuşulması için. Ben yoktum o yemekte başka şehirde çalıştığım için.O yemekte eltim de vardı. Nişan alışverişlerinden bahsedilirken, bu hanımefendi ortaya atılıp "Valla ben kendi nişanlığımı kendim aldım." diye fikrini beyan edince annemler de susmuş, sonunda kendi nişanlığımı almam kararlaştırılmıştı. Ve elimde değil arkadaşlar, bu olaydan sonra eltimin bu söylediğini hiç iyi niyetli bulmamış, belki de nişanlığı almamak için kayınvalidemle önceden sözleşmiş olabileceklerini düşünmüştüm. Fakat sonuç olarak benim başka şehirde olmam ve nişanın çok kısa bir sürede yapılacak olması gibi sebeplerle nişanlığımı kayınvalidem tanıdık bir terziyle birlikte kendi elleriyle dikti(Kendisi de bir süre terzilik yapmış, elinden bu işler çok iyi gelen biridir.)

Ve belki de kendi nişanlığını kendisinin alması, benimkinin kayınvalidem tarafından dikilmesi gibi sebeplerle, bu sayın eltim tarafından hiç sevilmediğimi hissediyorum kızlar. İsteme, nişan, nişan sonrası yemek derken 3 kez bir araya geldik ve kendisi devamlı yüzünde çok yapmacık bir gülümsemeyle durdu. Aramızda hiç konuşma olmadı diyebilirim. "Annecim", "babacım" lafları ağzından düşmüyor, nişanlımın ailesi de ona bu kadar bayılıyorken şimdi acaba beni onun kadar sevmezler mi korkusu sardı beni...Sorun şu ki, tarzlarımız farklı. Kayınvalidem de o da çok rahat insanlar. Karşılıklı sigara içmeler, hatta hatta gelinin kayınvalideme "Nafişim"diye seslenmesi... (k.validemin isminin kısaltması olarak)Kızın yaptığı elle tutulur bir şey yok ancak ben onun aileye bu kadar yakın olmasını, bir de en başta bizimkilerin yanında kendi nişanlığını kendisinin aldığını söyleyip kayınvalidemlerin orda biz alalım demesini engellemesini biraz korkutucu buldum kendi açımdan...Ben asla o kadar samimi olamam k.valideyle, Nafiş Mafiş derken hayatta hayal edemiyorum kendimi, demem zaten. Hatta anne bile diyemedim daha :D Abartıyor muyum bilmiyorum...Bana sanki büyük abi daha saygı görüyor, o sebeple büyük gelin de daha kıymetliymiş gibi geliyor. Daha şimdiden anlaşmazlık olsun istemiyorum ama kıza gıcık olmaktan da kendimi alamıyorum...Farklı şehirlerdeyiz şu anda, evlenince aynı şehirde olacağız kısmetse. Aramızın düzgün olması, kayınvalidemlerin beni de onun gibi benimsemesi için ne yapmalıyım?
Yani eltinizi bosvermeyi deneyin...belki de siz onu gozunuzde cok buyutuyorsunuz...niye beni de onun kadar severler mi diye kiyas yapiyorsunuz? Siz baska bi insansiniz o baska? Hem onun gibi davranmayi benimsemiyorsunuz hem onun kadar sevilmek istiyorsunuz...o samimi baya..katinvalidenizde bu tarz davranis seviyor anladigim...
Bosverin bunu birakin sizi de size ozgu bir sevgiyle sevsinler...eltinize guvenmiyorsaniz onunla mesafenizi koruyun...esinizin ailesiylede kendi kisiliginize uygun bir dunya olusturun olsun bitsin :)
 
Siz suna kisaca "ilk gelin kendini cok sevdirmis, beni onun golgesinde kalmak korkutuyor" desenize...
Bu es aileleri normalde sevilmez, uzak tutulmak istenir. Ha ne zaman eltiyle aralari iyidir, bu sefer de paylasilamaz, pek kiymetli olurlar. Simdiden baslamissiniz eltiyle yarisa. Herkesin iyi-kotu iliskisi kendine. Siz kayinvalidenizi sevmeye cok mu meraklisiniz sanki? Onlar anne-kiz gibi cok iyi anlasiyorsa, once siz kayinvalidenizi o kadar sevin, kiymet verin. Sonra karsiligini bekleyin. Onemli olan herkesin evinde mutlu, huzurlu yasamasi. Kim kimi daha cok sevmis, bunlar fasa fiso. Eltinizin karakterini elestirmeyi ve kendisini kiskanmayi birakmaniz yarariniza olur. Cunku sonu gelmiyor bunlarin.

nişanlımla huzurlu olduktan sonra hiçbirinin önemi yok haklısınız...fazla taktığımın farkındayım. yaşananlar daha çok yeni, aileler ilk defa bu kadar sık bir arada oldular. onun etkisindeyim hala sanırım...
 
Yani eltinizi bosvermeyi deneyin...belki de siz onu gozunuzde cok buyutuyorsunuz...niye beni de onun kadar severler mi diye kiyas yapiyorsunuz? Siz baska bi insansiniz o baska? Hem onun gibi davranmayi benimsemiyorsunuz hem onun kadar sevilmek istiyorsunuz...o samimi baya..katinvalidenizde bu tarz davranis seviyor anladigim...
Bosverin bunu birakin sizi de size ozgu bir sevgiyle sevsinler...eltinize guvenmiyorsaniz onunla mesafenizi koruyun...esinizin ailesiylede kendi kisiliginize uygun bir dunya olusturun olsun bitsin :)

evet sanırım fazla büyütüyorum. dediğim gibi herşey daha çok yeni, daha önce de eltiyle bir araya geldik aslında. bundan 2 sene önce kvalidem beni kendi evinde yemeğe çağırdığında. o zaman hiç negatif bir elektrik almamış, hatta sevmiştim de :) şu nişan elbisesi mevzusunda fikir beyan etmesi ve akabinde aynı ortamda bulununca hal ve hareketlerinden dolayı böyle düşünmeye başladım...sanırım fazla takıyorum kafaya.
 
Back
X