Amerikan sevgilim evlenmeden önce bir yıl birlikte yaşamak istiyor

kadin her videoda kocasini öyle övmüş ki adami mi pazarlıyor anlamadim. ya da piyasaya bir avrupali dating app mi surecek:)
yok be avrupali iliskilerde öyle kadının bahsettigi seyler yok. adamin sevgi dili budur, ona tamam. benim sevgilimin de sevgi dili minnoş ama tüm avrupalilara genelleyemem. sevgi sözcüğü olarak ne dediklerini sormustum. Schatz (hazine), Liebling (aşk) Mäuschen (farecik) and Häschen (tavşancik)
bu yani, daha fazlasini omru boyunca duymamis. oysa bizde sekilden sekile gireriz sevgi sözcüğü uretiriz:) ya da birebir tanidigim ciftler var beraber yasiyorlar. markette ortak alisverisi ortak oduyorlar kadin adamin yemedigi musliyi peyniri, adam kadinin yemedigi sosisi birayi kendi ayri ödüyor
eslerin beraber yemek yemesi cok yaygin degil, bizim en basit cay sofrasinda bile uzun uzun oturup sohbet etmemiz sevgilime hep "wooaaw" gelir çünkü onlarda masa basi sohbeti yok. acikan basit yemegini yapar bir kosede yermis. ya da kafeye gidildiyse yenir hemen kalkilirmis. öyle romantiklikten ölmüyorlar yani.
benim birebir sohbetimin oldugu insanlardan dinledigim "romantik tanisma hikayeleri" nin neredeyse hepsi uygulamadan bulup yatilarak tanisilmis insanlar. bir de bizim ulkedeki gibi cinsel açlık olmadigi icin erkeklerin yalanci romantikligi, kadinla sevisebilmek icin lovebombingleri, fake gelecek hayalleri falan neredeyse yok. düz milletler. hatta kendi arkadas cevremden genelliyorum onlar icin ayni yatagi paylasmak vs gayet normalken seni seviyorum cümlesi coook büyük bir cümle. sevgilisiyle ayni evde yasayan kadin onca zamandan sonra adamdan ilk defa seni seviyorum lafini duymus, duygulanarak anlatiyor
tabii avrupa var avrupa var. benim bahsettiğim insanlarin makina gibi yasadigi bir ülkeden. italya, ispanya kesinlikle böyle degildir. balkanlar zaten bizim aynimiz...
bu videodaki kadinin esi isvicredenmis. isvicrenin de komsusu almanya gibi robot gibi soguk yasayan yerleri var ama komsusu italya gibi keyifli yasayan yerleri de var :)
sonuc olarak odun heryerde odun, romantik insan heryerde var.
benim babam da karadenizli ama annem bir adamdan tum karadenizlileri genelleyip "karadenizli adam alin, ev isi yemekten anlar çocuklarina bakmaktan zevk alir. kök ailesini aramaz bile, esini hep dinler" falan diyemez. ya da ben benim almanimi genelleyip "alman erkekleri şöyle romantik boyle düşünceli" desem ilk benim sevgilim güler, "hayir degil" diye
 
Beş yılda iki kere gördüğünüz kişiyle aynı evde yaşamak buna karar vermek tehlikeli.
Ben evlenmeden aynı evde yaşamam mesela . Siz böyle düşünmek zorunda değilsiniz .
Yani resmi imza olsun veya olmasın kişiyi tanımadan aynı eve geçmeyin erkeklerin binlerce yıldır kontrollü bir şekilde kadınlara yaptığı şiddeti ve kötü davranışları biliyoruz tanımadığınız etmediğiniz insanlara size bu kadar rahat ulaşabilme imkanları vermemeye çalışın.
Birbirinizi tanıma sürecinde kendi imkanlarınız yaşam alanınız ayrı olsun ki bir sorun olduğunda rahatlıkla uzak durabilirsiniz.
Özet tanımadığınız insanları o kadar güvenmeyin.
 
5 yılda 2 kez görüşmek.Eşimle evlenmeden önce 9 ay görüştük sadece.Ailem tutucu bir aile olduğu için tanıma süresini daha fazla uzatamadık maalesef.Bu süre içinde haftada en az 4 kez görüşüyorduk .Eşim her gün görüşmek istiyordu ailem sıkıntı çıkarıyordu.Evlendim rahat ettim.Sevgilin 5 yılda tanıyamaması normal çünkü görüşememişsiniz
 
Ele güne karşı Müslüman oldu denmesi yeterli
Ulkedeki cogu insan aynini yapiyor zaten
Benim ailem pek karismaz, ama ben kabul etmezdim. Bir de hangi ulkede yasayacaksiniz, baska ulkede yasarsaniz o ulkenin vatandasi ile evli olunca daha cok haklariniz oluyor.
ayrıca Amerikan değil Amerikalı
zira Amerikan diye bir ırk yok
onlar Avrupanın çöpleri
Belki kizilderilidir konu sahibinin o kadar sansli oldugunu sanmiyorum gerci
 
Aynı şehirde iki senedir tanıdığım arkadaşım sevgililik teklif etmişti. İki ay sürdü, bu iki ay içinde en fazla yedi kez görüşmüşüzdür. İşsiz olduğu gerekçesiyle yokuş yaptı hep. Ben dayanamadım, artık yirmilerimin sonunda böyle uzaktan uzağa devam edemeyeceğimizi söyleyip bitirdim.
Beş sene? Bilmiyorum.
 
Düşme ahmettt düşmeee
Bunlar hep amerikanlıların oyunu
 
Adam avusturyalıymış bu arada. Mesela bir kız daha var instada gerçekten çok hoş bir kız elifiremann söylemek yasakmı bilmiyorum, mesela bu kız şey diyor 'Alışveriş yapıyoruz yarı yarı ödüyoruz.' Tatilleri yarı yarı ödüyorlarmış. Birde adem marketçi. Mesela dediki gelirken şunu alsana canım çekti adam gelince parasını mı istiyor anlamadım. Merak ediyorum mesela. Ama kız çok tatlı güzel hoş enerjik bir kız. Bir de benim gördüğüm flörtöz tarzda konuşuyor bazıları ama sevince tam seviyorlar. Sinsilikleri yok gibi ama genelleme yapmak da doğru değil. Hatta biri şey sunuyordu. Şu uygulamalardan alman bulabılırsınız ve evlenebilirsiniz gibi
 
Adam bin kez aldatmıştır zaten. Beş senede iki görüşmeli ilişki mı olur
 
HAY HAY! Kendimi kâfî derecede ifâde edememiş olabilirim!

Bu kadar çabayı sarf ettirecek motivasyonu uyandıracak olan yegane şeyin BÜYÜK AŞK OLDUĞUNU BEN VARSAYDIM… yoksa gelip geçerken o kadar da ilgi duymadığınız bir kimse için bu kadar çaba sarf edecek arzu olmaz diye düşündüm (en azından kendimde öyle).

Yoksa kattî surette YÜKSEK ORGANİZASYON KABİLİYETLERİNİZİ VE EMEKLERİNİZİ HİÇE SAYMAK DEĞİLDİ GÂYEM! Tabi ki her başarının esas sırrı karar alıp hamlelerini ona göre düzenlemek her daim. Uzaktan uzağa ‘seni seviyorum’lar elbette karın doyurmaz.

Şahsen sizin târif ettiğiniz ve karşılıklı olarak yapmış olduğunuz fedâkarlıkları ‘ne zaman yapardım?’ diye kendime sorduğumda ya çok genç ve tezcanlıyken (27-30’a kadar kendiliğimden bu gibi hareket silsilelerini sorgulamadan atar haldeydim) yahut çok âşıkken, diye karar verdim Ama Theodor Adorno’nun açıkladığı üzere ‘Varsayımlar insanın en büyük düşmanıdır’. Elbette herkesin doğası farklı ve motivasyonu başka kaynaklardan elde ediyor olabilir. Bilemem elbette.

Konu sahibinin hikâyesine gelirsek tüm söylediklerinize %100 katılıyorum. 5 yılda iki kez görüştüğüm kimseyi ibre alıp tüm hayâtımı buna göre pozisyonlandırmaya kalkışmak, son paramla ‘kazanırım belki’ diye kumarhane’de rulet oynamak gibi geldi bana da.

Sizi farkında olmadan kırdıysam af buyurun! Amacım o değildi
 
Oğlum hiçbirinizin gözünü amerikan pasaportu bürümedi mi şu kadar sayfa. Ben olsaydım ben de evlencem diye tuttururdum 5 seneye vatandaşsın
Ah kuzuuum bizdeki gibi çat diye vatandaş yapmıyor amerikanyalılar, vatandaşlık sınavı var, sınav ve mülakatlarındaki sistem değişmediyse Amerika tarihini bile soruyorlardı, birkaçı 40 yıl önce diğerleri 25 yıl önce giden tanıdıklarım var, 2 tanesi evlilik yoluyla vatandaş olma yoluna gitti, formalite evliliğini hemen çakıyorlar, eşinin vücudundaki ben sayısını bile soruyorlar, ne renk çamaşır giydiğini Amerikanın bilmem kaçıncı başkanı kim diyorlar, sınav ve mülakatları ağır-dı hala öyle mi bilmiyorum, o yüzden bizimkilerden 2’si vatandaşlık alana kadar 2-3 kere sınava girdi
 
kiz niye kirilayim
sadece düz "seviyorum ediyorum" diyip böyle gençliğini sevgilisini koluna takip konser konser gezmeyerek ziyan edenlere üzülüyorum .
seviyorsan oldurmaya calisacak, emek vereceksin yani. Bunu da yapamiyorsaniz gencliginize guzelliginize yazik, yol verin yenisini bulun. sanki koca dünyada erkek mi yok
 
arkadasimin k1 vize randevusunda cicek sepeti siparisleri, ayni donem alinan ucak biletleri, odenmis otel rezervasyon kayitlari, nişan toreni fotograflari, her ikisinin aile uyelerinin beraber oldugu resimler gibi tonla kanitin yaninda adamin kardeşleri hakkinda bile soru sormuslardi. beklerken vize alamayan kadinin mulakatina tanik olmus, ona da adami eski esi hakkinda soru sormuslar, kiz bilmeyince red gelmis:)
bir de bu k1 vizesi yani 3 aylik Nişanlilik vizesi.
arkadasim 2022nin son ayinda evlendi, simdi minnak tontis bir cocugu var. ama hala vatandaşlık alamadi. ozellikle trump doneminde cok cook daha zormus.
 
““Her yönden”” dersine çalışması lazım çok haklısın
 
Müslümanım diyorsunuz da müslüman olmayan biriyle nasıl evleneceksiniz tam olarak?
 
Ayyyyy Millet alıngan, ben kendimi anlatayım da kimse kırılmasın derdindeyim

ÇOK HAKLISINIZ
 
Yurtdışına çıkmışlığım yok, vize vatandaşlık gibi konularda pek bilgim de yok ama Amerika’da yaşayan tanıdıklarım var, vatandaşlık almak zor diye anlattılar, evlenseler bile sürekli ev denetimlerinden geçiyorlarmış acaba formalite evliliği mi diye, ki bir tanesi evlendi yılı dolmadan oğlu oldu, peşine 2. oğlu oldu vs ama 3 kere sınava girdi, diğeri de 10 yıl üzerine ancak vatandaşlık alabilmişti, her şartı yerine getirsen de sınavda çakıyorsun demişlerdi, bizimkiler kendi tarihini bile düzgün bilmezken Amerika tarihini sular seller gibi öğrenmeleri zaman alıyor tabii
 
hahaah babasinin istedigi seyi alip gidince bile faturasini verip parasini isteyen insanlardan ne bekliyorsun:) benim sevgilim erken yasta ailesinden ayrilmis yakin sehre hem okul hem staj tasinmis daha 18 bile degilken. her haftasonu kiyafetlerini yikatmaya gelirmiş, annesi yaptigi alisveristen/bahceden falan ona erzak verirmis. bizimki de 50 euro annesine odermis hem bunlar hem camasir icinyani düşünüyorum düşünüyorum beynim almiyor ben unideyken annemin benim çamaşırlarımi yikadi, bana meyve sebze aldi diye benden para isteyecegi bir düzeni.
birkac yil calistiktan sonra baska bölüm okumak icin ailesinin yanina gelmis, o zaman da kira odemis ailesine (ki ailesi bile kimseye kira odemiyor)
şaka gibiler cidden
bir kere is arkadasinin bizim oraya tasinma ihtimali vardi. ben de turkleri bilmez ya onceden uyarayim dedim "birlikte gitmek isteyebilirsiniz ama turkiyede bir seyi birkac kere yapinca gorevin oluyor. sonra yapmadiginda araniz bozulabilir" diye. çünkü cok defa cok insanin basina geldi gördüğüm.
sevgilim cok sasirdi "ise benim arabamla gitsek zaten kurallari belirler ve bir rakama anlasiriz" dedi. yani ayni mahallede oturdugu is arkadasini ise giderken "goturuvermek" bile yok lügatında
aslinda cok guzel bir sey. bizde gereksiz fedakarlik yapiyoz yapiyoz sonra onlardan iyilik bekliyoruz. "ben ona sunu bunu yaptim" diye gönül koyuyoruz. ne gerek var?
bizde de ben zaten hep erkek odesin insani degilimdir, kendimce dengelerim cogu seyi para konusulmaz. ama bir whatsapp grubumuz var. ona mesela faturalari - ya da tamamen ona ait olup bana odemesini beklediğim herseyi yaziyorum. misal hgs ucreti, nalburdan istediği seyler, ortak aldigimiz seylerin yarisi, beni hic alakadar etmeyen tamamen o istedigi icin siparis verdigim seyler falan. onlari yazıyorum, ya da elden borc verdiysem onlari. maasini alinca hepsini ödüyor , odedigine dair emoji atiyor falan:) ya da ben bana lazim olan bir sey istedigimde "gruba yazarsin borcundan dusersin" diyorum, yaziyor
ama seviyorum bu sistemi yani, bana mantikli geliyor:)
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…