- 19 Ağustos 2014
- 2.251
- 1.644
- 248
ÇOK aceleci davranmışsın bekleseydin biraz adam senin için işinden çıkıp dersaneye yazılmış . boşlamış diyosunda sıkılmıştır o kadar aradan sonra tekrar dersler falan bunalmış olabilir . kestirip atmasaydın keşkeSelam kızlar. Bu ilk konum. Kafam öyle karışık ki.. herkesin yorumu çok önemli benim için. Neyse konuya geçiyorum. Yaklaşık bir buçuk yıldır süren bi ilişkim var. Ben doktorum ve sevgilim işletme mezunu. Tanıştığımızda sıradan bi işte sıradan bir maaşla calişıyordu. Elbette ki sorun değildi bnm için ve anneme anlattım çünkü ciddi bir adım atmak istiyorduk. Annem duyduğunda kıyametler koptu. Asla olmaz dedi. Ağlamalar, bağırışmalar ve sonunda ayrıldm dedim konu kapandı. Bu süreçte şüphelenmesinler diye görüşmüyoruz telefonda kısıtlı konşuyoruz. En sonunda kpss ye girer A grubundan atanırsa ailemin daha ılımlı olacağına karar werdik ve o ders çalışmaya başladı. Benim yoğun ısrarlarım sebebiyle de işten ayrıldı dersaneye başladı. Başlarda iyiydi azimliydi ancak zaman geçince gevşemeye başladı. Surekli uyumalar, arkadaşlarıyla gezmeler falan filan.. bu yüzden sürekli tartışır olduk ve o sene o şekilde bitti. Sınava girdi sonuç hüsran.. kızdım ona ama o da bana kızdı insanlar birbirlerini yıllarca bekliyo ne biçim sevgi sendeki dedi. Bir yıl daha hazırlanmaya karar verdi ben de peki dedim. Ama bu yıl yine aynı şeyleri yaşamaya devam ettik. İki gun guzel çalışıyor üçüncü gün yine aynı. Tartışmaktan yoruldum artık. Ailem hala görüştüğümüzden şüpheleniyor olmalı ki sürekli beni takipteler. Bu yüzden çok kısıtlandı hayatm ve ben bu kadar stresteyken onun rahat olması beni çok yıpratttı. Sonunda ayrıldm. Üzgünüm çok dahası kafam da karışık. Bna "eğer niyetim olmasa ders çalışmaya neden işten çıkayımki" dedi. Bilemiorum belki de haklıydı.. ama ben de yoruldum artık. Acele mi davrandım ona haksızlık mı yaptım yoksa doğru bir kara mı vermişim?? Benim aklım bana yetmez oldu inanınBiliyorum çok uzun oldu n'olur kusura bakmayın.
Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Aynen arkadasa katiliyorum. Bence siz yeterince sevmemissiniz zaten. Sevseydiniz adamin isini begenmeyip kpss falan ugrastirmazdiniz. Hazir isten cikartip adami hazir olmadigi bi yarisa sokmussunuz. Ne bekliyordunuz ki. Resmen adamin gelecegiyle oynamissiniz. Bence artik donupte adamin hayatini mahvetmeye devam etmeyin. Birakin o da yol yakinken kendi bildigi isi yapsin. Su bahaneniz inandirici gelmedi. Annem ikna olsun diye demissiniz. Zaten okuyup cok guzel bir meslek edinmissiniz. Hem yas itibariyle hem aldiginiz egitimle kendi kararlarinizi kendiniz alabilecek durumdasinizdir zaten siz. Onun dogru kisi oldugunu dusunuyor olsaydiniz, annenizi de pek ala ikna ederdiniz. Bence sizde memnun degilmissiniz isinden ki anneniz de bahane olmus. Bir bilinmezlige suruklemissiniz adami.Nasıl yani,KPSS ye hazırlanmak için işini bıraktı ve 2 senedir boş mu ?
KPSS diye tutturmasaydınız belki mevcut işinde devam edip ilerleyecekti.
İlerlemese bile deneyim kazanıp başka işler için referans sağlayacaktı.
Dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olmuşsunuz.
Bir de adamı tekrar öğrenci moduna sokmuşsun.Çalışma hayatından uzaklaşmış,büyük ihtimalle tembelleşmiştir.
Şimdi kalkıp iş arasa nerden bulacak,bulsa cv deki boşluğu nasıl açıklayacak.
Bir kere konu sahibi şimdiden su koyuveriyorsa evlendikten sonra zamanla bu asıl mesele haline gelir. Çünkü kendi kafasında yarattığı toplum baskısı onu strese sokuyor. Aslında toplum bu tür normlara artık daha geniş bakıyor. Eskiden ilk okul mezunu kızlar doktorlarla, savcılarla evlenirmiş ama o zaman kadınların okur yazar oranı belliymiş. Toplum bu şekildeymiş. Ancak şimdi bu tür tabular yok. Kadınlar daha iyi noktalarda oldukça bu tür evlilikler artıyor.Bence evet aralarinda bi ucurum var, düsünme tarzi olarak, ama hangisinki dogru o tartisilir.... Yani okuyamamis olupta yada doktor avukat gibi asil meslekli olmayan ama yinede vicdanli, görgülü, düsünceli ekmegini tastan cikartan caliskan biton insan var, önemli olan karakteri ve kendisini gelistirmesi, bunlara kiymet vermeyip hice sayan bi insanla hic olmasin o kisi daha dogru bence...Arkadas zorla diretiyor, adamda elinden geldigince yapmaya ugrasiyor, hangimiz zorla yaptirilan seyleri hos karsilariz yada kolaylikla basaririz, bence sevgilide bu yüzden arada salliyor...dediginiz gibi tutum yanlis, her iki tataf icinde ayrilik en iyisi...
iyi de sen hayallerine göre geleceğe yön vermek istiyorsun. A gurubu kadrodan bahsediyorsun. Ya olmazsa?Bu şimdi çark etmek değil inanın çok zor bir durum. Ailemi de karşıma almak istemiyorum ve onları ikna etmenin bir yolu varken neden olmasın ki.. kaç gün buluştuğumuzda ona ders anlattım, kaç gece telefonda sorularını çözdüm hem de kısıtlı konuşabiliyorken..
bunlar yalnız pat diye tanışan insanlar değil. belli bir geçmişleri var o zamandan sonra 12 de Külkedisi'nin arabasının bal kabağına dönüşmesi gibi sevgilisi de işletme mezunu özel sektör çalışanına dönmedi.Siz ipoetek koymadınız ki hayatına.Ona daha güzel bir gelecekten bahsettiniz.Çünkü A grubu kariyer meslekler herkesin giremeyeceği yerlerdir.Aslında iyilik yapmaya çalıştınız ama arkadaşınız anlamamış ve hafife almış sadece.
Tamam anlaşmak önemli , ama bir nebze olsun insan kendine yakını ister.Nasıl ki öğretmen erkek öğretmen bayanla veya doktor erkek kendine yakını istiyorsa sizinde istemeniz gayet normal.Özel sektörün durumu ortada.Ve sizin ondan istediğiniz gayet normal
Cok uyuz oluyorum bu konulara, mesela bu yazin izindeyim kv görümce falan oturuyoz, bi konu acildi, bi bilmem ne mühendisi görümcemin is arkadasi kasiyer bi kizi beyenmis haber yollatmis tanismak istemis, kiz red etmis oglani begenmemis, kv ve görümce dalga geciyorlar, kv diyor ki manyak mi o cocuk ne yapacakmis kasiyer kizi hem güzelde degil, üstüne kiza laf atiyorlar nesini begenmemis kiz daha iyisinimi bulacak bak cocuk mühendisBir kere konu sahibi şimdiden su koyuveriyorsa evlendikten sonra zamanla bu asıl mesele haline gelir. Çünkü kendi kafasında yarattığı toplum baskısı onu strese sokuyor. Aslında toplum bu tür normlara artık daha geniş bakıyor. Eskiden ilk okul mezunu kızlar doktorlarla, savcılarla evlenirmiş ama o zaman kadınların okur yazar oranı belliymiş. Toplum bu şekildeymiş. Ancak şimdi bu tür tabular yok. Kadınlar daha iyi noktalarda oldukça bu tür evlilikler artıyor.
Benim da çok tanıdık örneklerim var çevremde.
Kadın pilot eşi muhasebeci.
Kadın doktor eşi maden mühendisi..
Buna benze örnekler var. Ancak konu sahibi adamın hayatını ipotek etmiş,2 yılını yemiş resmen. Şimdi de hadi güle güle demesi çok yakışıklı olmamış ama gençlikte olur böyle şeyler diyelim.
bunlar yalnız pat diye tanışan insanlar değil. belli bir geçmişleri var o zamandan sonra 12 de Külkedisi'nin arabasının bal kabağına dönüşmesi gibi sevgilisi de işletme mezunu özel sektör çalışanına dönmedi.
ayrıca işinden çıkartıyor, ders çalışmaya zorluyor, sonra da bakıyor olacak gibi değil ayrılıyor.
hep diyorum aşkın da mantığı vardır. başından başlamaması gerekiyordu bu tür tabuları varsa.
Üniversite okumuş olmasa, siz doktorken onun lise ya da ilkokul mezunu olması sorun olurdu evet aynı pencereden bakamazdınız belki hayata. Ama erkek arkadaşınız üniversite mezunu. Evet doktorluk çok zor bir meslek lakin işletme mezunları da yatarak geçmiyor okulu bitirmek için çalışıyorlar, efor sarfediyorlar ( işletme mezunu değilim, yanlış anlaşılmasın) demek ki adamın zekası var. İlla doktor olunca avukat, doktor ya da türevleriyle mi birlikte olmak gerekiyor gerçekten bu zihniyeti anlayamıyorum.
Benim nişanlım biz tanıştığımızda lise mezunuydu ve alelade bir yerde çalışıyordu bir mesleği yoktu düz lise çıkışlıydı zaten. Ona söylediğim hayatın bir insanın dudağından çıkacak iki kelimeye bağlı, o işten patronun seni çıkarsa tekrar bir işe girecek mesleğin yok vasıfsız elemansın. Lütfen oku ve bir meslek sahibi ol ilerisi için kendin için dedim. İçinde olmayan adam yapmazdı, ama o yaptı. Aramızda eğitim açısından çok fark var. O iki yıllık mezun bense yüksek lisansı bitirmek üzereyim. Ama bu bizim aramızda hiç sorun olmadı. Çünkü sorumluluk alabiliyor mu kültürlü mü, bir dünya görüşü var mı, yüreği iyi mi buna bakarım ben. Bu adam da sizi sevdiği için, kıymet verdiği için işi bırakmış, onca yıl sonra öğrenciliğe geri dönmüş. O da çalışmaktan bıkmış olamaz mı? Arada bir nefes almak onun da hakkı değil mi? Çok acımasızca davranmışsınız kusura bakmayın...
Üniversite okumuş olmasa, siz doktorken onun lise ya da ilkokul mezunu olması sorun olurdu evet aynı pencereden bakamazdınız belki hayata. Ama erkek arkadaşınız üniversite mezunu. Evet doktorluk çok zor bir meslek lakin işletme mezunları da yatarak geçmiyor okulu bitirmek için çalışıyorlar, efor sarfediyorlar ( işletme mezunu değilim, yanlış anlaşılmasın) demek ki adamın zekası var. İlla doktor olunca avukat, doktor ya da türevleriyle mi birlikte olmak gerekiyor gerçekten bu zihniyeti anlayamıyorum.
Benim nişanlım biz tanıştığımızda lise mezunuydu ve alelade bir yerde çalışıyordu bir mesleği yoktu düz lise çıkışlıydı zaten. Ona söylediğim hayatın bir insanın dudağından çıkacak iki kelimeye bağlı, o işten patronun seni çıkarsa tekrar bir işe girecek mesleğin yok vasıfsız elemansın. Lütfen oku ve bir meslek sahibi ol ilerisi için kendin için dedim. İçinde olmayan adam yapmazdı, ama o yaptı. Aramızda eğitim açısından çok fark var. O iki yıllık mezun bense yüksek lisansı bitirmek üzereyim. Ama bu bizim aramızda hiç sorun olmadı. Çünkü sorumluluk alabiliyor mu kültürlü mü, bir dünya görüşü var mı, yüreği iyi mi buna bakarım ben. Bu adam da sizi sevdiği için, kıymet verdiği için işi bırakmış, onca yıl sonra öğrenciliğe geri dönmüş. O da çalışmaktan bıkmış olamaz mı? Arada bir nefes almak onun da hakkı değil mi? Çok acımasızca davranmışsınız kusura bakmayın...
Ama annenizin istediği hayatı çocuğa dikte etmeye çalışmışsınız. Sizin için sorun değilse erkek arkadaşınızı annenizin isteğine göre şekillendirmeye çalışmak yerine, annenizi karşınıza alıp defaatle konuşsaydınız. Ailenize laf söylemek haddim değil yalnız erkek arkadaşınıza çok üzüldüm. Size kavuşmak için elindeki işinden de olmuş. O sınavlar çok zor evet ne kadar çalışırsan çalış kazanabileceğinin garantisi yok çünkü işin içine mülakat giriyor. Mülakalarda neler döndüğünü herkes az çok biliyordur buna girmeyeceğim. Bundan sonra geri dönmeyin ailenizin karşısında duramıyorsanız, karşınızdaki insana daha fazla yazık etmeyin.Kaç gece düşündüm bunu biliyor musunuz? Bu durum benim için problem olsaydı anneme söyleyip gelecek planları yapmazdım. Ama hayat öyle olmuyor işte. O kadar arafta kaldım ki..
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?