Aradaki yaş farkları da çok aslında, ama gene de ortak oynayabilecekleri bir oyun ayarlayabilirsiniz. Birliktelik, birlikte hareket etmek ve işbirliği de getirir. Birbirlerini tanımalarını, yakınlaşmalarını sağlayabilir. İsimlerini bilmiyorsanız isimlerini öğrenmek, isimleriyle hitap etmek bile o çocuk için fark yaratabilir, bu da başka bir örnek. Çünkü o çocuğu bir birey olarak görmeye ve tanımaya istekli olduğunuz mesajını verir.
Çocuğunuza ya da bir başka çocuğa, olumsuz bir davranış sergilediğinde, tıpkı kendi çocuğunuzda yaptığınız gibi duygusunu ifade edebilirsiniz. "Sanırım seni sinirlendiren bir şey oldu" gibi. Devamında da, "böyle bağırdığında "x" neden bağırdığını anlamıyor olabilir. Bir dahaki sefere, yapmasını istemediğin şeyi söylersen hem arkadaşın üzülmez, hem de daha rahat anlaşırsınız" gibi bir açıklama yapılabilir.
Oyun sırasında, olumlu davranışlarını ve becerisini takdir edebilirsiniz. Bu da olumlu davranışları pekiştirir.
Bütün bunlar ve daha pek çok yaklaşım, bu tarz davranışları olan çocukların hayatında fark yaratacak davranışlardır. Çünkü ortada yoğun bir öfke ve görülme ihtiyacı var. O ağza alınmayacak küfürler eder, agresif davranışlar sergileyen çocuk, aslında sizin çocuğunuzdan çok daha kırılgan durumda.
Ben de
@kahvetelvesi gibi düşünüyorum. Yeryüzünde karşılaşacağımız her çocuğa karşı sorumluluklarımız olduğuna inanıyorum. İhmal ya da istismara uğruyorsa çocuğun güvenliğini sağlayacak adımların atılmasına katkı sağlamak, ya da yaşadığınız olaydaki gibi bir durumda anlayışın, hoş görünün, iyiye odaklanmanın iyileştirici etkisini sunmak bence hepimizin görevi.
Eğitim ailede başlıyor, ailenin sorumluluğu. Buna sonsuz katılıyorum. Ama dış çevrenin de çok kıymetli olduğuna ve fark yarattığına tüm kalbimle inanıyorum.